Her yıl daha sıcak yaz mevsimleriyle karşı karşıya kalıyoruz. Daha sıcak mevsimler, beraberinde orman yangınları, seller, hortumlar, vs. vs. Yani hep bir önceki yıla göre daha kötü bir gidişat.. Nereye kadar böyle olacak?

Hele Avrupa enteresan.. Şuanda en büyük etkiyi, zararı onlar görüyor gibi. Ve ya öyle sanıyorlar. Çünkü şimdi yaz aylarında bu denli yüksek derecelere alışık olmayan Avrupa'da, dünyanın diğer bölgelerine kıyasla aşırı sıcak nedeniyle çok sayıda kişi hayatını kaybediyor.

Tabi onlar kıtanın yaşlı nüfusunun yüksek olmasının da etkili olduğu belirtiyor. Portekiz'de 7-18 Temmuz arasında 1065 kişi aşırı sıcaklardan hayatını kaybetti. Ancak oradaki yaşam kalitesinin yüksek olduğundan bahseden yok. O kadar rahatlığın üzerine engel olamadıkları bir sorun ile karşılaşınca iş değişiyor.

Bu yıl Temmuz ayı içinde İngiltere ve Macaristan'da tarihlerinin sıcaklık rekorlarının kırıldığından bahsediliyor. Peki! Ne kadar sıcak? Macaristan'da 24 Temmuz'da gece termometreler 25,4 santigrat dereceyi göstermiş ve 128 yılın sıcaklık rekoruymuş. Bizde ise 24 derece oldu mu normal aslında.. İngiltere'de 19 Temmuz'da hava sıcaklığı öğle saatlerinde 40 dereceyi aşmış. Bizde bu sıcaklık her yaz yaşanıyor.

Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) iklim değişikliğinin dünya genelinde sıcak hava dalgalarını daha sık ve yoğun hale getireceğini söylüyor. Ayrıca Avrupa'da son 50 yılda yaklaşık 159 bin kişinin aşırı sıcaklar ve iklim kaynaklı afetler nedeniyle yaşamını yitirdiğinden bahsediyor. Ölümlerin yüzde 93'ünün nedeni ise aşırı sıcaklardanmış. Pakistan bu yaz eşi benzeri görülmemiş derecede şiddetli muson yağmurlarına maruz kalmış ve ülkenin güneybatısındaki Belucistan eyaletine 127 kişi hayatını kaybetmiş.

Neden? Küresel iklim krizinden.. Yani iş küresel iklim krizinde.. Peki! Yapılan ne? Hiçbir şey. Havamızı, suyumuzu, toprağımızı kirleten, bozan fosil yakıtlar hâlâ tüketiliyor ve en çok kullanılan enerji yine aynı..

Sıcaklar kavuruyor, ormanlarımız yanıyor, yok oluyor. Koca dünya çıplak.. Güneş ışınları doğrudan üzerimizde.. Okyanuslarımız kirleniyor. Kutuplardaki buzlardan bir şey kalmadı. Hep araştırma yapılıyor, nedenleri sayılıyor. Sorun belli ancak yapılan bir şey yok.

Dünyamız hızla yıpranıyor. Her ne kadar bir türlü hayata geçirilmeyen projeler ortada dolaşsa da, dünyamız hızla yok oluyor.. Ancak bunun farkında bile değiliz. Sanki başka dünya varmış gibi.. Ya da daha çok zamanımız var..

Aslında hiç vaktimiz yok. Her gün, bir önceki günden daha kötü geliyor. Yarın ne olacağı belli değil. Artık 20-30 yıl sonrası tahminleri geride kaldı. Bir gün sonrası dahi çok farklı oluyor. Küresel iklim krizinin sonucunu kestirmek dahi zor şimdi..

O nedenle aylar, yıllar sonrasında değil hemen yarına bir şeyler yapmalı..