Tutar Yapı Sitesi davasında yetkili heyet ‘olası kast’ talebini değerlendirecek
Asrın felaketi olarak nitelendirilen 6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremde yıkılan ve 64 kişinin hayatını kaybettiği Tutar Yapı Sitesi’nin C bloğu yıkılmıştı. Binaya ilişkin üç sanığın yargılandığı davanın 6. duruşması Adana Adliyesinde 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Binanın yıkılmasından sorumlu sandıklar cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katılırken, avukatlar ve hayatını kaybeden 64 kişinin yakını müştekiler duruşma salonunda hazır bulundu.
Sanıkların tutukluluk hali devam edecek
Mahkeme açıkladığı ara kararda binanın yıkılmasından sorumlu tutuklu üç sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Sanık avukatlarının yeni bilirkişi raporu talebi reddedildi. Müşteki avukatlarının olası kast yargılaması için sanıklardan ek savunma isteme talebi de yetkili heyet tarafından değerlendirilmeye bırakıldı.
Duruşma 18 Nisan’a ertelendi
Heyet, dosyadaki eksik hususların giderilmesi ve sanıkların tutukluluk halinin devamına ve duruşmayı 18 Nisan'a erteledi.
“Deprem değil, denetimsizlik ve rant öldürdü!”
Duruşmanın ardından basın açıklaması yapan Av. Mehtap Akyüz, depremin yalnızca doğal bir afet olmadığını, ihmaller sonucunda can kayıpları yaşandığını ifade ederek şunları söyledi: “Deprem, doğal bir afettir; ama sonuçları insanoğlunun elleriyle büyütülmüş bir felakettir. 6 Şubat sabahı, Tutar Sitesi gibi yüzlerce binanın yıkımı, ihmallerin ve bilinçli hataların acı bir sonucuydu. Kolonları kesilmiş binalar, çalınmış malzemeler ve denetimden uzak inşaat süreçleri, bu yıkımın asıl failleridir. Sadece Tutar Sitesi'nde değil, tüm deprem bölgesinde, adeta bir ihmal zinciriyle örülmüş bir enkazın altında kaldık. Şimdi soruyoruz: Bu felaketin sorumluları nerede? Hangi adalet sistemi, yüz binlerce mağdurun sesini duymazdan gelebilir?”
“Sorumlular ceza alana kadar mücadelemiz sürecek”
Av. Mehtap Akyüz, “Adalet yalnızca mahkeme salonlarında değil, toplumsal vicdanda da tecelli etmelidir. Ancak biz, ne yazık ki bunu göremiyoruz. Bir kısım sorumluların hala yargılanmaması, bazı dosyalarda kamu görevlileri için soruşturma izinlerinin çıkarılmaması ve delillerin toplanmasındaki eksiklik, bizi daha da derin bir hayal kırıklığına sürüklüyor. Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz: Adalet istiyoruz. Bir an evvel tüm sorumluların hak ettikleri cezaları almalarını istiyoruz” diye ifade etti.
“Geciken adalet, adalet değildir!”
Av. Akyüz, adalet mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini belirterek şunları söyledi: “Depremde ölen kızımızın soğuktan donarak ölmesini, enkazdan çıkarılan eşyalarımıza dahi ulaşamamış olmamızı nasıl unuturuz? Bunların hiçbiri unutulmadı, unutulmayacak da! Deprem yalnızca yaşandığı an değil, etkileriyle yıllar boyu süren bir travmadır. Ama bizler yalnızca yas tutmuyoruz, adaletin peşindeyiz. Bugün burada, sadece ölenlerimizin değil, hayatta kalanlarımızın da hakkını savunmak için bulunuyoruz. Adalet gecikiyor; ama biliyoruz ki geciken adalet, adalet değildir.”
“Her şeyimizi kaybettik ama adaleti kazanacağız”
Av. Mehtap Akyüz, “Herkes bilsin ki her şeyimizi kaybettik ama adaleti kazanacağız. Çünkü bu sadece bizim davamız değil; bu dava, tüm Türkiye'nin vicdanını temsil ediyor. Burada toplanan herkesin şu soruları kendine sormamızı istiyoruz:
Bizler, bir kez daha aynı acıları yaşamamak için ne yapmalıyız?
Sorumluların cezasız kalması, yeni felaketlerin habercisi değil midir?
6 Şubat 2023'ten bu yana her basın toplantımızda adalet, vicdan ve sorumluların cezasız kaldığına vurgu yapıyoruz. Lütfen düşününüz, depremin üstüne kaç felaket yaşadık? Ve ne acıdır ki zaman bizi ve tespitlerimizi hep haklı çıkardı. Selde öldük, madende toprak altında kaldık öldük, kazada öldük, otelde yanarak öldük.”
