TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kişi kurbanını kestirmek için başkasına vekâlet verebilir mi? 

Yazının Giriş Tarihi: 02.07.2022 17:55
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.11.2022 16:01

Kişi kurbanını kestirmek için başkasına vekâlet verebilir mi? 

            Kurban kesecek kimse Kurbanını kendisi kesebileceği gibi başkasına da vekâlet vererek kestirebilir. Zira kurban mal ile yapılan bir ibadettir; mal ile yapılan ibadetlerde de vekâlet caizdir. Vekâlet yoluyla kurban kestiren kişi, bulunduğu yerde ki birisine vekalet verebileceği gibi, başka bir yerdeki kişi veya kuruma da vekalet verebilir. 

 

Tatile çıkan kimse kurban kesmek zorunda mı

Yolcu kurban kesmekle mükellef değildir. Tatile çıkan kimse de yolcu gibidir. Bayram tatiline çıkan kimse kurban kesmek zorunda değildir. Ancak kesmesi halinde,  sevabını kazanır. 

 

Kurban kesilecek hayvanı et almak için ortak kesmek caiz mi?  

            Hanefi mezhebine göre kurbana ortak olanların yönleri değişik olsa bile kurbana kurban niyetiyle katılmak durumundadırlar. Mesela, ortaklardan biri vacip olan kurbanı, diğeri adak kurbanı, bir diğeri de nafile kurbanına niyet etmiş olsalar bu farklı niyetlerle bu kurbana ortak olmalarında bir sakınca yoktur. Çünkü hepsi de ibadet niyetiyle katılmış bulunmaktadırlar. Fakat ortaklardan biri herhangi bir ibadet niyetiyle değil de, et almak maksadıyla katılmış olsa, bu sahih olmaz ve diğerleri de niyet etmiş oldukları kurbanı kesmiş sayılmazlar.  

            Ancak Şafii mezhebine göre isteyen istediği niyetle bu hayvana ortak olabilir. Kişi ister et almak için ister adak kurbanı için isterse normal kurban için isterse ticaret için fark etmeksizin hangi niyetle ortak olursa olsun geçerlidir. Kurban kesenin kurbanı da sahihtir. 

 

Ölü Kurbanı diye bir kurban çeşidi var mıdır?   

               İslam dininde ölü kurbanı diye bir kurban çeşidi bulunmamaktadır. Fakat vefat etmiş kişi adına ya da sevabını vefat etmiş kişiye bağışlanmak üzere kurban kesilebilir. Vefat etmiş kişinin bir vasiyeti yoksa mirasçılarının kurban kesmeleri gerekmez.  

               Ancak bir kişi anne babasının ya da akrabalarının ruhu için ya da sevabını kendilerine bağışlamak için bir hayvan kesip dağıtabilir.  

 

Fazilet bakımından, kurbanlık hayvanların erkek veya dişi olması arasında bir fark var mıdır?  

         Kurban olup olmaması açısından hayvanların erkek veya dişi olması arasında bir fark yoktur. Fakat biraz da toplumun ihtiyaç ve anlayışı göz önünde bulundurularak, küçükbaş hayvanlarda erkeğinin, sığır cinsinde ise dişisinin kurban edilmesinin faziletli olduğu kabul edilmiştir.  

 

Haram parayla kurban kesilebilir mi? 

            İslâm dini, Müslümanın helal işlerle uğraşmasını ve kendisi ile aile efradının nafakasını helal yollardan temin etmesini istemektedir. İbadetlerini de helal kazancından yapmasını emretmektedir. 

            Buna göre, haram yolla kazanılan para ile kurban kesmek uygun değildir. Çünkü ibadetlerin kabul edilmesi ve sevap alınması için helal parayla yapılmalıdır. 

 

Günün Ayeti 

Allah size ancak leşi, kanı, domuz etini ve Allah'tan başkasının adına kesilenleri haram etmiştir. 

Bakara, 2/173. 

 

Günün Hadisi 

Şeytan, besmele çekilmeyen yemeği benimseyerek kendi hakkı sayar  

Müslim, “Eşribe”, 102. 

 

Günün Sözü 

Bu yanda ölümdür. Ama o yanda doğumdur. Ölüm batma gibi görünür aslında doğmaya hazırlıktır. 

Mevlana 

 

Günün Duası 

Allah’ım bizi dünyayı da ahireti de kazananlardan eyle. 

 

Bunları Biliyor muyuz? 

Bedene Nedir? 

Hac esnasında işlenen cinayetlerden bazılarında keffâret olarak kesilen kurban demektir. Hac esnasında işlenen bazı ihram yasaklarına keffâret olarak, bedene büyük baş hayvan kesilmesi gerekir. Kesilen kurbanın eti, fakirlere dağıtılır. 

 

Günün Nüktesi 

Bir Kase Yoğurt… 

      Osmanlı Devleti döneminde her paşa ve padişah için, memleketinde herkesin istifadesine açık bir hayır kurumu yapıp ahirete öyle gitme, en büyük ideal idi. Bu sebeple, fethedilen yerlerde her biri bir cami, bir külliye veya bir hastane yapıp gitti. Ecdâdımız, kendi devirlerinin kültürünün gerektirdiği müesseseleri kurdular. İnsan nerde neyi tahsil ederse etsin ama Rabbiyle her zaman irtibatlı olsun diye camisiz yer bırakmadılar. 

      İşte bu düşünce Kanunî’ye de Süleymaniye Camiini yaptırdı. Ancak o, yaptıracağı eserin yalnız kendi defterine kaydolmasını arzu ediyor ve Rabb’ine böyle bir armağan takdim etmek istiyordu. Onun için, ustalara sıkı sıkıya tenbihatta bulunuyor ve “Kimseden yardım kabul etmeyin” diyordu. 

      Cami duvarları her gün yükseledursun, karşıdan bu camii mahzun mahzun seyreden bir nine vardı. İnekleriyle başbaşa, onların sütüyle geçinen bu yaşlı kadın, inkisar içinde kendi kendine, “Ey Allah’ım, Kanunî’ye servet verdin, malk-mülk verdin, Senin uğrunda bir cami yaptırıyor. Bu fakir kuluna bir şey vermedin; ne yapayım da, ben de Senin rızanı kazanayım. Benim elimden böyle işler gelmez. Elimden gelen, ustalara bir tas yoğurt ikram etmektir.” der ve ustalara müracaat eder. 

    Onlar, padişahın izni olmadığını söylerlerse de, kadının ısrarına dayanamayıp, yoğurdu alıp yerler. Büyük hükümdar, o gece rüyada, yaptığı işin mizanda tartıldığını görür. Terazinin bir kefesine Süleymaniye Camii, diğerine ise bir tas yoğurt konulmuş ve yoğurt, camiden ağır basmıştır. Sabah olur; Kanunî, ayakları titreye titreye ustaların yanına gelir: “Ne yaptınız, kimden ne aldınız?” diye sorar. “Yaşlı bir nine geldi; çok ısrar etti; yalvarıp yakarmalarına dayanamadık ve bir tas yoğurt aldık.” derler. İşte, Süleymaniye’ye ağır basan yaşlı kadının o bir tas yoğurdudur. Kanunî, gördüğü rüyayı oradakilere nakleder. 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.