#Zirai Don Felaketi

İLKHABER-Gazetesi - Zirai Don Felaketi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Zirai Don Felaketi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Barut: Hurma ve greyfurt üreticileri göz ardı edilemez, üretici bazlı destek şart Haber

Barut: Hurma ve greyfurt üreticileri göz ardı edilemez, üretici bazlı destek şart

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, zirai don felaketinin ardından Kozanlı hurma üreticileri ve bölgede greyfurt üreten çiftçilerin desteklemelerden kapsam dışı bırakılmasına Meclis’te tepki gösterdi. Hasat vakti ithalat kararına ve destekte kapsam dışı bırakmaya tepki göstererek yanlıştan dönülmesini talep eden Barut, çiftçilerin yaralarının sarılması için kapsamlı destek verilmesini istedi. “Tarımsal kayıp 150 milyar lirayı aştı” TBMM Genel Kurulu'nda söz alan Ayhan Barut, "Kuraklık, zirai don ve aşırı sıcak mağduru çiftçilerin sesini duyun. Doğu Akdeniz'de ve ülkemizin dört bir yanında Şubat sonu, sonra da Nisan aylarında yaşanan zirai don felaketinin ardından hala yaralar sarılmadı. Çiftçi ve tarımsal üretim kaybı maddi olarak 150 milyar lirayı aştı ama pansuman niteliğindeki destekler dertlere derman olmuyor" diye ifade etti. “Üretici bazlı bir destekleme modeli hayata geçirilsin” Kozan'daki Trabzon hurması üretenlerin ve tüm bölgedeki greyfurt üreticilerinin 'Çare' arayışına ortak olan Barut, "Kozan ilçemizde yaklaşık 10 bin dönüm alanda yetiştirilen Trabzon hurması da don felaketinden etkilendi. Ama kapsam dışı bırakılarak desteklemelerde hurma üreticilerimiz yok sayıldı. Aynı senaryoyu greyfurt üreticileri için de yaptılar. Üstüne Azerbaycan'dan hasat vakti ithalat yapılıyor. Tek suçu üretmek olan çiftçilerimize kötülük etmeyin. Ürün değil, üretici bazlı bir destekleme modeli hayata geçirilsin, hurma ve greyfurt üreticilerinin de sesi duyulsun" diye konuştu.

Gürer: Çiftçilerin bankalara olan borcu 1 trilyon lirayı geçti, ödemelerde zorluk yaşıyorlar Haber

Gürer: Çiftçilerin bankalara olan borcu 1 trilyon lirayı geçti, ödemelerde zorluk yaşıyorlar

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, 10-15 Nisan tarihlerinde yaşanan zirai don felaketinin ardından çiftçilerin yaşadığı mağduriyeti gündeme taşıdı. Gürer, felaketten bu yana 72 gün geçmesine rağmen çiftçilere verilen desteklerin hala yapılmadığını, ekonomik sıkıntıların derinleştiğini ve çiftçilerin zor durumda olduğunu belirtti. “Zirai don felaketi binlerce çiftçiyi mağdur etti” Ömer Fethi Gürer, "10-15 Nisan aralığında baharın karanlığa döndüğü gecelerde, aşırı hava değişimiyle oluşan zirai don felaketi binlerce çiftçiyi mağdur etti. 65 ili kapsayan bu felaket sonrası bahçelerde ve tarlalarda ciddi ürün kayıpları yaşandı. İktidar tarafından çiftçilere destek sözü verildi. Ancak o gün bugündür çiftçiler hâlâ destek bekliyor. TARSİM’e sigorta yaptıranlara kısmi destek verilse de bazı bölgelerde hasar tespitleri bile yapılmadı. Yapılan yerlerde ise sadece ÇKS’li çiftçilerin tespitleri alındı. Bahçelerde ve tarlalarda ortaya çıkan afetin tüm boyutları ise tespit kapsamına alınmadı. Bu durum, çiftçinin mağduriyetini daha da artırdı. Bahçe bitkilerinde şeftalide %32, kirazda %55, kayısıda %65, Antep fıstığında %54, zeytinde %40, elmada %40, üzümde %18, cevizde %27 ve limonda %20 oranında ürün kaybı bekleniyor. Bu rakamlar korkutucu boyutta. Diğer ürünlerde de benzer sorunlar devam ediyor” ifadelerini kullandı. “Çiftçilerin bankalara borcu 1 trilyon 8 milyar liraya ulaştı” Gürer, çiftçilerin ekonomik durumuna değinerek şunları söyledi: “Şu anda çiftçilerin bankalara olan borcu 1 trilyon 8 milyar liraya ulaşmış durumda. Çiftçiler borçlarını ödemekte zorlanıyor. Afetten etkilenen çiftçilerin borçları ötelenmeli, en az 3 yıl faizsiz şekilde ertelenmeli. Bunun için verdiğimiz kanun teklifi bir an önce Meclis’te ele alınmalı. Bahçelerde ürün olmayınca çiftçi, gübre ve ilaç almıyor. Bu durum gübre ve ilaç satan esnafları da etkiliyor. Tarım işçileri ise çalışacak alan bulamıyor. İhracatçılar bağlantı yapmış ama ürün yok. Herkes mağdur, herkes çaresiz. Bahçede ürün olmayınca, ihracat nasıl yapılacak?” "Çiftçinin borçları en az 3 yıl faizsiz yapılandırılmalı" Gürer, Geçen 72 gün boyunca çiftçinin mağduriyeti giderilmedi. Psikolojik sorunlar arttı, göçler başladı, tarım işçileri işsiz kaldı. Hükümet bu süreçte sessiz kaldı. Afetten sonra yapılan açıklamalarda TARSİM'de sigortası olsun ya da olmasın, çekeli çiftçilerin borçlarının ödeneceği söylendi. Ama çiftçinin hâlâ cebine bir kuruş girmedi. Bu durum kabul edilemez. Zirai don felaketinden zarar gören tüm çiftçilerin mağduriyetleri istisnasız giderilmeli. Borçlar ötelenmeli, en az 3 yıl faizsiz şekilde yapılandırılmalı. İcralar durdurulmalı. Ayrıca hasar tespit çalışmaları derhal tamamlanmalı ve çiftçilere ödemeler yapılmalı. Çiftçiyi yalnız bırakmak, tarımı ve ülkenin geleceğini tehlikeye atmaktır” dedi.

Ömer Fethi Gürer çiftçilerin mağduriyetine dikkat çekerek TARSİM primlerinin düşürülmesini istedi Haber

Ömer Fethi Gürer çiftçilerin mağduriyetine dikkat çekerek TARSİM primlerinin düşürülmesini istedi

Yılbaşında Çukurova’da yaşanan don olayının ardından, Türkiye genelinde 65 ilde etkili olan zirai don felaketi, tarımsal üretimi büyük ölçüde olumsuz etkiledi. CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, yaptığı saha ziyaretlerinde çiftçilerin yaşadığı mağduriyeti yerinde gözlemleyerek bu felaketin sadece ürün kaybına yol açmadığını, aynı zamanda tarım sektörünün geleceğini de tehdit eden bir sorun haline geldiğini belirtti. Gürer, "Tarım işçisinden esnafa, ihracattan raftaki fiyata kadar olumsuz yansıması ağır olacak” dedi. Gürer, TBMM’de kurulan Zirai Don Araştırma Komisyonu'nda da yer alarak bu sorunun çözülmesi için mücadele edeceğini vurguladı. Komisyon, don felaketinin etkilerini üç ay süresince araştırarak çözüm önerileri sunmayı hedefliyor. "TARSİM sigorta primleri yüksek, çiftçi sigortadan uzaklaşıyor" Gürer, “TARSİM ile ilgili çok şikayet var. Çiftçinin zararı sadeleştirilip derhal karşılanmalı. Şartlar ağır, destek yetersiz. Bu yüzden sigorta yaptıranların oranı oldukça düşük. TARSİM sigorta primlerinin yüksek olması, üreticilerimizi sigortadan uzaklaştırıyor. Ziyaret ettiğim tarlalardan birinde, 250 dönümlük arazinin yalnızca 30 dönümünün sigortalı olduğunu öğrendim. 600 dekar elma bahçesi dahi sigortalanmamış. Felaket ile güç durumdalar. Sigortası olmayan üreticilerimiz, zararın tamamını kendi omuzlarında taşımak zorunda kalmamalıdır. Cumhurbaşkanı kararı ile bu süreç, tüm mağdurların sorunlarını çözecek boyuta ulaşmalıdır.  Zirai don felaketinden en fazla etkilenen ürünlerden biri de elma oldu. Türkiye genelinde 99 milyon elma ağacının 18 milyonu henüz ürün vermeyen genç ağaçlardan oluşuyor. Ancak ürün veren ağaçların yoğun olduğu Niğde, Karaman, Konya, Isparta ve Antalya gibi illerde don felaketi, üretimi neredeyse yarıya düşürdü. Geçtiğimiz yıl 614 bin ton olan Niğde elma üretiminde bu yıl 500 bin ton kayıp yaşanacağını öngörüyoruz” diye ifade etti. Elma üreticileri de “20 yıldır bu bahçede üretim yapıyoruz, ancak böyle bir afetle ilk kez karşılaşıyoruz. Her yıl 4 bin ton elma aldığımız bahçeden bu yıl 100 ton bile alamayacağız,” diyerek yaşadıkları mağduriyeti dile getirdiler. Gürer, “Bu durum ihracatı da ciddi şekilde etkileyecek. Türkiye genelinde üretilen 4 milyon 602 bin ton elmanın 1,5 milyon tonu ihraç ediliyordu. Ancak bu yıl Hindistan gibi önemli pazarlarda bile üretim düşüklüğü nedeniyle pazarı kaybetme riski var. Don, dış satımı da olumsuz etkileyecek” dedi. "Zirai don, hububat üretimini de olumsuz etkiledi" Ömer Fethi Gürer, “Zirai don, sebze ve meyve dışında hububat üretimini de olumsuz etkiledi. Nisan ayında yaşanan soğuk hava dalgası, arpaların erken başaklanmasına ve sararmasına yol açtı. Bu da verim kaybını beraberinde getirdi. Anadolu genelinde yaşanan bu felaket, tarımsal üretimde büyük bir kriz yaratmış durumda. Yaşanan zirai don felaketi, 65 ilde tarımsal üretimi ve çiftçilerimizin yaşamını derinden etkiledi. Bu noktada çiftçilerimize destek olunması şart. Borçların faizsiz şekilde ertelenmesi, TARSİM sigorta primlerinin düşürülerek sigortalılık oranının artırılması ve çiftçilerimize doğrudan destek sağlanması gerekiyor. Çiftçilerimiz şunu net bir şekilde ifade ediyor: ‘Borçsuz üretici kalmadı.’ Bu durum, tarımsal üretimimizi sürdürülemez hale getiriyor. Ben de çiftçilerimizin sorunlarını Meclis’te gündeme taşımaya, onların sesi olmaya ve çözüm yolları için mücadele etmeye devam edeceğim. TBMM’de kurulan Zirai Don Araştırma Komisyonu’nda da çiftçilerimizin zirai don sonrası yaşadıkları sorunların aşılması için gerekli çalışmalarda bulunacağım” şeklinde konuştu.

Barut: Çukurova'daki tarım felaketi için hızla destek sağlanmalı Haber

Barut: Çukurova'daki tarım felaketi için hızla destek sağlanmalı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, maliyet yükünün yanı sıra önce kuraklık ve zirai don felaketiyle boğuşan üreticilerin son olarak meydana gelen aşırı yağış, fırtına ve dolu darbesiyle tümüyle perişan olduğunu aktardı. Çukurova Bölgesi'ni vuran aşırı yağış, fırtına ve don afetinin yarattığı yıkıma dikkat çeken Barut, "Tarımda yaşanan bu felaket, inanılmaz boyutlara ulaştı. Bir umut bekleyen ancak felaket üstüne felaket yaşayan çiftçilerimizin mağduriyeti giderilsin, zararı karşılansın, borçları faizsiz ertelenip hızla destek verilsin.  Eğer çiftçinin taleplerine kulak verilmezse ülkemizin gıda egemenliği de tehlikeye girer, halkımız da tüketemez. Gıdada kriz riskine karşı iktidarı göreve çağırıyoruz" dedi. Ayhan Barut, çiftçilerin zararlarının hızla tespit edilmesini istedi Adana'dan Osmaniye'ye, Kahramanmaraş'tan Hatay'a tüm Çukurova Bölgesi'nde etkili olan dolu, aşırı yağış ve fırtına felaketinin ekili-dikili tarım arazilerinde çok büyük zarara yol açtığını ifade eden CHP Milletvekili Ayhan Barut, daha önce de yaşanan aşırı kuraklık ve ardından meydana gelen zirai don felaketiyle üreticilerin zor durumda kaldığını hatırlattı. Henüz çiftçilerin kanayan yaraları sarılmadan bu kez de aşırı yağış, fırtına ve dolu afetiyle büyük hasar oluştuğunu aktaran Barut, üretici zararlarının tespiti ve mağduriyetin giderilmesi için Çukurova'nın doğal afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini bildirdi. "Çiftçilerin talepleri dikkate alınmazsa, gıda krizi kapıda" Türkiye'de tarımsal üretimde yaşanan sorunlara, çiftçilerin üstündeki aşırı maliyet yüküne ve ürünlerin para etmemesine değinen Barut şunları söyledi: "Bu yetmedi, üstüne ne yazık ki şimdi de dolu ve fırtına afeti geldi. Hızlı biçimde çiftçilerin yaralarının sarılmasını istiyoruz ama Şubat ayında yaşanan don felaketiyle ilgili bile adım atılmadı. Çok hızlı olarak bölgemizin doğal afet bölgesi ilan edilmesini, çiftçilerin Tarım Kredi Kooperatiflerine, Ziraat Bankası'na ve diğer özel bankalara olan kredi borçlarının faizsiz en az 2 yıl ertelenmesini, zararın hızlıca tespit edilip karşılanmasını, çiftçilerimizin tarım alanlarını yeniden ekip biçmeleri için ilave faizsiz kredi, destek ve teşvik verilmesini istiyoruz. Büyük zarar gören ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle tarım sigortası yaptırmamış çiftçilerimizin de unutulmamasını talep ediyoruz. Tarımda yaşanan bu felaket, inanılmaz boyutlara ulaştı. Eğer çiftçinin taleplerine kulak verilmezse ülkemizin gıda egemenliği de tehlikeye girer, halkımız da tüketemez. Gıdada kriz riskine karşı iktidarı göreve çağırıyoruz."

Gürer: Niğde’de elma üretiminde 500 bin tonluk kayıp var Haber

Gürer: Niğde’de elma üretiminde 500 bin tonluk kayıp var

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, zirai don felaketinden etkilenen Niğde'nin Merkez, Bor ve Altunhisar ilçelerinde elma bahçelerini gezdi. Don nedeniyle büyük kayıplar yaşayan üreticilerin sorunlarını dinleyen Gürer, çözüm önerilerini paylaşarak, afetin yarattığı ekonomik ve sosyal etkileri vurguladı. Gürer, özellikle bölgedeki elma üretimi ve tarımsal istihdam kaybı ile ilgili ciddi endişelerini dile getirdi ve devlet desteğinin önemine dikkat çekti. "Niğde'deki elma kayıpları ülke genelindeki üretimi etkileyecek" CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bölgedeki zararın boyutlarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Ülkemizde yaşanan don felaketinden Niğde'deki elma bahçeleri büyük oranda etkilendi. Türkiye genelinde 99 milyon elma ağacımız var. Ancak bunlardan 18 milyonu genç olduğu için ürün vermiyor. Ürün veren ağaçlar arasında özellikle Niğde, Karaman, Konya, Antalya ve Isparta öne çıkıyor. Bu illerin tamamı don olayından etkilendi, ancak Niğde’deki kayıp çok daha büyük. Geçtiğimiz yıllarda 614 bin ton elma üretilirken bu yıl 500 bin ton kayıp görülüyor. Çiçekler büyük ölçüde zarar gördü ve ciddi bir üretim kaybı yaşanacak. Türkiye genelinde üretilen elma miktarı 4 milyon 602 bin ton. Bunun da yaklaşık bir buçuk milyon tonu ihraç ediliyordu. Bu durumda ihracat olanağı da sınırlı olacak ve ciddi anlamda üretim kaybı yaşanacak. Görüldüğü gibi, dondan etkilenen ve artık ürün vermeyecek olan çiçeklerde büyük bir zayiatın varlığı gözler önünde.” Acer, "Don felaketi elma üreticilerini büyük kayıplara uğrattı" Bölgedeki 800 dekarlık elma bahçesiyle büyük çaplı üretim yapan Cemil Acer, don felaketinin etkilerini rakamsal verilerle belirterek, “Burası 800 dekar bodur elma bahçesi. Yaklaşık 4.000 ton üretimimiz oluyor. Bu sene maalesef belki 100 ton olacak. Büyük bir bölümünü de ihraç ediyoruz; %80’ini ihraç ediyoruz ürettiğimiz elmanın. 21 yıldır bodur elma yetiştiriyoruz, bahçe işi yapıyoruz. Böyle felaket görmedik. Bu don felaketi çok büyük bir kayıp oldu. Çiçeklerin içerisi tamamen boş. Birkaç gün içerisinde bu çiçekler dökülecek. Asıl meyveyi oluşturan ürün soğuk almış durumda. Çiçeklerin tamamen içi boş. Birkaç gün dayanır, Mayıs’ın başında tamamen dökülür. Bugüne kadarki tecrübemiz bunun üzerine. Red Chief, Super Chief, Granny Smith, Golden, Fuji, Pink Lady gibi yeni endüstriyel elmalar yetiştiriyoruz. Bunların tamamı ihracat için üretiliyor. Bizim gibi büyük entegre işletmeler ihracata yönelik çalışıyor. Ancak, bu yıl don felaketi nedeniyle bölgemizde üretim tamamen kayboldu. Çiçeklerin içi boş ve birkaç gün içinde dökülecek. Bir sonraki yıl için zararın boyutunu şu an öngöremiyoruz” diye ifade etti. Acer, İl Tarım Müdürlüğü’nün gerekli tespitleri yaptığını ve İlçe Tarım Müdürlüğü’nün süreci takip ettiğini belirtti.  Acer, "Büyük elma bahçeleri sigorta yaptırmıyor, sorunlar devam ediyor" Elma üreticisi Cemil Acer, sigorta konusunda yaşanan sıkıntıları belirterek, “TARSİM sigortasını maalesef yaptırmadık. TARSİM ile ilgili çok büyük sorunlarımız var. Onun için TARSİM yaptırmıyoruz. TARSİM Sigorta karmakarışık bir sistem. Bu bahçelerin büyük bir bölümü, süspansiyonlu kredilerden dolayı bankanın mecburiyetinden yapılan sigortalar. Bizde de küçük bir bölümü, 70 dekar gibi, süspansiyonlu kredilerden dolayı mecburiyetten yapıyoruz. TARSİM sigorta sistemini artık çiftçi benimsemiyor. Onun için yaptırmıyor. Burada büyük bahçeler var. Bizim gibi komşularımızın hiçbiri sigorta yaptırmıyor” şeklinde konuştu. Ömer Fethi Gürer, TARSİM sisteminin revize edilmesi gerektiğini belirterek, “TARSİM'de yeniden bir düzenlemeye gidilmeli. Sigorta sistemi hem sadeleştirilmeli hem de çiftçinin lehine olmalı. Bununla ilgili kanun teklifi de verdik. %66 oranında olan donla ilgili prim desteğinin %75’e çıkarılmasını talep ettik. TARSİM’e kayıtlı olsun olmasın, tüm çiftçilerin zararları karşılanmalı. Çünkü şimdi bu ağaçta meydana gelen bu don, sonraki seneye gelecek dönemdeki üretimi engellememesi için ne yapılacak? Gübre atılacak, su verilecek, ilaç verilecek. Buradan gelir elde etmeyen üretici, bu destekleri almazsa nasıl yapacak?” diye sordu. Acer, "Tarım işletmelerinde istihdam kaybı büyük” Elmanın olmayacağını ancak masrafların devam edeceğini belirten elma üreticisi Cemil Acer, “İşçiliği hariç, tahminen dekar maliyetimiz 50.000 lira civarındaydı. Şimdi elma yok. 10 bin lirasını tasarruf edebiliriz. Eğer mal olmadığı için bazı ilaçlama ve besleme gruplarını tasarruf ederiz ama yine de 40 bin lira masrafımız olacak. Bunu yapmazsak ağaç ölecek. Bir sonraki yıla ürün vermez. Örneğin, kırmızı örümcek ilacını atmak zorundayız ki bir sonraki dönemin gözlerine zarar vermesin ve bir sonraki sene ürün olsun diye. Bu kadar büyük bir kaybımız var. Bu bölgedeki Anadolu insanının büyük bir çoğunluğu, 5-6 ay tarım işletmelerinde çalışarak bir yıllık geçimini sağlardı. Öğrenciler yaz aylarında buraya çalışmaya gelirdi. Yazın elma hasadı olmayacağı için istihdamda büyük bir kayıp olacak. Kışın depoda elma işliyorduk. Elma olmadığı için depolama yapamayacağız, orada da istihdam kaybı olacak. Köylerin büyük bir bölümünün istihdam kaynağı tarımsal üretimdi. Maalesef şimdi bu iş olmayacak.  Biz üretirsek vergi öderiz. Biz üretirsek ihracat yaparız. Biz üretirsek ülkeye gelir sağlamış oluruz. Biz üretirsek vatandaşın sofrasına aş gider, yiyecek gider. Bu sene, bu doğal afetten dolayı elma olmayacak. Ceviz olmayacak, kayısı olmayacak, nektarin olmayacak. Bunların maalesef hiçbirisi yok” dedi.  "Don olayından sonra üretim kaybı büyük, yurtdışı pazarları için tedbir alınmalı" Gürer, don felaketinin ekonomik ve sosyal etkilerine değinerek şunları söyledi: “Onun için çiftçinin hem kredi borcu var hem de gelecek yıl üretim yapabilmesi için bu ağaçlara bakımını sürdürmesi gerekiyor. Yani “Ağaçta meyve yok, ben ağaca bakmayayım.” diyemez. Bu ağaca bakılacak. Onun için hasarlar tespit edilmeli, gerekli destekler sağlanmalı ve ayrıca yurtdışı pazarının kaybolmaması için bugünden tedbirler alınmalı. Uğranılan zarar, ziyan çok büyük. Bölgenin önemli bir üretim alanı olan bu bölgede, yaşanan don olayından sonra çiçeklerin içi boşalmış ve bunlardan artık ürün olması mümkün değil. Büyük bir zayiat var. Dedem derdi ki: ‘Hasan Dağı’nda kalbur kadar kar varsa, Bor Bağı’nın, Altunhisar Bağı’nın hayrını gör.’ Hasan Dağı’nda kar var. Sürecin bundan sonraki evrileceği olumsuzlukta, eğer ağaçlar zarar görmezse o bile büyük bir mutluluk. Onun için yaşanan afet büyük, destek şart. Tarsimde olsun olmasın tüm üretici zararları karşılanmalıdır.”

Adana Ziraat Odası Başkanı Tayakısı: Don felaketi çiftçiyi vurdu, Çukurova afet bölgesi ilan edilmeli Haber

Adana Ziraat Odası Başkanı Tayakısı: Don felaketi çiftçiyi vurdu, Çukurova afet bölgesi ilan edilmeli

Adana Ziraat Odası, Çukurova bölgesini etkileyen zirai don felaketiyle ilgili basın açıklaması düzenledi. Adana Ziraat Odası Başkanı Ahencan Tayakısı, don nedeniyle tarım ürünlerinde büyük kayıplar yaşandığını belirterek, don felaketinin sadece üreticileri değil, ihracatçıları ve tüketicileri de olumsuz etkileyeceğini vurguladı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'ya çağrıda bulunarak, "Başta Doğu Akdeniz Bölgesi olmak üzere don felaketinden etkilenen tüm bölgeler afet bölgesi ilan edilmeli. Çiftçilerimizin tarımsal kredi borçları ertelenmeli ve zararları hızlıca karşılanmalıdır" dedi. “Don felaketi nedeniyle üreticiler yüzde 80’e varan kayıplarla karşı karşıya” Adana Ziraat Odası Başkanı Ahencan Tayakısı, “22 Şubat gecesi başlayan ve sonraki 4 gün de devam eden, eksi 6 ile eksi 8 dereceye kadar düşen ve geceden sabaha her gece 5-6 saat süre düşük sıcaklığından dolayı don afeti yaşanmış olup, başta Adana, Mersin olmak üzere Doğu Akdeniz Bölgesindeki üreticilerimize zarar verdi. Ekili ve dikili alanlarda oluşan zirai don felaketiyle, domatesten patatese, maruldan karpuza, narenciyeden nektarine ve sert çekirdeklilere kadar tüm ürünlerde çok ciddi kayıplar oluştu. Bölgelerimize göre değişmekle birlikte eksi 6 ile 8 dereceye kadar düşen hava sıcaklığından, maalesef yetiştirilen ürünler yerle bir oldu ve tüm üreticilerimizin ürettikleri ürünler çeşitlere göre; %50 ile %80 arasında, erkenci sert çekirdeklilerde ise %100’e yakın zarar gördü; aslında tarımsal üretim neredeyse başlamadan bitmiş oldu. Özellikle narenciye başta olmak üzere çok yıllık bitkiler sadece bu yılın ürünleri açısından değil hem ağaçlar hem de önümüzdeki yılların verimi açısından büyük zarar görmüştür.” “Don felaketi, üreticiden ihracatçıya herkesi etkiledi" Ahencan Tayakısı, yaş sebze, meyve ve turunçgil deposu olarak bilinen Doğu Akdeniz Bölgesi'ndeki bu felaketin yalnızca tarıma ve çiftçiye değil, aynı zamanda ülke ekonomisine de büyük zarar verdiğini ifade ederek, “Yaş sebze, meyve ve turunçgil deposu da sayılan Doğu Akdeniz Bölgesi'ndeki bu felaketin aslında yalnızca tarıma ve çiftçiye değil aynı zamanda ülke ekonomisine de büyük zararları oldu. Çünkü bu durum üreticilerimizi, tüketicilerimizi, ihracatçılarımızı, dolaylı olarak da çiftçilerin ilaç gübre ihtiyaçlarını karşılayan zirai ilaç ve gübre bayilerini de mağdur edecektir” dedi. “Don felaketinden etkilenen bütün bölgelerin afet bölgesi ilan edilsin” Üreticilerin yaşadığı mağduriyetin bir an önce giderilmesi gerektiğini belirten Tayakısı, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya çağrıda bulunarak şunları söyledi: “Don felaketinden dolayı tarla ve bahçelerinde ürün kalmadı; bu durumda rekoltede ciddi kayıplar yaşanacaktır, ülkemizin de gıda egemenliğini riske sokacaktır. Nihai tüketici konumundaki halkımız ise gerek don felaketi ve gerekse geçtiğimiz günlerde mazota gelen zam ile güvenilir gıdaya yüksek fiyatlarla sahip olma durumu ile karşılaşacaktır. Tarım ve Orman Bakanı sayın İbrahim Yumaklı'ya sesleniyoruz. Başta Doğu Akdeniz Bölgesi olmak üzere don felaketinden etkilenen bütün bölgelerin afet bölgesi ilan edilmesini istiyoruz. Üreticilerin Tarım Kredi Kooperatiflerine, Ziraat Bankası’na ve diğer özel bankalara olan tarımsal kredi borçlarının en az iki yıl ertelenmesini talep ediyoruz. Çiftçi zararlarının doğru ve hızlı bir şekilde tespit edilip hemen karşılanmasını, çiftçilerimizin de tarım alanlarını yeniden ekip dikmeleri için bir ilave faizsiz kredi, destek ve teşvik verilmesini talep ediyoruz.” "Ürünleri zarar gören çiftçiler unutulmamalı" Tayakısı,  “TARSİM uygulamalarının risk durumlarında ülkemiz tarımı ve Mustafa Kemal Atatürk’ün milletin efendisi dediği çiftçiler lehine düzenlenmesini ve yenilenmesini talep ediyoruz. Son olarak da zarar gören ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle tarım sigortası yaptırmamış üreticilerimizin de unutulmamasını talep ediyoruz. ‘Unutmayalım ki çiftçimizin emeği, yarınımızın bereketidir.’ Tüm bölge üreticilerine yaşanan don felaketinden dolayı geçmiş olsun dileklerimizi sunuyoruz” şeklinde konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.