#Tele1

İLKHABER-Gazetesi - Tele1 haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tele1 haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TELE1 yöneticileri Merdan Yanardağ, İhsan Demir ve Musa Özuğurlu adli kontrolle serbest Haber

TELE1 yöneticileri Merdan Yanardağ, İhsan Demir ve Musa Özuğurlu adli kontrolle serbest

"Cumhurbaşkanına alenen hakaret" iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan TELE1 kanalının Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, Sorumlu Müdürü İhsan Demir ve program moderatörü Musa Özuğurlu, bugün gözaltına alındıktan sonra adli kontrol tedbirleriyle serbest bırakıldı. MERDAN YANARDAĞ VE 2 ÇALIŞAN İFADE VERDİ İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, Merdan Yanardağ ve Musa Özuğurlu TELE1'in Levent'teki stüdyolarından, İhsan Demir ise evinden polis tarafından alınarak Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne götürüldü. Üç isim, burada soruşturmayı yürüten savcıya ifade verdi. MAHKEME, ADLİ KONTROL ŞARTIYLA SERBEST BIRAKTI Yaklaşık bir saat süren ifade işleminin ardından savcılık, üç ismi de adli kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk etti. Mahkeme, Merdan Yanardağ, İhsan Demir ve Musa Özuğurlu'nun, 'yurt dışına çıkış yasağı ve karakola imza verme' şeklindeki adli kontrol tedbirleri uygulanarak serbest bırakılmasına karar verdi. KANAL YÖNETİMİ "SEHVEN YAPILAN BİR HATA" DİYEREK ÖZÜR DİLEMİŞTİ Soruşturma, 21 Eylül'de TELE1'de yayınlanan ‘Türkiye'nin Yönü’ programında ekrana gelen "RTE'nin (Recep Tayyip Erdoğan), Netanyahu'dan farkı ne?" şeklindeki alt yazı nedeniyle başlatılmıştı. Olayın ardından kanal yönetimi bir açıklama yayımlayarak, ifadenin "sehven yapılan bir hata" olduğunu belirtmiş ve özür dilemişti. Merdan Yanardağ da canlı yayında bu ifadeyi reddettiklerini söyleyerek, "Bu TELE 1'de yayınlandığı için de özür dileriz. İlgili arkadaşlarla yollarımızı ayırıyoruz" açıklamasını yapmıştı.

İletişim Başkanı Duran’dan televizyon kanalına sert tepki: “Cumhurbaşkanlığı makamına açık hakaret” Haber

İletişim Başkanı Duran’dan televizyon kanalına sert tepki: “Cumhurbaşkanlığı makamına açık hakaret”

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran, bir televizyon kanalında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı İsrail Başbakanı Netanyahu ile yan yana gösteren alt bant yazısına sert tepki gösterdi. Duran, bu tür yayınların devletin en üst makamına saygısızlık olduğunu belirtti. Duran, açıklamasında, “Bir televizyon kanalında, insanlık değerlerinin savunucusu olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı, sivillere yönelik katliamların faili Netanyahu ile yan yana anan alt bant yazısı, Cumhurbaşkanlığı makamına ve Türkiye’nin dış politikasına yönelik açık bir hakarettir” ifadelerini kullandı. Duran ayrıca, “Bu durum bireysel sorumsuzlukla geçiştirilemeyecek kadar ciddidir. Ancak bu tür yakışıksız girişimler, Sayın Cumhurbaşkanımızın küresel vicdanda karşılık bulan liderliğini ve ülkemizin kararlı duruşunu asla gölgeleyemeyecektir” dedi. RTÜK BAŞKANI EBUBEKİR ŞAHİNDEN TEPKİ Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin'de konuya tepki göstererek şunları söyledi: ''Gazze’de masum insanlara yönelik katliamların faili Netanyahu ile, mazlumların hamisi ve insanlığın vicdanı olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı aynı alt yazıda yan yana getirmek; ahlaksızlık, hadsizlik ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yapılmış açık bir saldırıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız, Gazze’de işlenen zulme karşı en güçlü sesi yükseltmiş, Filistin davasını her platformda kararlılıkla savunmuş bir liderdir. Böyle bir lideri, eli kanlı bir katille aynı zeminde göstermek; basın özgürlüğü kılıfına sığdırılmaya çalışılan kirli bir provokasyondur. Bu skandal, basit bir hata ya da sorumsuzlukla açıklanamaz. Devletin en üst makamına yönelmiş bu saygısızlığın hesabı en ağır yaptırımlarla sorulacaktır. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu olarak, devletimizin vakarını ve Sayın Cumhurbaşkanımızın ömrü boyunca sürdürmüş olduğu onurlu mücadelesini hedef alan hiçbir girişime izin vermeyeceğiz. Hiç kimse, Türkiye’nin kararlı dış politikasını ve Sayın Cumhurbaşkanımızın küresel vicdanda karşılık bulan liderliğini gölgeleyemeyecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.''

RTÜK’ten TELE1 ve diğer kanallara 15 Temmuz ve yayın ihlalleri nedeniyle ceza Haber

RTÜK’ten TELE1 ve diğer kanallara 15 Temmuz ve yayın ihlalleri nedeniyle ceza

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nü değersizleştirmeye ve İslam diniyle ilişkilendirmeye yönelik ifadeler nedeniyle TELE1'e yaptırım uygulandı.RTÜK'ün bugün gerçekleştirdiği Üst Kurul toplantısında, TELE1'de yayınlanan ‘4 Soru 4 Yanıt' programında Merdan Yanardağ'ın 15 Temmuz'a ilişkin "15 Temmuz İslamcı bir darbe girişimiydi", "Bu darbenin temel sorumlusu AK Parti iktidarıdır" ve "Ben 15 Temmuz'da kutlanacak bir şey görmüyorum. Yok öyle bayram" açıklamaları, kamu sorumluluğu ile bağdaşmayan ve toplumu ayrıştırıcı nitelikte ifadeler olarak değerlendirildi. Söz konusu yayının 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinde yer alan ‘toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez' hükmünü ihlal ettiği gerekçesiyle TELE1'e üst sınırdan idari para cezası ve 5 gün yayın durdurma müeyyidesi uygulandı. Devlet büyüklerine hakarete yaptırım 5 Temmuz tarihinde TELE1'de yayınlanan ‘Çürüme' programı ile Halk TV'de yayınlanan ‘Gündem Özel' programında, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır'ın devlet büyüklerine ve bakanlara yönelik sözleri kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulundu. Yayınların kişi ya da kuruluşları küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içerdiği tespit edildi. Bu nedenle 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinde yer alan ‘yayınlar insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olmalıdır' hükmü gereğince her iki yayın organına da üst sınırdan idari para cezası uygulandı. NR1 Türk'e gizli ticari iletişim cezası NR1 Türk kanalında, klip aralarında tanıtımı yapılan bazı kişilerin kanalın ‘Talents' başlıklı bölümünde yer alması üzerine yapılan incelemede bu yayınların gizli ticari iletişim niteliğinde olduğu değerlendirildi. 6112 sayılı Kanun'un 9. maddesinin üçüncü fıkrasına aykırı olduğu tespit edilen bu durum nedeniyle NR1 Türk hakkında da idari para cezası uygulandı. Müstehcen ve usule aykırı yayına ceza YILDIZ EN kanalında gerçekleştirilen tele-alışveriş yayınlarının hem kesintisiz 15 dakikalık yayın şartını karşılamadığı hem de günlük yasal süreyi aştığı tespit edilerek, idari para cezası uygulandı. Ayrıca TV+ logolu kuruluşta yayınlanan bir filmde müstehcen unsurlar bulunduğu ve toplumun genel değerlerine aykırı olduğu belirlendi. RTÜK, içerik açısından sakıncalı bulunan bu yayınlar nedeniyle ilgili medya hizmet sağlayıcısına idari para cezası ve katalogdan çıkarma müeyyidesi uyguladı.

Esendemir: RTÜK, yön gösterici bir yol izlemeli Haber

Esendemir: RTÜK, yön gösterici bir yol izlemeli

SERHAT AKARSU ADANA (İLKHABER) – Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkan Vekili Cafer Esendemir, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun; çeşitli yayınları gerekçe göstererek Halk TV, Tele1, Flash TV ve FOX TV'ye cezalar vermesini eleştirdi. Esendemir, RTÜK'ün böyle bir dönemde toparlayıcı ve yön gösterici bir yol izlemesi gerektiğini, ortamı yumuşatması ve süreci daha demokratik bir dille yönetmek durumunda olması gerektiğini söyledi. Cezalarla yayın organları dizayn etme çalışmasının yanlış olduğunu vurgulayan Esendemir, seçim günü yayınında olan seçim gecesi programının konuğu olan Çiğdem Toker’in açıklamalarından dolayı Fox TV'sine idari para cezası verilmesine, Halk TV’te İsmail Küçükkaya’nın sunduğu ‘Yeni Bir Sabah’ programına konuk olan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın açıklamalarından dolayı Halk TV’ye üst sınırdan idari para cezası müeyyidesi uygulanmasına, Tele 1'in ‘18 Dakika’ programında Merdan Yanardağ’ın açıklamaları ile Milletvekili Cemal Enginyurt’un Flash Haber’deki sözlerinden dolayı yayıncı kanallara yaptırımlar uygulanmasına tepki gösterdi. Türkiye’nin, koronavirüs sürecinin ardından yüzyılın afeti olarak anılan ve 11 ili derinden sarsan bir depremle yüzleştiğini anlatan Cafer Esendemir; “Bu kadar olumsuzluğun ardından Türk demokrasisi yoğun bir seçim dönemi yaşadı. Bu seçimin ardından bazı yayın kuruluşlarının çeşitli cezalarla dizayn edilmeye çalışılması, koronavirüs ve depremi yaşayan ülkede ortamın daha da gerilmesine neden olacaktır. Basında ayrıştırıcı dil kullanmak kimseye yarar sağlamaz. Türk demokrasisi ancak basını özgür bir ülkede gerçek anlamda gelişir. Bu kararı verenler de ileri de basın özgürlüğüne ihtiyaç duyacakları bir süreç yaşayabilirler. Bu yüzden verilen kararların yeniden gözden geçirilmesini ve bu sorunların daha demokratik ve akılcı yöntemlerle çözümlenmesini diliyoruz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.