#Niğde

İLKHABER-Gazetesi - Niğde haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Niğde haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Niğde merkezli yasa dışı bahis operasyonunda 13 kişi tutuklandı Haber

Niğde merkezli yasa dışı bahis operasyonunda 13 kişi tutuklandı

Niğde İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şubesi, "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "kara para aklama" suçlarına yönelik yürüttüğü 11 aylık teknik ve fiziki takibi geniş çaplı bir operasyonla noktaladı. Niğde merkezli olmak üzere İstanbul, Ankara, Adana, Antalya ve Mersin'in de aralarında bulunduğu toplam 14 ilde eş zamanlı baskınlar düzenlendi. 13 KİŞİ TUTUKLANDI, 8 KİŞİYE KIRMIZI BÜLTEN Operasyon kapsamında haklarında yakalama kararı bulunan 37 şüpheliden 27'si gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan 13'ü tutuklanarak cezaevine gönderildi. 11 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, yurt dışında olduğu tespit edilen 8 firari şüpheli hakkında Kırmızı Bülten çıkarılması için işlemler başlatıldı. 10 MİLYAR LİRALIK PARA TRAFİĞİ TESPİT EDİLDİ Siber polisinin yaptığı incelemeler, kurulan suç ağının mali boyutunu gözler önüne serdi. Soruşturma sürecinde, şüphelilerin yönettiği yasa dışı bahis organizasyonunda yaklaşık 10 milyar TL tutarında para hareketi olduğu belirlendi. 399 MİLYON LİRALIK MAL VARLIĞINA EL KONULDU Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında şüphelilere ait çok sayıda taşınır ve taşınmaz mala tedbir konuldu. El konulan ve piyasa değeri toplam 399 milyon TL'yi bulan varlıklar arasında şunlar yer aldı: 447 adet banka hesabı 3 tripleks daire, 2 villa, 1 dubleks daire 14 mesken ve 7 dükkan 10 tarla ve 3 arsa 15 araç ve 8 motosiklet 8 BİN KİŞİYE İDARİ İŞLEM Operasyon sırasında şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda çok sayıda dijital materyal, cep telefonu ve ruhsatsız mühimmat ele geçirildi. Ayrıca, soruşturma kapsamında yasa dışı bahis oynadığı tespit edilen 8 bin 187 kişi hakkında 7258 sayılı Kanun uyarınca idari işlem başlatıldığı bildirildi.

Niğde’de pastırma sonrası rahatsızlanan 5 kişi hastaneye başvurdu Haber

Niğde’de pastırma sonrası rahatsızlanan 5 kişi hastaneye başvurdu

Niğde'de hafta sonu çeşitli şikayetlerle hastaneye başvuran 5 kişinin pastırma tükettikten sonra rahatsızlandığı belirlendi. Vakalar, besin zehirlenmesi şüphesi kapsamında değerlendirilirken, hastaların genel durumlarının iyi olduğu bildirildi. Niğde Valiliği'nden yapılan açıklamada, 16 Kasım Pazar günü hastaneye başvuran 53 yaşındaki O.K.'nın yatışı önerildiği ancak hastanın kabul etmeyerek hastaneden ayrıldığı, aynı gün başvuran 26 yaşındaki B.K.'nın tedbir amaçlı enfeksiyon servisinde gözlem altına alındığı, 12 yaşındaki A.E.T.'nin takip amacıyla çocuk yoğun bakım servisine yatırıldığı, 3 hastanın da durumunun stabil olduğu açıklandı. Açıklamada, 15 Kasım Cumartesi günü ise 77 yaşındaki M.K. ve 57 yaşındaki C.U. benzer şikayetlerle hastaneye başvurduğu, her iki vatandaşın da yapılan değerlendirmelerinin ardından taburcu edildiği ve sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi. Hastaneye başvuran tüm kişilerin şikayet öncesinde pastırma tükettiklerinin tespit edilmesi üzerine olayın besin zehirlenmesi şüphesi kapsamında incelenmeye alındığı ifade edildi. Valilik, ağır durumda herhangi bir hastanın bulunmadığını, sürecin sağlık birimleri tarafından yakından takip edildiğini açıkladı. Niğde İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, olayla bağlantılı olduğu değerlendirilen gıda ürünleri ve satış noktalarına yönelik denetim başlattı. Ekipler tarafından numune alınarak gerekli incelemelerin başlatıldığı, sürecin titizlikle yürütüldüğü bildirildi.

Ömer Fethi Gürer TBMM’de tarım ve hayvancılıktaki krizi gündeme taşıdı Haber

Ömer Fethi Gürer TBMM’de tarım ve hayvancılıktaki krizi gündeme taşıdı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmekte olan 2026 yılı Bütçe Teklifi üzerinde söz alarak değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı’nı temsilen toplantıda yer alan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a, tarımın içinde bulunduğu durumu anlattı. Gürer, “Çiftçinin bankalara borcu 1 trilyon 100 milyar liraya dayandı. Traktöre, tarlaya haciz geliyor; yetmedi, hayvanlara hatta depodaki buğdaya haciz gelen bir süreç yaşanıyor” dedi. “Çiftçinin bankalara borcu 1 trilyon 100 milyar liraya dayandı” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Tarım Kanunu’na göre millî gelirin yüzde 1’inin çiftçiye destek olarak ayrılması gerektiğini belirterek şunları söyledi: “Tarım Kanunu’nda millî gelirin yüzde 1’inin çiftçiye destek olarak verileceği yazıyor. 2026 yılı millî gelirinin yüzde 1’i 722 milyar lira yapıyor, çiftçiye bütçeden ayrılan ise yalnızca 168 milyar lira. Esas düşündürücü olan, Tarım ve Orman Bakanlığının 2026 yılı bütçesi 540 milyar 840 milyon lira; yani kanuna göre destek olarak verilmesi gereken tutardan daha az. Destekler, hasat öncesi ya da hasat sürecinde değil, neredeyse bir yıl sonra veriliyor. Yılbaşında çiftçilerin bankalara borcu 899 milyar 745 milyon iken, takipteki kredi borcu 4 milyar 480 milyon 112 bin liraydı. On ayda 1 trilyon 100 milyar lira borç artışı yaşandı. Takipteki kredi borcu 10 milyar 303 milyon 927 bine erdi. Yani 1 trilyon 100 milyar lira da bankalara kredi borçları var. Traktöre, tarlaya haciz geliyor; yetmedi, hayvanlara hatta depodaki buğdaya haciz gelen bir süreç yaşanıyor. Tüm kesimlerden bu yıl 8 milyon 654 bin icra dosyası gelmiş ve toplamda 24 milyon 781 bin 747 derdest dosya var. Geçmiş dönemde yapılan silinmelere rağmen icra dosyaları azalmıyor.” “Hububatta ve bakliyatta üretim kaybımız ithalatı artırıyor” Gürer, “Sürekli tarımda ihracatçı olduğumuzu söylüyorsunuz; fındık, kayısı, üzüm, incir, limon gibi ürünlerde ihracatçıyız, doğru. Ama hububatta ve bakliyatta arz açığımız var ve ithalatçıyız. İki yılda nohutta üretim kaybımız 247 bin tonu buldu. Ana vatanımız olan mercimekte iki yıldaki kaybımız 194 bin ton; ürettiğimizin neredeyse bir katı fazlasını ithal ediyoruz. Kuru fasulyede 2002 yılına kadar ürettiğimiz miktarı bu yıl da üretiyoruz; nüfusumuz 30 milyon artmış ama 2002 üretiminde kalmışız. 2025 yılı Ekim ayı TÜİK verilerine göre meyvedeki kaybımız bir yılda 8 milyon tonu aştı. Kayıt dışıyla birlikte 10 milyona yakın ürün kaybı var. Elmada yüzde 48,3, kirazda yüzde 70,6, zeytinde yüzde 34,7, limonda yüzde 34,8 oranında kayıplar yaşandı. Tahılda ve bitkisel üretimde iki yılda yaşanan kayıp 8 milyon ton. Ancak Bakanlığın sitesine baktığınızda verilerde neredeyse her konuda ‘yeterlilik’ gösteriliyor. Oysa üretim, önceki dönemlere göre önemli ölçüde azaldı. 2023 yılında 22 milyon ton buğday üreten ülkemizde, üretim 17 milyon 900 bin tona geriledi. Biri zirai donla, diğeri kuraklıkla açıklanıyor. Peki bu buğdaydaki kayıpta çiftçiye sağlanan bir destek var mı? Yok, sıfır destek. Üretimde neredeyse 4 milyon tonluk kayıp yaşandı” dedi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Hayvancılıkta da durum vahim. 2010 yılında başlayan hayvan ithalatında bugüne kadar 10 milyon baş hayvan ithal edildi; ne hayvancılıkta sorun bitti ne ette. Cumhurbaşkanlığı program kitabında büyükbaş hayvan varlığı 16 milyon 800 bin baş yazıyor, TÜİK’te ise 17 milyon 188 bin baş olarak geçiyor. Bu yıl şap salgını yaşandı. Sorduk: ‘Şaptan kaç hayvan öldü? Kaçı şartlı kesime gitti? Üreticinin kaybı ne? Ne kadar destek verildi?’ diye. Ancak açıklanmadı. Şap nedeniyle Türkiye’nin 81 ilinde yasaklama geldiğine göre, kaç hayvan öldü? 2023 yılında 818 bin, 2024 yılında 559 bin hayvan ithal ettik. Bugün baktığım Cumhurbaşkanlığı programına göre, bu yıl sonuna kadar 895 bin baş hayvan ithalatı öngörülüyor. Yerli ırkımız 1 milyonun altına gerilemiş durumda; neredeyse kendi bölgelerimize ait ırkların sonu geliyor” ifadelerini kullandı. “2026 Bütçesi hiçbir kesime umut ışığı olamadı” Gürer Gürer, bütçenin geniş kesimlere umut sunmadığına dikkat çekerek şunları söyledi: bütçenin geniş kesimlere umut sunmadığını “2026 bütçesi işçi, çiftçi, esnaf, memur, emekli, işsiz, kadın, genç, engelli hatta sanayici için bir umut bütçesi değil. Staj ve çırak mağdurları, emeklilikte adalet arayanlar, kademeli emeklilik bekleyenler, taşeronda kalıp kadro alamayanlar bu bütçede yer bulmuyor. 2026’da bütçede, rahat yüzü görmeyenler için yine bir umut yok.”

Gürer: Mera hayvancılığı yok olma noktasında, yerli üretici desteklenmeli Haber

Gürer: Mera hayvancılığı yok olma noktasında, yerli üretici desteklenmeli

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, hayvancılıkla uğraşan üreticilerle bir araya gelerek sektörün sorunlarını dinledi. Gürer, artan maliyetler, kuraklık ve verimsiz meralar nedeniyle üreticilerin ayakta kalmakta zorlandığını belirterekyerli üreticinin desteklenmesi, hayvan ölümlerinin önlenmesi ve kooperatifçiliğin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gürer, “Hayvancılık kriz içinde, üretici ayakta kalmakta zorlanıyor” Ömer Fethi Gürer, “Ahır giderlerindeki artış, veteriner giderleri, işçilik, yem ve elektrik fiyatlarındaki yükseliş, kuraklığın meraları verimsiz hale getirmesi gibi nedenlerle üreticilerin ayakta kalmakta zorlandığını belirtti. Gürer, “Ülkemizde hayvancılık sorunlu. 2010 yılında başlayan ithalat çözüm getirmedi ama yerli ırk büyükbaş hayvan varlığı bir milyonun altına düştü. İthal ne hayvancılığa ne de kasapta et fiyatına olumlu yansımadı. Paramız yurt dışına gitti ama sorunlar bitmedi. Ülkemizde hayvancılıklar sorumlu. Büyükbaş hayvanda Türkiye son 10 yılda yaklaşık 10 milyon büyükbaş hayvan ithal etti. Paramız yurt dışına gitti ama sorunlar bitmedi. Ülkemizin süt inekçiliği işletmeleri %76’yı oluşturuyor. Besi sığırcılığı yapanlar %38. Küçükbaş hayvancılık ise %21. Oysa ülkemizde küçükbaş hayvan yetiştiriciliği gelişmeli” şeklinde konuştu. Et tüketiminde koyun ve keçi etine yönelmenin dışa bağımlılığı azaltacağını belirten Ömer Fethi Gürer, “koyun ve keçi yetiştirenler de mutlu değil. Ülkemizde ortalama süt ineği sayısı işletmelerde 10’la 27 arasında değişiyor. Besi hayvan 55 baştan başlıyor. Küçükbaşta ortalama 245 koyun oluyor” şeklinde konuştu. Akgümüş, “Artan maliyetler hayvancılıktan geçinmemizi engelliyor” Üretici Adem Akgümüş artan maliyetler nedeniyle hayvancılıktan para kazanamadıklarını belirterek şunları söyledi: “2-3 senedir 8 bin liraya veriyoruz tokluyu, kuzuyu. Yem olmuş 8 bin lira, saman olmuş 5 bin lira. 1996’da ben 6 nüfustum, bir inekle geçiniyordum. Şimdi nüfusum 3 kişi, 20-25 inek var, 150 koyunum var ama geçinemiyorum. Geçim sıkıntısı çekiyoruz. Mazot almış başını gidiyor. Yem fiyatları arttı. Farklı yıllarda Samanımız dışarıdan geliyor. 60-70 dekar mısır ekiyorum. Onu da elektriğe ayda 60-70 milyar ödüyorum. Elektriği yatırmadığım anda MEDAŞ geliyor, kesiyor. Meralarda ot yok. Hele 15 senedir kuraklıktan rahat yok bize. Bu sene daha çok kuraklık oldu. Buralarda ekin olurdu ama yağış olmadığından dolayı olmadı. Kışın yedireceğimizi şimdi ince ince düşünmeye başladık. Eskiden meraya 6 ay çıkıyorduk. Şu yaylalardan bir ot olurdu, koyunu yutardı. Kuraklıktan bir şey yok.” Gürer, “Türkiye’de mera hayvancılığı yok olma noktasında” Ömer Fethi Gürer, Türkiye’de mera hayvancılığının yok olma noktasına geldiğine dikkat çekerek, “Ülkemizde 1940 yılında 44 milyon hektar mera alanı vardı ve mera hayvancılığı yaygındı. Şu anda mera hayvancılığı bitmek üzere. Çünkü meralarda ot kalitesi düştü ya da kuraklıktan ot yok. Son tarım sayımına göre (2001) 14 milyon hektar mera var görülüyor ama mera varlığının verimliliği düşük olunca doğal olarak besici de hasat yapılmış tarlalarda hayvanlar kalanlarla besleniyor. Bu bölgede patates de depoda kaldığı için hayvan yemi oluyor” şeklinde konuştu. Koyun Besicisi Adem Akgümüş, “Eskiden koyuna, ineğe destek veriyorlardı. Şimdi ise buzağıya ve kuzuya veriyorlar. Bunun kötü tarafı kuzu ölüyor. Benim bu koyunun 100 kuzusu öldü. O zaman tüm zarar. Buzağılar ölüyor. Desteği alamıyoruz. Aşıyı biz yapıyoruz. Veteriner giderleri de arttı. Bir buzağı doğdu mu 10 bin lira masrafı var. Hayvancılıkta artık geçim bitti” dedi. CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’de çiftçi yaş ortalamasının arttığını ve 60 yaşa dayandığını söyledi. hayvancılıkla uğraşan nüfusun giderek yaşlandığına dikkat çekti. Üretici Adem Akgümüş, “Akıl erdiğimden beri de bu işleri yapıyorum. 7 yaşından beri bu işi yapıyorum. Dededen, babadan beri bu işteyim” diyerek tarım ve hayvancılığın artık gençler için cazip olmadığını dile getirdi. “Hayvan ölümleri ve hastalıklar önlenmeli” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer hayvancılıkta sorun kasapta et fiyatına yansıdığı belirterek uygun fiyatla et için buzağı ve kuzu ölümlerinin önlenmesi, hayvan hastalıklarının önlenmesi, yem fiyatları sübvanse edilmesi, ithalata değil yerli besicinin gerçekçi desteklenmesi ve kamucu bir yaklaşım ile kooperatifçiliğin geliştirilmesinin şart olduğunu belirtti.

CHP’li Gürer’den 29 yıllık Niğde Havaalanı tepkisi: Temel atıldı, bekçi emekli oldu, havaalanı hâlâ yok Haber

CHP’li Gürer’den 29 yıllık Niğde Havaalanı tepkisi: Temel atıldı, bekçi emekli oldu, havaalanı hâlâ yok

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Niğde'nin kanayan yarası haline gelen ve temeli 29 yıl önce atılan havaalanı projesinin akıbetini sordu. Gürer, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) yazılı soru önergesi verdi. BAKANLIĞA İKİ NET SORU: ÖDENEK VE TARİH Gürer, Bakan Uraloğlu’na yönelik önergesinde şu iki kritik soruyu yöneltti: “Niğde ilinde 1996 yılında temeli atılan havaalanı için 2026 yılında yapılması amacıyla bir ödenek ayrılmış mıdır?” “Niğde ili Bor ilçesinde havaalanı inşaatının tamamlanıp uçuşa açılması hangi tarihte gerçekleşecektir?” GÜRER: "BAKANLAR, BAŞBAKANLAR SÖZ VERDİ AMA SONUÇ YOK" Önergesi sonrası konuya ilişkin bir değerlendirme yapan CHP'li Gürer, projenin yıllardır sürüncemede bırakılmasına sert tepki gösterdi. Gürer, "Niğde Havaalanı’nın temeli 1996 yılında atıldı; ancak temel olarak kaldı. Bakanlar, Başbakanlar Niğde’ye geldi, söz verdi. Son üç seçimde de havaalanı için ödeneklerden söz edildi ama sonuç yok" dedi. Projenin ne kadar uzadığını çarpıcı bir örnekle anlatan Gürer, "Havaalanı için işe alınan bekçi emekli oldu. Havaalanı tabeladan başka bir şey değil; boş bir arazi olarak kaldı" ifadelerini kullandı. Niğde'den sonra il olan yerlere havaalanı yapıldığını belirten Gürer, Niğde'nin üniversitesi ve gelişen sanayisiyle bu yatırıma acil ihtiyaç duyduğunu vurguladı. BAKANLIKTAN 'YOLCU POTANSİYELİ' YANITI Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Gürer’in önergesine verdiği yanıtta, havaalanı yapımının talep analizleri ve diğer ulaşım alternatifleri (hızlı tren, karayolu vb.) dikkate alınarak planlandığını belirtti. Yanıtta, "Niğde Stol Tipi Havalimanı’nın proje ve yapım faaliyetleri, yolcu potansiyelindeki artış doğrultusunda yürütülecektir" denildi. Bakanlık ayrıca, Niğde ve çevresine hava ulaşımının yaklaşık 125 km mesafedeki Nevşehir Kapadokya ve 140 km mesafedeki Kayseri Havalimanlarından sağlandığını ifade etti. Ancak Bakanlık, Gürer'in ödenek ve tamamlanma tarihiyle ilgili net sorularına herhangi bir bütçe bilgisi veya tarih vermedi. GÜRER'DEN YANITA TEPKİ: "NİĞDE'NİN KADERİ BEKLEMEK OLMAMALI" Bakanlığın bu yanıtını "beklentileri karşılamaktan uzak" olarak nitelendiren Ömer Fethi Gürer, yıllardır aynı gerekçenin sunulduğunu belirtti. Gürer, "Her yıl aynı yanıt veriliyor: ‘Yolcu potansiyeli artarsa yapılacak.’ Oysa yolcu potansiyelinin artması için önce yatırım yapılması gerekir. Niğde, sanayi ve üniversite şehri olarak büyüyor, üretim artıyor ama ulaşım altyapısı yerinde sayıyor. 1996 yılında atılan temel hâlâ temel olarak duruyor. Niğde’nin kaderi sürekli beklemek olmamalı" diyerek sitemini dile getirdi. Gürer, 29 yıldır temel aşamasında kalan projenin Niğde'nin potansiyelini sınırladığını sözlerine ekledi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.