#Nükleer

İLKHABER-Gazetesi - Nükleer haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nükleer haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ABD'den İran'a 30 milyar dolarlık sivil nükleer programı teklifi Haber

ABD'den İran'a 30 milyar dolarlık sivil nükleer programı teklifi

ABD merkezli CNN International, eski ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin İran’ı müzakere masasına çekmek amacıyla yaklaşık 30 milyar dolarlık bir sivil nükleer program teklifini gündeme getirdiğini iddia etti. CNN’in, konuyla ilgili bilgi sahibi dört kaynağa dayandırdığı haberinde, ABD ile Orta Doğu’daki bazı ülkelerin İranlı yetkililerle temasa geçtiği belirtildi. Görüşmelerin, İran-İsrail arasındaki gerilimin zirve yaptığı son iki hafta içinde yapıldığı ifade edildi. Körfez ülkeleri masada, para Arap ortaklardan sağlanacak Kaynaklara göre, İran’a yapılan teklifin en dikkat çeken kısmını, uranyum zenginleştirme faaliyeti içermeyen, yalnızca sivil amaçlı enerji üretimini kapsayan bir nükleer program için 30 milyar dolarlık finansal destek oluşturuyor. Bu miktarın ABD yerine, ABD’nin Arap ortakları tarafından sağlanması planlanıyor. Ayrıca teklif paketinde, İran’a yönelik bazı ekonomik yaptırımların kaldırılması ve yabancı banka hesaplarında dondurulan yaklaşık 6 milyar dolarlık İran fonuna erişim sağlanması da yer alıyor. Gizli toplantılar Beyaz Saray’da yapıldı İran’a yönelik tekliflerin geçtiğimiz cuma günü Beyaz Saray’da düzenlenen ve saatler süren gizli bir toplantıda masaya yatırıldığı bildirildi. Toplantıya ABD Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un yanı sıra Körfez ülkelerinden üst düzey temsilcilerin katıldığı aktarıldı. Görüşmede, İran’ın Fordow Nükleer Tesisinde yürüttüğü uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulması ve bu tesisin sivil nükleer programa dönüştürülmesine yönelik yeni teklifler de gündeme geldi. Henüz görüşme tarihi yok, İran sessiz ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz çarşamba günü yaptığı açıklamada, ABD ile İran’ın önümüzdeki hafta masaya oturabileceğini ifade etmişti. Ancak İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, kendilerinin böyle bir görüşmeden haberdar olmadıklarını söyledi. Müzakere sürecine yakın kaynaklar ise henüz net bir tarih belirlenmediğini ve fikir alışverişinin sürdüğünü kaydetti.

Saldırı sonrası gözler İran'da: Meclis'ten 'Hürmüz Boğazı' kararı çıktı, Hamaney 11 gündür sessiz Haber

Saldırı sonrası gözler İran'da: Meclis'ten 'Hürmüz Boğazı' kararı çıktı, Hamaney 11 gündür sessiz

ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine yönelik düzenlediği saldırılar, Tahran yönetimini zor bir yol ayrımına getirdi. Nükleer programı ciddi yara alsa da tamamen yok edilemeyen İran, şimdi hem iç kamuoyunu tatmin edecek hem de daha büyük bir savaşı tetiklemeyecek bir yanıt formülü arıyor. MASADAKİ EN GÜÇLÜ KOZ: HÜRMÜZ BOĞAZI'NI KAPATMA KARARI İran'ın ilk somut adımı, Meclis'ten geldi. Milletvekilleri, dünya petrol ve doğalgaz sevkiyatının can damarı olan Hürmüz Boğazı’nı kapatma kararını onayladı. Bu, Tahran'ın elindeki en güçlü ekonomik ve stratejik koz olarak görülüyor. Ancak bu kararın uygulanabilmesi için Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney'in liderliğindeki Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nin onayı gerekiyor. Bu nedenle Meclis kararı, şimdilik bir misilleme eyleminden çok, Batı'ya yönelik güçlü bir uyarı niteliği taşıyor. İran Dışişleri Bakanı Abbas Araghchi'nin sosyal medya hesabından yaptığı, “Bu olaylar kabul edilemez ve sonsuza kadar sürecek sonuçları olacak” açıklaması da bu kararlı duruşu pekiştiriyor. HAMANEY 11 GÜNDÜR SESSİZ, MÜTTEFİKLER ARKA PLANDA Saldırıların ardından en çok merak edilen konulardan biri de Dini Lider Hamaney'in durumu. İsrail'in daha önceki saldırılarında ordunun ve hükümetin üst kademelerinden önemli kayıplar veren İran'da, Hamaney'in 11 gündür kamuoyunun karşısına çıkmaması dikkat çekiyor. Ancak kaynaklar, Hamaney'in kontrolü elinde tutmaya devam ettiğini belirtiyor. Bu krizde İran'ın diplomatik müttefikleri Rusya ve Çin'in şimdilik geri planda kalmayı tercih etmesi ve bölgedeki silahlı vekillerinin zayıflamış olması, Tahran'ın hareket alanını daraltan diğer önemli faktörler olarak öne çıkıyor. TIRMANMADAN KAÇINMA ÇABASI: 'ÖLÇÜLÜ' BİR YANIT MI GELECEK? Tüm bu tehditlere rağmen, hem Tahran'dan hem de Washington'dan gerginliğin topyekûn bir savaşa dönüşmesini önlemeye yönelik sinyaller geliyor. Analistler, İran'ın vereceği herhangi bir yanıtın, ABD'yi yeni bir saldırıya itmeyecek şekilde "hedefli ve ölçülü" olabileceğini değerlendiriyor. Tahran'ın ilk tepkisinde itidalli davranarak "tüm seçenekleri saklı tuttuğunu" belirtmesi de bu görüşü destekliyor. Ancak nükleer programına yapılan bu saldırının, İran'ı gelecekte uluslararası denetimleri sonlandırıp gizlice nükleer bomba geliştirmeye daha fazla itebileceği endişesi de giderek artıyor.

ABD’nin İran saldırısı sonrası piyasalarda yatırımcılar güvenli limanlara yöneldi Haber

ABD’nin İran saldırısı sonrası piyasalarda yatırımcılar güvenli limanlara yöneldi

ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine saldırmasının ardından küresel finans piyasaları haftaya yüksek tansiyonla başladı. Yatırımcılar, İran'ın olası misilleme adımlarını beklerken riskli varlıklardan çıkarak güvenli limanlara yöneldi. Bu durum, piyasalarda sert hareketleri de beraberinde getirdi. DOLARDA YÜKSELİŞ, KRİPTO VE HİSSE SENEDİNDE DÜŞÜŞ Piyasalardaki riskten kaçış eğiliminin en belirgin işareti döviz kurlarında görüldü. ABD doları, bu sabah itibarıyla euro ve İsviçre frangı da dahil olmak üzere tüm G-10 para birimleri karşısında değer kazandı. Bu süreçte diğer varlıklardaki hareketler ise şöyle şekillendi: Hisse Senetleri: Artan jeopolitik riskler ve enerji arzına ilişkin endişelerle küresel borsalarda düşüşler yaşandı. Kripto Paralar: Riskten kaçınmanın bir diğer işareti olarak Bitcoin, Mayıs ayından bu yana ilk kez 100.000 doların altına düştü. Ether başta olmak üzere diğer kripto para birimlerinde de sert kayıplar görüldü. Altın: Güvenli liman olarak görülen altın, ilk saatlerde yükselse de sonrasında kâr satışlarıyla düşüşe geçti. Ancak fiyatlar rekor seviyelere yakın seyrini sürdürüyor. PİYASANIN GÖZÜ HÜRMÜZ BOĞAZI'NDA: PETROL 100 DOLARI GÖREBİLİR Analistler, piyasaların kaderinin İran'ın atacağı adımlara bağlı olduğu konusunda hemfikir. En büyük endişe ise petrol ve doğalgaz sevkiyatları için kritik önemdeki Hürmüz Boğzı'nın kapatılması. Pictet Asset Management’ın kıdemli yatırım yöneticisi Evgenia Molotova, "Piyasaların bunu ciddiye alması için tek yol, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasıdır, çünkü bu, petrol erişimini etkileyecektir” dedi. Bloomberg Intelligence da artan risk primlerinin, Batı Teksas petrolünü (WTI) kısa vadede varil başına 100 dolara çıkarabileceğini öngördü. ANALİSTLER NE DİYOR? "HER ŞEY ÇATIŞMANIN GELİŞİMİNE BAĞLI" Bloomberg analisti Sebastian Boyd, doların gelecekteki seyrine ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Dolar, nisan başından beri süren düşüş eğilimini kırarak kazançlarını koruyabilirse, diğer ABD varlıkları çok daha cazip hale gelecektir. Ancak, bu artışın kısa süreli bir tepki olduğu ortaya çıkarsa, doların düşüş eğilimi yeniden başlayacaktır," yorumunda bulundu.

ABD’nin İran’daki nükleer tesislere saldırısı sonrası BM Güvenlik Konseyi’nde tansiyon yükseldi Haber

ABD’nin İran’daki nükleer tesislere saldırısı sonrası BM Güvenlik Konseyi’nde tansiyon yükseldi

ABD’nin İran’daki nükleer tesislere düzenlediği saldırılar, dünyayı Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nde bir araya getirdi. Acil olarak toplanan Konsey'de tansiyon yükselirken, üyeler arasında derin görüş ayrılıkları ve karşılıklı suçlamalar öne çıktı. ABD: "MEŞRU MÜDAFAA", İRAN: "NETANYAHU ABD'Yİ SAVAŞA SÜRÜKLEDİ" Toplantının en sert tartışmaları, beklendiği gibi ABD ve İran temsilcileri arasında yaşandı. ABD Daimi Temsilcisi Dorothy Shea, saldırıların İran’ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin "uluslararası barışa doğrudan tehdit" oluşturması nedeniyle meşru müdafaa kapsamında yapıldığını savundu. Shea, "İran’ın vatandaşlarımıza veya üslerimize yapacağı herhangi bir saldırı yıkıcı bir yanıtla karşılanacaktır" diyerek gözdağı verdi. İran’ın BM Daimi Temsilcisi Amir Saeid İravani ise, "Netanyahu, bir kez daha ABD’yi yüksek maliyetli bir savaşa sürüklemeyi başardı" diyerek saldırılardan İsrail'i sorumlu tuttu ve Washington yönetimini eleştirdi. İravani, ülkesinin BM Şartı uyarınca meşru müdafaa hakkını saklı tuttuğunu ilan etti. IAEA'DAN KRİTİK UYARI: 400 KG DENETİMSİZ URANYUM VAR Toplantının en endişe verici açıklaması, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi'den geldi. Saldırılarda Fordow, İsfahan ve Natanz'daki tesislerin hedef alındığını doğrulayan Grossi, "Radyasyon seviyelerinde artış olmadı ancak tesisteki yeraltı hasarını değerlendirecek konumda değiliz" dedi. Grossi, asıl tehlikenin İran'da denetimsiz halde bulunan ve %60 saflıkta zenginleştirilmiş yaklaşık 400 kg'lık uranyum stoku olduğunu vurguladı. RUSYA VE ÇİN'DEN ORTAK KARAR TASARISI: "PANDORA'NIN KUTUSU AÇILDI" Rusya'nın BM Büyükelçisi Vasily Nebenzya, ABD saldırılarını "provokatif ve sorumsuz" olarak nitelendirerek "Pandora’nın kutusunu açtınız" dedi. Çin Temsilcisi Fu Cong ise dünyanın "nükleer felaketin eşiğinde" olduğu uyarısında bulundu. İki ülke, Pakistan ile birlikte Konsey'e "derhal ateşkes ve diplomasiye dönüş" çağrısı yapan bir karar tasarısı sundu. AVRUPA'DAN İTİDAL ÇAĞRISI, İSRAİL'DEN ABD'YE TAM DESTEK Birleşik Krallık, Fransa ve Almanya ortak bir tutum sergileyerek saldırılara katılmadıklarını belirtti ve krizin çözümü için müzakere masasına dönülmesi gerektiğini vurguladı. İsrail Temsilcisi ise ABD saldırılarını "haklı ve gecikmiş bir adım" olarak niteleyerek tam destek verdi ve "Dünya nükleer bir İran’ı engellemek zorunda," dedi. BÖLGE ÜLKELERİ ENDİŞELİ Irak, Kuveyt, Pakistan, Cezayir ve diğer Körfez ülkeleri, saldırıları kınayarak gerilimin tüm bölgeyi bir felakete sürüklediği uyarısında bulundu. Bu ülkeler, uluslararası hukukun ihlal edildiğini belirterek şartsız ateşkes ve diplomasi çağrısı yaptı. Güvenlik Konseyi'nin önümüzdeki günlerde sunulan yeni karar tasarısını görüşmesi bekleniyor.

Ayetullah Hamaney: “ABD İran’ı Nükleer teknolojiden mahrum bırakamaz” Haber

Ayetullah Hamaney: “ABD İran’ı Nükleer teknolojiden mahrum bırakamaz”

İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, İran’ın kurucusu Ayetullah Ruhullah Humeyni’nin ölümünün 36'ncı yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, ABD’nin İran’ı nükleer teknolojiden mahrum bırakmayı hedeflediğini belirterek, "Bizi kendilerine muhtaç hale getirmek istiyorlar. Bu konuda hiçbir şey yapamazlar" dedi. İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, İran’ın kurucusu Ayetullah Ruhullah Humeyni’nin vefatının 36'ncı yıl dönümü nedeniyle başkent Tahran’da düzenlenen törende konuştu. Hamaney, ülkesinin siyasi sisteminin köklü bir devrimin ürünü olduğunu belirterek, "Siyasi sistemimiz büyüyüp güç kazanmış bir sistemdir. Bu devrimin lideri, vefatının üzerinden 30 yılı aşkın süre geçmesine rağmen hala dünyada etkisi hissedilen büyük bir şahsiyettir. ABD’nin küresel alandaki gücünün zayıflaması ve Siyonizm'e karşı artan nefret de bu devrimin sonuçlarındandır" dedi. "Binden fazla komployu boşa çıkardık" İran devrimine yönelik çeşitli komploların hiçbir dünya devriminde görülmediğini ifade eden Hamaney, "İran İslam Cumhuriyeti, tüm bu planlara ve düşmanlıklara karşı direnç gösterdi. Bu komplolar etkisiz hale getirildi. İran, bugüne kadar binden fazla komployu boşa çıkardı ve bazılarına da doğrudan cevap verdi. Amaç, İran’ı zayıflatmaktı ancak aksine ülkemizin hem içeride hem dışarıda gücü ve yetenekleri arttı" ifadelerini kullandı. "ABD’nin planı ulusal bağımsızlığımıza karşıdır" Hamaney, ulusal bağımsızlığın dış güçlere bağlı olmamak anlamına geldiğini vurgulayarak, "Ulusal bağımsızlık, ülkenin ABD veya benzeri ülkelerin onayını beklememesi demektir. Bu bağımsızlığın bir ifadesi de ‘kendimiz başarabiliriz’ ilkesidir" dedi. ABD ile yürütülen nükleer müzakerelere de değinen Hamaney, "Nükleer konudaki ABD planı, tamamen ulusal bağımsızlık anlayışımıza karşıdır. Direniş, büyük güçlerin iradesine boyun eğmemektir. Kişi inandığı gibi yaşamalı ve baskılara teslim olmamalıdır. Ulusal bağımsızlığın bir diğer temel ilkesi de savunma gücünü artırmaktır" ifadelerini kullandı. "Uranyum zenginleştirme, nükleer meselenin kilit noktasıdır" İran’ın nükleer alanda kendi imkanlarıyla ilerlediğini dile getiren Hamaney, "Nükleer sanayi sadece enerji üretimiyle sınırlı kalmayan, birçok bilimsel alanı etkileyen temel bir sektördür. Uranyum zenginleştirme, nükleer meselenin kilit noktasıdır ve düşmanlar da buraya odaklanmıştır. ABD’nin güvenilmezliğini 2000’li yıllarda yüzde 20 oranındaki yakıt ihtiyacımız sırasında bizzat tecrübe ettik" dedi. "Siz kimsiniz ki bu konuda karar veriyorsunuz?" ABD’nin İran’ı nükleer teknolojiden mahrum bırakmayı hedeflediğini belirten Hamaney, "ABD’nin ilk talebi, İran’ın nükleer sanayiye sahip olmaması. Bizi kendilerine muhtaç hale getirmek istiyorlar. Cevabımız net. Bu konuda hiçbir şey yapamazlar. Siz kim oluyorsunuz ki İran’ın uranyum zenginleştirme yapıp yapmayacağı konusunda karar veriyorsunuz? Bomba yerine kurşunla insanları öldürüyorlar. Bir insan daha ne kadar alçak, zavallı ve kötü niyetli olabilir? ABD bu cinayetlerin ortağı ve kesinlikle bölgeden çıkarılmalı" ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.