TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Rİze

İLKHABER-Gazetesi - Rİze haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Rİze haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Rize'de 150 yıllık ağacın gövdesine ev yapıldı Haber

Rize'de 150 yıllık ağacın gövdesine ev yapıldı

Rize’nin Fındıklı ilçesinde yaşayan 61 yaşındaki Ali Hamdi Uzunhasanoğlu, çay eksperliğinden emekli olduktan sonra hobi olarak inşaat işleriyle uğraşmaya başladı. Uzunhasanoğlu, Çınarlı köyündeki arazisinde yer alan 150 yıllık gürgen ağacını görünce gövdesinde bir kamelya yapmaya karar verdi. İnşaat işlerine başlayan Uzunhasanoğlu, ahşaptan yaptığı kamelya gözüne küçük gelince büyütmek için kolları sıvadı. Hiçbir ustanın yardımı olmadan kendi elleriyle 110 metrekarelik 2+1 ev ortaya çıktı. 2 katlı evin alt katında salon ve mutfak bulunurken, üst katında ise 2 oda bulunuyor. Uzunhasanoğlu’nun yaptığı ev görenleri hayrete düşürüyor. "Evi yaparken hiçbir ustadan destek ve yardım almadım" Tamamen ahşaptan yapılan evi hiçbir ustanın yardımı olmadan kendi emekleriyle yaptığına vurgu yapan Ali Hamdi Uzunhasanoğlu, “Emekli olduktan sonra hobi olarak arıcılık ve inşaat işleriyle uğraşıyorum. İnşaat işlerini çok seviyorum ve bu işlere hala devam etmekteyim. Bana diyorlar ki sen inşaat sektöründe doktorsun. Ben inşaat doktoruyum. Ben bir gün buraya geldim. Böyle durdum burada. Dedim burada her tarafı görmek şartıyla bir kamelya düşündüm. Her tarafı cam olacaktı be burada kar yağarken ben uzandığım yerden manzarayı seyretmeyi düşündüm. Burada yapıya başladım. Önce bir tarafını yaptım. Yukarı çıktım ve baktım manzara çok güzel. Dedim bu böyle olmayacak. Ben bunu daha detaylı bir şey yapayım. Bir tarafını bir tarafını daha yaptıktan sonra düşündüm ki bu da yetmez. Bu sefer diğer tarafının inşasını da yaptım. Ondan sonra içinin donatımına başladık. Evi bu şekle soktuk. Şimdi bu gördüğümüz evde hiçbir usta gelip çivi çakmamıştır. Hep kendim yaptım. Kafamda hayal edip uygulamayı keserle yapıyorum. Şimdi bana komşularım geldi. Dediler ki, ‘Ali Hamdi buraya bu evi niye yaptın? Burada düzgün bir alanın var. Burada niye yapmadın’ Bende, ‘Düz bir alanda her yerde ev var. Herkes yapar. Önemli olan kimsenin yapmadığı bu cazibeli evi yapabilmek’ dedim. Ağır ağır ilerliyorum. İnşallah ömrüm yeterse kiralamayı da düşünüyorum” ifadelerini kullandı. “Kafasında düşündüğü şeyi uyarlayıp gerçekleştirebiliyor” Evi gördüklerinde çok şaşırdıklarını ifade eden yakını Belkız Uzunhasanoğlu, “Vallahi biz ilk duyduğumuzda dedik ki ufak bir şey yapar. Kendisi söylüyordu çıkarız çay içeriz diye. Biz ilk etapta görmedik. Gelin bir bakın dediğinde biz dedik ki çay içilecek yer değil. Sen otel yapmışsın. Şaşırdık ve çok hoşumuza gitti. Bir gün inşaat mühendisi oğlum geldi. Çatı bağlamalarını görünce, ‘Amca, bu imkansız’ dedi. Gerçekten abimde çok büyük bir yetenek var. Bir şeyi düşündüğü zaman onu hiç deftere dökmeden inşaata dökebiliyor. Kafasında düşündüğü şeyi uyarlayıp gerçekleştirebiliyor” şeklinde konuştu.

CHP Rize İl Başkanlığı’ndan ‘AK Partiliyim’ diyen adayla ilgili açıklama Haber

CHP Rize İl Başkanlığı’ndan ‘AK Partiliyim’ diyen adayla ilgili açıklama

31 Mart 2024 Pazar günü yapılacak Mahalli İdareler Seçimleri için aday adaylık süreçleri tamamlanırken Rize’nin Çayeli ilçesine bağlı Büyükköy Beldesi’nde Cumhuriyet Halk Partisi’nden (CHP) aday gösterilen Mevlüt Çağıran, listelerin açıklanmasıyla ‘Ben AK Partiliyim’ diyerek adaylığına itiraz etmişti. Konu hakkında açıklama yapan CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz ise Çağıran’ın adaylığından haberi olduğunu, kişisel kimlik bilgilerini kendisinin vermesi üzerine parti meclisine sunulduğunu ifade ederek iddiaları yalanladı. Çağıran’ın kendisinin arayarak belediye başkan adayı olmak istediğini beyan ettiğini öne süren CHP İl Başkanı Deniz, “Bu devirde birisinin olurunu almadan, fikrini almadan kim kimi aday gösterir? Böyle bir mantık olabilir mi? Bir kere her şeyden önce böyle düşünmemiz lazım. Bu arkadaş Madenli beldesinde yaşayan, Çayeli Merkez’de esnaflık yapan, daha önce CHP yönetimlerinde de yer almış olan bir vatandaş. 2015-2018 yılları arasında parti yönetiminde görev almış, daha sonra istifa etmiş, AK Parti’ye üye olmuş birisi. Biz her yerden aday çıkarma hedefimiz olduğu için bu arkadaşa da orada soruyorlar kendisi de aday olmak istediğini, partiye yeniden aday olmak istediğini beyan ediyor. Hatta oradan telefon açarak parti sekreterimiz ile de bire bir konuşuyorlar. Kendi kimlik bilgilerini kendisi veriyor. T.C. kimlik numarasını beyan ediyor, mesleğini beyan ediyor, aday olmak istediğini beyan ediyor ve biz de bunu sisteme giriyoruz” dedi. “Hiç kimsenin haberi olmadan kimse kimseyi aday yapmaz” Çağıran’ın kendilerini arayarak adaylığını iptal etmek istediğini ve il başkanlığı olarak gerekli işlemlerin yapılması konusunda Çağıran’a teminat verildiğinin altını çizen Deniz, “Sabahleyin kendisi beni aradı ve ‘Benim böyle bir adaylığım yok, ben çekilmek istiyorum’ dedi. Biz de madem böyle bir talebiniz var tamam dedik. Sonuçta parti meclisine ismi verilmiş ama herhangi bir yere bildirilmemiş. Bu olay sadece parti meclisinde karar almakla alakalı bir mevzu değil. Parti meclisinde karar verilir, biz sonrasında evraklarını alır ilçe seçim kuruluna teslim ederiz. Sonrasında arkadaş tüm basın kuruluşlarını geziyor, kendisinin haberi olmadan aday yapıldığını söylüyor. Yani hiç kimsenin haberi olmadan kimse kimseyi aday yapmaz” ifadelerini kullandı.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Rize'de hutbe irat etti: Haber

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Rize'de hutbe irat etti:

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Rize'de Sahil Camisi'nde cuma namazını kıldırdı. Erbaş, irat ettiği hutbede, Müslümanların birbirlerine karşı ırkçılık ve kabilecilik yarışına girmesinin yanlış olduğunu söyledi. İran asıllı Selman-ı Faris'i ile Hazreti Ömer arasında geçen diyaloğu anlatan Erbaş, Müslümanların geçmişinde kardeşlik üzerine nice ibretlik hikayeler olduğunu ifade etti. Erbaş, üstünlüğün soyda veya ırkta olmadığını vurgulayarak, şunları aktardı: "Gerçek üstünlük, Allah'a layıkıyla kul olmaktır. Hakiki izzet, İslam ile şeref bulmaktır. İslam nimetine bağlı kalmaktır. Asıl kardeşlik, ümmet bilinciyle hareket etmektir. Kardeşlerim, ümmet-i Muhammed olmak, 'Doğrusu ümmetiniz tek bir ümmettir. Ben de sizin Rabb'inizim. Öyleyse bana ibadet edin.' ayetine uyarak tevhide dayalı, vahdete dayalı İslam inancına sarılmaktır. Zalimlere karşı birliğe, beraberliğe, vahdete dayalı iman kardeşliğini kuşanmaktır." Adaleti ve iyiliği bütün insanlara ulaştırmak, zulmü ve kötülüğü ortadan kaldırmak için gayret göstermek gerektiğine işaret eden Erbaş, "Allah resulü Hazreti Muhammed ümmeti olmak, tek yürek, yekvücut olmaktır. Mümin kardeşimizi düşmanın insafına terk etmemektir. Onu yalnız ve çaresiz bırakmamaktır. Nitekim Peygamber Efendimiz bu hakikati şu veciz hadisi şerifi ile bütün insanlığa ilan etmektedir, 'Müslüman, Müslüman'ın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu düşmana teslim etmez.' Allah resulünün hadisini hayatımızın her alanına şiar edinmek, hakiki ümmet olmanın göstergesidir." diye konuştu. Erbaş, birlik ve beraberlik içinde olması gereken ümmetin parçalanmış durumda olduğunu dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu: "Fitne, fesat ve tefrika ateşi ile yanmaktadır. 'Hepiniz toptan Allah'ın ipine, Kur'an'a, İslam'a, Peygamber'e sarılınız. Tefrikaya düşmeyiniz.' ayeti kerimesini yeniden hayata geçirmemiz lazım. Dünyanın farklı bölgelerinde Müslümanlar ayrımcılık, ötekileştirme ve türlü baskılara maruz kalmaktadır. Bunun sebebi bizim tefrika ve fitne yüzünden bir dağınıklık göstermiş olmamızdır. Bu da bizim düşmanlarımıza cesaret vermektedir." - "Ümmet olma bilincimizi her daim diri tutmamız lazım" Hak ve hukuk tanımayan zalimlerin, ümmeti Muhammed'in dağınıklığından cesaret bulduğunun altını çizen Erbaş, şunları kaydetti: "Kin ve nefretten beslenen caniler, dünyanın gözü önünde Müslümanlara hayasızca saldırmaktadır. Ümmetin sessizliğinden güç alan katiller, Filistin'de, Gazze'de kadın, erkek, yaşlı, bebek ayrımı gözetmeksizin masumların üzerine zalimce bombalar yağdırmaktadır. Bununla da yetinmeyen insafsızlar, insani yardımlara dahi engel olmakta, mazlumları bir lokma ekmekten, bir yudum sudan mahrum bırakmaktadır. Sözde insan hakları savunucuları ise İslam beldelerindeki katliam ve soykırımlara göz yumarak, insani değerlerin ayaklar altına alınmasına ses çıkarmayarak, zalimlere destek olmaktadır." Erbaş, İslam alemine şöyle seslendi: "Her türlü ihtilafı ve farklılığı bir kenara bırakarak bütün dünya Müslümanları olarak tüm İslam alemine sesleniyorum, hepimiz aramızdaki ihtilafları, farklılıkları bir kenara bırakarak, İslam kardeşliğinde birleşmemiz lazım. Tevhit bunu gerektirmektedir, vahdet bunu gerektirmektedir. İnancımız, ibadetlerimiz, ahlakımız bütün söz ve davranışlarımızla dinimizi en güzel bir şekilde temsil edelim. Ey Müslümanlar, ümmet olma bilincimizi her daim diri tutmamız lazım. Ey Müslümanlar, imanımızdan aldığımız gücümüzü, İslam'dan aldığımız izzetimizi, kardeşliğimizden aldığımız kuvvetimizi koruyalım, muhafaza edelim. İşte o zaman ümmet coğrafyamız zalimlerin zulmünden, hainlerin ihanetinden kurtulacaktır. Garipler sevinecek, yetimlerin yüzü gülecek, çaresizler çare bulacaktır." Erbaş, hutbeyi, ümmet olma mesuliyetini hatırlatan, "Birbirinizle üstünlük yarışı içine girmeyin. Birbirinize haset etmeyin. Birbirinize kin beslemeyin. Birbirinize sırt çevirmeyin. Ey Allah'ın kulları, kardeşler olun." hadisi şerifi ile tamamladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.