SON DAKİKA
Hava Durumu

#Prof. Dr. Naci Görür

İLKHABER-Gazetesi - Prof. Dr. Naci Görür haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Prof. Dr. Naci Görür haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. Naci Görür’den Antalya için korkutan deprem  Haber

Prof. Dr. Naci Görür’den Antalya için korkutan deprem 

Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya'yı deprem riski konusunda uyararak, "Dört tane çok önemli fay sistemi var ve bu sistemlerin hepsi 7 ve üzeri deprem üretebilir" dedi. Antalya'nın, bu potansiyel risklere karşı daha dirençli bir şehir olması gerektiğini vurguladı. Prof. Dr. Naci Görür’e Başöğretmen Ödülü Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Eğitim-İş Antalya Şubesi tarafından düzenlenen törende, yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür'e "Başöğretmen Atatürk Onur Ödülü" verildi. Eğitim alanında önemli katkılarda bulunan isimlere 16 yıldır bu ödül verildiğini belirten Eğitim-İş Antalya Şubesi Başkanı, bu yıl ödülün Cumhuriyet değerlerine sahip çıkma noktasındaki çalışmaları nedeniyle Prof. Dr. Görür’e verildiğini açıkladı. "Hedeflerimize Kuşkusuz Ulaşmalıyız" Prof. Dr. Naci Görür, aldığı ödülün çok anlamlı olduğunu ifade ederek, "Türk milleti ve öğretmenler olarak başöğretmenimizin bize gösterdiği yoldan kuşku duymadan hedeflerimize ulaşmak için her şeyi yapacağımıza inanıyorum. Bu, hayatımın en önemli felsefesi olmuştur" dedi. Dört Fay Sistemi ve 7 Büyüklüğünde Deprem Uyarısı Prof. Dr. Görür, Antalya'nın deprem riski hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Antalya'nın üzerinde bulunan dört büyük fay sisteminin, 7 ve üzeri büyüklükte depremler üretebileceğini belirterek, "Antalya, deprem açısından riskli bir bölgede yer alıyor ve bu konuda hazırlıklı olmalı. Şehir, depreme dirençli bir kent olmalı" dedi. Antalya'nın bu risklere karşı önlemler alması gerektiğini vurgulayan Görür, yerel yönetimlerin bu konuda ciddi bir çalışma yapması gerektiğini söyledi. Törene katılan emekli öğretmenler, sendika üyeleri ve vatandaşlar, Prof. Dr. Görür'ün deprem konusundaki uyarılarını dikkatle dinledi. Deprem riskine karşı alınması gereken önlemler hakkında önemli bilgiler veren Görür, Antalya'daki hemşehrilerine ve yetkililere bu konuda daha fazla duyarlılık göstermeleri çağrısında bulundu.

Prof. Dr. Naci Görür Kütahya'da deprem hazırlığını vurguladı Haber

Prof. Dr. Naci Görür Kütahya'da deprem hazırlığını vurguladı

Kütahya'da düzenlenen "Kütahya'nın Depremselliği ve Deprem Dirençli Kütahya" konferansında konuşan Prof. Dr. Naci Görür, depreme hazırlık konusunda sahaya inmeleri gerektiğini vurguladı. Belediye Başkanı Eyüp Kahveci ise afet yönetiminin önemine dikkat çekerek, şehirde bilinçli ve eğitimli bir toplum oluşturmanın gerekliliğini dile getirdi. “Şehrimizi Daha Güvenli Hale Getirmeye Hazır ve Kararlıyız” Kütahya Belediyesi tarafından afet yönetimi anlayışının kapsamlı ve bilimsel bir yaklaşımla şekillendirildiğinin altını çizen Belediye Başkanı Kahveci, “Bütünleşik Afet Yönetimi kapsamında, afetlerin her aşamasında aktif rol almayı bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bu çalışmalarımızı; İl Risk Azaltma Planı ve Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) çerçevesinde, tüm müdürlüklerimiz, kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği içinde sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı. Başkan Kahveci, geçmişten bugüne şehirde yaşanan depremlerle ilgili önemli bilgiler paylaşarak, “Hepimiz için tek bir mantıklı yol var; afetlere karşı bilinçli, eğitimli ve hazırlıklı bir toplum oluşturmak. Biz de bu doğrultuda şehrimizi daha güvenli hale getirmek için belediyemizin tüm imkanlarını seferber ederek dirençli bir Kütahya inşa etmeye hazır ve kararlıyız” şeklinde konuştu. "Su seviyesinin yüksek olduğu bölgelerde yapılaşma olmamalı" Prof. Dr. Naci Görür, depremsellik ve afet yönetimi konusundaki bilgi ve birikimlerini paylaşarak, Kütahya'nın deprem potansiyeli ve alınması gereken tedbirler hakkında önemli uyarılarda bulundu. Görür, su seviyesinin yüksek olduğu bölgelerde yapılaşmanın, deprem anında riskleri artırabileceğini dile getirdi. Görür, "Sahaya inmeyi iş yapmayı unutuyoruz. Neden depreme hazırlanmıyoruz? Sahaya inmek gerekiyor. Lafı verip çevirmeyeceğim. Depreme ilgili ne yapılacaksa söylüyorum. Bunu dilimin döndüğünce anlatıyorum ve anlatmaya da devam edeceğim. Benim söylediklerim hiç bir makama ve kişiye yönelik değildir. Bilim adamı olarak kendi insanlarımıza karşı görevimi yerine getirmeye çalışıyorum" dedi. Konferans, Belediye Başkanı Eyüp Kahveci'nin, Prof. Dr. Naci Görür'e teşekkür ederek, hediye takdiminde bulunması ile sona erdi.

Prof. Dr. Naci Görür'den Adana ve Doğu Anadolu İçin yeni deprem uyarısı Haber

Prof. Dr. Naci Görür'den Adana ve Doğu Anadolu İçin yeni deprem uyarısı

Prof. Dr. Naci Görür, 6 Şubat depremlerinin ardından Türkiye'deki deprem riskine dair önemli açıklamalarda bulundu. Deprem bilimci, özellikle Adana ve Doğu Anadolu bölgesi için yeni uyarılarda bulunarak vatandaşları dikkatli olmaya çağırdı. ADANA'DA DOĞU ANADOLU FAYI KOLLARI RİSK OLUŞTURUYOR Görür, 6 Şubat depremlerinin Doğu Anadolu fay hattını harekete geçirdiğini ve bu durumun Adana'da bulunan fay kollarını tetikleyebileceği uyarısında bulundu. Adana'da yaşayanların dikkatli olması gerektiğini belirten Görür, "Orayı bekliyoruz çünkü orada Doğu Anadolu fayının kolları var. Oraya enerji transfer edilmiş olabilir, onlardan biri tetiklenmiş olabilir ve deprem üretebilir." şeklinde konuştu.    HAKKARİ BÖLGESİNDE DE RİSK SÜRÜYOR Adana'nın yanı sıra, Hakkari bölgesinde de deprem riski olduğuna dikkat çeken Görür, "Maraş depremleri Doğu Anadolu'yu hareket ettirdi, Arabistan levhası kuzeye doğru gitti. Kuzeyde Hakkari yöresinin sıkıştırmış olabileceğini düşünüyorum." dedi.    BİNGÖL-ERZİNCAN ARASINDA BÜYÜK BİR DEPREM BEKLENTİSİ Görür, Doğu Anadolu fayının kuzey kısmında, özellikle Bingöl-Karlıova-Göynük arasında büyük bir deprem beklendiğini ifade etti. Bu bölgede 7.2 büyüklüğünde bir deprem olabileceği uyarısında bulunan Görür, "1939 Erzincan depremi 1971 Bingöl depremini tetiklemiştir. Yani bu tetikleme denince bu oluyor arkasına diğeri oluyor diye anlaşılıyor, öyle değil. Enerji transferleri birbirleriyle geometrik ilişkide olan faylarda mümkündür." şeklinde açıklamalarda bulundu.    VATANDAŞLARA ÖNEMLİ UYARI Prof. Dr. Naci Görür, yaptığı açıklamalarda vatandaşları depreme karşı hazırlıklı olmaya çağırdı. Deprem bilimci, yerel yönetimlerin de bu konuda gerekli önlemleri alması gerektiğini vurguladı.

Prof. Dr. Naci Görür'den uyarı Haber

Prof. Dr. Naci Görür'den uyarı

Bingöl-Karlıova-Erzincan arasında en az 7.4 büyüklüğünde depremin olabileceğini dile getiren Deprem Uzmanı ve Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, “Çünkü depremin ürettim periyodu durmuş. Eli kulağında. İkincisi Bingöl-Göynük arasında olma ihtimali fazla. O da 7’lik bir deprem” dedi. Deprem Uzmanı ve Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Kanal Fırat ekranlarında yayınlanan Genel Yayın Yönetmeni Zeki Akbıyık’ın hazırlayıp sunduğu Gündem programının canlı yayın konuğu oldu. Deprem gündemine dair önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Naci Görür, “Erzincan ile Bingöl’ün Karlıova ilçesi arasında kalıyor. Deprem üretti üretecek. Çok uzak zamanda değil. Olursa 7’nin üzerinde deprem olur ve aynı zamanda çok yıkıcı olur” diye konuştu. Görür, “Şuanda Tunceli’de deprem bekliyorum. Erzincan’ın doğusunda Karlıova var. O aradaki kısım Kuzey Anadolu Fayı’nın en doğu ucudur. Biz ona Yedisu fayı diyoruz. Erzincan ile Bingöl’ün Karlıova ilçesi arasında kalıyor. Deprem ürettim üretecek. Çok uzak zamanda değil. Olursa 7’nin üzerinde deprem olur ve aynı zamanda çok yıkıcı olur. Orada bina ve nüfus yoğunluğu fazla değil ama yine de benim insanım hayatını kaybeder. Benim bu sözümü Tunceli valisi o bölgenin valileri ciddiye aldı. Oradaki kaymakamlarla da konuştum. Elimden geldiğince de onları uyardım. Tunceli’de çalışıyorlar. Karlıova’ya bir fayda son deprem yapan fay geliyor. Karlıova-Bingöl-Göynük. Karakoçan ve oradan da Elazığ ve Elazığ’dan Malatya’ya oradan Hatay’a gidiyor. Şimdi beklediğimiz diğer deprem korktuğumuz yer, Karlıova ile Bingöl-Göynük arasıdır. Tam çatalda. 20 Şubat depremleri oraya enerji transfer etmiş olabilir. Deprem nerede olacak diyorsunuz. Bingöl-Karlıova- Erzincan arası en az 7.4 olabilir. Çünkü depremin ürettim periyodu durmuş. Eli kulağında. İkincisi Bingöl-Göynük arasında olma ihtimali fazla. O da 7’lik bir deprem. En son 1866 civarında olmuş. Bingöl-Göynük fayı, güneybatıya doğru devam ederse, Palu ve Elazığ’a gelir. Malatya’ya doğru geçer gider” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Naci Görür: Çekmeköy deprem riski bakımından daha güvenli, İstanbul için hazırlıklar artırılmalı Haber

Prof. Dr. Naci Görür: Çekmeköy deprem riski bakımından daha güvenli, İstanbul için hazırlıklar artırılmalı

17 Ağustos Gölcük Depremi'nin 25. yıl dönümü vesilesiyle, Çekmeköy Belediyesi ve Çekmeköy Kent Konseyi işbirliğinde Jeolog ve Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür'ün katılımıyla, “Çekmeköy'ün Depremselliği ve Deprem Dirençli Çekmeköy” konferansı düzenlendi. Prof. Dr. Naci Görür, Çekmeköy'ün zemin yapısının sert ve dayanımlı olduğunu, İstanbul'da birçok ilçeye göre daha iyi bir noktada olduğunu vurguladı. 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi'nin 25. yıl dönümü vesilesiyle, Çekmeköy Belediyesi ve Çekmeköy Kent Konseyi işbirliğiyle, "Çekmeköy'ün Depremselliği ve Deprem Dirençli Çekmeköy" başlıklı bir konferans düzenlendi. Turgut Özal Kültür Merkezi'nde gerçekleşen bu etkinlikte, Türkiye'nin önde gelen jeolog ve deprem bilimcilerinden Prof. Dr. Naci Görür, Çekmeköy'ün deprem riski ve beklenen İstanbul depremi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Konferansta, İstanbul'da beklenen büyük depremin Çekmeköy üzerindeki muhtemel etkilerini değerlendiren Görür, Çekmeköy'ün zemin yapısının İstanbul'da diğer ilçelere göre daha güvenli olduğunu vurgulayarak, bölgenin depremden etkilenme riskinin daha düşük olduğunu belirtti. Çekmeköy'ün zemin yapısının, depremler sırasında yapısal hasarı azaltacak nitelikte olduğunu ifade eden Görür, bu durumun ilçenin deprem güvenliği açısından önemli bir avantaj sağladığını söyledi. Deprem öncesi hazırlıklar güçlendirilmeli Prof. Dr. Görür ayrıca, muhtemel bir İstanbul Depremi öncesinde hem belediyelerin hem de devletin gerçekleştirmesi gereken hazırlıkların önemine dikkat çekti. Görür, yerel yönetimlerin ve ilgili kurumların deprem öncesinde hazırlıklarını güçlendirmesi gerektiğini belirterek, deprem güvenliğini artırmak için alınması gereken tedbirler hakkında bilgiler verdi. Altyapı sorunları, ulaşım zorlukları ve ekonomik sıkıntılar gibi konulara da değinen Görür, bu tür sorunların etkilerini en aza indirmek için önceden planlama ve hazırlık yapılmasının şart olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Naci Görür, programda vatandaşlardan gelen soruları da yanıtladı. ÇEKUT'un çalışmaları fotoğraf sergisinde gözler önüne serildi Çekmeköy Belediyesi Arama Kurtarma (ÇEKUT) Ekibinin sahada aktif olarak görev aldığı arama-kurtarma faaliyetlerine dair fotoğraf sergisi ile çalışmalar gözler önüne serildi. Sergide, ÇEKUT'UN; İzmir Depremi, Kahramanmaraş Depremi'ndeki arama-kurtarma çalışmalarına dair fotoğraflar ve 17 Ağustos Gölcük Depremi'nde sembol haline gelen fotoğraf yer aldı. Çekmeköy Belediyesinin düzenlediği Deprem dirençli Çekmeköy konferansında konuşan Prof. Dr. Naci Görür, “6 Şubat depremlerinde büyük bir felaket yaşadığımız doğru ama asrın felaketi olduğuna ben katılmıyorum. Bundan daha büyük depremler oldu. 9 şiddetinde hatta 9 şiddetinin üzerinde depremler oldu. Bizim depreminiz 7.8 seviyesinde oldu. Dolayısıyla büyük bir deprem geçirdik. Bu depreme karşı hazırlıksız olduğumuz için çok insan kaybımız oldu, büyük bir yıkım yaşadık” dedi. “İstanbul'u hükümetiyle, muhalefetiyle, halkıyla depreme hazırlamamız gerekiyor” Prof. Dr. Naci Görür, “Şimdi İstanbul deprem bekliyor bunu biz 1999 depreminden sonra hemen ilan ettik. Aradan 25 sene geçti, siz bana bir bilim adamı olarak sorsanız İstanbul depreme hazır mı? Cevap hayır ama İstanbul'da bir çalışma yapılmadı mı? Çok şey yapıldı ama yapılanlar yapılması gerekenlerin yanında yetersiz dolayısıyla İstanbul bu depreme hazır değil. İstanbul'da bu deprem Marmara denizinin içerisinde olacak bu deprem muhakkak olacak sebebi şu 1912 yılında Marmara'nın batısında Tekirdağ Şarköy'de deprem oldu. 1999 yılında da Kocaeli Değirmendere depremi var. İkisinin arası 160 KM de 1766 yılında beri deprem yok. Denizin içerisindeki fay biz ona kabaca Marmara Fayı desek Marmara Fayı normal deprem üretme periyodu tekerrürü 250 sene, 1766'nın üzerine 250 sene koyduğumuzda 2016 yapar. Fayın deprem üretme, tekerrür etme zamanı da dolmuş. Bir de burası sismik boşluk batısında 1912 de deprem olmuş. Doğusunda deprem olmuş Kocaeli depremi 1999 yılında ikisinin arası boşluk. Muhakkak kırılması gerekir, Bu durumda İstanbul'u depreme hazırlamak lazım. İstanbul'u depreme hazırlamak kavgayla gürültüyle olmaz. Vatandaşın can güvenliği, çoluğu, çocuğu buna hiçbir zaman da cevaz vermez. Büyük zayiat vermememiz için hükümetiyle, muhalefetiyle, halkıyla kol kola gitmemiz gerekiyor. Bunu yaparsak İstanbul'u depreme hazırlarız. Bunu yapmazsak da emin olun işi beceremeyiz” diye konuştu.

Prof. Dr. Naci Görür'den deprem uyarısı Haber

Prof. Dr. Naci Görür'den deprem uyarısı

Bilim Akademisi Üyesi, Jeolog ve Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) 2024 yılı faaliyet dönemi 8. Olağan Toplantısı’nın konuğu oldu. Toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı, yapmış olduğu konuşmasında depremin önemine dikkat çekti. Akıncı, Prof. Dr. Naci Görür’ün özellikle Kahramanmaraş Depremi’nden sonra bir misyoner gibi Türkiye’nin her yerine giderek deprem konusundaki bilgilerini paylaştığını söyledi ve ANSİAD toplantısına davet edildiği için teşekkür etti. "Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız" Türkiye coğrafi olarak Alp-Himalaya deprem kuşağında olduğunun altını çizen Prof. Dr. Naci Görür, "Uyumamanız lazım çünkü bu işin şakası yok. Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’deki kadar deprem planı yoktur. Her kentin yüzlerce planı var. Özellikle AFAD’da binlerce rapor var ve hepsi raflardadır. Üzeri açılıp bakılmamıştır. Sakın bizim burada fay yok demeyin. Canlı fay olmayınca yan gelip yatacak mıyız? Çağdaş düşünmek lazım. Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız. Herhangi bir yerde bir gece kalktığımızda insanlarımız ölmüşse bu hepimizin sorumluluğudur. Hepimiz vatandaş olarak ülkemize sahip çıkmak zorundayız” şeklinde konuştu. “Türkiye Cumhuriyeti var olacaksa deprem problemini çözmemiz gerekir” diyen Görür, deprem problemini çözmenin mümkün olduğunu söyledi. Görür, “Bugüne kadar çözülmemesinin nedeni bu konuda siyasi iradenin olmayışı ve halkın kendi topraklarına, insanına sahip çıkmayışındandır. Her gün televizyonlarda domates ve biberin fiyatını, emeklinin maaşını konuşan halk bir gün dahi çoluğum çocuğum ölmesin diye depremi asla konuşmuyor. Bu işi böyle çözemeyiz” ifadelerini kullandı. “Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var” Antalya’nın istenilmesi takdirde depreme dirençli hale getirebileceğine dikkat çeken Görür, “Antalya ebediyen var olacaksa ve Antalyalılar burada yaşayacaksa buradaki faylar ister fazla ister seyrek olsun Antalya depreme dirençli yapılmak zorundadır. Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var. Kim yok diyorsa bu işi bilmiyordur. Bunların zamanı gelirse tehlikelidir. Birincisi Fethiye-Burdur fay zonu burada olabilecek bir deprem 100 kilometre çapındaki bir alana afet boyutunda zarar verebilir. İkincisi Beyşehir, üçüncüsü de Antalya’nın güneyinde yer alan Helen-Kıbrıs fay zonudur. Bu bahsettiğim üç zonda şu anda stres birikiyor. Ayrıca, ülkenin kimi yerlerinde olan faylar diğer yerlerdeki faylara stres biriktirebilir. Oranın vaktinden önce harekete geçip deprem üretmesine sebep olabilir. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen depremlerin Helen-Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir. Bu stres bir raddeye kadar birikir ve fay orada kırılarak deprem üretir. Fayda yeterince stres biriktiği zaman doğa matematik gibi çalışır, pat diye deprem vurur" dedi. Görür, sözlerine şu şekilde devam etti: "Deprem dirençli kent, bir kente deprem geldiği zaman o depremi minimum hasarlı atlatan kent demektir. Kaliforniya, Japonya, Tayvan, Endonezya, Şili, Arjantin, Hindistan, Çin, İtalya gibi ülkelerde bizlerden büyük depremler oluyor. Buralarda 3-5 kişi tesadüfen ölüyor. Günlük yaşam da değişmiyor. Bizde ise deprem hayatımızı karartıyor. Bütün ülkeye kabus gibi çöküyor. Örneğin 6 Şubat depremi. Bir senedir insanlar sürünüyor. Bir kenti tanımlayan altı bileşen vardır. Bunlar sırasıyla yönetim, halk, altyapı yapı stoku, ekosistem - çevre, ekonomidir. Bir kenti tanımlayan parametreler bunlardır. Eğer biz bu parametreleri deprem dayanıklı dirençli yaparsak o kent otomatik olarak depreme dirençli olur." "ANSİAD 8. Olağan Toplantısı" ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek’in, toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı ile birlikte konuğumuz Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür’e günün anısına "Triskeles" hediye etmesinin ardından sona erdi.

Prof. Dr. Naci Görür, Hatay'da Haber

Prof. Dr. Naci Görür, Hatay'da "Deprem Dirençli İskenderun" söyleşisinde konuştu

Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından İskenderun Belediye Kültür Sarayı'nda düzenlenen "İskenderun'un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun" söyleşisine katıldı.Hatay'da deprem üreten birden fazla fay olduğunu belirten Görür, kentin depreme dirençli ve hazır hale getirilmesi gerektiğini belirtti. Bugünkü bilim ve teknolojiyle depreme dirençli kentleri oluşturmanın mümkün olduğunu dile getiren Görür, kentin depreme dayanıklı hale getirilmesi için mikro bölgelemeyle, fay analizi, risk analizi ve risk azaltma çalışmaları yapılması gerektiğini vurguladı. Görür, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde Doğu Anadolu Fayı'ndaki enerjinin, Adana'nın Yumurtalık ilçesi ile Osmaniye Fayı civarına transfer olduğunu belirtti. Altyapı çalışmalarında betonarme yerine esnek materyaller kullanılması gerektiğinin önemine işaret eden Görür, kent düzeninin de faylara göre şekillenmesi gerektiğinin altını çizdi. Türkiye coğrafyasının içinde 4 levhanın bulunduğunu belirten Prof. Dr. Naci Görür, "Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil. Bu yüzden deprem dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunu yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz." diye konuştu. Hatay'ın tarih boyunca büyük depremlere şahit olduğuna değinen Görür, şöyle devam etti: "Bu bölge gerçekten çok ciddi bir deprem bölgesi ve tarih boyunca çok ciddi depremlerin olduğu bir yer, çünkü Antakya levha sınırının içindedir. Yani Antakyalılar özellikle levha sınırına girip orada Antakya'yı kurmuşlardır. Doğu Anadolu Fayı, Arap Levhası ve Anadolu Levhası arasındaki sınır. Burası deprem üretmeye mahkumdur. Ölü Deniz Fayı da Arap ve Afrika levhası arasındaki sınır. Bu da deprem üretmeye mahkum. Şimdi İskenderun'a bakarsak darbeyi hem Doğu Anadolu'dan, hem de Ölü Deniz Fayı'ndan alıyor. 6 Şubat'ta önemli bir miktar stresi Doğu Anadolu Fayı Yumurtalık ve Osmaniye yöresindeki faylara transfer etti. Yani Yumurtalık ve Osmaniye fayının deprem oluşturmasını erken zamana çekmiş olabilir." Görür, söyleşinin sonunda katılımcıların sorularını yanıtladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.