Eski kaymakam Kılıç'a "nitelikli dolandırıcılık"tan verilen cezanın gerekçesi açıklandı
Adana'da ihale varmış gibi bazı kişilerden para alarak dolandırıcılık yaptığı iddiasıyla yargılanan eski Yüreğir kaymakamı Mustafa Kılıç'a, "nitelikli dolandırıcılık" suçundan verilen 70 yıl hapis ve 601 bin lira adli para cezasının gerekçeli kararı hazırlandı.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince, 28 Nisan'daki karar duruşmasında, tutuklu sanıklardan Kılıç'ın 70 yıl hapis ve 601 bin lira para cezası, Ö.A'nın da 50 yıl 10 ay hapis ve 408 bin lira adli cezasına çarptırıldığı, tutuksuz P.Y'nin ise beraat ettirildiği hükme ilişkin gerekçeli karar yazıldı.
Kararda, eski Yüreğir kaymakamı Kılıç ile Ö.A'nın, 6 Şubat 2023'teki depremlerden sonra Adana'nın afet bölgesi ilan edilmesini "fırsat bildikleri" belirtildi.Yüreğir Kaymakamlığı Sosyal yardımlaşma Dayanışma Vakfı ile yapılan yazışmalarda, depremzede vatandaşlar için herhangi bir ihtiyaç ya da gıda alım ihalesi ve tahsis edilmiş ödenek olmadığının belirlendiği aktarılan kararda, şu ifadeler kullanıldı:
"Mustafa Kılıç ve Ö.A'nın, 127 sayılı Cumhurbaşkanlığı OHAL Kararnamesi'nin bir kısım hükümlerini ilgililere kendi mizansenleri dahilinde farklı bir şekilde bildirdikleri, vakıf tarafından aşevi için yüklü miktarda alım yapılacağını, yaşanılan felaketin ve ülkenin içinde bulunduğu durumun koşulları gereği bu süreç içerisinde güvenilir tedarikçilere ihtiyaç duydukları algısıyla ortaya çıktıkları anlaşılmıştır. Doğrudan temin suretiyle gerçekleşen ihalelerin EKAP isimli ihale sistemine dahil edilmemesi nedeniyle denetim olanağının olmaması, sanık Mustafa Kılıç'ın böyle bir ihale ve alım olmadığını açıkça bilmesine rağmen ihale varmış gibi göstererek hiçbir yasal dayanağı olmadan kişisel hesabına nakdi teminat başlığı altında haksız kazanç oluşturacak meblağların gönderilmesini sağladığı anlaşılmıştır."
Kılıç'ın, haksız kazancı, makamını ve vatandaşların devlete olan inancını kötüye kullanarak sağladığı belirtilen kararda, "Sanığın, Ö.A'nın gerçekte böyle bir ihale olmadığını bilmesine, Cumhurbaşkanlığı veya Savunma Sanayi Başkanlığında hiçbir görevi olmamasına karşın eyleme dahil etmesi, görüşmelerde bulunarak karşı tarafa yapılan işlemlerin Cumhurbaşkanlığı kaynaklı ve yönetimli olduğu inancını yaymaya çalıştığı anlaşılmıştır." değerlendirmesi yapıldı.
Kararda, şunlar kaydedildi:
"Olayların gerçekleştiği sürecin ülkenin yaşadığı büyük bir deprem felaketinin hemen sonrası olması, sanıkların büyük bir profesyonellik ve çok kapsamlı bir mizansenle atılı suçu işlemeleri nedeniyle suç işleme kastlarının yoğunluğu birlikte dikkate alındığında, ceza tayinine gidilirken hakkaniyete uygun şekilde alt sınırdan uzaklaşılmış, birden fazla katılana karşı eylemin gerçekleşmiş olmasına karşın, eylemin tek bir malvarlığı değerine karşı işlenmiş olması yani özgülenmiş bir kasıt ve eylem nedeniyle zincirleme suç hükümleri uygulanmamıştır."
Sanık Kılıç'ın yaklaşık 3 aylık süreçte aynı mahiyette çok sayıda suç işlemesi ve yargılama sürecinde pişmanlık duyduğuna ilişkin bir durumun dosyaya yansımamış olması, sanık Ö.A'nın aynı suçu tekrar etmesi nedeniyle cezada takdiri indirim maddelerinin uygulanmadığı bilgisi kararda yer aldı.
Dava süreci
Yüreğir'de 12 Eylül 2022'den 24 Ağustos 2023'e kadar kaymakam olarak görev yapan Mustafa Kılıç'ın "kamu kurum ve kuruluşları ve benzeri tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçundan 16 kez olmak üzere 160 yıla, tutuklu sanık Ö.A'nın 9 kez olmak üzere 90 yıla ve tutuksuz sanık P.Y'nin 2 kez olmak üzere 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talebiyle hazırlanan iddianame, Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince 28 Nisan'da görülen karar duruşmasında sanıklardan Mustafa Kılıç, "kamu kurum ve kuruluşları ve benzeri tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçundan 70 yıl hapis ve 601 bin lira adli para cezasına, Ö.A. da 50 yıl 10 ay hapis ve 408 bin lira adli cezasına çarptırılmış, sanık P.Y'nin ise "yüklenen suçun, sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması" gerekçesiyle beraatine hükmedilmiş, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verilmişti.Heyet, Kılıç hakkında "belgede sahtecilik" suçundan Adana Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına da hükmetmişti.
