Yargı Haberleri - Son Dakika Yargı Haber Güncel Gelişmeler

10. Yargı Paketi Adalet Komisyonu’ndan geçti: Ceza süreleri artırılıyor, konutta infaz kapsamı genişliyor

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu, kamuoyunda "10. Yargı Paketi" olarak adlandırılan "Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi"ni görüşerek kabul etti. Teklifin yasalaşması halinde ceza hukuku ve infaz rejiminde önemli değişiklikler hayata geçecek. NOTERLERE YENİ DİSİPLİN CEZALARI ÖNGÖRÜLÜYOR Kabul edilen teklife göre, noterlerin sıfat ve görevlerinin gereklerine uymayan hal ve hareketlerinin tespit edilmesi durumunda, eylemin niteliğine göre uyarma, kınama, para cezası, geçici olarak işten çıkarma ve meslekten çıkarma gibi disiplin cezaları verilebilecek. SUÇA TEŞEBBÜS VE KASTEN YARALAMA CEZALARINDA ARTIŞ Teklif, bazı suçlarda cezaların artırılmasını da içeriyor: Suça Teşebbüs: Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası gerektiren suçlara teşebbüs halinde faile verilen 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası, 14 yıldan 21 yıla kadar; müebbet hapis cezası gerektiren suçlara teşebbüste ise 9 yıldan 15 yıla kadar olan hapis cezası, 10 yıldan 18 yıla kadar şeklinde yeniden düzenleniyor. KASTEN YARALAMA: Basit kasten yaralama suçunun cezası 1 yıl 6 aydan 3 yıla kadar hapis olacak. Mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması, konuşmasında sürekli zorluk, yüzünde sabit iz, yaşamını tehlikeye sokan bir durum veya gebe bir kadına karşı işlenip çocuğunun vaktinden önce doğmasına neden olunması halinde verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 yıldan 4 yıla çıkarılıyor. Kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması durumunda, kırık veya çıkığın hayati fonksiyonlardaki etkisine göre uygulanacak hapis cezasının alt sınırı 5 yıldan 6 yıla yükseltiliyor. Fiilin, mağdurun iyileşme olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine, duyularından veya organlarından birinin işlevini yitirmesine, konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına, yüzünün sürekli değişikliğine veya gebe bir kadına karşı işlenip çocuğunun düşmesine neden olması halinde verilecek hapis cezasının alt sınırı 5 yıldan 6 yıla; eğer bu fiil aynı zamanda vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına da neden olmuşsa, kırık veya çıkığın hayati fonksiyonlardaki etkisine göre cezanın alt sınırı 8 yıldan 9 yıla yükseltiliyor. TEHDİT VE TRAFİK SUÇLARINA DAHA AĞIR YAPTIRIMLAR Tehdit: Tehdit suçunun cezası altı aydan iki yıla kadar hapis olacak. Kadına karşı işlenmesi halinde ceza dokuz aydan az olamayacak. Tehdidin silahla, suç örgütü aracılığıyla veya benzeri ağırlaştırıcı nedenlerle işlenmesi durumunda hapis cezasının üst sınırı 5 yıldan 7 yıla çıkarılıyor. Silahla Ateş Etme / Patlayıcı Kullanma: Ses ve gaz fişeği atabilenler dahil silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullananlar 1 yıldan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılacak. Trafik Güvenliğini Tehlikeye Atma: Bu suçtan verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya yükseltiliyor. Alkollü veya Uyuşturucu Madde Etkisiyle Araç Kullanma: Bu suçtan verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 6 aya çıkarılıyor. CEZALARIN İNFAZINDA ÖNEMLİ DEĞİŞİKLİKLER Kanun teklifi, cezaların infazı konusunda da yeni düzenlemeler getiriyor: Çocuk Hükümlüler: İnfazlarına önce çocuk kapalı ceza infaz kurumunda başlanacak, belirli bir süre sonra ise çocuklar eğitim evlerine gönderilecek. Koşullu Salıverilme: Hükümlünün koşullu salıverilmeden yararlanabilmesi için, koşullu salıverilme tarihine kadar infaz kurumunda geçirmesi gereken sürenin en az onda birini (ve beş günden az olmamak üzere) infaz kurumunda geçirmesi gerekecek. KONUTTA İNFAZ (EV HAPSİ) SINIRLARI GENİŞLETİLİYOR: Kadın, çocuk veya 65 yaşını bitirmiş kişiler için 1 yıl olan konutta infaz sınırı üç yıla, 70 yaşını bitirenler için 2 yıl olan süre dört yıla, 75 yaşını bitirmiş kişiler için 4 yıl olan süre ise beş yıla yükseltilecek. Yeni bir düzenlemeyle, 80 yaşını bitirmiş kişilerin cezalarının altı yılını konutlarında infaz edebilmesi sağlanacak. Ayrıca, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum olanlar hariç, ceza infaz kurumu şartlarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği tespit edilen hükümlülerin cezasını konutunda çekebileceğine infaz hakimi tarafından karar verilebilecek. Adalet Komisyonu'ndan geçen kanun teklifinin önümüzdeki günlerde TBMM Genel Kurulu'nda görüşülerek oylanması ve yasalaşması bekleniyor.

İmamoğlu hakkında "Gizli ilişki" ve lüks hediyeler iddiası yargıya taşındı!

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, milli voleybolcu Derya Çayırgan ile ilişki yaşadığı ve Çayırgan’a lüks araç ile iki daire hediye ettiği iddiası gündemi sarstı. İddialar sonrası Çayırgan’ın avukatı Kemal Kaynak sert bir açıklama yaparak, konuyu yargıya taşıdıklarını ve iftira kampanyasına karşı tüm hukuki adımların atıldığını duyurdu. HEDİYELER SÖZ KONUSU! Voleybolcu Derya Çayırgan’ın adı son günlerde sosyal medyada ve bazı haber platformlarında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilişki yaşadığı ve kendisine bir Audi Q3 ile iki daire hediye edildiği iddialarıyla gündeme geldi. İddialara göre, Çayırgan’a Beylikdüzü ve Kadıköy’de olmak üzere iki daire ile bir Audi Q3 marka araç verildi. İlişkinin, İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’nun bilgisi dışında yürütüldüğü öne sürüldü. AVUKAT AÇIKLAMA YAPTI! Ancak tüm bu iddialara karşı, Derya Çayırgan’ın avukatı Kemal Kaynak tarafından yazılı ve sosyal medya üzerinden kapsamlı bir yalanlama geldi. Kaynak, iddiaları “mesnetsiz ve aşağılık iftiralar” olarak nitelendirdi ve şu açıklamayı yaptı: “Müvekkilimiz Derya Çayırgan hakkında sosyal medyada dolaşan ahlak dışı iddialar tarafımızca büyük bir üzüntüyle karşılanmıştır. Müvekkilimiz tüm kariyeri boyunca disiplinli yaşam tarzı ve dürüstlüğüyle bilinen, uluslararası düzeyde Türkiye’yi temsil etmiş bir milli sporcudur.” Avukat Kaynak, Çayırgan’ın ev ve araç edinimlerinin tamamının kişisel birikimleri ve bankalardan kullanılan kredilerle gerçekleştiğini vurgulayarak, "Hiçbir kişi, kurum ya da yapının desteğine dayanmayan bu birikim; yıllarca süren özverili çalışmanın bir ürünüdür" dedi. NE OLMUŞTU? İlk olarak Uçankuş’un haberleştirdiği iddialar, Ekrem İmamoğlu’nun özel hayatı üzerinden siyasi ve etik tartışmaları alevlendirmişti. İddialar, İBB’nin şeffaflık politikalarına ve kamu kaynaklarının kullanımına dair soruları da beraberinde getirdi.

10. Yargı Paketi Meclis Yolunda: Af Yok, İnfaz ve Denetimli Serbestlikte Değişiklik Var

Adalet Bakanlığı'nın uzun süredir üzerinde çalıştığı ve kamuoyunun merakla beklediği 10. Yargı Paketi’nde sona gelindi. Yeni infaz düzenlemeleri içeren paketin önümüzdeki haftalarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulması ve yaz aylarından önce yasalaşması bekleniyor. Hükümet kaynaklarına göre bu yeni düzenleme, ceza adalet sisteminde önemli değişiklikler getirecek. Af Yok, Cezaevine Alternatif Düzenlemeler Var Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yargı paketine ilişkin yaptığı açıklamada “Genel af veya kısmi af gündemimizde yok” ifadelerini kullanarak, kamuoyunda sıkça gündeme gelen af beklentilerine net bir yanıt verdi. Bakan Tunç, yeni düzenlemenin daha çok hasta ve yaşlı hükümlüler için alternatif infaz yollarını içerdiğini belirtti. Ayrıca, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işlemiş ancak cezası kesinleşmemiş olan hükümlülerin de COVID-19 izin düzenlemesinden yararlanamaması nedeniyle oluşan mağduriyetin, Meclis takdiriyle değerlendirmeye alınabileceğini ifade etti. Denetimli Serbestlik Süresi Uzuyor Yeni düzenlemede denetimli serbestlik süresine dair önemli bir değişiklik de dikkat çekiyor. Mevcut uygulamada 1 yıl olan bu süre, belirli suçlar için 2 yıla kadar çıkarılabilecek. Bu adımın amacı, hükümlülerin topluma uyum sürecini daha etkili bir şekilde yönetmek. Hangi Suçlar Kapsam Dışında Kalacak? Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan düzenleme kapsamında bazı suçlar kapsam dışında bırakılacak. Kapsam dışı suçlar şunlar: Terör suçları Cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar Kadına yönelik şiddet Uyuşturucu ticareti Yargı Süreçleri Hızlanacak Yargı paketi sadece infaz düzenlemeleriyle sınırlı kalmayacak. Hukuk ve idari yargılama süreçlerini hızlandırmaya yönelik ek bir paketin de yaz aylarında Meclis’e sunulması planlanıyor. Bu adımların, adaletin daha hızlı işlemesini ve mahkeme yükünün hafifletilmesini sağlaması hedefleniyor. TBMM Gündemine Ne Zaman Gelecek? Yargı paketinin TBMM’ye önümüzdeki haftalarda sunulması bekleniyor. Komisyonda yapılacak görüşmelerin ardından Genel Kurul’da oylamaya geçilecek. Sürecin hızla işlemesi durumunda, yeni infaz düzenlemesi yaz tatili öncesinde yürürlüğe girebilir.

Adana'dan yüksek sesle 'Ceza Artsın!' Yeni yargı paketi düğün magandalarına ve trafik terörüne dur diyecek

Toplum güvenliğini tehdit eden magandalığa karşı hükümetten radikal bir adım geliyor. Yeni yargı paketinde hem düğünlerdeki silahlı kutlamalar hem de trafikteki tehlikeli hareketler ciddi yaptırımlarla karşılık bulacak. Düzenlemeye göre düğün, nişan ve asker uğurlamalarında havaya ateş edenler 10 yıla kadar hapis cezası alabilecek. HAVAYA ATEŞ EDENE 10 YILA KADAR HAPİS Yeni düzenlemeyle birlikte, halk arasında "düğün magandası" olarak anılan kişilere göz açtırılmayacak. Özellikle toplu organizasyonlarda, düğün, nişan ya da asker uğurlaması gibi etkinliklerde silahla rastgele ateş açanlara 10 yıla kadar hapis cezası verilecek. Meskun mahalde silahla veya kuru sıkı tabanca ile ateş açanlar ise 5 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalacak. Ayrıca, ruhsatsız tüfek taşıyanlara 30 bin TL, izinsiz kuru sıkı bulunduranlara ise 20 bin TL para cezası kesilecek. YÜREK YAKAN ÖRNEK: KEMAL AZGIN OLAYI Adana’nın Kozan ilçesinde, 9 yaşındaki Kemal Azgın’ın düğünde maganda kurşunuyla hayatını kaybetmesi olayın vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. Failin hâlâ yakalanamaması ise kamuoyunda büyük tepkiye yol açtı. Yeni yasayla benzer acıların yaşanmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor. ADANALILAR: “CEZALAR CAYDIRICI OLMALI, DAHA DA AĞIRLAŞTIRILSIN” Düzenlemeye vatandaşlardan da destek geldi. Adanalı Ahmet Aksoy, “Yeni cezalar caydırıcı olacaktır. Ancak bu tür olayların tamamen bitmesi için daha da sert önlemler alınmalı” dedi. Benzer şekilde birçok vatandaş, cezaların arttırılmasının toplum güvenliği açısından olumlu bir adım olduğunu vurguladı. TRAFİK MAGANDALARINA DA GEÇİT YOK Yeni yargı paketinde yalnızca düğün magandaları değil, trafikte tehlike saçan sürücüler de hedef alındı. Makas atan, drift yapan, yol kesen, acil durum araçlarına yol vermeyen veya ehliyetsiz araç kullananlara ağır yaptırımlar geliyor. YENİ YARGI PAKETİNDE YER ALAN BAZI CEZALAR: Düğün, nişan ve asker uğurlamasında silahla ateş etme: 10 yıla kadar hapis Meskun mahalde silahla veya kuru sıkı ile ateş etme: 5 yıla kadar hapis Ruhsatsız tüfek bulundurma: 30 bin TL para cezası İzinsiz kuru sıkı taşıma: 20 bin TL para cezası Trafikte yol kesme: 3 yıla kadar hapis ve 1 yıl ehliyetten men Makas atma: 50 bin TL para cezası ve 1 yıl ehliyetten men Drift yapma: 80 bin TL para cezası Ehliyetsiz araç kullanma: 40 bin TL para cezası Acil araçlara yol vermeme: 20 bin TL para cezası Ölümlü kazada olay yerini terk etme: 1 ila 3 yıl hapis ve 2 yıl ehliyetten men Alkollü araç kullanma: 9 bin 267 TL'den 50 bin TL'ye kadar para cezası, 6 aydan 2 yıla kadar hapis Uyuşturucu etkisinde araç kullanma: 100 bin TL para cezası ve 5 yıl ehliyetten men

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Eski Türkiye’nin yargısına geri dönüş olmayacak"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni'ne katıldı. Erdoğan, törende yaptığı konuşmada Türk yargısının bağımsızlığını ve adaletin sağlanmasındaki hassasiyetlerini vurgularken, "Kimse kendini hukukun üstünde göremez" diyerek yargıya yönelik dış müdahalelere karşı kararlı bir duruş sergiledi. Ayrıca, yargı teşkilatındaki FETÖ etkisini temizleme çalışmalarının sürdüğünü ve yargı reformu paketleri ile adalet sisteminin daha da güçlendirileceğini belirtti. Yeni hakim ve savcılara başarı dileklerini ileten Erdoğan, adaletin her zaman vicdan ve hukukla sağlanması gerektiğini ifade etti. "Eski Türkiye’nin Yargısına Geri Dönüş Olmayacak" Erdoğan, yargının eski Türkiye'deki gibi ideolojik kamplara ayrılmasına ve vatandaşa tepeden bakılmasına asla izin verilmeyeceğini vurguladı. "Bizim milli ve manevi bünyemizde adalet, kalp gibi hayati bir rol üstleniyor" diyen Erdoğan, adaletin sadece hukukla değil, aynı zamanda vicdanla da sağlanması gerektiğinin altını çizdi. Yargı mensuplarından, adaletin doğru bir şekilde tecelli etmesini beklediğini ifade etti. "Kimse kendini hukukun üstünde göremez, Türk yargısı sadece Türk milleti adına karar verir" dedi. FETÖ'ye Karşı Temizleme Adımları Cumhurbaşkanı, yargı kurumunda FETÖ’ye karşı önemli adımlar atıldığını belirterek, adalet teşkilatının bünyesindeki virüslerin temizlenmeye devam edeceğini söyledi. Erdoğan, FETÖ'nün yargıdaki etkisini ortadan kaldırmak adına kararlı bir şekilde hareket ettiklerini ifade etti. Ayrıca, geçtiğimiz hafta açıklanan 4. Yargı Reformu Paketi ile adalet sisteminin güçlendirilmesi ve ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması için yeni adımlar atıldığını duyurdu. Yargının Bağımsızlığına Vurgu Cumhurbaşkanı, yargının dış müdahalelerden uzak, bağımsız bir şekilde Türk milleti adına karar vermeye devam edeceğini belirtti. "Yargıya parmak sallama, tehdit etme yoluna asla gitmedik" diyen Erdoğan, yargının işlemesi için gereken desteği her zaman verdiklerini ve vermeye devam edeceklerini ifade etti. Yeni Hakim ve Savcılara Başarı Dileği Konuşmasında, yeni atanan hakim ve savcı adaylarına da seslenen Erdoğan, adaletin her zaman insan odaklı olması gerektiğini vurguladı. "Vicdanları teskin edeceğinizden ve her dosyanın aynı zamanda bir insan olduğunu unutmayacağınızdan eminim" diyerek, yeni yargı mensuplarına başarılar diledi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında soruşturma başlatıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yeniden soruşturma başlatıldı. Başsavcılığın açıklamasına göre, İmamoğlu'nun bugün basın toplantısında, kamu davalarında görevli bilirkişilerden birinin açıklayarak, söz konusu şahsı soruşturma şüphelileri takip karar zorlaması amacıyla alenen hedef gösterilen iddialarda bulunuluyor. Bu durum, İmamoğlu'nun 'yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs' ve 'adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs' suçları kapsamında değerlendirildi. Başsavcılık, İmamoğlu'nun açıklamalarıyla ilgili olarak, yazılı ve görsel medyada benzer şekilde kişiler hakkında da gerekli tespitlerin bulunduğu soruşturma için İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne talimat verdi. İmamoğlu'nun, yargı değişikliklerini değiştirmek amacıyla yürüttüğü bu açıklamaların yasal sürecinin sağlıklı işlenmesine zarar verebileceği vurgulandı. EKREM İMAMOĞLU NE DEDİ? İmamoğlu, bugün Saraçhane'de gerçekleştirilen basın toplantısında S. B.'ın hakkında açıklamalar yaparak, yargılama sürecinin yaşandığını iddialarla ilgili hukuksuzlukların gündeme geldiğini dile getirdi. Ancak İmamoğlu'nun konuşmasında S.B.'ın kimliği ve vukuatlarına dair daha fazla bilgi verilmedi. İmamoğlu, adının "heybedeki turpun" olarak anıldığını belirterek, Bu ismin yargılamanın içinde yer alan çarpıklıkları simgelediğini söyledi.

Türkiye’yi sarsan yenidoğan çetesi skandalında yargılama süreci bugün başlıyor: 47 sanığa 17 bin yıl hapis istemi

Bugün, Türkiye’yi derinden sarsan yenidoğan çetesi skandalının yargılama süreci başlıyor. İstanbul ve Tekirdağ’daki hastanelerde, bebeklerin ölümüne neden olarak haksız kazanç sağlamak amacıyla yasa dışı sağlık uygulamaları gerçekleştiren suç örgütünün yöneticileri ve üyeleri hakim karşısına çıkacak. Skandalda, bebeklerin sağlık durumu yanıltıcı şekilde rapor edilerek SGK’dan fazla ödeme alınması ve bazı bebeklerin ihmali davranışlar sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili, 47 sanık hakkında toplamda 17 bin yıl hapis cezası talep ediliyor. Bebekler, Haksız Kazanç İçin Kurban Edildi Çetenin, anlaşmalı hastanelere bebek sevkleri yaparak SGK’dan haksız kazanç elde etmeyi amaçladığı, ayrıca bebeklerin sağlık durumlarını olduğundan daha ağır göstererek gereksiz tıbbi işlemler uygulayarak devlet kurumlarını dolandırdığı ifade ediliyor. Çetenin, bebeklerin ölümüne sebep olan ihmali davranışlar sonucu en az 10 bebeğin hayatını kaybettiği öne sürülüyor. İddianamede, çete lideri olarak gösterilen doktor Fırat Sarı ve suç örgütü üyelerinin, hastaların durumlarını evrak sahteciliğiyle değiştirerek SGK’dan daha fazla ödeme almayı hedeflediği belirtiliyor. Hastaların sağlık bilgilerini yanlış bildirerek, bazen sağlıklı bebekleri bile yoğun bakım ünitelerine alarak uzun süre hastanede tutmuşlar ve bu süre zarfında devlet hastanelerinden yüksek miktarda ödeme almışlar. Suç Örgütü Liderine 582 Yıla Kadar Hapis Talebi Yenidoğan çetesinin başındaki isimler arasında yer alan doktor Fırat Sarı ve İlker Gönen için, "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık" ve "resmi belgede sahtecilik" gibi suçlardan 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9 aya kadar hapis cezası isteniyor. Çetenin önemli üyelerinden biri olan ambulans şoförü Gıyasettin Mert Özdemir içinse, 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar hapis talep ediliyor. 350 Aile Mağduriyetini Bildirdi Olayın şok etkisi, bebeklerin ölümünü şüpheli bulan yaklaşık 350 ailenin başvurusu ile daha da derinleşti. Aileler, bebeklerinin ölümüne sebep olan ve görevini ihmal eden sağlık görevlilerinin cezalandırılmasını talep etti. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, başvurular üzerine her bir vakayı titizlikle incelemeye almış durumda. Savcıya Tehdit ve Yargı Bağımsızlığına Saldırı Skandalı soruşturan savcıya yönelik tehditler de büyük tepki çekti. Savcı Y.E.'yi makamında ölümle tehdit eden kişiler tutuklanarak soruşturma başlatıldı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Hiç kimse yargı mensuplarımızı tehdit edemez, bu tür tehditlere karşı sıfır tolerans gösteriyoruz" şeklinde bir açıklama yaparak yargı bağımsızlığının korunacağını vurguladı. Yargılama Süreci Bugün Başlayacak Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün başlayan yargılama sürecinde, 22'si tutuklu toplam 47 sanık suçlarının cezasını çekecek. Duruşmalar, kamuoyunun ve mağdur ailelerin dikkatli takibinde olacak.

Boşanma davalarında önemli değişiklik

AK Parti milletvekilleri tarafından hazırlanan 22 maddelik yeni yargı teklifi, bu hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı'na sunulması bekleniyor. Teklifte, boşanma davalarını etkileyen önemli bir düzenleme de yer alıyor. Boşanma davasının reddedilmesinin ardından, ortak hayatı sürdüremeyen çiftlerin yeniden dava açma süresi 3 yıldan 1 yıla indirilecek. Teklifin kabul edilmesi durumunda, Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinde yapılacak değişiklikle, boşanma sebeplerinden biriyle açılan davanın reddedilmesi ve bu kararın kesinleşmesinden sonra bir yıl geçmesi halinde, evlilik birliğinin temelden sarsıldığı kabul edilecek. Böylece, eşlerden birinin talebiyle boşanmaya karar verilebilecek. Hukukçular, bu düzenlemenin boşanma süreçlerini hızlandıracağını ve taraflar arasındaki ihtilafı azaltacağını ifade ediyor. Ayrıca, teklifin içeriğinde noterliklerin tatil günlerinde çalışması ve istinaftaki yargılama süreçlerine yönelik düzenlemeler de bulunuyor. Yargıda yapılacak bu yeniliklerin, Türkiye’deki boşanma istatistiklerini nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor.

Sağlık Bakanlığı'ndan "Yenidoğan Çetesi" hakkında açıklama

Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "yenidoğan çetesi" adıyla bilinen kişiler hakkında geçen sene cezai işlemler yapıldığı belirtilerek, söz konusu hastanelerin faaliyetleri hakkında başlatılan inceleme sonucu hukuki yaptırım süreçlerinin devreye alındığını duyurdu. Operasyon ve İncelemeler Açıklamada, olayın Mayıs 2023'te İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen bir operasyonla tespit edildiği belirtildi. Yapılan operasyon sonucunda ilgili kişilere karşı cezai işlemler uygulanmış ve konu adli makamlara iletilmiştir. Hukuki Yaptırımlar Sağlık Bakanlığı, söz konusu hastanelerin faaliyetleri hakkında başlattığı inceleme sonucunda hukuki yaptırım süreçlerinin devreye alındığını da duyurdu. Bakanlık,''Kamuoyunda 'yenidoğan çetesi' adıyla bilinen, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç elde ettikleri belirlenen kişilerle ilgili olay, Mayıs 2023’te İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü iş birliğiyle yürütülen bir operasyonla tespit edilmiş, cezai işlemler yapılmış ve konu adli makamlara iletilmiştir. Sağlık Bakanlığımız tarafından söz konusu hastanelerin faaliyetleri hakkında başlatılan inceleme sonucu hukuki yaptırım süreçleri devreye alınmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı olarak özveriyle görevini yerine getiren, insanların hayatını kurtaran ve şifa dağıtan sağlık çalışanlarımızın insanlık dışı davranışlarda bulunan kişiler sebebiyle töhmet altında kalmasına izin vermeyeceğiz. Yargıya intikal etmiş sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız" ifadeleri kullanıldı.

#Yargı