TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Tarım

İLKHABER-Gazetesi - Tarım haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Gürer: Küresel iklim değişikliği tarımda sorunlar yarattı Haber

Gürer: Küresel iklim değişikliği tarımda sorunlar yarattı

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım Orman Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, küresel iklim değişikliğinin bu yıl üretimde etkilerinin görüldüğünü ve bazı bölgelerde bir aya yakın mevsim sapmalarının üretim ve satış üzerinde sorunlar yarattığını söyledi. Gürer, “Erkenci ürünlerin hasatı sürerken, kışlık ürünlerin yetişmesi dengeleri bozdu. İlaç mücadelesinden verim kaybına kadar olumsuzluklar yaşandı. Ürün pazarda varlığı artmadı, bu da fiyatların tarlada düşük kalmasına yol açtı” dedi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer iklim değişikliğine değinerek şunları söyledi: tarımda küresel iklim değişikliğinin yarattığı sorunların, yeni hastalıkların ve zararlıların ortaya çıkmasının yanında sürecin doğru yönetilememesi ile de ilgili olduğunu belirterek şunları söyledi: “Akdeniz sineği, beyaz sinek, domates güvesi, süne, kahverengi kokarca gibi üretici başına bela olan zararlılar, bu yılda üretimin kalitesinde soruna yol açtı. Akdeniz sineği, Niğde’de dahi önemli ürün kayıplarına yol açtı. Tuzak tabir edilen mücadele yöntemi dışında etkili bir tarım ilacı olmaması, bu zararlının başta şeftali olmak üzere çok farklı ürünlerde dalda ürünü tüketmesine neden oluyor. Bu zararlılar, mevsim etkisi ile varlığı artarken, farklı biçimde dönüşüm gösteren zararlılarla tarım, bu bağlamda izlenmesi gereken boyutta sorunlar yaşıyor. Süreç, maliyetin yükselmesine de neden oluyor.” “Tarımsal üretimde kuraklık, ciddi ürün kayıplarına yol açmaktadır”  CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer,  “Genel olarak tarla ve bahçe bitkileri, önemli ölçüde açık alanda sürdürülmektedir. Bu nedenle her türlü dış etkene açık üretim sağlanmaktadır. Mevsim değişiklikleri verim ve üretim üzerinde büyük etkilere sahiptir. Üretimde kuru tarım alanları dışında sulanabilir alanlarda önemli verim farkı da görülmektedir. Tarımsal üretimde kuraklık, ciddi ürün kayıplarına yol açmaktadır. Dolu, sel, aşırı rüzgar, ani hava ısınmaları, sıcak rüzgar, don gibi faktörler verime önemli ölçüde etki etmektedir. Bu sürece, bu yıl havaların iyi gitmesi ile erken olgunlaşma eklenmiş ve bir aya yakın mevsim öne gelmesi ile sorunlar katlanmıştır. Nemin aşırı düşmesi, yüksek sıcaklık, kuraklığa bağlı üretim sorunları yanında ilaçlama ve gübreleme ile hasat takvimi bozulması sorunları artırmıştır. Bitkisel üretimdeki farklı zararlı ve hastalıkların da bu süreçte sapmasının yarattığı olumsuzluklar, çiftçinin sırtına yük olarak kalmıştır” dedi. “Küresel iklim değişikliğine karşı çiftçi bilinçlenmesi sağlanmadığı gibi yeterli önlemler alınmadı” Gürer,“AKP iktidarları döneminde tarımın yapısal sorunları arttı. Tarım arazileri azalırken, çiftçi sayısı düştü. Küresel iklim değişikliğine karşı çiftçi bilinçlenmesi sağlanmadığı gibi yeterli önlemler alınmadı. Düşük alım politikası ile çiftçinin ürün değer bulması sağlanmadı. Çiftçi refahı gözetilmedi. Mevsim değişikliği ile ortaya çıkan sorunlara duyarlı politikalar geliştirilmedi. Yapılan çalışmalar yetersiz kaldı. Suyun üretimde çok önemli bir yeri var. Su kaynakları tüketiliyor. Sularda kirlenmeler izlenmekle yetinildi. Yer altı suları çekiliyor. Modern sulama yöntemlerinin hızla artırılması da şart. Su seviyesi ve debiler, doğal koşullardaki olumsuzlukların etkisi altında. Kullanıma bağlı yanlış sulama yöntemleri de devam ediyor. Salma sulama bitirilmeli, modern yağmurlama ve damlama gibi daha az su kaybı, daha çok verime hızla geçiş sağlanmalıdır. Dış kaynaklara bağlı su kirlenmeleri önüne geçip, yağmur sularından daha çok fayda sağlayacak uygulamalar da geliştirilmelidir” diye ifade etti. “Mevsim değişikliği ile ortaya çıkan olumsuz durumlar, üretimi sorunlu kıldığı gibi verim ve çiftçi için büyük gelir kaybı yaratmaktadır” CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Üretim öncesi, üretim süreci ve üretim sonrası ile ilgili kapsayıcı ve geniş çalışmalarla çözümcü bir yaklaşım yaratılabilir. İktidar, sorunları ciddi biçimde önce irdeleyip, sonra planlayarak aşma noktasında olmalıdır. Zararlıların yarattığı kayıplar, mevsim değişikliği ile ortaya çıkan olumsuz durumlar, üretimi sorunlu kıldığı gibi verim ve çiftçi için büyük gelir kaybı yaratmaktadır. Bunun olumsuz yansıması, raftaki ürün fiyatlarının artması ile tüketiciye olmaktadır. Ayrıca ürün arz açığı ile ithal ürüne yönelmekte, ülke kaynaklarının tüketilmesine neden olmaktadır” şeklinde konuştu. CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, tarımsal kuraklığın izlenmesi ve Türkiye'deki tarımsal araştırma merkezlerinin sayısı hakkında da soru önergesi verdi. Gürer, Tarımsal İzleme ve Bilgi Sistemi (TARBİL) kapsamında kaç tarımsal meteoroloji istasyonunun bulunduğunu ve son 8 yılda açılan araştırma merkezi sayısını Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'ya sordu. Ömer Fethi Gürer’in soru önergesi Ömer Fethi Gürer'in Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya yönelttiği soru önergesi şu soruları içerdi: “Tarımsal kuraklığın daha etkin olarak izlenmesi için TARBİL kapsamında çalışan tarımsal meteoroloji istasyonu sayısı kaçtır? Günümüzde kullanımda olan araştırma merkezi sayısı ve son 8 yılda açılan araştırma merkezi sayısı kaçtır?” Tarım Ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın cevabı Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Gürer’in soru önergesine verdiği yanıtta şunları söyledi: “Tarımsal İzleme ve Bilgi Sistemi (TARBİL) kapsamında yurt genelinde bulunan tarımsal fenolojik ve meteorolojik gözlem istasyonu sayısı 440'tır. TÜBİTAK-TÜSSİDE ile yapılmakta olan ortak çalışma ile yeni geliştirme ve bakım çalışmaları planlanacaktır.” Bakan Yumaklı, Türkiye genelinde 440 tarımsal meteoroloji istasyonu bulunduğunu belirterek, kuraklık ve diğer tarımsal olayların bu istasyonlar aracılığıyla izlendiğini ifade etti. Ayrıca, TÜBİTAK-TÜSSİDE ile yürütülen iş birliği çerçevesinde yeni geliştirme ve bakım çalışmalarının planlandığını dile getirdi. Gürer, bakanlığın bu bağlamda çalışmaları artırarak sorunların ardından değil, önünden giden politikalar ve planlamalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Dr. Jale Nur Süllü: Çiftçinin alın teri ihanete uğradı Haber

Dr. Jale Nur Süllü: Çiftçinin alın teri ihanete uğradı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, Cumhurbaşkanı Kararı ile mısır ithalatında yüzde 130 olan gümrük vergisinin yüzde 5’e düşürülmesine sert tepki gösterdi. Süllü, “Mısırda gümrük vergisini dibe çeken iktidar çiftçiyi, tarımı ve üretimi bitirme uygulamalarına devam ediyor. Çiftçinin üretmemesi, yandaş ithalatçı ve tüccarların daha fazla para kazanması için her yolu deniyor. Bu karar, çiftçiye, üreticiye, köylüye değil, ithalat lobilerine hizmet etmektedir.” dedi. “Ürününü TMO’ların önünde bekleten mısır üreticisinin hali ne olacak?” Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, “Çiftçi can çekişirken, mısır ithalatında yüzde 130 olan gümrük vergisini yüzde 5’e düşüren Cumhurbaşkanı Kararı Resmî Gazete’de yayımlandı. 31 Aralık 2024’e kadar 1 milyon ton mısır ithal edilecek. ‘Yeter ki sen üret’ dedikleri çiftçinin alın terine ihanet edildi. Ürününü TMO’ların önünde bekleten mısır üreticisinin hali ne olacak?” diye ifade etti. “Mısır alım fiyatlarında düşüş oldu” Süllü, “Bu karar, çiftçiye, üreticiye, köylüye değil, ithalat lobilerine hizmet etmektedir. Mısır üreticileri kara kara düşünüyor, ellerindeki ürünlerini maliyetin altında satma endişesi yaşıyor. Eskişehirli mısır üreticileri geceden beri bize ulaşıp tepkilerini dile getiriyorlar. Şimdiden mısır alım fiyatlarında düşüş oldu” dedi. “Türkiye, artık yerli tüketimi karşılayamaz duruma düşürüldü” Ticaret Bakanlığı’nın, yerli üretimin tüketimi karşılamada yetersiz kaldığı gerekçesiyle gümrük vergisinin düşürüldüğünü savunduğunu hatırlatan Süllü şunları söyledi: “Bir zamanlar tarım ülkesi olan Türkiye, artık yerli tüketimi karşılayamaz duruma düşürüldü. Peki, bu süreçte Tarım Bakanlığı ve Cumhurbaşkanı ne yapıyordu? Yerli üretimin tüketimi karşılamamasının sorumlusu siyasi iktidar, Tarım Bakanlığı değil midir? Yerli üreticiyi değil de yabancı çiftçiyi, ithalat lobilerini desteklemenizdeki amacınız nedir?” “Üretimden koparılan çiftçi sayısı her geçen yıl artıyor” Dr. Jale Nur Süllü, “Üretimden koparılan çiftçi sayısı her geçen yıl artıyor. Yerli üreticiyi korumak, üretimin devamını sağlamak için acilen bir planlama yapılması ve çiftçinin desteklenmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz” dedi.

Çukurova’da aşırı sıcaklar ve kuraklık çiftçiyi vurdu: Verim kaybı yüzde 30’a ulaştı Haber

Çukurova’da aşırı sıcaklar ve kuraklık çiftçiyi vurdu: Verim kaybı yüzde 30’a ulaştı

Türkiye’nin en sıcak illerinden biri olan Adana, bu yıl Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında aşırı sıcaklarla mücadele etti. Sıcaklıkların 45 dereceyi bulduğu yaz aylarında tarım ürünleri büyük zarar gördü. Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan, sıcak hava ve kuraklığın etkisiyle çiftçilerin bu sezon bekledikleri verimi alamadıklarını belirtti. Aşırı sıcaklar nedeniyle karpuz, kavun, domates ve soğan gibi birçok ürün tarlada yandı. Vahşi sulama yapılmamalı Sıcak havanın yanı sıra birde bu sezon Seyhan Sol Sahil Sulama Birliği, ‘Su yok' diyerek çiftçilere güzlük soğan, patates, sarımsak ve çeşitli sebzelerin ekilmemesi gerektiğini açıkladı. Yetkililer ise çiftçilere ‘Vahşi sulama' yapmayın uyarısında bulundu. “Çiftçimiz bu sezon umduğunu bulamadı” Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan konuyla ilgili, İhlas Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, “Eskiden Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında 1-2 haftalık sıcak hava dalgaları olurdu ama bu sene sıcaklar çok erken başladı. 2-7 Haziran'da 45 dereceyi bulan sıcaklar oldu ve karpuz, domates, biberin hasatlarını yapamadık. Bazı tarlalarda soğan dahi yandı. Soğanlar sürüldü. Bugüne kadar hiç soğanların sürüldüğü görülmemişti. Mısır ve pamuk da zarar gördü. Bir tek buğdayda sıkıntı olmadı. Sıcaklığın üstüne bir de kuraklık eklendi. Çiftçimiz bu sezon umduğunu bulamadı” diye konuştu. “Pamuk ve mısırda yüzde 30 verim kaybı yaşadık” Avrupa Futbol Şampiyonası'nın karpuzun para etmesine neden olduğunu vurgulayan Doğan, “Karpuz ve kavunlar çok ciddi şekilde tarlada yandı. Karpuz ihraç edildiği için biraz para kazandırdı. Kavunlar tarlada kaldı. Pamuk ve mısırda yüzde 30 verim kaybı yaşadık. Çiftçi bu sene ürünlerden para kazanamadı. Sulamada da sıkıntı var” ifadelerini kullandı. “Damlama sulama sistemleri ücretsiz verilmeli” Öte yandan, Başkan Doğan, vahşi sulama alışkanlıklarının ortadan kaldırılması gerektiğine dikkat çekerek, “İklim değişikliği bu sene tam kendisini gösterdi. Temiz, tatlı su kaynakları rezervlerimiz azalıyor. Önceliğimiz topraklarımızı daha etkin kullanmalıyız. Eski, vahşi sulama alışkanlıklarımızı ortadan kaldırmalıyız. Çiftçilerimize damlama sulama sistemlerinin ücretsiz verilmesini bekliyoruz” dedi

Gürer: Vatandaşlar, banka borçları yüzünden gayrimenkullerini kaybediyor Haber

Gürer: Vatandaşlar, banka borçları yüzünden gayrimenkullerini kaybediyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin en büyük 10 bankasının gayrimenkul satışlarına ait verilerini irdeledi. Borçlarını ödeyemeyenlerin ipotek ettirdikleri gayrimenkullerin, bankalar tarafından satışa çıkarıldığına dikkat çekti.  Gürer, ayrıca çiftçilerin tarlalarının, çiftliklerinin ve çeşitli meyve bahçelerinin de bankalar tarafından satışa çıkarıldığını vurguladı. Tarım sektöründeki kredi borcunun bir ayda aylık 31,5 milyar TL arttığına dikkat çekti. “Borçlarını kapatamayan vatandaşlar, evlerini, tarlalarını ve iş yerlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye genelinde vatandaşların bankalara olan borçlarını ödeyememesiyle ortaya çıkan tabloya dikkat çekerek şunları söyledi: “Bankalar tarafından satışa çıkarılan 1.717 gayrimenkul, ile ortaya çıkan sonuç Borçlarını kapatamayan vatandaşlar, evlerini, tarlalarını ve iş yerlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğudur. 27 Eylül itibarıyla vatandaşların bankalara olan tüketici kredisi ve kredi kartı borcu toplamı, yılbaşından bu yana 763 milyar 942 milyon TL artarak 3 trilyon 453 milyar 550 milyon TL’ye ulaştı. Bu kredilerin 465 milyar 293 milyon TL’si konut kredilerinden oluşmaktadır.” “Vatandaşın kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemediği için borcu 90 milyar 79 milyon TL’ye ulaştı” Gürer, “Vatandaşların kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemediği için takip altına alınan borç tutarı, 27 Eylül haftasında yılbaşına göre 43 milyar 960 milyon TL artarak 90 milyar 79 milyon TL’ye ulaştı. Görüldüğü üzere vatandaşların takipteki borçları iki katına çıkmış durumda” diye ifade etti. “Çiftçilerin borçlarını ödeyemediği için tarlalarını  satışa çıkardı” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Bankalar tarafından 331 arsa ve tarla satışa çıkarılmış durumda. Gümüşhane’de besi çiftliği, Erzurum’da 1.311,83 m²  ahşap ahır, Osmaniye’de 190 zeytin ağacı bulunan zeytinlik, Isparta’da gül bahçesi, Samsun’da çiftlik ve Niğde’de yaklaşık 9.000 m²’lik kısmında bodur elma ağaçları ve kiraz ağaçları bulunan bahçeler de bu listede yer alıyor” şeklinde konuştu. “Çiftçilerimiz, kredi borçları yüzünden topraklarını kaybetmemek için acil çözüm istiyor” Ömer Fethi Gürer, “Çiftçilerin bankalara olan borçları ağustos ayında 31,5 milyar TL artış göstererek aylık artış rekoru kırdı ve toplam 746 milyar 548 milyon TL’ye ulaştı. Bu artışın ilerleyen aylarda da artacağı görülüyor. Bunun temel nedeni, tarımsal üretimde çiftçilerin ürettiğini satamadığı ve bu yıl beklenen ürünün gelir getirmediği, birçok ürünün ise tarlada kaldığı bir yıl olmasından kaynaklandı. Bu yıl, çiftçiler ürettiklerini satamadı ve birçok ürün tarlada kaldı. Çiftçilerimiz, kredi borçları yüzünden topraklarını kaybetmemek için acil çözüm istiyor, ancak yetkililer bu acı tabloya göz yummaya devam ediyor" dedi. “Çiftçi Borç ötelenmesi için kanun teklifimiz dikkate alınmalıdır” Gürer, "Tarım sektörü, sorunlar derinleşiyor ve çiftçilerimizin ciddi desteklenmesi gerekir duruma düştüler.  Çiftçi Borç ötelenmesi için kanun teklifimiz dikkate alınmalıdır. Meclis, bu önemli kanun teklifini bir an önce gündemine almalı ve çiftçilerimizin sorunlarına çözüm üretmelidir” diye ifade etti.

FAO: Eylül ayında dünya gıda fiyatlarında 18 ayın en hızlı artışı gerçekleşti Haber

FAO: Eylül ayında dünya gıda fiyatlarında 18 ayın en hızlı artışı gerçekleşti

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), dünya gıda emtia fiyatlarının Eylül ayında önemli ölçüde arttığını ve 18 ayın en yüksek seviyesine ulaştığını açıkladı. Bu artış, özellikle şeker, tahıl ve bitkisel yağ fiyatlarındaki yükselişle belirginleşti. ŞEKER FİYATLARINDA REKOR ARTIŞ FAO Şeker Fiyat Endeksi, Eylül ayında ,4 artışla en büyük yükselişi gösterdi. Bu artışın temel nedenleri arasında Brezilya'daki kötüleşen mahsul beklentileri ve Hindistan'ın etanol üretimi için şeker kamışı kullanımına ilişkin kısıtlamaları kaldırması kararının ülkeden ihracat olanaklarını etkileyebileceği endişeleri yer alıyor. TAHIL FİYATLARINDA ARTIŞ FAO Tahıl Fiyat Endeksi de buğday ve mısır ihracat fiyatlarındaki artışla birlikte %3,0 arttı. Uluslararası buğday fiyatları, Kanada ve Avrupa Birliği'ndeki aşırı yağışlı koşullar nedeniyle yükselirken, dünya mısır fiyatları ise Brezilya ve ABD'deki önemli ulaşım rotalarındaki düşük su seviyelerinden etkilenerek arttı. DİĞER GIDA GRUPLARINDA YAŞANAN DEĞİŞİMLER Pirinç: FAO Tüm Pirinç Fiyat Endeksi, kısmen genel olarak sakin ticaret faaliyetlerini yansıtarak %0,7 düştü. Bitkisel Yağlar: FAO Bitkisel Yağ Fiyat Endeksi, palm, soya, ayçiçeği ve kolza yağı için genel olarak daha yüksek tekliflerle Ağustos'tan bu yana %4,6 arttı. Süt Ürünleri: FAO Süt Ürünleri Fiyat Endeksi, Eylül ayında %3,8 arttı. Et: FAO Et Fiyat Endeksi, özellikle Brezilya'nın ürününe yönelik güçlü ithalat talebinin yönlendirdiği daha yüksek kümes hayvanı eti fiyatları nedeniyle %0,4 arttı. KÜRESEL TAHIL ÜRETİMİ VE TİCARET FAO, küresel tahıl üretimine ilişkin 2024 tahminini, küresel iri taneli tahıl üretiminde yapılan küçük bir azalmayı telafi eden pirinç ve buğday üretimlerindeki yukarı yönlü revizyonları yansıtarak 2 milyar 853 milyon tona yükseltti. Ancak, tahıllardaki uluslararası ticaretin şu anda 488,1 milyon ton olması öngörülüyor ve bu da 2023/24 seviyesine göre %2,7'lik bir daralmayı temsil ediyor.

TÜDKİYEB Başkanı Nihat Çelik: Orta vadeli program tarım sektöründe bir milat olacak Haber

TÜDKİYEB Başkanı Nihat Çelik: Orta vadeli program tarım sektöründe bir milat olacak

Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 5 Eylül 2024 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan Orta Vadeli Program (OVP) hakkında değerlendirmelerde bulundu. Çelik, yeni programın tarım sektörü için önemli fırsatlar sunduğunu ve sektörün gelişimi için büyük bir adım olduğunu söyledi. OVP, TARIMI GÜÇLENDİRECEK Çelik, OVP'nin tarımda verimlilik ve üretimin artırılmasına yönelik birçok önemli madde içerdiğini belirterek, "Üretmekten başka çaremiz olmadığını sürekli söylüyoruz. Bu doğrultuda tarımsal üretime katkıda bulunacak uygulamaların bir an önce etkin olarak hayata geçirilmesini bekliyoruz" dedi. Yeni programda yer alan planlı üretim, tarım arazilerinin verimli kullanımı, organize tarım bölgelerinin yaygınlaştırılması, kırsal kalkınma ve tarımsal istatistiklerin geliştirilmesi gibi konuların sektör için büyük önem taşıdığını vurguladı. PLANLI ÜRETİM VE VERİMLİLİK ARTIŞI Çelik, OVP'nin tarımsal üretimde planlı ve sözleşmeli üretimi teşvik edeceğini belirterek, bu sayede üreticilerin daha güvenli bir ortamda faaliyet göstereceğini ifade etti. Ayrıca, tarım arazilerinin verimli kullanımı ve sulanabilir alanların genişletilmesiyle üretimde önemli artışlar beklendiğini söyledi. OVP'nin kırsal kalkınma ve gençlere yönelik desteklerin artırılmasına yönelik hedefleri de Çelik tarafından memnuniyetle karşılandı. Çelik, bu sayede kırsal bölgelerin canlanacağını ve tarıma olan ilginin artacağını belirtti. Çelik, programda yer alan tarımsal istatistiklerin geliştirilmesi ve genel tarım sayımının yapılması kararını da önemli buldu. Bu sayede sektörün daha iyi analiz edilebileceğini ve daha doğru politikalar üretilebileceğini ifade etti.

TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar: Havuç, limon ve kuru kayısıda fiyat farkı 3 katına ulaştı Haber

TZOB Başkanı Şemsi Bayraktar: Havuç, limon ve kuru kayısıda fiyat farkı 3 katına ulaştı

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Eylül ayında üretici ve market fiyatları arasındaki farklar ve üreticilerin yaşadığı sorunlarla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Bayraktar, özellikle havuç, limon, kuru kayısı, kuru soğan ve patates gibi ürünlerde fiyat farklarının dikkat çekici seviyelere ulaştığını söyledi. HAVUÇTA FİYAT FARKI %249 Eylül ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla havuçta görüldüğünü ifade eden Bayraktar, havuçtaki fiyat farkının yüzde 249 olduğunu belirtti. Bayraktar, bu farkı yüzde 219,8 ile limon, yüzde 212,9 ile kuru kayısı, yüzde 212,2 ile kuru soğan ve yüzde 205,6 ile patatesin takip ettiğini kaydetti. Bayraktar, "Üreticide 7 lira 50 kuruş olan havuç, markette 26 lira 18 kuruşa satıldı. Limon 11 lira 50 kuruşken 36 lira 78 kuruşa, kuru kayısı 130 lira iken 406 lira 76 kuruşa, kuru soğan 5 lira 60 kuruşken 17 lira 48 kuruşa, patates ise 4 lira 70 kuruşken 14 lira 36 kuruşa marketlerde satıldı" diye konuştu. EN FAZLA ARTIŞ KURU İNCİRDE Eylül ayında markette fiyatı en fazla artan ürünün kuru incir olduğunu belirten Bayraktar, üreticide ise kabakta fiyat artışının dikkat çektiğini ifade etti. Fiyatı en fazla düşen ürünler arasında ise markette limon, üreticide yeşil soğan yer aldı. MARKET FİYATLARINDAKİ ARTIŞLAR Bayraktar, Eylül ayında markette 36 ürünün 23’ünde fiyat artışı, 13’ünde ise fiyat düşüşü görüldüğünü belirtti. Üreticide ise 28 ürünün 12’sinde fiyat artışı olurken, 13’ünde fiyatların düştüğünü söyledi. Üreticide en fazla fiyat düşüşü yüzde 24,3 ile yeşil soğanda görüldü. Yeşil soğandaki bu düşüşü yüzde 22,8 ile maydanoz, yüzde 18,2 ile marul ve kuru fasulye izledi. Üreticide en çok fiyat artışı ise yüzde 48,6 ile kabakta görüldü. PATATES VE KURU SOĞAN ÜRETİCİLERİNİN SORUNLARI Patates ve kuru soğan üreticilerinin zor günler geçirdiğini ifade eden Bayraktar, "Patates ve kuru soğanda bu yıl üretim artışı yaşanıyor, ancak bu durum fiyatların düşmesine neden oldu. Devletin patates ve kuru soğana müdahale etmesi, ihracat kapılarının açılması gerekiyor" dedi. Bayraktar ayrıca, patates üretiminde geçen yıla göre 1,5 milyon ton artış beklendiğini ve patates fiyatlarının bir önceki yıla göre yüzde 50 oranında düştüğünü belirtti. Kışlık patatesin depolama ve işçilik maliyetlerinin arttığını vurgulayan Bayraktar, üreticilerin bu maliyetler karşısında zorlandığını ve borçlarını ödeyememe korkusu yaşadığını dile getirdi.

CHP’li Gürer’den Bakan Şimşek’e tepki: Çiftçi sabretmiyor, çiftçi zor durumda Haber

CHP’li Gürer’den Bakan Şimşek’e tepki: Çiftçi sabretmiyor, çiftçi zor durumda

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in çiftçilerden sabır isteyen açıklamalarına karşı bir açıklama yaptı. Gürer, çiftçilerin içinde bulunduğu ekonomik zorlukları ve hükümetin tarım politikalarındaki eksiklikleri gündeme getirdi. Gürer “Bu yıl farklı ürünler tarlada kaldı. Çiftçi ürünü değer bulmadı. Çiftçi borca boğuldu” dedi. TARLADAKİ ÜRÜN SABRETMİYOR Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek'in çiftçilerden "sabırlı olun" çağrısına tepki gösteren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bu yıl birçok temel ürün için verilen alım fiyatlarının çiftçilerin maliyetlerini karşılamadığını belirterek şunları söyledi: "Sayın Bakan, tarladaki ürünler sabretmiyor. Bu yıl buğdaya , arpaya %3, şeker pancarına %28’lik bir artış verdiniz. Oysa TÜİK’in açıkladığı verilere göre, maliyet artışları %41 seviyesinde. Enflasyonun altında bir alım fiyatıyla çiftçi nasıl ayakta kalacak?" Gürer, ürünlerin tarlada kaldığını ve çiftçinin giderek daha zor bir duruma düştüğünü ifade etti. TARLADA KALAN ÜRÜNLER: "KARPUZ, KAVUN, DOMATES ÇÖPE GİTTİ" Tarım sektöründe yaşanan sıkıntıların bu yıl daha belirgin hale geldiğini vurgulayan Gürer, tarlada kalan ürünlere dikkat çekti: "Karpuz, kavun, domates, biber, patlıcan, patates... Bu yıl tarlada çöpe gitti. Çiftçinin bu kadar sahipsiz kaldığı bir dönem daha olmadı. Destek verdiğinizi söylüyorsunuz, ama gerçek ortada." Gürer, çiftçinin ürünlerinin para etmemesi ve pazara ulaşamaması nedeniyle büyük zarar yaşadığını belirtti. Gürer “Üretici kazanmadı. Tüketici de iktidar aracılara göz yumduğu için pahalı ürüne mahkum edildi” dedi. TARIM KANUNU’NUN 21. MADDESİ: "ÇİFTÇİYE 411 MİLYAR LİRA DESTEK VERİLMELİYDİ" Tarım Kanunu’nun 21. maddesi gereği çiftçilere verilmesi gereken desteğin verilmediğini belirten Ömer Fethi Gürer, hükümetin tarım politikasını eleştirdi: "Çıkardığınız tarım kanununun 21. maddesine göre, çiftçiye verilmesi gereken destek 411 milyar lira. Ancak 2024 yılı bütçesinden ayırdığınız 91 milyar lira. Neyi sübvanse ediyorsunuz? Gübreyi mi, yemi mi?" Gürer, “Çiftçilere verilmesi gereken desteğin, kanunda belirtilen rakamın çok altında kaldığını ve bu durumun çiftçiyi daha da zor duruma soktuğunu dile getirdi. "ÇİFTÇİLERİN İÇİNDE BULUNDUĞU SÜRECİ GÖRMÜYORSUNUZ VE SABIR İSTİYORSUNUZ" Çiftçilerin borç yükü altında ezildiğini ve hükümetin bu sorunu görmezden geldiğini ifade eden Gürer, çiftçilerin sabır göstermesinin mümkün olmadığını belirterek, “Bugün tarımla uğraşan herkes tarihin en zor sürecini yaşıyor. Çiftçilerin içinde bulunduğu süreci görmüyorsunuz ve sabır istiyorsunuz. Üretilen ürün sabırla korunabilir mi? Sizin yaptığınız, sadece var olan sorunu görmemek ve süreci biraz daha idare etmek." CHP’li Gürer, çiftçilerin artık dayanacak gücünün kalmadığını vurguladı ve borçların çiftçileri daha da zora soktuğunu ifade etti. ÇİFTÇİNİN BORÇ YÜKÜ: " ÇİFTÇİNİN BANKALARA BORCU 715 MİLYAR LİRAYI AŞTI" Çiftçilerin bankalara olan borçlarının giderek arttığını dile getiren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “2 milyon 300 bin çiftçinin bankalara olan borcu 715 milyar lirayı aşmış durumda. Genel borçlar ise 800 milyarın üzerinde. Borçsuz çiftçi bırakmadınız. İcra kapıda” diye konuştu. Gürer, çiftçilerin borçlarının yanı sıra, tarımsal desteklerin de enflasyon karşısında yetersiz kaldığını belirterek hükümetin politikasını eleştirdi. "TARIMSAL DESTEKLER YETERSİZ, ÇİFTÇİ SAHİPSİZ" Gürer, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in tarımsal desteklerin arttığı yönündeki açıklamalarına da yanıt vererek, çiftçiye verilen desteğin enflasyon oranında bile değer kazanmadığını belirtti: Ömer Fethi Gürer," Desteklerin arttığını söylüyorsunuz, enflasyon oranında o destekleri bir değerlendirin. Çiftçiye destek vermediğinizde ortaya çıkar; yani ülkenin içinde bulunduğu koşullar, ekonomik anlamda emekliyi, işçiyi mağdur ettiği süreçte, çiftçinin ve esnafın halinden de haberiniz yok. Gerçek anlamda tarım, bu kadar sorunlu bir dönemi hiçbir zaman yaşamadı. Bunun da başlıca sorumlusu sizsiniz.” diye konuştu. Tarım sektörünün tarihinin en sorunlu dönemini yaşadığını dile getiren Gürer, bunun başlıca sorumlusunun hükümet olduğunu belirtti. BAKAN ŞİMŞEK NE DEMİŞTİ? Bakan Mehmet Şimşek, yaptığı açıklamada çiftçilerden sabır isteyerek, ekonomik toparlanmanın biraz zaman alacağını dile getirmişti. Şimşek’in açıklamaları şu şekildeydi: "Biraz sabırlı olun. Esnafın, çiftçinin, çalışanların yanındayız. Enflasyonu indirerek emeklinin, çalışanın kalıcı şekilde alım gücünü arttıracağız. Hayat pahalılığı ve enflasyon önemli bir sorun. Enflasyonu kalıcı bir şekilde indirerek topyekûn kalkınma sağlayacağız." Bakan Şimşek, tarımsal desteklerin arttığını ve çiftçilere verilen kredi tutarının 27 katına çıktığını belirtmiş, 2004 yılında 204 bin çiftçiye destek verilirken bugün bu sayının 1 milyon 318 bine ulaştığını ifade etmişti. SABIR DEĞİL, ACİL ÇÖZÜM ŞART CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Çiftçilerin yaşadığı zorlukları gözler önünde, sabırla beklemenin çiftçiler için bir çözüm değil, çiftçilerin acilen desteklenmesi gerekiyor. Tarla da ürünü çürüttüler” dedi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.