Zeytinburnu Haberleri - Son Dakika Zeytinburnu Haber Güncel Gelişmeler

Zeytinburnu’nda alacak kavgası kanlı bitti

Zeytinburnu’nda iddiaya göre alacaklarını tahlis etmek için işyerine giden iki arkadaş, silahlı saldırıda vurularak öldürülmüştü. Fatih Avcı ve Ümit Özer'in cenazesi otopsi ardından ailelerine teslim edildi. Ümit Özer'in kardeşi Coşkun Özer, "İş yeri sahibi içeri çağırıyor. Paranız içeride deyip arkasından sıkmış" dedi. Zeytinburnu Çırpıcı Mahallesi'nde dün akşam yaşanan olayda Fatih Avcı ve Ümit Özer alacak verecek nedeniyle tartıştıkları H.D. isimli şahsın iş yerine gitti. İçeride yaşanan tartışmada silahını çeken H.D., Avcı ve Özer'e kurşun yağdırdı. Olayda hayatını kaybeden iki arkadaşın cenazesi otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Otopsileri tamamlanan cenazeler ailelerine teslim edildi. Olayla ilgili konuşan Ümit Özer’in kardeşi Coşkun Özer "Alacak verecek meselesi olduğunu söylüyorlar. Adam içeri çağırıyor. Gelin paranız hazır demiş. Daha önce telefonda tartışmışlar. Para içerde deyip arkasından sıkmış. Biz de şok içindeyiz. Bildiklerim bu kadar. Akşam eve gittim. Kız kardeşim gelip abimi vurmuşlar dedi. Sonra buraya geldim. 2 arkadaş birden ölmüş" dedi.

Zeytinburnu’nda eğlence mekanı sahibine silahlı saldırı

Eğlence mekanı sahibi Sezai Gülmez, Zeytinburnu'ndaki Özel Balıklı Rum Hastanesi Vakfı yönetim binası bahçesinde motosikletli 2 şüpheli tarafından silahlı saldırıya uğradı. 4'üncü kez silahlı saldırıya uğradığı iddia edilen edilen Gülmez kolundan yaralanırken, 2 şüpheli Beyoğlu'nda yakalandı. Olay saat 14.00'da Zeytinburnu'nda bulunan Özel Balıklı Rum Vakfı Hastanesi Yönetim Binası Bahçesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre hastane yönetimine ziyarete gelen eğlence mekanı sahibi Sezai Gülmez kendisini takip eden motosikletli 2 şüpheli tarafından silahlı saldırıya uğradı. Saldırganlar kaçarken, ihbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Kaçan 2 şüpheli polis ekipleri tarafından yakalandı 4'üncü kez silahlı saldırıya uğradığı iddia edilen ve kolundan yaralanan Sezai Gülmez, çevredeki vatandaşların ihbarıyla olay yerine gelen ambulansa Bakırköy Sadi Konuk Hastanesi'ne kaldırıldı. Kaçan motosikletli 2 şüpheli, ise Beyoğlu'nda yakalanarak gözaltına alındı. Motosikletin çalıntı olduğu tespit edilirken, şüphelilerin ise A.K ve Ş.D. olduğu tespit edildi. A.K.'nin çeşitli suçlardan 11 suç kaydı ortaya çıktı. Şahısların üst aramalarında ise 1 silah ve çok sayıda mermi ele geçirildi. "30 Ağustos'tan bu yana bu 4'üncü saldırı oldu" Yaşadığı anları anlatan Sezai Gülmez, "Balıklı Rum Vakfı Hastanesi'nin Zeytinburnu'ndaki hastanesine gittim, yönetim binasındaydım. Kiracısı olduğum vakıfla bir toplantım vardı. Onun çıkışımda bir motosiklet görmüştüm. Sonra polisi arayayım dedim, polis gelmeden aynı motosikletle gelen şüpheliler, makineli tüfek ve fişek çıkardı. O esnada kendimi içeriye attım. Mermi bileğimden içeri girdi. Bu 4'üncü saldırı oldu" dedi.

Zeytinburnu’ndaki hastanede rüşvet skandalı: 11 gözaltı

İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun yürüttüğü rüşvet ve usulsüzlük soruşturması kapsamında Zeytinburnu’ndaki bir hastanede görevli doktor ve personelin, hasta ve yakınlarından maddi menfaat temin ettiği ortaya çıkarıldı. Yapılan operasyonlarda 11 şüpheli gözaltına alındı, 10’u işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Bağış adı altında rüşvet: Ameliyat sırası öne çekilmiş Başlatılan soruşturmada, hastanenin Göğüs Cerrahisi bölümünde görevli Prof. Dr. M.M., Doç. Dr. V.E. ve Uzm. Dr. Y.S.’nin de aralarında olduğu şüphelilerin; ameliyatları erkene alma, biyopsi işlemleri ve medikal ihtiyaçlar adı altında hastalardan veya yakınlarından bağış bahanesiyle para aldıkları belirlendi. Şüphelilerin, patoloji işlemlerini kamu hastanesinde yapmak yerine özel laboratuvarlara yüksek bedeller karşılığında yönlendirdikleri ve hastaları bu yönde zorladıkları tespit edildi. Teknik takip ve delillerle suç örgüsü çözüldü Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın teknik araçlarla izleme kararları kapsamında elde ettiği deliller, rüşvet zincirinin boyutlarını gözler önüne serdi. Şüphelilerin elde ettikleri paraları ise doğrudan kendi hesaplarına değil, yakınlarının banka hesaplarına aktardıkları ortaya çıkarıldı. Toplamda 29 mağdurun maddi olarak istismar edildiği belirtilirken, savcılık olayla ilgili örgütlü suç kapsamında soruşturmayı derinleştirdi. Üç ilde eş zamanlı operasyon Soruşturma kapsamında İstanbul merkezli olmak üzere Mersin ve Tekirdağ’da düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda M.M., V.E., Y.S., M.F., A.A., A.Ç.B., O.B., O.Ö., Ö.A., E.Ö. ve Y.Ö. isimli 11 şüpheli gözaltına alındı. Şüpheliler hakkında arama ve el koyma işlemleri de gerçekleştirildi. Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından 10 şüpheli bugün adliyeye sevk edildi. 1 şüphelinin ise ifadesinin ardından emniyetten serbest bırakıldığı öğrenildi.

Zeytinburnu’nda alacak verecek kavgası kanlı bitti

Zeytinburnu'nda alacak verecek meselesi yüzünden çıkan kavgada darp edilmesi sonucu hayatını kaybeden Bayram Gündoğdu cinayetine ilişkin 2 sanığın yargılanmasına başlandı. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan Serhan Yavuz Çiftçi "Refleks olarak kendisine iki yumruk salladım. Bayram abinin kötü olabileceği hiç aklıma gelmemişti. Şoka uğradım. Maktulün ölmesine hala inanamıyorum" dedi. “Refleks olarak yumruk attım” Zeytinburnu'nda alacak verecek meselesi yüzünden çıkan kavgada darp edilmesi sonucu hayatını kaybeden Bayram Gündoğdu cinayetine ilişkin 2 sanığın yargılanmasına başlandı.Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Serhan Yavuz Çiftçi ile Cenk Faruk Döner hazır bulundu. Duruşmaya taraf avukatları da katıldı. Duruşmada savunma yapan Serhan Yavuz Çiftçi "Maktul amcamın aile dostudur. Kendisi 2024 yılı Ocak ayında benden 20 bin dolar borç para istedi. Bende amcama sordum. Amcam yardımcı olmamı söyledi. Ben parayı kendisine elden teslim ettim. Kendisi bana borcu mart ayında ödeyeceğini söyledi. Ancak mart ayı geldiği halde ödeme yapmadı. Haziran ayına kadar toplamda 3 bin doları parça parça olmak üzere ödeme yaptı. Olay günü telefonda görüştük. Bayram beni görüntülü aradı. Ödeme yapacağını borcunu kapatacağını söyledi. Olay günü maktul ile bir mekanda buluştuk. Oturduk, konuştuk. ‘Bayram abi ödeme getirdin mi?’ diye sorduğumda 'getirmedim' dedi. Buluştuğumuz mekan amcamın dükkanına 2-3 dakikalık mesafededir. Bayram abiye amcamın yanına gitmeyi teklif ettim. Mekandan kalktık. Arabaya yürürken bana küfürler ederek 2 yumruk attı. Refleks olarak bende kendisine iki yumruk salladım. O sırada kalabalık oluştu. Gelenler bizi sakinleştirmeye çalıştı. Sakinleşince maktul ‘tamam amcanın yanına gidelim’ dedi. O sırada Cenk Faruk Döner yanımıza geldi. Amcamın dükkanına gittik. Arabadan indiğimiz sırada Cenk bana 'Bayram abinin burnundan kan geliyor' dedi. Maktulün burnundan kan geldiğini duyunca amcama sinirlendim. Amcama sitem ettim. ‘Bunların hepsi senin yüzünden oldu, adamı hastaneye götür’ dedim. Amcam götürmek istemedi. Biz dükkandan çıktık. Cenk'e ‘Bayram abiyi hastaneye götürür müsün?’ dedim. Cenk hastaneye götürdü. Bayram abinin kötü olabileceği hiç aklıma gelmemişti. Akşam Cenk'i aradım. Yanıma gelmesini istedim. Birkaç gün Silivri'de kaldık. İnsanların olmadığı bir yer olan Edirne'ye gitmeye karar verdik. Edirne'de kaldığımız otelden çıkarak taksiye bindik. Taksiciye yürüyüş yapabileceğimiz bir yere götürmesini söyledim. Bizi kırsal bir alana götürdü. Orada jandarma geldi. Genel Bilgi Toplama (GBT) yaparken kasten öldürme suçundan arandığımızı öğrendik. Şoka uğradım. Maktulün ölmesine hala inanamıyorum" dedi. Mahkeme, tutukluluk hallerinin devamına karar verdi Tutuklu sanık Cenk Faruk Döner ise "Araca bindiğimde Bayram'ın abinin rengi biraz sarıydı. Dükkanın oraya gittiğimizde ben araçtan inerken burnundan hafif kan geliyordu. Serhan'a söyledim. Serhan amcasına hastaneye götürmesi gerektiğini söyledi. Amcası da götürmeyeceğini söyledi. Çıkarken Serhan bana 'sen götürür müsün?' dedi. Bende hastaneye götürüp sedyeye bindirdim. Park yeri aramak için hastaneden uzaklaştığımda park yeri bulamadım. Hastaneye bıraktığım içinde oradan ayrıldım. Serhan beni aradı. Kötü durumda olduğunu ailesiyle bu durumdan dolayı tartıştığını söyleyerek yanına çağırdı. Bende yanına Silivri'ye gittim. Birkaç gün orada kaldıktan sonra Edirne'ye gittik. Serhan bana iyi durumda olmadığını söyleyince yalnız bırakmak istemedim" şeklinde savunma yaptı. Sanığın amcası tanık Yavuz Selim Çiftçi beyanında, "Maktul benim 15 yıllık arkadaşımdı. Olaydan bir süre önce maktul, yeğenim Serhan'dan borç istemişti. Serhan da bana anlattı. Bende bir sıkıntı olmayacağını, borcunu geri ödeyeceğini düşünerek ‘yardımcı ol’ dedim. Bayram borcu söylediği zamanlarda ödemediği için Serhan'la aramızda kırgınlık oldu. Olay günü Serhan iş yerime geldi. 'Gel arkadaşını al, hastaneye götür' dedi. Ben maktulü göremediğim için öylesine söylüyor diye düşündüm. Bende ‘öyle bir şey varsa sen götür’ dedim. Aramızda karşılıklı tartışma oldu. Maktulün rahatsız olduğunu ve ilaç kullandığını biliyordum. Ama ne gibi bir hastalığı vardı onu bilmiyordum" dedi.Sanık ve tanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. İddianameden Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 2 Temmuz 2024'te meydana gelen olay anlatıldı. İddianamede Bayram Gündoğdu ve Serhan Yavuz Çiftçi'nin aralarındaki alacak verecek konusunu konuşmak için Zeytinburnu’nda buluştukları belirtildi. Gündoğdu ve Çiftçi’nin yaşadıkları tartışmanın ardından kavga etmeye başladıkları ve Gündoğdu’nun darp edilerek fenalaştığı iddianamede açıklandı. Serhan Yavuz Çiftçi'nin alacak verecek meselesine vesile olduğu gerekçesiyle fenalaşan Gündoğdu'yu, diğer sanık Cenk Faruk Döner'in aracının arka koltuğuna koyduğu iddianamede ifade edildi. Çiftçi'nin başka arabayla amcası Yavuz Selim Çiftçi'nin iş yerine gittiği de iddianamede açıklandı. İddianamede, sanık Çiftçi'nin amcasına, araçta baygın vaziyette olan Bayram Gündoğdu'nun hastaneye götürülmesi gerektiğini söylediği, amca Çiftçi ile sanıklar arasında bağırış çağırış ve küfürleşmeli bir görüşme gerçekleştiği anlatıldı. Sanık Çiftçi'nin olay yerinden ayrıldığı ardından diğer sanık Cenk Faruk Döner'in Gündoğdu'yu Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdüğü aktarılan iddianamede, Gündoğdu'yu kapıdan teslim eden sanık Döner'in, maktulün hastaneye girişi dahi tamamlanmadan araçla olay yerinden kaçtığı ifade edildi. Gündoğdu’nun hastanede darp olayının stresi tetiklemesiyle yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması nedeniyle vefat ettiği iddianamede kaydedildi. Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda maktulün maruz kaldığı darp olayına bağlı yaralanmasıyla ölüm arasında illiyet bağı bulunduğu açıklandı. Edirne sınırında askeri yasak bölge olarak adlandırılan alanda ülkeden kaçmaya çalışırken yakalanan sanıklar Serhan Yavuz Çiftçi ve Cenk Faruk Döner hakkında, ‘kasten öldürme’ suçundan müebbet hapis cezası talep edildi.

Zeytinburnu'nda dehşet! Kumar borcu yüzünden çıkan tartışma kanlı sona yol açtı

Zeytinburnu'nda bir adam, 27 yıllık eşini çıkan tartışma silahla vurarak öldürdü, ardından aynı silahla intihar etti.Olay, dün saat 20.00'da Zeytinburnu Yenidoğan Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, taksicilik yapan Ferhan Dürçek (63) ve eşi Hanna Dürçek (44) arasında kumar borcu nedeniyle bir hafta önce tartışma çıktı. Tartışmanın ardından Hanna Dürçek, boşanma davası açtı. Dün akşam saatlerinde ise çift yeniden tartışmaya başladı. Tartışma alevlenince Ferhan Dürçek, silahını çekti ve önce eşini ardından kendisini vurdu. Silah seslerini duyan vatandaşlar, durumu polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri çiftin hayatını kaybettiğini belirledi. Çiftin cansız bedenleri olay yerinde gerçekleştirilen incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. "Bu zamana kadar dört sene oldu bir olaylarını görmedik" Yaşanan olayı anlatan apartman sakini İbrahim Baştürk, "Bu zamana kadar 4 sene oldu bir olaylarını görmedik. Kendi ticari taksisi vardı. Arabası kiralıktı. Orada çalışıyordu. İkisi yerdeydi biz o kadar gördük" dedi. "Kızı boşanma davası açtığını söylemişti" Kapı komşusu olan Ersin Taşdemir ise "Herhangi biri problemimiz yoktu. 4 yıl kadar bu apartmanda oturuyorlardı. Herhangi bir kavga tartışma görmedik. İşte dün akşam 3 el silah sesi duyduk. Sonra kapıya vurdular, 'yetişin diye' içeri ilk ben girdim. Hemen mutfağın kapısının arkasında adam vardı, kafasına sıkmıştı. Kızı da içerde oturuyordu. Anne de masadaydı. Herhangi bir problem yoktu. Kızının söylediği 'kumar borcu vardı babamın, annem de bir hafta önce boşanma davası açtı'" şeklinde konuştu.

Zeytinburnu'nda komşusunun oğlu, emlakçının evinin kapısına mermi bıraktı

Zeytinburnu’nda davalık olduğu üst komşusunun oğlu tarafından evinin güvenlik kamerası kırılan ve evinin kapısı zarar gören Servet Dağıeşen, yaşadıklarını anlattı.Olay, 4 Mart 2025 tarihinde Zeytinburnu’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, emlakçı Servet Dağıeşen (44) ile üst komşusu Zeynep A. (71), halı silkeleme meselesi yüzünden adliyelik oldular. Duruşma görüldüğü sırada Zeynep A.’nın oğlu Bülent A. (49), Dağıeşen’nin evinin önündeki güvenlik kamerasını kırıp bıçakla kapıyı çizdi. Bülent A., daha sonra kapıya mermi bıraktı. Eve döndüğünde durumu gören Dağıeşen, Bakırköy Cumhuriyet Başsavlığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılığa suç duyurusunda bulundu Yaşadığı anları anlatan Servet Dağıeşen, "Olayın kısaca sebebi halı silkelemesinden ötürü belediyeye şikayet ettiğim için zabıta ekipleri, ilk olarak adresine gelip kendini uyardığından dolayı şahsıma karşı husumet beslemiş ve gece gündüz halı silkelemiş, bu sebepten savcılığa suç duyurusunda bulundum" dedi. Güvenlik kamerasını kırıp, kapıyı bıçakla çizdi Kapısının önüne fişek bırakıldığını söyleyen Dağıeşen, "Hakkında ceza davaları açılmış, buna sinirlenerek oğlunu kışkırtıp üzerime saldı. Merdivenlerden beyzbol sopasıyla gelip defalarca güvenlik kameramı darp etmiş, parçalayıp, yere dökmüş, bıçakla kapıyı çizmiş, ben evde olsam beni öldürebilirdi. En sonunda buraya 9 milimetrelik fişek bırakarak, su sayacıma zarar vermiş, buradaki kabloları keserek olay yerinden ayrılmıştır" şeklinde konuştu.

Mahkemede davalık olduğu komşusunun oğlu, evine saldırdı!

İstanbul Zeytinburnu’nda Servet D. yaşadığı sorunlar nedeniyle davalık olduğu üst komşusuyla mahkemedeyken şoku yaşadı. Komşusunun oğlu evinin güvenlik kamerasını kırarak, kapısına zarar verdi.Olay, 4 Mart 2025 tarihinde Zeytinburnu’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 44 yaşındaki Emlakçı Servet D. ile 71 yaşındaki üst komşusu Zeynep A. bilinmeyen bir nedenle anlaşmazlık yaşayarak adliyelik oldular. Duruşma görüldüğü sırada Zeynep A.’nın oğlu 49 yaşındaki Bülent A. Servet D.’nin evinin önündeki güvenlik kamerasını kırıp bıçakla kapıyı çizdi. Hırsını alamayan Bülent A. daha sonra da kapıya mermi bıraktı. Eve döndüğünde yaşananları gören Servet A. Bakırköy Cumhuriyet Başsavlığı'na suç duyurusunda bulundu. Servet D. İfadesinde, "Bülent A. isimli şahsın annesi benim üst komşum. Bugün annesi ile duruşmam vardı. Duruşma sonrası evime geldim. Evime geldiğimde yasal izinle taktırdığım kendi dairemin üzerinde bulunan kameranın parçalanmış olduğunu gördüm. Kapımın da bıçakla çizildiğini gördüğünü belirtti. İfadesinin devamında kapısının önünde bir adet mermi olduğunu ve kamera kayıtlarını geri sardırdığında saldıran kişinin Zeynep A.’nın oğlu Bülent A. olduğunu gördüğünü ifade etti.Polisi çağırdığını beyan eden Servet D. Polis çağırdım. Polisleri beklerken şahıs saldırgan tavırlar sergiledi. Bana saldırdı ve ekipler ayırdı. Senin saçını keseceğim. Bu binaya giremeyeceksin. Kanını dökeceğim gibi tehditler etti. Şahıstan şikayetçi ve davacıyım. Azmettiren kişinin annesi olduğunu düşünüyorum. Uzaklaştırma talep ediyorum" dedi.

Zeytinburnu'nda sahte alkol operasyonu!

Zeytinburnu'nda polis ekipleri, bir depoya düzenledikleri baskında 155 şişe sahte alkol ve 190 litre etil alkol ele geçirdi. Olay, Yeşiltepe Mahallesi'nde bulunan depoda, sahte alkol depolandığına dair ihbar üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin harekete geçmesiyle gerçekleşti. 15 Şubat tarihinde gerçekleştirilen operasyonda, depoda yapılan aramalarda çeşitli ebatlardaki şişelere doldurulmuş sahte alkol bulunurken, mavi ve beyaz renkli bidonlar içinde toplamda 190 litre etil alkol tespit edildi. Operasyon sonucunda, G.Y. ve H.Ö. isimli iki şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemleri ise devam ediyor. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.