# Savaş Temirhanoğulları

İLKHABER-Gazetesi - Savaş Temirhanoğulları haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Savaş Temirhanoğulları haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Antalya’daki cinayette şok gelişme: Fadim Temirhanoğulları’nın ses kayıtları ortaya çıktı Haber

Antalya’daki cinayette şok gelişme: Fadim Temirhanoğulları’nın ses kayıtları ortaya çıktı

Antalya’da eşi Fadim Temirhanoğulları’nı 9 kurşunla öldüren Savaş Temirhanoğulları (48) ile birlikte "müşterek fail" olarak yargılanan Fikret İnal’ın davasında, hayatını kaybeden kadının ölümünden önce evin içine yerleştirdiği ses kayıtları ilk kez duruşma salonunda dinletildi. Kapalı görülen duruşmada bilirkişi raporuna yansıyan kayıtlarda sanığın, "Eceline susamışlar. Üç ay sonra ayağının bir taşa takılabilir" gibi tehdit ve küfür içerikli ifadeler kullandığı tespit edildi. Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşma, kamu güvenliği gerekçesiyle kapalı yapıldı. Maktul Fadim Temirhanoğulları’nın, öldürülmeden önce evin içine gizlediği cihazla kaydettiği sesler bilirkişi raporu doğrultusunda mahkemede dinletildi. Raporda, sanığın maktule ve aile bireylerine yönelik tehditlerinde "eceline susamışlar", "üç ay sonra ayağın bir taşa takılabilir" gibi söylemler kullandığı yer aldı. Mütalaada iki sanığa da ağırlaştırılmış müebbet istendi Savcılık, bir önceki duruşmada sunduğu mütalaasında Savaş Temirhanoğulları hakkında TCK 82/1 A, D ve F bentleri kapsamında eşi, kadın ve tasarlayarak öldürme suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis talep etmişti. Mütalaada, Fikret İnal’ın da olay sırasında sanıkla birlikte hareket ettiğine dikkat çekilerek "müşterek fail" sıfatıyla aynı ceza ile cezalandırılması istendi. Ayrıca maktulün ölümünden iki ay önce açtığı "silahla tehdit ve hakaret" davasının ana dosya ile birleşmesinin ardından, Savaş Temirhanoğulları’na bu suçlardan da ceza verilmesi talep edilmişti. "Sanık avukatları vahim ve etik dışı beyanlarda bulundu" Duruşma sonrası açıklama yapan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Avukat Müjde Tozbey, özellikle sanık avukatlarının savunmalarını eleştirerek şunları söyledi: "Bugün duruşmada sanıktan ziyade bazı avukatların beyanları dikkat çekiciydi. Savunma etiğiyle bağdaşmayan, cinayetle ilgisi olmayan vahim söylemlerde bulundular. Bir kadının sözde aldatıyorsa ölümü hak ettiğini iddia eden ifadeler kullandılar. Fadim’in namusuyla ilgili gerçek dışı söylemler ortaya attılar. Hatta sanık Fadim’in namusuyla ilgili bir iddiada bulunmazken bile avukatları ailesine yönelik iftiralar attı." Avukat Tozbey, Fadim Temirhanoğulları’nın eşini aldatmadığına ilişkin çok sayıda delil sunduklarını, bilirkişi raporlarının da bu durumu doğruladığını belirterek şöyle devam etti: "Söz konusu beyanlar hem aileye iftiradır hem de toplumdaki kadınları hedef gösteren tehlikeli söylemlerdir. Bu avukatlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Kadınların şiddeti hak ettiğini ima eden her sözün takipçisi olacağız." Tozbey ayrıca, ses kayıtlarının sanık tarafından reddedilmesine rağmen bilirkişi incelemesinde kayıtlardaki sesin sanığa ait olduğunun ortaya çıktığını söyledi.Sanık avukatlarının, kayıtların "gizli alındığı için delil sayılamayacağı" yönündeki itirazına da değinen Tozbey, şunları kaydetti: "Hiçbir kadın keyfi olarak ses kaydı almaz. Fadim sürekli tehdit edildiği, şiddet gördüğü ve öldürülmekten korktuğu için bu kayıtları aldı. Bu nedenle mahkeme kayıtları delil olarak kabul etti." "Kızımı canice öldürdüler, iftira da atıyorlar" Maktulün annesi Mediha Saçlı ise gözyaşları içinde konuşarak şu ifadeleri kullandı: "Benim çocuğuma iftira atıyorlar. Diğer çocuklarımın da namusuna iftira atıyorlar. Kızımı canice öldürdüler. İkisi de katil. Hem öldürdüler hem iftira atıyorlar. Sonuna kadar şikayetçi olacağım."Mahkeme, bilirkişi raporundaki ses kayıtlarının dinlenmesi ve tarafların beyanlarının alınmasının ardından dosyayı karara bırakmayarak erteledi. Olay geçmişi Olay, geçen yıl Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Hurma Mahallesi 252 Sokak’ta meydana geldi. Fadim Temirhanoğulları, kendisine şiddet uyguladığı gerekçesiyle boşanma davası açtığı ve hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığı eşi Savaş Temirhanoğulları tarafından lüks bir sitedeki evinde tabancayla vurularak öldürüldü. Temirhanoğulları’nın cansız bedeni sabah okula gitmek için uyanan kızı İ.T. (17) tarafından bulundu. Cinayetin ardından Savaş Temirhanoğulları’nın arkadaşı Fikret İnal’ın aracıyla Korkuteli ilçesine kaçtığı tespit edildi. Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayı takip eden 24 saat içinde sanığı Korkuteli Bayatbademler’deki bir villada yakaladı. Kaçmasına yardımcı olan Fikret İnal’ın da içinde bulunduğu iki şüpheli çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

Antalya'da annesinin bıçaklandığını gören çocuk: "Duvarda kurşun izleri var, çok az nefes alıyor" Haber

Antalya'da annesinin bıçaklandığını gören çocuk: "Duvarda kurşun izleri var, çok az nefes alıyor"

Antalya'da boşanma aşamasındaki eşi Fadim Temirhanoğulları'nı, tabanca ile 5 el ateş ederek öldüren Savaş Temirhanoğulları'nın yargılandığı davanın ikinci duruşmasında, maktulün kızının 112'yi aradığı anların kaydı duruşmada dinletildi.15 yaşındaki kızın ses kayıtlarındaki, "Gece çığlık sesleri duydum ama rüya sanmıştım, annem gece yaralanmış bıçaklanmış, dişlerini kırmışlar, çok az nefes alıyor, evde tek başımayım, halamı çağırdım. Duvarda kurşun izleri var" ifadelerini dinleyen maktül yakınları gözyaşlarına boğuldu. Boşanma aşamasında olduğu eşi Fadim Temirhanoğulları'nı (52) tabancayla öldüren Savaş Temirhanoğulları'nın (48) yargılandığı davanın ikinci duruşması Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada maktulün yakınları müştekiler ve sanığın çocukluk arkadaşı tanık olarak dinlenirken, annesi ve yakınları Fadim Temirhanoğulları'nın fotoğrafının yer aldığı tişörtle davaya katıldı. Sanık Savaş Temirhanoğulları ve Fikret İnal'ın da duruşma salonunda yer aldığı davada, sanıkların savunması sırasında zaman zaman sesler yükseldi. Tanıklar ve müştekiler dinlendi Duruşmada ilk olarak sanığın çocukluk arkadaşı tanık olarak dinlendi. Tanık, "Olay anında ya da öncesine ait bir bilgim yok. Savaş'ı 10 yaşından beri tanıyorum, mahalleden arkadaşım. Evlendiğinden beri maktulü tanıyorum. İlk boşanma kararından önce beni aradı. Savaş ile konuşmadan bir araya gelemeyeceğimizi söyledim. Savaş'ın ablasıyla evine gittik. Boşanmak istediğini söyledi. Savaş'la konuştum, 'Ne isterse yap' dedi. Daha sonra dava açıldı. Dava sırasında kendi aralarında konuştular, barıştıklarını söylediler. Ben de içeriye girip davadan feragat ettiklerini söyledim. Daha sonra ikinci davanın açıldığını duydum. Dosyada daha önce sanki hiç dava açılmamış, hiç bu olaylar yaşanmamış gibi bir dosya oluşturulmuştu. Daha sonra Savaş'ı arayıp çok şaşırdığımı ifade ettim. Savaş, dindar, iyi bir baba, çocuğuyla ilgilenen bir insandı. Alkolü yoktu. Hepimizin örnek aldığı biriydi. Çok şaşırdım, benim başıma gelir ama Savaş'ın başına gelmez diyordum. Fikret aracılığıyla tanıştıklarını biliyorum, bu evliliği hiçbir zaman tasvip etmedim" şeklinde konuştu. Müştekiler, Fadim Temirhanoğulları'nın boşanma kararını aldıktan sonra eski bir telefonla sanığın konuşmalarını kaydettiğini ve bu kayıtları aile WhatsApp grubuna attığını belirtti. Maktulün kız kardeşi Canan Güneş, sanığın eşi Fadim Temirhanoğulları'na tehdit mesajları gönderdiğini belirterek, "Bana vekalet vereceksin, duruşmaya ailelerden kimse gelmeyecek diyor. Ses kayıtlarında ‘Bu 3-4 yıl içinde ayağın bir taşa takılabilir, takılacak da zaten. Benim ekmeğime bal sürüyorsun' diyor" ifadelerini kullandı. Müşteki olarak dinlenen anne Mediha Saçlı ise, "Benim çocuğumun hatası varsa boşasaydı. Kızını tehdit ediyor, ‘İstersem ben seni de anneni de öldürtürüm' diyor" şeklinde konuştu.Maktulün avukatı Süleyman Çalıkuşu da, "Gece 4 buçukta kimse barışmaya gelmez" diyerek, sanığın kasten tasarlayarak insan öldürme suçundan yargılanmasını talep etti. "Tırnaktaki DNA farklı bir erkeğe ait" iddiası Sanık Savaş Temirhanoğulları'nın avukatı Erman Güneş, otopsi raporuna göre maktulün tırnaklarından çıkan DNA'nın erkek DNA'sı olduğunu iddia ederek, "Maktulün bir erkek çocuğu, erkek kardeşi ya da babası yoktu. Yanlışlıkla DNA'nın geçebileceği bir erkek de çevresinde bulunmuyordu. Bu DNA müvekkilime ait değil, Fikret İnal'a da ait değil. Bu durum, maktulün tırnaklarında çıkan DNA'nın kimliğinin belirlenmesi gerektiğini gösteriyor" dedi. Ayrıca, maktulün kanında ve idrarında ağır antidepresan maddesi tespit edildiğini belirterek, sanığın haksız tahrik hükümlerinden yararlanması gerektiğini de savundu. "Bana komplo kuruyorlar" Sanık Savaş Temirhanoğulları savunmasında suçlamaları reddetti. Hakkında algı oluşturulduğunu ileri sürerek, "Bir katil, tecavüzcü, sapık oluşturmaya çalışıyorlar. Ben organize suç örgütü müyüm?" ifadelerini kullandı. Kızının çağrısı duruşmada dinletildi Cinayetin işlendiği sırada evde bulunan 15 yaşındaki kızın 112'yi arayarak yaptığı çağrının ses kaydı mahkemede dinletildi. Kız, "Duvarda kurşun izleri var. Dişleri kırılmış, annem yerde kanlar içinde yatıyor" diyerek acil yardım ekiplerini olay yerine çağırdı. Duruşmaya katılmayan kızın ses kayıtlarındaki, "Gece çığlık sesleri duydum ama rüya sanmıştım, annem gece yaralanmış bıçaklanmış, dişlerini kırmışlar, çok az nefes alıyor, evde tek başımayım, halamı çağırdım. Duvarda kurşun izleri var" ifadelerini dinleyen maktül yakınları gözyaşlarına boğuldu.Mahkemede olay gecesi sitenin arka tarafında hareket eden bir aracın güvenlik kamerası görüntülerine de yer verildi. Sanık, aracın Fikret İnal'a ait olduğunu ve olay gecesi arabayı onun kullandığını belirtti. "Kadınlar ve çocuklar öldürülmesin" Avukat Yağmur Burçin Sayın, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, sanık avukatlarının müvekkillerine akıl sağlığı raporunu tekrar aldırarak ceza indiriminden faydalanmak istediklerini belirterek, "1-1,5 dakikalık psikiyatrik inceleme yetersiz ama 4,5 dakikada bir kadının ölümü gerçekleştiriliyor. Sanık ve avukatları, mahkemeyi manipüle etmeye çalışıyor. Sanığın akli dengesinin yerinde olmadığını iddia ediyorlar ama sanık, duruşmada son derece bilinçli şekilde kendini savunuyor. Biz bu davanın uzatılmasını istemiyoruz, adalet yerini bulmalı" dedi. Sayın, açıklamalarında ayrıca mahkemenin sanık ve avukatlarının taleplerini reddettiğini vurgulayarak, "Dolayısıyla biz Fadim için buradayız. Adaleti sağlamak için burada bulunuyoruz. Kızının acil servisi aradığına dair konuşmaların ses kaydı da bizi çok duygulandırdı. Zaten ben o konuşmayı, kızın çaresiz konuşmalarını açıkçası dinledikten sonra geri kalan boşanma dosyası ya da bütün incelemelerin, taleplerin hepsinin geçersiz olduğu belli. Çünkü çok vahşice bir ölümdü. Kız orada annesinin dişlerinin kırıldığından bahsediyor. Demek ki orada farklı bir darp olayı da gerçekleşti. Yani 1-1,5 dakikalık psikiyatrinin onu incelemesi yeterli değil ama 4,5 dakikada da bir kadının ölümü onun tarafından gerçekleştiriliyor. Sanık, tutuklu olarak yargılanmaya devam ediyor. Biz bir sonraki celse de artık karar çıkacağını düşünüyoruz. Toplanacak daha fazla delil zaten bulunmuyor. Tahrikten faydalanmak için Fadim'in tırnaklarında başka bir DNA'nın olduğunun iddiasında bulundular. Bu da mütalaadan sonra yapacakları savunmaya bağlı. Ama bunun temelini oluşturdular" ifadelerini kullandı. Duruşma sonrasında maktulün annesi Mediha Saçlı, acısını ve adalet talebini dile getirerek, "Caniler her şeyi yalan söylüyor, benim çocuğumun kimseye zararı yoktu. Torunumu da tehdit ediyorlar. Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum, lütfen el atsın. Hiçbir kadın ve çocuk öldürülmesin," dedi. Mahkeme heyeti, sanığın akıl sağlığı raporunun tekrar yapılması talebini reddederken, bir sonraki duruşmanın 9 Nisan'da görüleceğini açıkladı. 112 Acil'in arama kayıtlarının ve mahkemeye sunulan ses kayıtlarının deşifre edilerek incelenmesine karar verildi. Ne olmuştu? Olay, 12 Eylül 2024'te Konyaaltı ilçesi Hurma Mahallesi'nde meydana geldi. Hakkında 3 ay uzaklaştırma kararı bulunan Savaş Temirhanoğulları, sabaha karşı Fadim Temirhanoğulları'nın yaşadığı eve giderek, eşiyle tartıştıktan sonra tabancayla 5 el ateş etti. Temirhanoğulları olay yerinde hayatını kaybederken, şüpheli kaçtı. Kısa sürede polis tarafından Korkuteli ilçesinde yakalanan Savaş Temirhanoğulları, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.Cinayetin işlendiği sırada evde bulunan çiftin 15 yaşındaki kızı İ.T., ilk duruşmada babasından şikayetçi olmadığını belirterek, "Babamı suçlamıyorum. Annemin psikolojik sorunları vardı. O gün silahı o aldı" ifadelerini kullanmıştı.

Antalya'da karısını öldüren sanık: "Kadın öldüren adam adam değil, onurlu insan değil" Haber

Antalya'da karısını öldüren sanık: "Kadın öldüren adam adam değil, onurlu insan değil"

Antalya'da boşanma aşamasında olduğu eşini öldüren şahsın yargılanmasına başlandı. Maktulün annesi duruşma salonuna kızının fotoğrafıyla ağlayarak girerken, sanık koca, "Ben bir canavar değilim. Ailesinden özür diliyorum. Kadın öldüren adam adam değil, onurlu insan değil. Ben kalbimdeki gülümü koparmışım" dedi. Eşini öldürmekten tutuklanan cinayet sanığı Savaş Temirhanoğulları ve kendisine yardım ettiği ididasıyla tutuksuz yargılanan arkadaşı F.İ. ilk kez hakim karşısına çıktı. Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya maktul Fadim Temirhanoğulları'nın annesi, babası, kardeşleri, kızları, kadın dernekleri ve taraf avukatları da katıldı. Maktülün annesi Mediha Saçlı, duruşma salonuna kızının fotoğrafıyla ağlayarak girdi. Savunmasında suçlamaların anlatıldığı gibi olmadığını öne süren sanık Savaş Temirhanoğulları, "Evet, eşimi ben öldürdüm. Bizi de tanıştıran arkadaşım F.İ'dir. Kendisi bayan kuaförüdür. 17 yıl mutlu evliliğim oldu. Ben bir canavar değilim. Ailesinden özür diliyorum. Kadın öldüren adam adam değil, onurlu insan değil" dedi.Bu sırada maktulun ailesi sanığın sözünü kesince mahkeme başkanı aileye uyarıda bulundu. Sanık, eşini aldatma nedeniyle öldürdüğünü iddia etti Son bir yıldır eşinin psikolojik sorunları olduğunu söyleyen Savaş Temirhanoğulları, "Antidepresan ilaçları kullanırdı. Ben eşimi seviyorum, hala da seviyorum. Şu an yaşayan bir ölüyüm. Eşim son 1 yıl içerisinde boşanmak istedi. 2-3 ay babamın evinde kaldım, sonrasında barıştık. Bir süre sonra eşim elimi uzattığımda bana ‘Çek elini pislik' gibi söylemlerde bulunurdu. Bana farklı ithamlarda bulunurdu. Doğrudur, uzaklaştırma kararım vardı. Bizi evlendiren kişi F.İ'dir. Yaşadığımız olaylardan haberi vardır. Eşimle bizi barıştırabileceğini söyledi. F.İ. eşimle konuştu. F.İ., işinden dolayı geç vakitte gelebileceğini söyledi. Ben de babamın evindeydim. Olaydan 20-25 dakika önce beni evden aldı, gece saat 03.35 sıralarıydı. Binaya girdik, yukarıya çıktık. Eşim kapıyı açtı. Bana direkt ‘Niye, ne için geldin?' dedi. Ben de F.İ'nin bizi barıştırmak istediği için geldiğimi söyledim. Eve gittiğimde üzerimde silah yoktu. Eşimde son bir yılda anormal değişiklikler vardı. Beni aldattığını tahmin ediyordum. O da beni aldattığını kabul etti. Tartışırken eşim evdeki ruhsatsız silahı aldı. Ben silahı elinden aldım. Bana ‘Adamsan beni vur. Ölümden korkmuyorum' dedi. Ardından beni aldattığını itiraf etti. Merdivene doğru ateş ettim. F.İ. beni durdurmaya çalıştı. Küfürlere devam etti. Kaç defa tetiğe bastığımı hatırlamıyorum. Eşim sadece küfür ediyordu, sonra eşim yere yığıldı. Sonrasında F.İ'nin beni götürdüğünü hatırlamıyorum. F.İ. bizi oraya barıştırmaya götüren bir kişi. Bu insanın hiçbir suçu yoktur. Ben kalbimdeki gülümü koparmışım. Masum kimsenin ceza almasını istemem" dedi. "Rahmetli ablam bana daha önce ‘Savaş ev versin, gitsin' dedi" F.İ. ise savunmasında böyle bir olayın yaşanmasını istemediklerini ifade ederek, "Ben rahmetliyi tanırım. Hem ablam, hem iş arkadaşım. Aralarında bazı sorunlar yaşandı. İki tarafta kontrolü kaybetti, ikisi de birbirini kırdı. Yaklaşık 10 yıl kendileri ile görüşemedik. Güzel bir aileydi. Ablam biraz sinirliydi. Olay günü ablamla Whatsapp üzerinden görüştüm. Düzeltebileceğim bir şey varsa teklifte bulundum. İki gün sonra kendisi ile telefonla görüştüm. Kendisinin de görüşme isteği vardı. Kuaförde birlikte çalıştığımız için her şeyi anlatırdı. İlk eşini bile bana anlatırdı. Merhum biraz sertti, otoriterdi. Savaş ağabey de sertti ama ablam dediğini yaptırırdı. Bir kişi ölmedi, hepimiz öldük. Olay anında yanındaydım. Savaş ağabey barışmak niyetiyle gitti. Ablam Savaş'ı görünce ‘Senden kurtuluş yok değil mi?" dedi. Ağabeyim ‘Ben bazı şeyleri bilmeme rağmen Isra için denemek istiyorum' dedi. Birbirlerine bağırarak hamle yaptılar. Rahmetli ablam bana daha önce ‘Savaş ev versin gitsin' dedi. Ben de ağabeyime söylemiştim. O da araba hediye edeceğini söyledi. Olay anında ablamın ağır tahriği, tükürmesi ve bağırması vardı. Kendisinden korkuyorduk. Psikolojisi yerinde değildi. Biz gerçekten barışmaya gittik. Fadim abla bizden korktuğu için silahı vestiyerden aldı. Savaş abi de silahı onun elinden aldı. Ben engel olmaya çalışınca da bana da vurdu, sonra ateş etti. Fadim abla üçüncü basamakta idi. Savaş abi 5-6 saniye sıktı. Silahı elindeydi, apartmandan çıkarken silahı cebine koydu. Çok pişmanım. Psikolojim benim de bozuk. Ailemi düşündüğüm için yardım için kimseyi aramadım" diye konuştu. Müşteki Mediha Saçlı ise maktülün annesi olduğunu, kızı ile öldürülmeden bir süre önce telefonla görüştüğünü belirterek, "Kızım boşanma aşamasındaydı. Bana kocasının başına silah dayadığını söyledi. Ben geçimsizliklerini son günlerde öğrendim. Çok korkuyordu. Kızımın telefonunda KADES uygulaması vardı. Bu kişi benim canımı aldı. Şikayetçiyim. En ağır cezayı almasını istiyorum" dedi. Baba Mehmet Saçlı ise kendisinin kızının ve damadının geçimsizliklerinden haberi olmadığını söyleyerek, öldüğü gün geçimsizliklerini öğrendiğini ifade etti.Maktulün ilk eşinden kızları ve kardeşleri de, çift arasında şiddetli geçimsizlik olduğunu belirterek, Savaş Temirhanoğulları'nın karısına şiddet uyguladığını öne sürdü. Cinayet sanığı Savaş Temirhanoğulları'nın kızı İ.T. ise sanıklardan şikayetçi olmadığını belirterek, "Bir gün sabah annem eline bıçak almıştı, babamın göğsüne tutmuştu sert bir şekilde. Babam da ben bıçağı görmemeyim diye anneme sarıldı. Bu sırada babamın göğsünde hafif kesik oluşmuştu. Annem ve babamın her evde olduğu gibi ufak tefek kavgaları oluyordu. Babamın anneme şiddet uyguladığını görmedim. Olay günü geç yatmıştım, 01.30 sıralarıydı. Kapının zil sesiyle uyandım, saat 04.00 sıralarıydı. Önce yabancı bir erkeğin sesini duyduk. Kapıyı hafif araladım. Bu kez babamın sesini duydum, rahatladım. Kapımı kapattım ve yattım. Babamın, annemin bağırma seslerini duydum. Annem babama, 'Sen nasıl bir erkeksin. Senin erkeklik gururun yok mu?' gibi şeyler söylüyordu. Silah sesini duydum mu hatırlamıyorum. Sabah uyandığımda saat 08.40 civarıydı. Kapıyı açtım, annem önümde yerde yatıyordu. Komşulara haber verdim, halamı aradım, polis ve ambulansı aradım. Annem babamdan korkmazdı. Annem babamı kast ederek, ‘Öyle şeyler yapacağım ki beni öldürmek zorunda kalacak. Benim de başıma bir şey gelirse bu sebeptendir' gibi şeyler söyledi. Teyzemler şikayetçiymiş. Teyzemler bugüne kadar bizim hayatımıza girmedi. Bu insanlar hayatımızın içine son zamanlarda girdiler. Bu insanlar sonradan hayatımıza dahil olup, bizi bu hale getirdiler, annemi yönlendirdiler. Bazı konularda annemi yönlendirerek annemin aklına gelmeyen şeyleri yaptırdılar. Bazı konuşmalarını da ben duyuyordum. Babamın silahı vardı, evde tutuyordu. Babam gece çalışıyordu, silahı annemin dolabına koyuyordu kendimizi korumamız için" diye konuştu. Annesinin olaydan yaklaşık 1 yıl önce kendisinin tavsiyesiyle psikiyatriye gittiğini iddia eden İ.T., annesinin ilaçla tedavi gördüğünü söyledi.Sanık Savaş Temirhanoğulları'nın avukatları ise maktulün ilk eşini öldürmek için iki kişi ile anlaştığını belirterek, bu nedenle azmettirmekten 2 ay 10 gün cezaevinde yattığını belirtti.Mahkeme Savaş Temirhanoğlları'nın tutukluluğunun devamına, F.İ.'nin adli kontrolünün devamına karar vererek duruşmayı erteledi. Yaklaşık 7 saat süren davanın ardından Antalya Adliyesi önünde açıklama yapan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey, duruşmanın 12 Mart tarihine ertelendiğini belirterek, "7 saati bulan duruşmada herkes kendisini savunuyor. Ama katil neden Fadim'i öldürdüğüne dair ‘Namusumu korudum' diyor. Biz bu iddiaları biliyoruz. Yıllardır ülkemizde kadınlar öldürülüyor, ‘Namusumu korudum' deniliyor. Oysaki kendi ahlaksızlıklarını tartışmıyorlar. Bugün duruşmada taraflar dinlendi, katil beyanda bulundu. Aynı zamanda katile yardım eden diğer sanığın silahı taşımasından dolayı tutuklanmasını talep ettik. Tutuklanma talebimiz kabul edilmedi ama katil cezaevinde tutuklu bir şekilde kalmaya devam edecek. Duruşma 12 Mart tarihine ertelendi, biz yine burada olacağız" dedi. Maktulün ailesi adalet bekliyor Eşi tarafından öldürülen Fadim Temirhanoğulları'nın annesi Mediha Saçlı ise adaletin yerini bulması ve sanıkların en ağır cezayı almasını istediğini belirterek, "Kızımı canice öldürdü, ondan şikayetçiyim. Adaletin yerini bulmasını istiyorum. Benim canımı aldı, yavrumu aldı. Benim canım yandı. Hep çocuklar, kadınlar gidiyor. Boşan maden, neden öldürüyorsun. Çok ağır bir ceza almalarını istiyorum" ifadelerini kullandı. Konyaaltı ilçesi Hurma Mahallesi 252. Sokak'taki sitede yöneticilik yapan Fadim Temirhanoğulları (52), 12 Eylül 2024'te birlikte yaşadığı kızı tarafından sabah silahla vurularak öldürülmüş halde bulundu. Polis ekipleri, kadının eşi Savaş Temirhanoğulları (48) ile kaçmasına yardım ettiği öne sürülen F.İ'yi Korkuteli ilçesinde yakalayarak gözaltına aldı. Temirhanoğlu tutuklanırken, F.İ. ise serbest bırakıldı. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, Savaş Temirhanoğulları hakkında "kadına karşı tasarlayarak öldürme", araçla kaçmasına yardım eden F.İ. hakkında ise "kadına karşı tasarlayarak kasten öldürme suçuna yardım etme" suçlarından iddianame hazırlanmıştı. İddianamede, sanık Temirhanoğulları'nın diğer sanık F.İ'nin kullandığı 07 ETZ 17 plakalı araçla boşanma aşamasındaki eşinin evine gittiği ve ruhsatsız tabancasıyla maktulü 5 yerinden vurarak öldürdüğü belirtildi. Sanığın olayın ardından F.İ'nin kullandığı araçla olay yerinden kaçtığı kaydedilen iddianamede, ayrıca maktulün daha önce eşi tarafından ölümle tehdit edildiğine dair iki kez şikayette bulunduğu bilgisine de yer verildi. İddianame Savaş Temirhanoğulları'nın boşanma aşamasındaki eşini aralarında aldatma nedeniyle çıkan tartışma sonucu öldürdüğü ifadesi de yer aldı. İddianamede, sanıklar Savaş Temirhanoğulları'nın ağırlaştırılmış müebbet, F.İ'nin ise 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. İddianame Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.