#Yüreğir Belediye Meclisi

İLKHABER-Gazetesi - Yüreğir Belediye Meclisi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yüreğir Belediye Meclisi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yüreğir Meclisi'nde Sayıştay raporu gerilimi: '29 kalemde mevzuata aykırılık var' Haber

Yüreğir Meclisi'nde Sayıştay raporu gerilimi: '29 kalemde mevzuata aykırılık var'

Adana Yüreğir Belediye Meclisi'nin gerçekleştirdiği son toplantıda gündem, Sayıştay denetçileri tarafından hazırlanan rapor oldu. AK Parti Grup Başkan Vekili ve Meclis Üyesi İrfan Sancaklı, meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada raporda yer alan bulguları detaylandırdı. Yönetimi uyararak rapordaki tespitlerin dikkate alınmasını isteyen Sancaklı, belediye bürokrasisinde bilgi akışında eksiklikler olduğunu savundu. "ÇOK BÜYÜK BİR İHMAL OLDUĞU ORTADADIR" Konuşmasına raporun şeffaflığına vurgu yaparak başlayan Sancaklı, sürecin takipçisi olacaklarını belirtti. Sancaklı, genel tabloyu şu sözlerle değerlendirdi: "Dün araçlar ve arsalarla ilgili ithamlar vardı. Ali Başkan da bunlarla ilgili kendi açıklamalarını yaptı. Ancak çok büyük bir ihmal olduğu ortadadır." "29 KALEMDE MEVZUATA UYGUN OLMAYAN İŞLEMLER VAR" Sayıştay raporunun detaylarına inen AK Partili meclis üyesi, belediyenin işleyişinde tespit edilen hataların sayısına dikkat çekti. Bürokratların konuyla ilgili net bilgi veremediğini öne süren Sancaklı, raporda toplam 29 farklı kalemde mevzuata aykırılık tespit edildiğini aktardı. EMLAK VERGİSİNDE SİSTEM ENTEGRASYONU EKSİKLİĞİ Sancaklı'nın gündeme getirdiği en önemli başlıklardan biri emlak vergisi muafiyetleri ve takibi konusundaki aksaklıklar oldu. Sistemsel eksikliklerin kamu zararına yol açtığını belirten Sancaklı, şu ifadeleri kullandı: "2406 kişi; şehit yakınları, engelli vatandaşlar ve tek evi olan dul vatandaşlar emlak vergisinden muaftır. Ancak ikinci ev aldıklarında bunu bildirmek zorundalar. Sayıştay, bu değişikliklerin hiç takip edilmediğini söylüyor. Belediyenin kimlik paylaşım sistemi, tapu-kadastro ve SGK ile entegre takip yapması gerekirken hiçbir kayıt bulunamamış." Sancaklı ayrıca, yabancı uyruklu mülk sahipleriyle ilgili süreçlerde ve haksız tahsilat konularında da sorunlar yaşandığını dile getirdi. Belediyenin gelir kalemlerindeki kayıplara da işaret eden Sancaklı, Şehir Hastanesi bölgesindeki reklam tabelalarını örnek gösterdi. Sayıştay'ın, hastane çevresindeki 46 tabeladan herhangi bir ücret tahsil edilmediğini raporladığını belirten Sancaklı, "Bunun izahı yok. Kayıt yok, tahsilat yok" eleştirisinde bulundu. "ARAÇLARIN KİMLERE TAHSİS EDİLDİĞİ BELLİ DEĞİL" Belediye araçlarının kullanımı ve takibi konusundaki düzensizliği de eleştiren İrfan Sancaklı, yetkisiz kullanım iddialarını gündeme taşıdı. Sancaklı, araç takip sisteminin kurulması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi: "Araçların kimlere tahsis edildiği belli değil. Bir havuz sistemi oluşturulmalı, araçlar izlenmeli. Sayıştay bunun suç niteliğinde olduğunu belirtiyor." "AMACIMIZ SUÇLAMAK DEĞİL" Konuşmasının sonunda eleştirilerinin yapıcı bir amaca hizmet ettiğini belirten Sancaklı, kimseyi doğrudan hırsızlık veya usulsüzlükle itham etmediğinin altını çizdi. Sancaklı sözlerini şöyle tamamladı: "Ben sadece tespitleri söylüyorum. Yüreğir halkına karşı sorumluluğumuz var. Bu eksikleri düzeltmeliyiz. İnşallah gelecek yıllarda Sayıştay'ın tebrik ettiği bir belediye oluruz."

İsrail’e tepki yağıyor Haber

İsrail’e tepki yağıyor

Bayram BULUT –Ahmet AKDENİZ ADANA (İLKHABER)- Adana’da İş Dünyası, siyasiler, Yüreğir Belediye Meclisi ve öğrenciler tarafından İsrail’in Filistin Halkına yönelik gerçekleştirdiği saldırıları kınadı. Adana Valisi öncülüğünde iş dünyası yöneticileri ve üyeleri, sivil toplum kuruluşları ve Cumhur İttifakı mensubu siyasi parti il başkanları ve yöneticileri açıklama yaptı. Sabancı Merkez Camii’nde Cuma namazı sonrası bir araya gelen kalabalık kitle burada basın açıklaması yaptı.  Hazırlanan açıklamayı Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç okudu. Bilgiç, masum insanlara yapılan saldırıları, vahşeti ve katliamı şiddetle kınadıklarını söyledi. Haksız saldırılardan derin endişe ve üzüntü duyduklarını dile getiren Bilgiç, “Bu vahşet ve katliamlar, insan haklarına, uluslararası hukuka açık bir şekilde meydan okumadır. Son günlerde yaşanan ve şiddeti artarak devam eden saldırılarda Filistinli bebekler, çocuklar, kadınlar, yaşlılar ve siviller hedef alınmış, vahşice katliamlar yapılmıştır. Bu durum hiç kimse için kabul edilemez ve dünya kamuoyu tarafından kesin bir şekilde lanetlenmeli ve kınanmalıdır. Çünkü savaşların kazananı olmaz” dedi.  Filistin’in kendi topraklarında hür ve bağımsız olarak yaşaması için barışçıl bir çözümün geliştirilmesini bu vahşet ve katliamların bir an önce son bulmasını beklediklerini aktaran Bilgiç, “Sivillerin korunması uluslararası hukukun temel bir ilkesidir ve her türlü şiddetten kaçınılmalıdır. Tüm dünyaya bu vahşet ve katliamların son bulması için acilen çaba göstermeleri çağrısında bulunuyoruz. İnsan haklarına saygı ve barışçıl bir çözüm bulunana kadar, Adananın sivil toplum kuruluşları olarak bu tür olayları şiddetle kınamaya ve sesimizi hiç durmadan yükseltmeye devam edeceğiz. Mazlumların, aklın ve barışın sesi ve savunucusu olduğumuzu tüm dünyaya birlikte göstereceğiz. Bir kez daha Katil İsrail’in Gazze’de sivilleri hedef alan saldırılarını, katliamlarını şiddetle kınıyor, lanetliyor, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet yaralananlara acil şifalar diliyoruz” diye konuştu. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİ İSRAİL’İ PROTESTO ETTİ Çukurova Üniversitesi öğrencileri de İsrail’i protesto etti. Öğrenciler adına konuşan Furkan Toramantekin, İsrail devlet değil, bir terör örgütü olduğunu söyledi. 7 Ekim Cumartesi günü, Filistin halkı, onlarca yıldır devam eden abluka, işgal ve zulme dur demek için iradesini ortaya koyduğunu aktaran Toramantekin, “Aksa Tufanı onlarca yıldır devam eden bu zulmün karşısında durmanın sembolik adı oldu. Filistin, dününde, bugününde hiçbir terazinin tartamayacağı kadar acılara ev sahipliği yapıyor. Avrupa’nın, Amerika’nın ve Batılı Devletlerin ortaya koyduğu değerler, Filistin söz konusu olunca tükendi. İnsan hakları bir masalın adı, demokrasi ise başından sonuna kadar hikâyeden ibaretmiş. Bu devletler kendileriyle birlikte bütün dünyayı uçurumun kenarına sürüklemeye devam ediyorlar. Dünyanın üç asırdır bu akıldan çektiği acılar tükenmek bilmiyor. Her gün insanlığa karşı bir suç daha işlenirken, Gazze’ye ölümden başka bir seçeneği reva görmüyorlar” şeklinde konuştu. Batının, uyuşturucu, alkolizm ve kapitalizmin kucağında yok olmuş haysiyeti, insanlığa derinden bir hastalık yaydığını dile getiren Toramantekin, “Amerika ve İngiltere’nin coğrafyamızda bıraktığı gayri meşru çocuğu İsrail, bütün şımarıklığı ile insanlığın şerefini ayaklar altına almaya devam ediyor.  İsrail, uluslararası toplumun bütün ümitlerini ağır bombardıman altında tarumar ediyor. Bugün Filistin’de yaşanan olaylar, kendi varlığını, başkasının yokluğu üzerine inşa eden Siyonizm’in neticeleridir. Siyonizm akidevi bir yol değil, tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. 2 milyonu aşkın insanın yaşadığı Gazze’ye bir damla suyu çok gören zalim İsrail, bütün dünyanın gözü önünde kadın, çocuk, mabet, hastane demeden saldırılarına devam ediyor. Bütün dünyanın kenardan seyrettiği bu soykırım girişimine Müslüman Gençler olarak seyirci kalmayacağız. Batının iki yüzlülüğüne, İsrail’in zulmüne, Müslüman devletlerin sessizliğine ve ince hesaplarına karşı, izzetli duruşumuzu sürdürmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Yapılanın savaş değil, soykırım olduğunu belirten Toramantekin, “Hakikatin güneş gibi üzerimizde bulunduğu bir dönemde, ihtiyatları, çıkarları ve haysiyetsizlikleri ile zulme destek veren taşeron Siyonistleri, tarih gibi, biz de unutmayacağız. Tüm dünya bilmelidir, Kudüs Müslümanların anneleri gibidir. Müslümanlar ona yapılanı hiçbir zaman unutmaz, yapılanların hesabının sorulacağı zamanı sabırsızlıkla beklerler. Unutmayınız ki bu bir savaş değil, soykırımdır.  Gazze dünyanın en büyük açık hava hapishanesinin adıdır. Bir farkla, bu hapishanenin mahkumları masumlardan oluşuyor. Filistinli Müslümanlar için acilen, insani yardım koridorları açılmalı, İsrail’e askeri ve diplomatik yaptırımların önü açılmalıdır. İsrail’de savaşmak üzere çifte vatandaşlığı bulunan Siyonistler Türkiye'ye dönmemeli, dönenler ise savaş suçlusu sıfatıyla yargılanmalıdırlar. Savaş suçlarına desteğini açıklayan taşeron Siyonistler yargılanmalı, bu desteği sosyal medya hesaplarından ifşa eden İsrail konsolosu, tasmasını taşıyan Amerika’ya, iade edilmelidir. İslam devletleri liderleri akıllarını başlarına almalı ve uyanmalıdırlar” dedi. YÜREĞİR BELEDİYE MECLİSİNDEN ORTAK BİLDİRİ Yüreğir Belediye Meclisi de, İsrail’in Filistin’de yapmış olduğu katliama karşı 20 Ekim 2023 tarihinde bütün parti gruplarının imzası ile ortak bildiri yayınladı.   Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkan Vekili Özdemir Gökdemir, Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkan Vekili İsmet Yüksel ve Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkan Vekili Rüçhan İlvan imzalı ortak bildiride şu ifadelere yer verildi; “Gazze'de Al Ehli ve Al Memedani hastanelerinin hedef alınması sonucunda yüzlerce Filistinlinin hayatını kaybetmesinden ve bir o kadarının da yaralanmasından derin üzüntü duyuyoruz. İnsanlık suçu olan bu saldırıları en şiddetli biçimde kınıyoruz. İsrail'in Gazze halkına karşı, uluslararası hukuka ve uluslararası insancıl hukuka aykırı saldırılarını artarak sürdürmesini esefle karşılıyoruz. Saldırılarda hayatlarını kaybeden Filistinli kardeşlerimize rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Yüreğir Belediye Meclisinin bütün parti grupları ve meclis üyeleri olarak bu vahşetin durdurulması için dünya parlamentolarını uluslararası toplum ve kuruluşlarını, tutum ve inisiyatif almaya davet ediyoruz.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.