#Türk-İş

İLKHABER-Gazetesi - Türk-İş haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk-İş haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TÜRK-İŞ, 2026 Asgari Ücret Komisyonuna katılmayacak Haber

TÜRK-İŞ, 2026 Asgari Ücret Komisyonuna katılmayacak

Türk-İş’e bağlı sendikaların Adana Şube Başkanlarının katılımıyla her ay gerçekleştirilen Başkanlar Kurulu, 4. Bölge Başkanı Edip Gülnar başkanlığında toplandı. Toplantıda, Ankara’da düzenlenen Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısı ve alınan kararlar gündeme geldi. Edip Gülnar, Türk-İş olarak 1974 yılından bu yana Asgari Ücret Tespit Komisyonunda en çok işçiyi temsil eden üst işçi kuruluşu olduklarını belirterek, komisyonda kararların ağırlıklı olarak işveren ve hükümet temsilcileri tarafından alındığını söyledi. Gülnar, “2000 yılından bu yana alınan 29 karardan yalnızca 6’sı oybirliğiyle alınmıştır. İşçi kesimi hükümetle sadece 2 kez birlikte oy kullanmış, asgari ücret ise 21 kez hükümet ve işveren tarafı tarafından belirlenmiştir” dedi. “Komisyon demokratik yapıya kavuşturulana kadar çalışmalara katılmayacağız” Ankara’da gerçekleştirilen Başkanlar Kurulu toplantısında alınan ve kamuoyu ile paylaşılan kararları bir kez daha dile getiren Türk-İş 4. Bölge Başkanı Edip Gülnar, “Türk-İş konfederasyonu olarak Asgari Ücret Tespit Komisyonunda 1974 yılından bu yana bünyesinde en çok işçiyi bulunduran en üst işçi kuruluşu” olarak görev yapmaktadır. Komisyonda kararlar ağırlıklı olarak işveren ve hükümet kesimi temsilcileri tarafından alınmakta, işçi kesimi çoğu zaman alınan kararlara muhalefet şerhi koymak durumunda kalmaktadır. 2000 yılından bu yana geçen 24 yılda alınan 29 karardan yalnızca 6’sı oybirliği ile alınmıştır. İşçi kesimi hükümetle sadece 2 kez birlikte oy kullanmış, asgari ücreti ise 21 kez hükümet ve işveren tarafı birlikte belirlemiştir. 2025 yılında geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesi için toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonunda, TÜRK-İŞ’in teklifine karşılık hükümetten ve işverenden herhangi bir karşı teklif gelmemiş; Komisyon, 24 Aralık 2024 günü akşamı “karar için” doğrudan toplantıya çağrılmıştır. Konfederasyonumuz, asgari ücret teklifi konusunda herhangi bir bilgilendirme yapılmadan düzenlenen bu toplantıya katılmama kararı almış ve Asgari Ücret Tespit Komisyonu demokratik bir yapıya kavuşturulana kadar Komisyon çalışmalarına katılmayacağını beyan etmiştir. TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu, Komisyonun yapısında bir değişiklik olmadığı sürece 2026 yılı geçerli olacak asgari ücretin belirlenmesi için toplanacak olan Asgari Ücret Tespit Komisyonuna Konfederasyon olarak katılım sağlanmayacaktır” diye ifade etti. “Asgari ücret insan onuruna uygun belirlenmeli” Edip Gülnar, “Gelir dağılımındaki adaletsizlik her geçen gün daha da derinleşmektedir. Ekonomik büyümeden elde edilen kazanç, toplumun tüm kesimlerine adil biçimde yansımamakta; zengin daha zenginleşirken, geniş halk kesimleri yoksullaşmaktadır. Çalışanların önemli bir bölümü, açlık sınırının dahi altında olan asgari ücretle geçimini sürdürmek zorunda kalmıştır. Asgari ücret, adeta bir taban ücret olmaktan çıkmış, ülkenin genel ücret standardı hâline gelmiştir. Bu durum, gelir adaletsizliğini yapısal bir soruna dönüştürmekte ve emek kesiminin refah payından giderek daha az pay almasına yol açmaktadır. Bu nedenle, asgari ücretin insan onuruna yaraşır bir düzeyde belirlenmesi gerekmektedir. Ücretli çalışanlar üzerinde, hem doğrudan gelirlerinden hem de dolaylı olarak harcamalarından kaynaklanan ağır bir vergi yükü bulunmaktadır. Ücretlerin vergilendirilmesinde mevcut tarife ve oranlar çalışanları mağdur etmektedir. İşçiler yılın başında aldığı net ücret, ilerleyen aylarda vergi dilimlerindeki düzenlemeler nedeniyle kesilerek aldığı aylık 10 aylığa tekabül etmektedir. Bu durum, toplu iş sözleşmeleriyle elde edilen ücret artışlarının hiçbir anlamının kalmadığını göstermektedir” şeklinde konuştu. “İşçilerin vergi ve sendikal hak sorunları acilen düzenlenmeli” Gülnar işçilerin vergi nedeniyle uğradıkları gelir kaybının önlenmesi, sosyal devlet gereği vergide adalet sağlanması gerektiğini belirterek, “İşçilerin vergi nedeniyle uğradıkları 2 aylığına denk gelen gelir kaybının önlenmesi için acilen düzenleme yapılması gerekmektedir. Sosyal devlet olmanın gereği olarak vergide adalet sağlanmalı, gelir vergisi tarifesi ve oranı ücretliler lehine yeniden düzenlenmelidir. Sendikal hakların hayata geçirilmesinin önünde hâlâ ciddi engeller bulunmaktadır. Yasal güvencelere rağmen sendika üyesi oldukları için işçilerin işten çıkarılmaları önlenememekte; bu durum örgütlenme özgürlüğünü fiilen zayıflatmaktadır. Toplu iş sözleşmesi sürecinde karşılaşılan uzun yargı süreçleri, işverenlerin yetki itirazlarını bir oyalama aracı olarak kullanmaları ve yetki tespitlerinin bekletici unsur hâline gelmesi, çalışanların toplu sözleşme hakkından zamanında yararlanmalarını engellemektedir. Öte yandan, grev hakkının kullanımına yönelik yasal ve fiilî sınırlamalar, temel sendikal hakların özünü aşındırmaktadır. Bu nedenle, çalışma mevzuatının Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarıyla uyumlu hale getirilmesi ve sosyal tarafların ortak beklentilerini karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmesi zorunludur. Demokrasi ve sosyal diyalog kültürünün güçlenmesi, ancak sendikal hakların tam anlamıyla güvence altına alınmasıyla mümkün olacaktır. 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında kadroya geçirilen işçilerin, ücret, ikramiye ve diğer özlük hakları ile çalışma koşulları bakımından hâlen önemli eksiklikler bulunmaktadır. Bu eksiklikler, hem çalışanların yaşam standartlarını olumsuz etkilemekte hem de işyerlerinde çalışma barışını ve verimliliği zedelemektedir. Kamu kurum ve kuruluşlarında kalıcı bir huzur ortamı ve adil bir çalışma düzeni tesis edilebilmesi için, söz konusu sorunların ivedilikle giderilmesi ve gerekli düzenlemelerin hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.

2026 asgari ücret zammı için geri sayım başladı: Komisyon ne zaman toplanacak? İlk tahminler... Haber

2026 asgari ücret zammı için geri sayım başladı: Komisyon ne zaman toplanacak? İlk tahminler...

2026 yılı asgari ücret zammı için geri sayım başladı. Milyonlarca çalışan ve işverenin merakla beklediği yeni ücret, Aralık ayında yapılacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantılarında netleşecek. HAK-İŞ ve TÜRK-İŞ’in sürece katılmama kararı tartışma yaratırken, yeni asgari ücretin Aralık ayının son haftasında Cumhurbaşkanı tarafından açıklanması bekleniyor. Asgari ücret zammı ne zaman belli olacak? Türkiye’de yaklaşık 8 milyon çalışanı doğrudan ilgilendiren 2026 yılı asgari ücret zammı için geri sayım başladı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Asgari Ücret Tespit Komisyonu işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinin katılımıyla bir araya gelecek. 15 kişilik komisyonda tarafların talepleri, ekonomik veriler ve enflasyon rakamları değerlendirilecek. Görüşmelerin Aralık 2025’in ilk haftasında başlaması, yeni ücretin ise Aralık ayının son haftasında kamuoyuna duyurulması öngörülüyor. HAK-İŞ ve TÜRK-İŞ’ten dikkat çeken karar HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, sürece dair yaptığı açıklamada TÜRK-İŞ’in komisyon görüşmelerine katılmayacağını belirtti. Arslan, HAK-İŞ olarak kendilerinin de aynı kararı aldıklarını vurgulayarak, mevcut komisyon yapısını işçiler aleyhine işleyen bir sistem olarak nitelendirdi. Arslan, “İşçi konfederasyonları üye sayısı oranında temsil edilmeli. Komisyon yıl boyunca aktif çalışmalı ve net kriterlere göre hareket etmeli. Aksi takdirde sağlıklı bir karar alınamaz” ifadelerini kullandı. Yeni asgari ücret hangi kriterlere göre belirlenecek? Komisyon toplantılarında dikkate alınacak başlıca kriterler şunlar olacak: Yıllık enflasyon oranı ve ekonomik göstergeler Çalışanların yaşam maliyetleri İşverenlerin maliyet dengesi Sendikaların talepleri Bu kriterler ışığında 2026 yılı için brüt ve net asgari ücret seviyesi belirlenecek. 2025 asgari ücret ne kadardı? 2025 yılında asgari ücret brüt 26.005,50 TL, net 22.104,67 TL olarak uygulanmıştı. İşverene maliyet ise 30.621,48 TL olarak belirlenmişti. Bu düzenlemeyle asgari ücrette yıllık %30 oranında artış gerçekleşmişti. 2026 asgari ücret açıklaması ne zaman yapılacak? Son yıllarda olduğu gibi, 2026 asgari ücret zammının da Aralık ayının son haftasında Cumhurbaşkanı tarafından açıklanması bekleniyor. Böylece milyonlarca çalışan, 1 Ocak 2026 itibarıyla yeni maaşlarıyla işbaşı yapacak.

ODTÜ Mersin kampüsünde grev başladı Haber

ODTÜ Mersin kampüsünde grev başladı

Türk-İş’e bağlı Tez Koop-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) bir süredir devam eden toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmeleri anlaşmazlıkla sonuçlandı. Sendika, bunun üzerine ODTÜ'nün Mersin kampüsünde bugün itibarıyla grev başlattı. Kampüs girişine "Bu İşyerinde Grev Var" pankartları asan işçiler, talepleri karşılanana kadar grevi sürdüreceklerini açıkladı. Grevle ilgili kampüs önünde bir basın açıklaması yapan Tez Koop-İş Sendikası Adana Şube Başkanı Mustafa Oğuz, "Henüz Kamu Çerçeve Protokolü imzalanmamışken, 28 Temmuz 2025 tarihinde, kemer sıkma politikalarının yalnızca işçiler için işletildiğini vurgulayarak grevimizi ilan etmiştik. Bugün, Kamu Çerçeve Protokolü imzalanmış olsa dahi, grev kararımızdan geri adım atmıyoruz. Çünkü toplu iş sözleşmesi altışar aylık ücret artışlarından ibaret değildir" dedi. ODTÜ YÖNETİMİNE ÇAĞRI: "EMEĞİNİN KARŞILIĞI VERİLMELİDİR" Henüz idari maddeleri ve çalışma koşullarını görüşecekleri bir toplu sözleşme masasının kurulmadığını belirten Oğuz, ODTÜ yönetimine seslendi. Oğuz "ODTÜ, akademisyeni, memuru, öğrencisi ve işçisiyle bir bütündür. ODTÜ'nün her bir bileşeninin insanca yaşama ve çalışma hakkı tanınmalı; ODTÜ işçilerine emeğinin karşılığı verilmelidir" diye konuştu. Tüm ODTÜ bileşenlerini ve emekçileri grevlerine destek olmaya çağıran Mustafa Oğuz, sözlerini şöyle tamamladı: "Alın terimizin karşılığı verilmediği sürece hizmet üretmeyeceğimizi; insan onuruna yakışır çalışma koşulları sağlanmadıkça grevimizi sürdüreceğimizi herkes tarafından bilinmesini istiyoruz.".

Türk-İş 4. Bölge Başkanı Gülnar: İşçinin mağdur edilmediği bir sözleşme oldu Haber

Türk-İş 4. Bölge Başkanı Gülnar: İşçinin mağdur edilmediği bir sözleşme oldu

Türk-İş 4. Bölge Başkanı Edip Gülnar, Kamuda 600 bin işçiyi ilgilendiren, Toplu İş Sözleşme görüşmelerinin bağıtlanmasının ardından yaptığı değerlendirmede “Geldiğimiz noktada işçinin mağdur edilmediği bir sözleşme gerçekleşti” dedi. BAŞKANLAR KURULU ADANA’DA TOPLANDI Her ay yapılan Başkanlar Kurulu toplantısı Türk-İş 4. Bölge Başkanlığında Edip Gülnar’in Başkanlığında Türk-İş’e bağlı Sendika Başkanlarının katılımı ile gerçekleşti. Yerel ve Ülke gündeminin ele alındığı toplantıda Sendikaların Adana Şube Başkanları, Kamuda imza altına alınan toplu iş sözleşmesinin iş yerlerindeki yansımasını Bölge Başkanı Edip Gülnar’a aktardılar. “İŞÇİNİN EMEĞİNİ KORUMAK İÇİN HER YOLU DENEDİK” Konuşmaların ardından genel bir değerlendirme yapan Türk-İş 4. Bölge Başkanı Edip Gülnar, “Uzun süren müzakerelerin sonucunda 600 bin kamu işçisini kapsayan Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokolü imza altına alındı. Zorlu bir süreç geride kaldı, Türk-İş olarak çok mücadele verdik işçinin emekçinin hak ettiği sözleşmeyi yapabilmek adına tüm yolları kullandık. 81 ilimizde basın açıklamaları, oturma eylemleri, işe gitmeme, iş yerini terk etmeme gibi eylemlerde bulunduk. Hükümetin, verdiği teklifleri kendi iç bünyemizde değerlendirdiğimiz gibi işçi kardeşlerimizin de görüşlerini alarak gelinen son durumu kamuoyu ile paylaştık. İş barışışının korunması, işçi kardeşlerimizin huzuru ve daha fazla mağdur olmaması için çok ta arzulamasak da sağduyulu davranın işçilerimizin yüzde 90’lara varan kesimin olurlarıyla, Kamu Kesimi Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Anlaşma Protokole imza attık. Başta da ifade ettiğim gibi geldiğimiz noktada işçi kardeşlerimizin, büyük bir bölümünün olurlarıyla bu noktaya gelindi” dedi. Türk-İş 4. Bölge Başkanı Edin Gülnar, çalışma hayatının içinde bulunduğu zorlukların aşılması, mevcut kazanımların üzerine yeni kazanımların alınması için birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekerek her çalışanın mutlak suretle sendikalı olması gerektiğine dikkat çekti. İşçinin, emekçinin üye olduğu sendikaya her koşulda sahip çıkması gerektiğini de ifade eden Gülnar, “Daha güzel günleri hep birlikte inşa etmek için safları sıklaştırmalı, örgütlü mücadelemize sekte uğratmadan birlikte daha aydınlık bir Türkiye için birlikte yürümeliyiz” ifadelerini kullandı.

Bakan Işıkhan: Kamu işçilerimize yönelik ‘Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü’nü sendikalar ile birlikte imzaladık" Haber

Bakan Işıkhan: Kamu işçilerimize yönelik ‘Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü’nü sendikalar ile birlikte imzaladık"

Karayolları, demiryolları, elektrik üretim santralleri, bakanlıklar, üniversiteler ve hastanelerin de aralarında bulunduğu kamu kurumlarındaki yaklaşık 600 bin işçiyi ilgilendiren 2025 yılı Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmeleri anlaşmayla sonuçlandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda basına kapalı gerçekleşen törende, TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ konfederasyonlarına bağlı sendikalar ile işveren tarafı anlaşmaya vardı. İŞTE İKİ YILLIK ZAM TAKVİMİ Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, imzalanan protokolle birlikte kamu işçilerinin iki yıl boyunca alacağı zam oranlarını sosyal medya hesabından duyurdu. Buna göre maaş artışları dört dönem halinde şu şekilde uygulanacak: 2025 ilk 6 ay: %24 2025 ikinci 6 ay: %11 2026 ilk 6 ay: %10 2026 ikinci 6 ay: %6 BAKAN IŞIKHAN: "ENFLASYONA EZDİRMEMEK ADINA ÖNEMLİ İYİLEŞTİRMELER İÇERİYOR" Bakan Işıkhan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Kamu işçilerimize yönelik ‘Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü’nü imzaladık. Çalışanlarımızı enflasyona ezdirmemek ve refahlarını korumak adına önemli iyileştirmeler içeren protokolün; kamu işçilerimiz ve çalışma hayatımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum," ifadelerini kullandı. "İŞÇİLERİMİZİN HAKLARINI KORUMAYA DEVAM EDECEĞİZ" Açıklamasının devamında sosyal diyalog vurgusu yapan Bakan Işıkhan, "Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bugüne kadar işçilerimizin haklarının korunarak artırılması için nasıl gayret ettiysek bundan sonrasında da aynı yaklaşımımızı devam ettireceğiz," dedi. Işıkhan, süreç boyunca destekleri için Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve TÜHİS'e teşekkür etti.

TÜRK-İŞ Başkanı Atalay hükümetin zam teklifini açıkladı: "Son kararı işçi verecek" Haber

TÜRK-İŞ Başkanı Atalay hükümetin zam teklifini açıkladı: "Son kararı işçi verecek"

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, hükümetle yürütülen kamu işçisi zam pazarlıklarında gelinen son aşamaya ilişkin açıklamalarda bulundu. Hükümetin son teklifini aldıklarını belirten Atalay, bu teklifin henüz imzalanmadığını, sadece bir tutanak olarak paraf edildiğini vurguladı. Atalay, "Bunu arkadaşlarımız alıp götürecek illere, ilçelere. Sendikalara, üyelerine soracaklar. İşçi bundan razıysa gelip 'evet' diyecekler. Razı değilse 'hayır' deyip yolumuza devam edeceğiz," diyerek son sözü işçinin söyleyeceğinin altını çizdi. Sendika başkanlarının Cumartesi günü öğleden sonraya kadar üyelerinden aldıkları geri dönüşleri TÜRK-İŞ'e ileteceği öğrenildi. İŞTE HÜKÜMETİN SUNDUĞU ZAM TEKLİFİNİN DETAYLARI Atalay'ın aktardığı teklife göre, ilk olarak günlük brüt çıplak ücreti bin 400 liranın altında olan işçilerin ücretleri bin 400 liraya yükseltilecek ve bu taban ücretin üzerine seyyanen 40 lira eklenecek. Bu düzenlemenin ardından, birinci altı aylık dönem için yüzde 24 oranında bir zam uygulanacak. İkinci altı aylık dönemde ise önce brüt çıplak ücrete 50 lira zam yapılıp, bu rakamın üzerine yüzde 11'lik bir artış daha eklenecek. Sonraki dönemler için ise sırasıyla yüzde 10 ve yüzde 6'lık zamlar ve bu oranları aşan enflasyon farkları ödenecek. Ayrıca, 1 Mart'tan itibaren geçerli olan sözleşmeler için yüzde 3,68'lik ilave bir zam daha teklifte yer alıyor. PRİM VE SOSYAL HAKLARA DA DÜZENLEME GELDİ Teklifin sadece çıplak ücretleri değil, diğer hakları da kapsadığı belirtildi. Ergün Atalay, yüzde 3,68'lik ilave zammın ikramiye ve sosyal haklar gibi bütün maktu ücretlere de uygulanacağını söyledi. Ayrıca diğer bütün işçilere yüzde 3 oranında ek prim verileceğini, yaklaşık 150 bin kişilik bir gruba ise yüzde 7 oranında prim uygulanacağını ifade etti. Atalay, taban ücret düzenlemesine rağmen ücreti düşük kalan iş yerlerinde işe giriş ücretlerinin de yeniden düzenleneceğini sözlerine ekledi.

TÜRK-İŞ: Açlık sınırı asgari ücreti geçti! Yoksulluk sınırı 86 bin TL'yi aştı Haber

TÜRK-İŞ: Açlık sınırı asgari ücreti geçti! Yoksulluk sınırı 86 bin TL'yi aştı

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (TÜRK-İŞ) her ay düzenli olarak yaptığı araştırmanın Temmuz 2025 sonuçları, çalışanların geçim mücadelesinin zorlaştığını bir kez daha ortaya koydu. Araştırmaya göre, Ankara'da yaşayan dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarını ifade eden açlık sınırı, 26.413 TL'ye yükseldi. Gıda harcamasının yanı sıra giyim, konut, ulaşım, eğitim gibi zorunlu diğer tüm harcamaları içeren yoksulluk sınırı ise 86.036 TL olarak hesaplandı. BEKAR BİR ÇALIŞANIN YAŞAMA MALİYETİ 34 BİN LİRAYA DAYANDI Araştırmada öne çıkan bir diğer kritik veri ise bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti oldu. Buna göre, tek başına yaşayan bir çalışanın geçimini sağlayabilmesi için gereken aylık tutar 33.982 TL'ye ulaştı. Bu rakam, mevcut asgari ücretin binlerce lira üzerinde kalarak, bekar bir çalışanın dahi gelirinin temel ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kaldığını gösterdi. MUTFAKTAKİ AYLIK ARTIŞ YÜZDE 1,14 TÜRK-İŞ'in verilerine göre gıda fiyatlarındaki artışı ifade eden "mutfak enflasyonu" verileri de geçim yükünün arttığını teyit etti. Temmuz 2025 itibarıyla gıda harcamalarındaki artış oranları şu şekilde gerçekleşti: Aylık Artış: Bir önceki aya göre %1,14 Son 12 Aylık Artış: %37,32 Yılın İlk 7 Aylık Artışı: %25,28 TÜRK-İŞ: "ASGARİ ÜCRET GEÇİM SAĞLAMAKTAN UZAK" TÜRK-İŞ, araştırma sonuçlarıyla ilgili yaptığı değerlendirmede, yürürlükte olan asgari ücretin, vatandaşların aileleriyle birlikte temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir gelir olma niteliğinden uzaklaştığını vurguladı. Açıklamada, "İnsan onuruna yaraşır bir yaşantıyı sürdürmek için gerekli olan ve ücretli çalışanların ağırlıklı bir kesiminin haneye giren tek geliri olan asgari ücret ile bir ailenin temel gıda harcamasını karşılayabilmesi mümkün değildir" ifadelerine yer verildi.

Koop-İş Sendikası Adana Şubesinde Rasim Mart yeniden başkan seçildi Haber

Koop-İş Sendikası Adana Şubesinde Rasim Mart yeniden başkan seçildi

Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikası’nın 15’nci Olağan Genel Kurulu kentti bir otelde yapıldı. Tek liste halinde gidilen genel kurulda mevcut Şube Başkanı Rasim Mart, güven tazeleyerek yeniden Başkan seçildi. Genel Kurul saygı duruşu ve istiklal marşının okunmasıyla başladı. Divan Başkanlığını Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Koop-İş Genel Başkanı Eyüp Alemdar, yaparken genel kurula Türk-İş 4. Bölge Başkanı Edip Gülnar, Türk-İş’e bağlı Sendikaların Adana Şube Başkanları da katıldı. Genel Kurulda, Türk-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Koop-İş Genel Başkanı Eyüp Alemdar, ekonomik kriz, toplu sözleşme görüşmelerindeki tıkanma ve sendikal mücadeleye dair açıklama yaptı. “Ekonomik koşullar işçiler için zor günler getiriyor” Genel Başkan Yardımcısı ve Koop-İş Genel Başkanı Eyüp Alemdar, “TÜRK-İŞ Kamu Koordinasyon Kurulu, Uzun zamandır Hükümet adına sözleşmeleri yürüten Çalışma Bakanlığı ve işveren sendikası TÜHİS ile Pazarlıkları sürdürüyor. Yapılan uzun müzakereler sonucunda, Hükümet son olarak 1400 TL’nin altında kalan günlük ücretin Bu rakama çekilmesi, 1400 TL ve üzerindeki ücretlere Günlük 40 TL seyyanen zam verilmesi, Birinci altı ay için yüzde 24, Diğer altı aylar için de Gerçekleşen enflasyon oranında zam yapılması Şeklinde bir teklifte bulundu. Bu teklif de, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından Bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu. TÜRK-İŞ olarak yaptığımız değerlendirmede, Bu oranlar makul bulundu. Ancak sosyal haklarla ilgili bazı pürüzlerin giderilmesi için Görüşmelere devam edildi. Bu teklifin ardından Hiçbirimizin beklemediği, ummadığı bir gelişme yaşandı. Ne yazık ki, ekonomi yönetimi İkinci, üçüncü ve dördüncü altı aylarda Gerçekleşen enflasyon oranının Kamu işçilerine verilmemesi yönünde bir baskı uygulayarak İkinci altı ay için Yalnızca yüzde 10’luk bir oranı teklif etti. Bunun üzerine TÜHİS ve Çalışma Bakanlığı Son teklifi geri çekti. Uzun yıllardır sendika yöneticiliği yapıyorum. Yüzlerce toplu sözleşme gördüm, müzakere ettim, imzaladım. İnanın bana, Hayatımda ilk kez böyle bir duruma tanıklık ediyorum. Ülkemizin içinde bulunduğu koşullar nedeniyle Bu sürecin zorlu geçeceğini biliyorduk. Ben de yaptığımız çeşitli toplantılarda İşimizin kolay olmadığını, Hatta sürecin çok zor geçeceğini defalarca dile getirdim. Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar nedeniyle istediğimiz oranlara ulaşmakta zorlanacağımızı Çeşitli vesilelerle söyledim. Hükümetin uyguladığı sıkı para politikası gereğince İşçileri, memurları, emeklileri ve asgari ücretlileri Zor günlerin beklediğini defalarca ifade ettim. Çünkü yaşadığımız süreç Hiçbirimiz için kolay değil. Dünyanın her yerinde yaşanan kaos, Küresel ekonomik düzende ortaya çıkan çalkantılar, Savaşlar, iç karışıklıklar, göçler… İnanın bana, bunların hepsi Bizim ekmeğimize doğrudan etki ediyor. Dünyada yaşanan her olumsuz gelişmenin sonunda, Bizler de sıkıntılı günlerin içinden geçiyoruz” diye ifade etti. “Enflasyon ve vergiler kazanımlarımızı hızla eritiyor” Eyüp Alemdar, “Son dönemde, Küresel bir kriz yaşanıyor. Yalnızca ülkemizde değil, Dünyanın birçok ülkesinde bu krizin etkiler görünüyor. Sorunlar çözülmek bir yana, Her geçen gün katlanarak artıyor. Avrupa ülkelerinde, Özellikle Çin’in müdahil olduğu gelişmelerle birlikte, yaşanan ticaret savaşları sonucunda. Büyük bir kriz var. Dev gibi fabrikalar bir, bir kapanıyor, On binlerce işçi işsiz kalıyor. Ne yazık ki böylesi dönemlerde, Yaşanan her türlü olumsuzluğun, krizin faturasını Tüm dünyada emekçiler ödüyor. Ülkemizde de yaşanan ekonomik sorunlar nedeniyle, Emeğiyle geçinenler, Yani toplumun büyük bir kesimi, Ekonomik olarak zor günlerden geçiyor. Kapanan ya da daralan işyerleri nedeniyle Binlerce insan işsizlikle yüz yüze geliyor. Özellikler tekstil ve diğer bazı sektörlerde yaşanan daralma, İhracattaki düşüş, Tehlike çanlarının bizim için de çalmasına neden oluyor. Biz çalışma yaşamında, Bundan kısa bir süre öncesine kadar, Başka sorunları, başka konuları konuşurken, Artık bunları dile getiremiyoruz bile. Çünkü biz artık bugün, Evine ekmek götürmekte zorlanan milyonları, Pazarda filesini dolduramadan evine dönenleri, Çocuğuna harçlık veremeyenleri konuşuyoruz. Bir türlü durmayan enflasyonu, Hayat pahalılığını konuşuyoruz. Biz bugün, Eriyen ücretlerimizi konuşuyoruz. Yaşanan ekonomik kriz nedeniyle, Bir yandan kayıplarımız artarken, Her gün artan fiyatlar karşısında, Alım gücümüz düşerken, Bir de yürürlükteki vergi sistemi nedeniyle Soframızdan neredeyse her gün, Bir dilim ekmek daha azalıyor. Her fırsatta dile getirdiğimiz gibi, biz ne kadar başarılı sözleşmeler yapsak da, Ne kadar yüksek zam oranlarına imza atsak da, Enflasyon, hayat pahalılığı ve vergiler nedeniyle Elde etiğimiz kazanımlarımız kısa sürede eriyor” şeklinde konuştu. “Kızılay Meydanı’nda hakkımızı alana kadar oturacağız” Eyüp Alemdar, “TÜRK-İŞ yönetim kurulu olarak, Pazartesi günü Başkanlar Kurulunu Olağan üstü toplantıya çağırdık Yeni eylem takvimini açıklayacağız. Bu kez biz de eylemin içinde olacağız. Profesyonel yöneticiler olarak, Gidip Kızılay Meydanında oturacağız Ve hakkımızı alana kadar da kalkmayacağız. Sizler de 81 ilimizde bize katılacaksınız. Kent meydanlarında oturacaksınız, Bize yapılan bu haksızlığa karşı Sesinizi yükselteceksiniz. Hep birlikte direneceğiz. Biz artık bedel ödemekten bıktık. Artık sorumlusu olmadığımız krizlerin Mağduru olmaktan usandık. Bakın Biraz önce vergi diliminden söz ettim. Artık herkes kabul ediyor ki, Bugün emekçilerin üzerinde Büyük bir yük oluşturan vergiler nedeniyle Ücretlerimiz her geçen gün eriyor. Yılda 12 ay çalışıyoruz, Elimize 10,5 aylık ücret geçiyor. Ülkemizdeki gelir vergisinin yüzde 65 civarındaki kısmı, Emekçiler tarafından karşılanıyor. Avrupa Birliği ortalaması yüzde 35 olan Dolaylı vergi oranı, Ülkemizde yüzde 65’ten fazla gerçekleşiyor. Hem ücretlerimizden kesilen Hem de ödediğimiz dolaylı vergilerle, Bütün vergi yükü biz çalışanların omuzunda. Buradan bir kez daha söylüyorum… Bizim talebimiz çok açık, çok net. Biz, adil bir vergi düzenlemesinin yapılmasını, Anayasamızda belirtildiği gibi Çok kazanandan çok, Az kazanandan az vergi alınmasını talep ediyoruz. Biz, Ocak ayında aldığımız ücreti Aralık ayında da almak istiyoruz. Biz adil bir vergi düzeni istiyoruz. Biz bu vergi konusunun peşini bırakmamaya kararlıyız. O nedenle eylemlerimize devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi. “Koop-İş, 121 bin üye sayısıyla Türkiye’nin en büyük 5. sendikası oldu” Alemdar, “Biraz fazla karanlık bir tablo çizdiğimin farkındayım. O nedenle biraz da iyi gelişmelerden söz etmek istiyorum. Bakın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Üç gün önce sendikal istatistikleri açıkladı. Gururla söylüyorum ki, 2024 sonu itibariyle EYT ve diğer nedenlerle on binin üzerindeki arkadaşımızın Emekli olmalarına rağmen Koop-İş Sendikası, 121 bin 987 üyesiyle İşkolunda birinci TÜRK-İŞ Konfederasyonu içinde ikinci Tüm sendikalar içinde beşinci büyük sendika olmayı başardı. Yalnızca Bizim Sendikamız değil, Tüm sendikaların üye sayılarını mutlaka arttırması, Ülkemizde sendikalaşma oranının yükselmesi gerekmektedir. 2003 yılında yalnızca 9 bin üyeyle başladığımız Bu uzun ve zorlu serüveni, Bugün bu sayıyla taçlandırmanın Mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Bu süreçte emeği geçen herkese, teşekkür ediyorum. İşçi sınıfının sorunları çok fazla görünüyor. Ancak bu sorunların hepimizin sorunu olduğunu biliyoruz. Tüm sorunlarımız, tüm sıkıntılarımız ortak. Bu sorunların çözümü ise birlikte, Güçlü bir mücadele vermekten geçiyor. Biz, Demokratik platformlarda, Vergi dilimlerine, kıdem tazminatına, Yoksulluğa, örgütlenmeye, işsizliğe, iş kazalarına, Emeğin hak ettiği değere ulaşmasına engel olan Tüm yaptırımlara karşı ortak bir ses çıkaracağız. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, Bu Cumhuriyeti kuranlara, yaşatanlara olan şükran borcumuzu işçi sınıfını insan onuruna yakışan Yaşam koşullarına ulaştırarak ödeyeceğiz. Birlikteliğimizle tüm engelleri aşacak, Her bir emekçinin desteğiyle mücadelemizi güçlendireceğiz. O nedenle, Bir kez daha yüksek sesle söylüyoruz. Biz, Hak ve özgürlüklerimizi sonuna kadar kullanacağımız Demokratik bir ülkede, Sendikal haklarımızı kullanmak, Özgürce örgütlenebilmek, Sendikamızın çatısı altında, Kendimizi güvende hissetmek istiyoruz. Biz, Özgür toplu pazarlık düzeninde, Hakkımızı sonuna kadar almak, Üyelerimizi hak ettikleri refah seviyesine ulaştırmak istiyoruz. Biz, Az kazanandan az, Çok kazanandan çok vergi alınmasını istiyoruz. Biz, İş kazalarında can vermek istemiyoruz. Biz, bu ülkede çalışmak, üretmek, Ancak ürettiğimizi hakça paylaşmak istiyoruz. Biz, İnsanca yaşamak istiyoruz" dedi. Konuşmaların ardından seçime geçildi. Adana, Mersin, Osmaniye ve Hatay’dan gelen delegeler oylarını kullandı ve mevcut Şube Başkanı Rasim Mart, 135 delegenin büyük bir oy çokluğunu alarak yeniden Başkan seçildi, Başkan Rasim Mart’ın Yönetim Kurulu ise şu isimlerden oluştu: Şube Sekreteri: Feyzeddin Soylu, Şube Mali Sekreteri: Yılmaz Ayaz, Şube Teşkilat Sekreteri: Emrah Türkmen ve Şube Eğitim Sekreteri Ömer Cinoğlu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.