#yuva

İLKHABER-Gazetesi - yuva haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, yuva haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Hatay’da merhamet dersi: Kepçesini 27 gün çalıştırmadı, kumruların uçuşunu bekledi Haber

Hatay’da merhamet dersi: Kepçesini 27 gün çalıştırmadı, kumruların uçuşunu bekledi

Antakya’nın Narlıca Mahallesi’nde yaşanan olayda, geçimini hafriyatçılıkla sağlayan Bülent Kuyucu, park halindeki kepçesinin bomuna kumruların yuva yaptığını fark etti. Yuvayı bozmamak ve yavruların zarar görmesini engellemek için 27 gün boyunca işine ara verdi. Kumruların önce yumurtladığını, ardından yavruların dünyaya geldiğini belirten Kuyucu, süreci büyük bir sabır ve merhametle izledi. “Yuva yıkmadım, Allah da kimsenin yuvasını yıkmasın” 27 gün boyunca makinesine hiç kontak çevirmeyen Kuyucu, duygularını şu sözlerle ifade etti: Kepçesinin bomunun üzerine yuva yapan kumruların yavrularının 27 günün sonunda uçtuğunu ifade eden Bülent Kuyucu, "Bugün 27 gün oldu ve bu güne kadar kumrunun uçmasını bekledim. 27 gün sonra kumrular Allah'a şükür uçtu gitti. Sabah gelip baktığımda bomboştu. İlk zamanlarda iş makinesini lastiklerini değiştirmiştim. O günlerden bir yumurta vardı. Yumurtadan yavru çıktı ve uçmasını bekledim. Bayramın ikinci günü geldiğimde kontrol ettim. Yuvanın içinden yavru uçmaya çalışıyordu ama kendisine ellemedim. İnşallah zararsız ve yarasız uçup gider. Bugün sabah geldiğimde ise yuvada kumrular kalmamış, uçup gitmişler. Allah'a şükür ve yollarını bahtını açık eylesin. Sonuna kadar bekledik ve hayırlısı oldu. Allah kimsenin yuvasını yıkmasın. Ben bu kadar bekledim. Ben çok kişiye nasihat olarak söylüyorum. Yuva yıkmak asla iyi değil. Allah kimsenin yuvasını yıkmasın. Yuva yıkmayalım, yuva yapalım. Bugün tam 27 gündür iş makineme kontak vurmadım. 27 gündür iş makinem burada yatıyor. Allah hayırlı kısmet ederse inşallah yarın sabah sahaya çıkacağım. Yarın 28 gün sonra kontağımızı vurarak bismillah deyip sahaya çıkacağız. Bu süreç bir yandan iyi bir yandan da sıkıcı oldu. Bayram dolayısıyla biraz iş yoğunluğu vardı ama ben uçup gitmesini bekledim. Kurban olduğum kumru ve yavrusu, uçup gitti. Allah'a şükür bir mutlu ve sevinç içerisindeyim. Gerçekten de uçup gitmesine çok seviniyorum. Hep yuva yapalım yuva yıkmayalım" ifadelerini kullandı.

150 bin caretta caretta yavrusu denize ulaştı Haber

150 bin caretta caretta yavrusu denize ulaştı

ANTALYA (İLKHABER)-Akdeniz kıyılarında, nesli tükenme tehdidi altındaki caretta caretta yavrularının kumun altındaki yuvalarından çıkarak mavi sularla buluşma yolculukları büyük oranda tamamlandı. Avrupa'nın en önemli caretta caretta yuvalama alanlarından 30 kilometre uzunluğundaki Belek ve 16 kilometrelik Kızılot sahillerindeki akademisyen ve gönüllülerin kaplumbağa yavruları için tuttukları "yaşam nöbeti"nde de sona gelindi. Hacettepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Ekolojik Araştırmalar Derneği (EKAD) Başkanı Ali Fuat Canbolat öncülüğünde hazırlanan "Deniz Kaplumbağalarını İzleme ve Koruma Projesi" kapsamında mayısın başında bölgeye gelerek, her sabah erken saatlerde uyanıp öğle saatlerine kadar yuva ve yavru çıkışını takip eden gönüllü ekipler, Belek ve Kızılot sahillerinde yaklaşık 3 bin 150 caretta caretta yuvası tespit etti. Bölgede kalan birkaç yuva için hala çalışmalarını sürdüren ekipler, bu yıl yuvalardan 150 bin yavrunun denizle buluştuğunu kayda geçti. - 15 farklı ülkeden 80 kişi görev yaptı EKAD Kızılot Bölgesi Proje Sorumlusu Biyolog Fatih Polat, AA muhabirine, her sabah bölgeye gelen akademisyen ve gönüllülere belirli sorumluluk alanları vererek toplam 46 kilometrelik Belek ve Kızılot sahilini yürüdüklerini söyledi. Sahillerdeki yuvaları tespit ederek numara verdiklerini ve GPRS ile işaretleme yaparak yuvayı koruma altına aldıklarını belirten Polat, "Zamanı gelen yuvaların kontrol açışlarını yapıyoruz. Yuvalardaki yumurta kabuklarından yola çıkarak denize ulaşan yavru sayısını tespit ediyoruz. Her yuvayı tek tek raporlayıp yavru sayısını derneğin veri bankası ile Bakanlığa iletiyoruz." dedi. İki sahilde yapılan çalışmaların caretta carettaların neslinin devamı için önemli olduğuna dikkati çeken Polat, "Denize ulaştırdığımız 1000 yavrudan sadece 1 ya da 2'si erginliğe ulaşıyor ve yıllar sonra aynı sahile gelerek yuva yapıyor. Bu yıl iklim değişikliği nedeniyle ağustosta bile ergin bireyler sahile gelerek yuva yaptı. Bu nedenle daha yavruların denizle buluşmadığı yuvalarımız var. Bir süre daha bölgede kalıp çalışmalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu. Yıllardır yaptıkları eğitim ve bilgilendirme çalışmaları sayesinde bölgede caretta carettaların korunması için farkındalık oluşturmayı başardıklarını anlatan Polat, bu sayede her yıl yavru ve yuva sayısında iklim koşullarına bağlı olarak belli bir rakamı koruduklarını kaydetti. Polat, bu yıl iki sahilde 15 ülkeden 80 gönüllünün görev yaptığını ifade etti.

Leyleklerin 64 yıldır yuva yaptığı minare de depremde yıkıldı Haber

Leyleklerin 64 yıldır yuva yaptığı minare de depremde yıkıldı

KAHRAMANMARAŞ (AA) - DURMUŞ GENÇ/TUNAHAN AKGÜN - "Asrın felaketi" olarak nitelendirilen 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen Elbistan'da yaklaşık 64 yıldır leyleklere ev sahipliği yapan minare gördüğü ağır hasar sonrası yıkılınca baharda kuşları bekleyen bölge halkı da üzüntü yaşadı.Kırsaldaki Çiçek Mahallesi Merkez Camisi minaresinin alemindeki yuva, baharın gelmesiyle yıllardır leylekleri konuk ediyordu. 1959 yılından beri aynı yuvayı kullanan leylekler, köyün de sembolü haline gelmişti.Çiçek Mahallesi sakinleri, leyleklerin gelmesiyle her yıl aynı coşkuyu yaşarken Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki ilk depremde minare üzerinde duran leyleklerin yuvası yıkıldı. Aynı gün yaşanan Elbistan merkezli depremde ise minarenin bir bölümü daha ağır hasar aldı. İnceleme sonrası tehlike oluşturacağı için minare ekipler tarafından tamamen yıkılınca, bu yıl bölgeye gelecek leylekler de yuvasız kalmış oldu.Çiçek Mahallesi Merkez Cami İmamı Şaban Kirik, AA muhabirine, leyleklerin minarede yavruladıklarını, göç zamanı gittiklerini, ilkbaharın gelmesiyle de tekrar aynı yere geldiklerini söyledi.İlk depremde minarenin sağlam kaldığını anlatan Kirik, öğleden sonraki sarsıntıda yapının şerefesiyle yarıdan itibaren çöktüğünü, iki gün önce de geri kalanının yıkımının gerçekleştirildiğini ifade etti.Leylekler geldiğinde nerede kalacağının merak konusu olduğunu vurgulayan Kirik, şunları kaydetti:"Camimiz ve minaremiz yaklaşık 70 yıldır leyleklere ev sahipliği yapıyor. Yani minare yapıldı yapılalı leylekler geliyordu. Leylekler için de şöyle bir mucize anlatılır, diyorlar ki 'her sene kendisi gelmez evladını gönderir.' Leylekler geldiğinde sesleri o kadar gür çıkardı ki annesi yemeği alıp gelir, ağzına dökerdi. Biz de lojmanın balkonundan izlerdik. Bazen mart ortasında bazen sonunda gelirdi. Biz de 'baharın müjdecisi leylekler geldi' der sevinirdik. Ama şu an minaremiz yıkık. Leylekler yarın bir gün gelecekler. Yuvaları ve minaremiz yok. Ne yapacağız bilmiyoruz. Leylekler de gelince şaşıracaklar. En yakın zamanda minaremizi yapmayı ve leylekleri ağırlamayı Rabbim nasip eylesin inşallah."- "Yuvayı inşaat ustası gibi örmüşler"İlk depremde leyleklerin yuvalarının düştüğünü ifade eden Kirik, "Korktuk, koştuk. Düşen yuva, yolu tamamen kaplamıştı. Yaklaşık bir kamyona yakın çalı-çırpı hepsini taşımışlar, inşaat ustası gibi örmüşlerdi. Kaldırmak çok zor oldu. Kepçe vasıtasıyla taşıdık. Yoksa yuva çok büyüktü. Bir mimar gibi işlemişler. Rabbim nasıl bir özellik verdiyse öyle bir yuva yapmışlar." diye konuştu.Kirik, leyleklerin önceki yıllarda yıldırım düşmesi sonucu yanan yuvayı yeniden yapıp yurt edindiğini sözlerine ekledi.

Osmaniye'de yıllardır leyleklerin yuva yaptığı minare depremde ağır hasar gördü Haber

Osmaniye'de yıllardır leyleklerin yuva yaptığı minare depremde ağır hasar gördü

OSMANİYE (AA) - ÜNAL UYSAL/MUZAFFER ÇAĞLIYANER - Osmaniye'nin Sakarcalık köyünde yıllardır aleminin ucuna leyleklerin yuva yaptığı minare, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerde ağır hasar aldı.İlk kez 43 yıl önce leyleklerin yuva yaptığı bilinen Sakarcalık Köyü Camisinin minaresi, Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüklerindeki depremlerden etkilendi.Yetkililerin incelemesi sonucu köylülerin "leylekli cami" olarak da adlandırdığı ibadethanenin minaresinin ağır hasar gördüğü belirlendi ve yıkılmasına karar verildi.Minare hasarlı olmasına rağmen en uç kısmındaki alem bölümünde bulunan leylek yuvasında herhangi bozulmanın olmadığı görüldü.- "Yuvanın başka bir yere taşınması için yardım bekliyoruz"Caminin imam hatibi Adem Koç, AA muhabirine, Pazarcık merkezli ilk depreme büyük bir gürültüyle uyandıklarını söyledi.Depremi çok şiddetli şekilde hissettiklerini dile getiren Koç, afet sonrası caminin minaresinin ağır hasar aldığını dile getirdi.Leyleklerin bu caminin simgesi olduğunu vurgulayan Koç, şöyle konuştu:"Leylekler buradan gelen geçenin ilgisini çekiyor. Mesela, 'Sakarcalık köyünde imamlık yapıyorum' diyorum kimse bilmiyor. 'Leylekli minareli camide görev yapıyorum' dediğimde biliyorlar. Yuvanın başka bir yere taşınması veya sağlıklı bir yerde olması için yardım bekliyoruz. Depremde camimizin minare kısmı ağır hasar aldığı için yıkılacak. Bu durum bizi üzüyor. Köylüler de endişeli. Beni arayıp, 'Yuvamız, leylekler iyiydi, yıkılmasın' diyorlar. Ben de çok üzüntü duyuyorum. Köyümüzün simgesi sonuçta. Köyümüz için güzel bir anıydı."Koç, şu anda yuvada bulunan leyleğin geçen hafta geldiğini sözlerine ekledi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.