#samandağ

İLKHABER-Gazetesi - samandağ haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, samandağ haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kırmızı ayakkabılarla kadına yönelik şiddete sanatsal tepki Haber

Kırmızı ayakkabılarla kadına yönelik şiddete sanatsal tepki

Kadına yönelik şiddete dikkat çekmek amacıyla anlamlı bir farkındalık etkinlik yapıldı. Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu, Samandağ’daki Hz. Hızır Parkı’nda düzenlediği etkinlikte, erkekler tarafından öldürülen kadınları anmak için kırmızı ayakkabıları sergiledi. Topluluk üyeleri, Rihen’in simgesi olan yapraklar ve yakılan buhur eşliğinde maniler okuyarak kadın dayanışmasının gücünü gözler önüne serdi. Sanat aracılığıyla toplumsal mücadeleyi ilke edinen Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu’nun hem sosyal medyada yürüttüğü sanatsal farkındalık çalışmaları hem de konserlerle bölgede önemli bir kamuoyu oluşturduğu belirtildi. “Kadınların sesi susmayacak” Rihen Kültür Sanat ve Dayanışma Topluluğu Başkanı Duygu Esmer, şunları dile getirdi: “Şiddete kurban giden kadınların ayakkabılarını kırmızıya boyanmış bir isyan olarak yere bırakmak için bir araya geldik. Her ayakkabı bir can, bir hikâye, yarım kalmış bir yaşam. Sanatın gücüne inanıyoruz, sesimizi konserlerle, manilerle ve sosyal medyada ürettiğimiz her içerikle çoğaltıyoruz. Kadın dayanışması, bu coğrafyanın en güçlü nefesidir. Biz Rihen topluluğu olarak, kadınların sesi asla susmasın diye üretmeye, söylemeye ve mücadele etmeye devam edeceğiz.”inliğe katılan sanatsever ve duyarlı kadınlar, bu ritüel niteliğindeki anmanın her yıl daha geniş katılımla sürdürülmesi çağrısında bulundu.

Doğanın gizemli hazinesi defne, büyük emeklerle yağa dönüşüyor Haber

Doğanın gizemli hazinesi defne, büyük emeklerle yağa dönüşüyor

Defne üretimi, Akdeniz ikliminin hâkim olduğu bölgelerde hem ekonomik hem de sağlık açısından büyük önem taşıyor. Antik dönemlerden bu yana şifa kaynağı olarak kullanılan defne, içerdiği uçucu yağlar, antiseptik özellikleri ve hoş aromasının yanı sıra kas ve eklem ağrılarını hafifletme, saç ve cilt sağlığını destekleme gibi pek çok faydasıyla dikkat çekiyor. Bu nedenle defne yağı, ilaç, kozmetik ve kişisel bakım sektörlerinin vazgeçilmez doğal hammaddeleri arasında yer alıyor. Hatay’ın verimli topraklarında da yetişen defne ağacının, kendine has aroması ve sağlık üzerindeki etkileriyle hem kozmetik hem de sağlık sektöründe önemli bir yere sahip olduğu belirtiliyor. Bu değerli yağın üretimi ise büyük emek gerektiren geleneksel yöntemlerle gerçekleştiriliyor. Samankaya Mahallesi’nde geleneksel yöntemlerle üretim yapan Nahya Güzelyurt ve Atra Güzelyurt, üzüme benzeyen görünümü olan defne tohumlarını özüne uygun şekilde işleyerek tamamen doğal defne yağı elde ediyor. Defne yağı üretiminin oldukça zahmetli bir süreç olduğunu belirten üretici Nahya Güzelyurt, çalışma aşamalarını şu sözlerle özetledi: “Defne ağaçlarından topladığımız tohumları önce ayıklıyoruz. Temizlenen tohumlar kazanda yaklaşık iki gün boyunca kaynatılıyor. Süreç boyunca sürekli odun atmak gerekiyor. Kaynatma işlemi tamamlandıktan sonra kazandan çıkan tohumları leğenlerde eziyor, süzgeçten geçiriyoruz. Elde edilen karışımı defalarca yıkayıp yeniden kaynatıyoruz. Bu işlemler sonunda yağ yüzeye çıkarak ayrışıyor.” Hatay’a özgü doğal bir ürün olan defne yağı, kullanım alanlarıyla da dikkat çekiyor. Güzelyurt, yağın faydalarını ise şöyle anlatıyor: “Defne yağı ilaç sanayisinde kullanılıyor, eklem ağrılarını hafifletiyor. Saç dökülmesini azaltıp saçları besliyor. Ayrıca defne sabunu yapımında da vazgeçilmez bir ürün olarak dikkati çekiyor. Türkiye genelinde bilinen ve talep gören bir yağ.” Üretim sürecinde kullanılan tohumların işlem sonrası kurutularak kışın da yakacak olarak değerlendirildiğini belirten Güzelyurt, defne ağacının her parçasının değerli olduğunun altını çizdi. Güzelyurt, “Meyvesi zeytine benzer ama daha küçük. Yaklaşık 10 kilo tohumdan 1 kilo yağ elde ediyoruz. Doğallığını her aşamada koruyoruz” dedi. Harbiye, Samandağ ve Defne ilçeleri genelindeki köylerde sürdürülen defne yağı üretimi, hem bölge halkının geçimine katkı sağlıyor hem de köklü kültürel mirasın yaşatılmasına destek oluyor. Üreticiler, kendi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra kalan yağı satışa sunduklarını, fiyatların ise geçtiğimiz yılki seviyelerde olduğunu ifade ediyor. Emekle üretilen Hatay defne yağı, doğallık arayan tüketicilerin vazgeçilmez ürünleri arasındaki yerini korumaya devam ediyor.

Hatay’da erkenci mandalina hasadı başladı: Kuraklık verimi yarıya düşürdü Haber

Hatay’da erkenci mandalina hasadı başladı: Kuraklık verimi yarıya düşürdü

Hatay'ın Samandağ ilçesinde 5 dönümlük arazisinde erkenci mandalina hasadına başlayan çiftçi Gökmen Ekiz, arazisinde topladığı erkenci mandalinaları kasalara koyup paketleyerek kargo yoluyla kilogram fiyatı 30 TL ile 40 TL arasında şehir dışına gönderiyor. Kuraklığın etkilediği mandalina ağaçlarında hissedilir seviyede rekolte kaybı yaşandı. Türkiye'nin en önemli tarım şehirlerden olan Hatay'da, sonbahar mevsimine girilirken narenciye ürünlerinin hasadına başlandı. Son 65 yılın en kurak yılının yaşanması, tarım ürünlerinde rekolte kaybına neden oldu. Samandağ ilçesi Çanakoluk Mahallesi'nde çiftçilik yapan Gökmen Ekiz, 5 dönümlük tarım arazisinde erkenci mandalina hasadına başladı. Geçen yıl aynı ağaçlardan ortalama 300 kilogram ile 350 kilogram aralığında verim alan çiftçi Ekiz, kuraklığın etkili olmasıyla bu yıl 150 kilogram verim alıyor. Ata mesleği çiftçiliği sürdüren Ekiz; ailesiyle birlikte topladığı erkenci mandalinaları, kasalara koyup paketleyerek kargoyla kilosunu 30 TL ile 40 TL'ye direkt tüketiciyle buluşturuyor. Yıllardan beri çiftçilik yapan Ekiz, aracı olmadan sipariş alarak kargo yoluyla topladığı erkenci mandalinaları; İstanbul, Ankara, İzmir, Çanakkale ve Bursa gibi şehirlere gönderiyor. AĞAÇ BAŞINA VERİM 350 KİLODAN 150 KİLOYA DÜŞTÜ Ailesiyle birlikte hasat ettiği erkenci mandalinaları aracı olmadan kargoyla alıcıyla buluşturan çiftçi Gökmen Ekiz, "Narenciye erkenci mandalina bahçesinde hasat başladı ama verimler iştah açıcı değil. Bu sene iklim değişikliğinden dolayı bahçemizde su sıkıntısından hepsi biraz geride kaldı ve istediğimiz verimi alamadık. Bu yıl ciddi bir kuraklık vardı. Geçen sezon kışın don oldu ve arkasından da bir su sıkıntımız var, barajımız kurudu ve suyumuz yok. Ağaçlarımızı kurtarabilmek için tankerlerle su çektiğimiz de oluyor. Bu yıl son 65 yılın en kurak yılı ne yazık ki bizim şansımıza denk geldi. Ağaçlarımızı kurtarmak için gerçekten ciddi çaba harcıyoruz. Şimdi hasat konusunda mevsimsel olarak fazla bir değişiklik olmadı ama verim bakımından oldu. Normal şartlarda bir ağaçtan 300 ila 350 kilo verim alacakken mevsim değişikliği ve su sıkıntısından dolayı ancak 150 kilo verebiliyor. Bu bahçede hiçbir şekilde zehir kullanılmaz. Bu açıdan üretmiş olduğumuz sağlıklı üretimde satışlarımız biraz daha iyi olabiliyor. Bunun haricinde dernek yardımıyla direkt tüketiciye sattığımız için aracıyı ortadan kaldırınca fiyatlarımız 30 TL ile 40 TL civarına kadar çıkıyor. Hal alanlarına baktığımızda erkenci mandalina bu kadar uğraşlardan sonra 15 ila 20 TL alan marketçi kendisi 40 - 50 TL'ye satabiliyor. Genelde bizim kârımızı ve emeğimizi aracılar ve tüccarlar alıyor. Ben bu işi ata mesleği olarak anadan babadan kalma bir iş yapıyorum. Doğdum doğalı bahçenin içerisindeyiz. Topladığım erkenci mandalinaları paketliyoruz güzel ve sağlam bir şekilde kargoyla; İzmir'e, İstanbul'a ve Ankara'ya tüm sipariş veren tüketiciye ulaştırmaya çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.

Denizlerin kadim misafirleri için koruma seferberliği Haber

Denizlerin kadim misafirleri için koruma seferberliği

WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), DKMP 7. Bölge Müdürlüğü iş birliğiyle tehlike altındaki yeşil deniz kaplumbağalarının (Chelonia mydas) önemli yuvalama alanlarından biri olan Akyatan Kumsalı'nda yürüttüğü Yeşil Deniz Kaplumbağası İzleme ve Koruma Programı'nda 20 yıllık önemli bir çalışmaya imza attı. Adana Akyatan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası'nda, her yıl 1 Haziran - 15 Eylül tarihleri arasında aralıksız sürdürdüğü saha çalışmaları sayesinde, binlerce yavru güvenli bir şekilde denize ulaştı. WWF-Türkiye Deniz, Biyoçeşitlilik ve Orman Programları Grup Müdürü Ayşe Oruç, deniz kaplumbağalarının, deniz çayırlarının sağlıklı büyümesine etki ederek oksijen üretimine ve karbon depolanmasına katkı sağladığını söyledi. Bu canlı türünün okyanuslarda binlerce kilometre yol kat ederek, yumurtadan çıktıkları kumsallara yumurta bırakmak üzere geri döndüğünü ifade eden Ayşe Oruç, "Ancak plastik kirliliği, hedef dışı avlanma, kıyı yapılaşması ve iklim değişikliğine bağlı olarak yuva sıcaklıklarının artması gibi tehditler, bu türü tehlikeye atıyor. Özellikle kum sıcaklığının 30 dereceyi aşması, yavrular arasında dişi oranını artırarak popülasyon dengesini bozabiliyor" dedi. Yuvalar, kafeslerle koruma alındı WWF-Türkiye'nin, Akyatan Yaban Hayatı Geliştirme Sahası'nda 2006 yılından bu yana sürdürdüğü çalışmaların, Türkiye'nin en uzun soluklu koruma programlarından biri haline geldiğini vurgulayan Oruç, "Her yıl kesintisiz devam eden saha izleme çalışmaları kapsamında, yuva yapan dişi kaplumbağaların ölçümleri alınıyor ve markalama yapılarak bireyler tanımlanıyor. 2009'dan bu yana yuva sıcaklıkları ölçülerek cinsiyet dağılımı izleniyor. Çakal predasyonuna karşı da yuvaların bir bölümü kafeslerle korumaya alınıyor. Yumurtadan çıkan yavruların güvenle denize ulaşması sağlanıyor. Bu yıl da yumurtadan çıkan yavruların Akdeniz’e ulaşmaları için yoğun bir çalışma sürüyor” ifadelerini kullandı. İklim değişikliği gibi yeni tehditlerin, deniz kaplumbağalarına yönelik çabaların daha da artırılmasını zorunlu kıldığını dile getiren Oruç, bu nedenle tüm doğa dostlarını, evlat edinme programımızla saha çalışmalarımıza katkı sunarak bu yaşam döngüsüne destek olmaya davet etti. Jandarmadan kurtarma çalışması Adana ve Mersin sahillerinin dışında Hatay’daki kumsallar da bu sevimli canlılara ev sahipliği yapıyor. Burada sürdürülen koruma çalışmalarına çevrecilerin yanı sıra Jandarma da katkıda bulunuyor. Hatay İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından Samandağ ilçesinde yumurtalarından çıkan ve çevrede bulunan yapay ışıklar nedeniyle yönlerini kaybeden 592 Caretta Caretta yavrusu, özenle toplanarak denize ulaştırıldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.