#Terörsüz Türkiye Komisyonu

İLKHABER-Gazetesi - Terörsüz Türkiye Komisyonu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Terörsüz Türkiye Komisyonu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Özgür Özel Terörsüz Türkiye Komisyonu hakkında şartlarını açıkladı Haber

Özgür Özel Terörsüz Türkiye Komisyonu hakkında şartlarını açıkladı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kurulması gündemde olan “Terörsüz Türkiye Komisyonu” hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, komisyonun işleyişine ve temsil yapısına dair CHP'nin net tutumunu ortaya koydu. "Eşit temsil ya da nitelikli çoğunluk şart" Komisyona üye gönderip göndermeyeceklerine ilişkin yöneltilen soruya yanıt veren Özel, "Komisyon ya eşit temsille oluşmalı, yani bütün partiler eşit temsil edilmeli. Ne olacak o zaman? Birinin dediği olmayacak, uzlaşıyla çıkacak kararlar. Eşit temsil değilse, o zaman mutlaka nitelikli çoğunlukla karar almalı diyoruz" ifadelerini kullandı. Özel, komisyonun beşte üçü ya da üçte ikisinin onayıyla kararların alınması gerektiğini ve bu şekilde Meclis'e tavsiye edilecek kanunların daha sağlıklı bir temele oturacağını savundu. Bu şartların sağlanmaması halinde CHP'nin komisyonda yer almayacağını açıkça ifade etti. "Mevcut tablo uzlaşıyı dışlıyor" Özel, TBMM Başkanı’nın komisyonun yapısına ilişkin önerdiği rakamlara da tepki göstererek, "Şimdi Sayın Meclis Başkanı'nın istediği rakamlarda gördünüz, eşitlik yok. 21 AK Parti'den, 10 CHP'den istiyor. Meclis'teki sandalye sayımıza göre. O zaman nitelikli çoğunluk aranacağının Meclis Başkanı tarafından söylenmesi lazım ki bu komisyonda olalım" dedi. CHP Genel Başkanı, AK Parti ve MHP’nin çoğunluğu sağladığı bir komisyonda CHP’nin herhangi bir etkisi olmayacağını ve bu nedenle komisyonda yer almanın anlamının kalmayacağını belirtti. “Türkiye'nin en önemli meselesi; terör bitecek, oraya cumhurbaşkanlığı kabine sonrasında şu if giden askerin anasının gözyaşı dinecek, önce endişesi dinecek. Sıvasız briket evlere al bayraklı şehit cenazeleri gelmeyecek. Türkiye'de analar ağlamayacak” ifadelerini kullanan Özel, bu sürecin sağlıklı yürütülmesi için demokratik bir yapı ve uzlaşı kültürünün esas alınması gerektiğini kaydetti.

Numan Kurtulmuş: Terörsüz Türkiye için TBMM'de komisyon kuruluyor Haber

Numan Kurtulmuş: Terörsüz Türkiye için TBMM'de komisyon kuruluyor

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM'de kurulacak Terörsüz Türkiye Komisyonu'na ilişkin, "En kısa zamanda, Ağustos ayının başında bu çalışmaları başlatacağız." dedi.Çanakkale'nin Çan ilçesinde düzenlenen Kale Seramik 68. Kuruluş Yıl Dönümü ve Seramik Bayramı'na katılan Kurtulmuş, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin güçlü olmasının en önemli unsurlarından birisinin de iç birliği ve dirliği sağlamak olduğunu söyledi. Milli menfaatler söz konusu olduğunda aynı istikamette yürümenin önemine dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Aynı hedefe yönelmemizdir. Hepimizin oklarımızı aynı istikametimize atmaktır. Bunu yapabildiğimiz takdirde inşallah Türkiye'nin önü açıktır. Türkiye, kendi iç cephesini takip ederek, yoluna çok kardeşli bir şekilde yürüyecektir. Bu çerçevede özellikle Türkiye'nin önünde yeni bir kapının açıldığını, bu kapıdan açılan bizim önümüze çıkan bu fırsatın en iyi şekilde değerlendirilmesi için siyaset olarak bizim büyük bir gayretle çalışmamızdır. Bu çerçevede de toplum olarak güçlü bir destekle sürecin desteklenmesini sizlerden istirham ediyorum." Kurtulmuş, Türkiye'de 100 yıllık Cumhuriyet tarihinin 50 yılının terör belasıyla uğraşmakla geçtiğine işaret ederek, şunları paylaştı: "Değerli arkadaşlarım bu 50 yılda Türkiye'de on binlerce insanımız hayatını kaybetmiştir. Binlerce evladımız şehit olmuştur. Çanakkale'de sizler de nice şehit cenazesine katıldınız. Türkiye'de biz bir grup üniversite hocası arkadaşımızla 2013 yılında bu çalışmayı yapmıştık. Alternatif faaliyetleriyle birlikte terörün Türkiye'ye o zamanki maliyeti 1.3 trilyon dolardı. Şimdi bu en az 2 trilyon dolardır. Çünkü terör maliyeti diye hesap ettiğiniz şey sadece silaha harcanan, terörü önlemek için harcanan, silaha ve mühimmata yapılan yatırım, oraya harcanan para değildir. Adam terör zamanında bomba atmış Antalya'da bir yere, o senelerin bütün geçmiş eğrilerini aldık. Herhangi bir terör olayı karşısında turizm nasıl düşüyor? Herhangi bir mezrada yapılan saldırı sonucu hayvancılık nasıl düşüyor? Türkiye'nin CDS primleri nasıl yükseliyor? Bütün bunları üst üste koyduğunuzda biz 1.3 trilyon bulmuştuk 2013 yılında. Şimdi eminim ki bugün güncellendiğinde en az 2 trilyon dolar civarındadır." "Hep beraber terörü tarihin çöplüğüne atacağız" Türkiye'de terörün daha önce olmaması halinde yaşanabilecek gelişmeleri ifade eden Kurtulmuş, şunları aktardı: "Eğer Türkiye bunu yapabilmiş olsaydı, şu burnumuzun dibindeki terör olmasaydı, vakti zamanında bu önlenebilmiş olsaydı herhalde yüzlerce Çanakkale Köprüsü yapılabilirdi. Eğer bu önlenebilmiş olsaydı Türkiye yüzlerce İstanbul, İzmir otoyolu yapmış olurdu. Maalesef terör uluslararası emperyalistler tarafından, bugünkü dünyayı bir orman kanunu olarak yönetenler tarafından Türkiye'nin ayağına bir pranga olarak vurulmuştur. Şimdi bu prangalardan kurtulma vaktidir. Artık Türkiye uzun süre bunun bütün yükünü taşıdığı terörü geride bırakacak. Birlik ve beraberlik içerisinde terör örgütü kendisini feshedecek, bunun ilanını yaptı. Terör örgütü kendisini feshettikten sonra bir daha bu ülkede terörün hiçbir şekilde gelişmesine müsaade edecek bir ortam oluşturmadan hep beraber terörü tarihin çöplüğüne atacağız." "Ağustos ayının başında bu çalışmaları başlatacağız" Numan Kurtulmuş, TBMM'de kurulacak Terörsüz Türkiye Komisyonu'nun yapacağı çalışmalara değinerek, şunları kaydetti: "Bütün siyasi partilerin katılımlarıyla millet adına terörden kurtulma sürecine ve terör örgütünün silahları bırakma sürecine vaziyet etmek üzere ve bu süreçte ortaya çıkabilecek siyasi ve hukuki düzenlemeleri gerçekleştirmek üzere, bir Terörsüz Türkiye Komisyonu kurduk ve inşallah en kısa zamanda, ağustos ayının başında bu çalışmaları başlatacağız. Kısa sürecek. Çok uzun tartışmalarla Türkiye'nin gündemini işgal edeceğimiz bir mesele değildir. Ancak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bütün partilerin ortak kararlılığı ile ortaya çıkacak bu komisyon aynı zamanda Türkiye'nin demokratikleşmesinin yükseltilmesi bakımından da farklı fikirlerin müzakere edileceği, farklı fikirlerin karşılıklı olarak gündeme getirileceği ama sonunda mutlaka milletin ve memleketin hayrına olacak kararlarının alınacağı bir çalışma düzenini gerçekleştirecek." "Milletçe destek vereceğiz, milletçe omuz vereceğiz" Sürecin çok uzun olmayacağını ümit ettiğini vurgulayan Kurtulmuş, "Bu komisyon üzerine düşen sorumluluğu yerine getirip, tekliflerini Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin gündemine taşıyacak ve Türkiye bu süreçte Allah'ın izniyle terörü artık geride bırakmış, hele hele bölgedeki bütün ülkelerin giderek daha fazla terör girdabına sokulmaya çalışıldığı bir dönemde terörü geride bırakmış bir ülke olacak. Bunun için hep beraber gayret edeceğiz. Milletçe destek vereceğiz, milletçe omuz vereceğiz." ifadesini kullandı. Kurtulmuş, 50 yıllık terör sürecinin az bir zaman olmadığına dikkati çekerek, "Eğer bu memlekette bu ülkenin insanları arasına emperyalistlerin vekalet örgütleri olarak kullandığı bu terör şebekeleri başarılı olsaydı, Türkiye çoktan bölünürdü ama bu ülkenin Türk'ünü, Kürt'ünü, bu ülkenin Alevi'sini, Sünni'sini, birbirinden ayırt etmeye kimsenin gücü yetmemiş kimsenin de gücü Allah'ın izniyle yetmeyecektir." dedi. "Tarihimiz bir, kültürümüz bir, geçmişimiz bir, medeniyetimiz bir, düğünlerimiz bir, halaylarımız bir, taziyelerimiz bir, geleneklerimiz bir." ifadesini kullanan Kurtulmuş, "Neredeyse iç içe geçmiş olan 86 milyon vatandaşımızı hangi güç birbirinden, hangi gerekçeyle ayıracak? Sultan Alparslan'ın çocuklarıyla, Kılıç Aslan'ın çocuklarıyla, Selahattin Eyyubi'nin çocuklarını hangi güç birbirinden ayırabilecek? Eğer buna güçleri yetseydi inanın ki bugün bambaşka bir Türkiye'den konuşuyor, bugün çoktan bölünmüş parçalanmış bir Türkiye'den bahsediyorduk." diye konuştu. Milletin desteğiyle bu süreci en kısa sürede başarıyla tamamlayacaklarını vurgulayan Kurtulmuş, şunları dile getirdi: "Bu oyunu bozduk. Bu milletin inancı bozdu, bu milletin içinde var olan milli dayanışma ruhu bozdu, bu milletin milli birliği ve şuuru bozdu. İnşallah şimdi artık kurumsal olarak da terör örgütü tamamıyla kendisini feshedecek ve Türkiye tam manasıyla bütün terör örgütlerinden temizlenmiş güçlü bir ülke olarak yoluna devam edecek. Eğer bu anlamda Türkiye içeride dirliğini, birliğini ve terörsüz bir süreci çok başarılı bir şekilde yürütürse demin ifade ettiğim gibi önümüz açıktır. Hem bölgesel anlamda hem küresel anlamda sözü daha etkin bir Türkiye olma istikametinde yürüyüşümüz sağlamdır, güçlüdür. Ümit ediyorum, sizlerin, aziz milletimizin desteğiyle bu süreci de en kısa sürede başarıyla tamamlayacağız ve çok daha güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğiz." "Allah, Türkiye'nin düşmanlarına fırsat vermesin" Kurtulmuş, bu sürecin herhangi bir partinin tek başına yöneteceği bir süreç olmadığına işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Son söz olarak söylüyorum bu süreç herhangi bir partinin tek başına yöneteceği bir süreç değildir. Bu süreç herhangi bir şekilde bir siyasi süreç de değildir. Bu süreç bir kişinin, bir grubun değil 86 milyonun ortak bir şekilde sahiplenmesi gereken, ortak bir şekilde yürütmesi gereken bir varoluş mücadelesidir. Allah yardımcımız olsun. Allah, Türkiye'nin düşmanlarına fırsat vermesin. Bu ülkenin birlik ve beraberliğinde gözü olanları Cenabıallah hiçbir şekilde muvaffak etmesin. Onların muvaffak olmaması için bizim birlikte, dirlikte, kardeşlikte, gelişmede, kalkınmada başarılı olmamız lazım. "

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Terörsüz Türkiye komisyonu çok yakında kurulacak Haber

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Terörsüz Türkiye komisyonu çok yakında kurulacak

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Terörsüz Türkiye Komisyonu’na ilişkin,"Meclis başkanımızın takdirinde bir konu ama zannediyorum çok haftalara sari olmayan günler içerisinde öyle bir komisyonun kurulduğunu hep beraber göreceğiz"ifadelerini kullandı.AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Kızılcahamam’da gerçekleştirilen 32. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı ile ilgili konuştu. İstişare ve değerlendirme toplantısının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kapanış konuşmasıyla sona ereceğini belirten Çelik, "Dün çok yoğun bir gün geçirdik. Bu sefer değişik bir formatta, çeşitli workshoplar halinde güvenlikten, adalete, kalkınmadan sosyal politikalara kadar çok geniş bir alanda kapsamlı bir şekilde bütün konuların çeşitli formatlarda ele alınması söz konusu oldu. Bu sefer aynı anda paralel birçok salonda bu çalışmalar gerçekleştirilerek, iç politikadan dış politikaya, ekonomiden sosyal politikalara kadar bütün konuların üzerinden geçilmiş oldu. Tabi bu sefer bir de biliyorsunuz cuma günü, henüz kampımız resmen başlamadan bir stratejik çalıştay yapılmıştı. Bu stratejik çalışma vesilesiyle de arkadaşlarımız bir araya gelerek, milletvekillerimiz, MKYK, gençlik ve kadın kollarımız çeşitli konulardaki değerlendirmelerini yaptılar" dedi. Çelik, bütün bu çalışmaların hepsinin not alındığını ve bu notlar çerçevesinde hangi değerlendirmelerin yapıldığı belirterek, hangi politika önerilerinin getirildiği, hangi konularda güncelleme ihtiyacı olduğu, hangi konularda eleştiriler olduğuna dair bütün notların, bir stratejik tutum belgesi haline getirileceğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla MYK ve MKYK tarafından hazırlanan belgelerin değerlendirileceğini belirten Çelik," Tabi illerin, illerden arkadaşlarımızın aldığı çeşitli değerlendirmeler, vatandaşlarımızın ifade ettikleri başta olmak üzere çeşitli uluslararası platformlarda arkadaşlarımızın karşılaştığı problemler, karşılaştığı sorular, bütün bunların ele alındığı kapsamlı bir kamp gerçekleştiriyoruz.Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın dünkü konuşması hemen hemen dünyanın her tarafında çok geniş bir yankı buldu. Terörsüz Türkiye konusunda Türkiye'nin geldiği nokta, uluslararası platformlarda destek gören bir nokta. Demokrasisiyle, sosyal gücüyle, ekonomik gücüyle, siyasal gücüyle Türkiye'nin önümüzdeki döneme perspektif sunması açısından da önemli" değerlendirmesini yaptı. AK Parti Sözcüsü Çelik, her tarafta çatışmaların yoğun bir şekilde ortaya çıktığı bir dönemde Türkiye'nin kendi yumuşak gücünü, diplomatik yeteneklerini kullanarak, hukuk sistemi içindeki egemenlik araçlarını kullanarak, sosyolojik ve siyasal araçlarını kullanarak terör meselesini sona erdirme konusunda ortaya koyduğu bu perspektifin dünyanın her tarafından geniş bir şekilde ilgiyle karşılandığını gördüklerini kaydetti. Tabii silah bırakma sürecinin, silahların imhası ve teslim edilmesi sürecinin kesintisiz bir biçimde devam etmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, PKK'nın bütün şube ve uzantılarıyla birlikte silahlarını teslim etmesi, bütün illegal yapılanmalarıyla birlikte, ideolojik ve finansal yapılanmalarıyla birlikte terörün tamamen ortadan kalkması, bir terörsüz Türkiye tablosunu çıkmasının bölge için de büyük bir ilham kaynağı olacağını aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın terörsüz Türkiye'nin aynı zamanda terörsüz bölge için de bir model oluşturacağını ifade ettiğini hatırlatan Çelik, Süreçte Irak makamlarının çok büyük bir ilgisi ve desteği olduğunu dile getiren Çelik," Hem merkezi hükümete hem Kuzey Irak'taki yönetime buradan teşekkürlerimizi iletiyoruz. Aynı şekilde Suriye'den, Azerbaycan'dan verilen destekler ilk destekler olarak ortaya çıktı. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Genel Başkanımızın dün çizdiği çerçevede bütün bu süreci bundan sonrasında kesintisiz bir biçimde hep beraber sürdüreceğiz. Bugün itibariyle de hem teşkilat perspektifleriyle ilgili toplantılar yapılacak, reform stratejisi ile ilgili toplantılar yapılacak, iletişim ve iletişimin koordinasyonuyla ilgili toplantılar yapılıyor" dedi. Terörsüz Türkiye meselesinin kampta değerlendirildiğini belirten Çelik," Milletvekillerimizle, MKYK üyelerimizle, bütün kurucularımızla, bütün katılımcılarımızla birlikte öğleden sonra Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın başkanlığında toplantımızı başlatacağız ve daha sonra kapanış konuşmalarını dinleyerek kampımızı tamamlayacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız da dünkü bir takım eleştirileri terörsüz Türkiye'ye dönük olarak zikrederken hatırlarsınız şunu söyledi. Bazıları esasında terörün bitmesini çok arzu etmiyorlar. Çünkü terör bittiği zaman işsiz kalacaklarını düşünüyorlar. Bunun çift taraflı istismarı vardır biliyorsunuz. Birincisi terörün varlığından ve terörün desteklenmesinden nemalananlar vardır. Bir de terör bitsin cümlesini bir başlık olarak kullanıp onun arkasından yürütülen her süreci ve devletin meşru egemenlik alanı içinde ve hukuk sistemi içerisinde yürütülen her süreci bile haksız ve hadsiz bir şekilde ihanet olarak suçlayan, dolayısıyla meseleleri sürekli olarak tıkanma noktasına götürmeye çalışan bir yaklaşım vardır" açıklamasını yaptı. "Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısı, Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu devlet iradesi, arkasından Dem Parti'nin yürüttüğü çeşitli partileri ziyaret ederek istişare sürecinin bütün bu sürecin bundan sonrasında da yürütülmesi için aynı çerçeveyi koruyacağını ifade etti" diyen Çelik," Dolayısıyla zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın konuşmasındaki çerçeve de terörsüz Türkiye sürecinin yürütülmesiyle ilgili bir çerçeve" ifadelerini kullandı. Terörsüz Türkiye komisyonuyla ilgili açıklamada bulunan Çelik, "Meclis başkanımızın takdirinde bir konu ama zannediyorum çok haftalara sari olmayan günler içerisinde öyle bir komisyonun kurulduğunu hep beraber göreceğiz. Tabi burada esas olan PKK'nın fesi ve silahların teslimi imha edilmesi süreciyle ilgili olarak komisyonun dayanak oluşturması, meclisin de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bir göz olarak devreye girmesi şeklinde. Bunu daha önce de ifade ettim. Bu sürecin birçok kısmını dünyadaki pek çok örnekle mukayese ediyorlar. Bu mukayeselere baktığınızda aslında bunlar birbirini direkt karşılamıyor" diye konuştu. Bu süreçte herhangi bir üçüncü gözün olmadığını bir kez daha ifade eden Çelik, "Yani dünyadaki pek çok süreçte bir başka ülke üçüncü göz olarak devreye girmiştir. Burada herhangi bir üçüncü göz yoktur. Doğrudan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ve Milli İstihbarat Teşkilatı'nın kurduğu doğrulama mekanizması çerçevesinde bütün bu süreç takip edilecektir. Tabii bunun da meclis boyutunda yani ihtiyaç duyulan düzenlemelerle ilgili, yapılacak tartışmalarla ilgili olarak meclis de bir göz olarak burada devreye girmiş olacaktır. Sürece Yüce Meclis de önderlik etmiş olacaktır. O şekilde devam edecek. Cumhurbaşkanımızın devlet kurumlarına verdiği talimatlar çerçevesinde herkes şu anda görevinin başında ve olayı takip ediyor" dedi. Terörsüz Türkiye süreciyle ilgili eleştirilere cevap veren Çelik," Cumhurbaşkanımızın yaptığı tarihi konuşma konusu sonrasında bunların herhangi bir şekilde gündem olmasını istemem bu bahsettiğiniz bir takım üslupların. Buradaki heyete Türkiye'de demokrasi mücadelesi veren bir heyettir. AK Parti heyetidir. İktidar Partisi'nin heyetidir. Onun işte MKYK'sıdır, MYK'sıdır, milletvekilleridir, kadın kollarıdır, genel gençlik kollarıdır. Ya buna karşı konuşurken güruh diye bir ifade kullanan kişinin bu söylediği sözü tabii ki kendisine iade ediyoruz. Yani bu böyle bir saygısızlık olmaz. Zaten bu üslup da şunu gösteriyor ki bütün meseleleri, ele alış biçimleri bu şekilde.Ondan sonra milliyetçilik adına, Türk Milliyetçiliği adına konuştuklarını ifade ediyorlar. Türk Milliyetçiliği'nin kalesi Milliyetçi Hareket Partisi. Türk Milliyetçilerinin lideri Sayın Devlet Bahçeli" değerlendirmesini yaptı. "Bütün bu süreçte Sayın Devlet Bahçeli'nin tarihi çağrısının açtığı çığırı, açtığı yeni sayfayı hep beraber biliyoruz" diyen Çelik," Onun ötesinde bu şekilde konuşan kişilerin söylediklerinin mesela diyelim ki terörle mücadeleyle bir zaaftan bahsetseler dönüp bakalım ama terörle mücadele konusunda Cumhuriyet tarihinin en yüksek nitelikli, en yüksek donanımlı terörle mücadelesinin verildiği yılları yakın zamanda hep beraber geçirdik. Halen de hem Türk Silahlı Kuvvetleri, hem Kahraman Polisimiz, hem Jandarmamız, Sahil Güvenliğimiz, Korucularımız hepsi birlikte Milli İstihbarat Teşkilatımız en yüksek donanımlarla birlikte vatan savunmasını yapmaya devam ediyorlar.Dünyada sert güç unsurlarınızı kullanarak doğrudan terörle mücadeleyi verirsiniz. Aynı zamanda da terör örgütünün fesh edilmesi ve silahlarını bırakması için başka mekanizmalarda devreye su akarsınız. Bunun literatürdeki adı yumuşak güç unsurlarıdır. Geçmişte peki bu hiç olmamış mıdır? Yani bizim iktidarlarımız döneminde mi icat edilmiştir? Hayır bu da söz konusu değil. AK Parti iktidarlarından önce de, Milli Güvenlik Kurullarında, hatta çoğu kez de doğrudan asker üyelerin buraya önerisiyle teröristlerin silah bırakması, teslim olmasını teşvik edecek pek çok düzenleme yapılmıştır" dedi. Yumuşak güç unsuru kullanmanın devletler tarafından benimsenen bir unsur olduğuna dikkat çeken Çelik, "Yani bir yandan sert güç unsurlarıyla terörle mücadele eder, bir yandan da tabii ki yumuşak güç unsurlarını devreye sokar. Bunlar nedir? Sosyolojik araçlarını devreye sokar, hukuk araçlarını devreye sokar, siyasal araçlarını devreye sokar, dolayısıyla egemenlik alanı içerisinde hareket eder. Burada defalarca bunu söyledik. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak ilkesinden bir taviz yoktur. Süreç herhangi bir şekilde bir al ver süreci değildir. Bir müzakere süreci değildir. Bir pazarlık süreci değildir. Yine aynı şekilde devletimizin temel nitelikleri ve milletimizin temel değerleri konusunda herhangi bir tartışma yoktur. Burada şunu da özellikle ifade etmek isteriz. Bugünlere kahraman şehitlerimizin, kahraman gazilerimizin büyük fedakarlıklarıyla geldik. Ve en zor zamanlarda, dünya konjöktürünün en olumsuz zamanlarında bile onların fedakarlıkları sayesinde bu vatan savunması yapıldı. Ülkemiz herhangi bir şekilde bölücü tehdidin sonuçlarına maruz kalmadı, egemenliğini korudu. Şimdi ise aynı şekilde terörle mücadele konusunda Türkiye'nin donanımı ortada bundan sonrasında da bu yumuşak güç unsurlarının denenmesi dünyanın her tarafında bu denenmiştir" diye konuştu. Süreçle ilgili yapılacak eleştirileri kıymetli bulduğunu ifade eden Çelik, meclisteki bütün partilerin çalışmalara katkı sağlamasını arzu ettiklerini belirterek, "Hukuk araçlarınızla devreye girersiniz. İstihbarat teşkilatınızın görüşmeleriyle devreye girersiniz. Ve dolayısıyla bu meseleyi ülke gündeminden çıkarmak için yapılan bir çalışmadır. Dediğim gibi eleştiriler kıymetlidir. Eleştirileri dinlemek isteriz. Meclisteki komisyonda da, meclisteki bütün partiler, grubu bulunan partiler bulunsun ve görüşlerini ifade etsin arzu ederiz .O başka bir şeydir. Ama sözel bir şiddete başvurarak hiçbir siyasal argüman üretmeden sadece karşı tarafı ihanetle suçlayarak olan biten her şeyi çarpıtarak ortaya koyulan şeyin herhangi bir şekilde maalesef değeri olmuyor. Bir zemini de olmuyor. Bunlar geçmişte de defalarca yapılmıştır. Doğru olan bir masanın etrafında toplanıp bu eleştirilerin makul bir şekilde ortaya koyulması ve hedefin terörsüz Türkiye olduğu, Türkiye'nin terör yükünden kurtulması çerçevesinde olması gerektiği konusundaki iradenin canlı tutulmasıdır. Onun dışında mesela tutuyor Sayın Cumhurbaşkanımızın sözlerine karşı Sayın Özgür Özel sözleri çarpıtarak bir şey söylüyor. Sanki Cumhurbaşkanımız büyük bir birliktelikten bahsederken yakın bölgemizde, tarihten örnekler vererek tarihte ne zaman yakın bölgemizde büyük bir iş birliği büyük bir dayanışma ortaya çıktığında ortaya çıkan huzur, barış ve refah tablosunu dünkü konuşmasında tasvir etti. Ama Sayın Özgür Özel bunun etnik vurgular temelinde bir ayrışma şeklinde resmedildiğini ifade etmeye çalışıyor. Böyle bir şey yok. Tam tersine bir büyük tablodan yakın bölgemizde işte görüyorsunuz yakın bölgemizdeki Türk'le Kürt'ü, Kürt'le Arap'ı Alevi'yle Sünni'yi, Sünni'yle Şii'yi Nusayri'yle Dürzi'yi karşı karşıya getirmeye çalışan denklem karşısında Cumhurbaşkanımızın yaptığı konuşmanın Irak'ta, Suriye'de çatışma bölgelerinde nasıl büyük bir heyecanla karşılandığı ve herkesin bu olumsuz denklemden kurtulmak için onu referans gösterdiği görülüyor" açıklamasını yaptı. "Türkiye Cumhuriyeti'nin temel niteliklerini koruyarak, Türk milletinin değerlerini koruyarak geleceğe bakmamızdan kendi egemenlik alanımız, hukuk sistemimiz içerisinde bu çalışmaları yürütmemizden daha doğal bir şey yok" diyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu çerçevede baktığımızda bütün bu egemenlik Türk milletine aittir. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde Türk'le Kürt'ün kardeşliğini pekiştirecek zaten var olan tarihsel kardeşliğini kaderdaşlık olan kardeşliğini pekiştirecek daha güçlü vurguların, devletimizin başı olarak Cumhurbaşkanımızdan gelmesinin birilerini rahatsız etmesi tabii o başka şekilde yorumlanması gereken bir şey. Bu çerçevede bu çalışmalar dediğim gibi arkadaşlar güçlü bir şekilde sürecek. İnşallah birkaç ay içerisinde terör örgütünün tamamen silahlarını bırakması ve bunun bütün şube ve uzantılarıyla gerçekleşmesi takip edeceğimiz bir husustur.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.