TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kuyumcunun borç parayla altın satması caiz mi?

Yazının Giriş Tarihi: 21.05.2023 15:59
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.05.2023 16:00

Kuyumcunun borç parayla altın satması caiz mi?

        Altını alıp satarken, Hz. Peygamberin faizi ve faize konu olan mallarda beyan ettiği gibi altını ve altının karşılığı olan bedeli peşin vermek gerekir.

        Şayet altın alınırken para sonraya bırakılırsa bu satış caiz değildir. Çünkü bu ribaya konu olur. Riba yani faiz de İslam'da yasaklanan haramların başında gelmektedir. Buna göre kuyumcunun borç para ile altın satması dinen caiz değildir.

 

Kubbeli mezarın İslam'da yeri var mı?

          İslam dini, hayatında olduğu gibi ölümünde de insana gereken değeri vermiş, saygıyı göstermiş ve öldüğü andan itibaren ona yapılacak muameleyi de belirlemiştir. Bu anlamda İslam dini, kabir ve kabristanın düzenli ve tertipli yapılmasını, temiz tutulmasını ve yeşillendirilmesini, hayatta bulunan insanların ölülere karşı bir vefa borcu olarak görür.

            Ancak kabirlerin yükseltilmesi, üzerine kubbeli binalar yapılması, taşına övücü veya kaderden şikayet edici sözler yazılması yasaklanmıştır.

 

Dalgınlıkla kaçırdığımız namazdan dolayı günaha düşer miyiz?

     Unutularak kılınmayan namazların kılınmadığından dolayı bir günahı yoktur. Ancak bu nazmın en yakın zamanda kaza edilmesi gerekir. Zira herhangi bir sebeple vaktinde kılınmayan ve böylece yükümlünün zimmetine borç olarak geçmiş bulunan namazların bir tek ödeme yolu vardır, o da kılamadığımız namazları kılmaktır. Yani kaza etmektir. Bundan başka namazın zimmetten düşürülmesi için bir yol yoktur.

      Dolayısıyla hangi sebeple kazaya kalmış olursa olsun vaktinde kılınmamış bir namazın borcundan kurtulmak için illaki onu kaza etmek gerekir. Fidye veya para vermek ya da başkasına kıldırmak şekli ile bu namaz borcu ödenmez. 

 

Kişinin boşadığı eşi ile tekrar evlenmesi caiz mi? 

     Dinen boşama üç kere ile sınırlandırılmıştır. Bir ve ikincilerde eşlerin yeniden birleşme imkanı vardır.

     Ancak üçüncü kez boşamadan sonra ise kesin ayrılık. Bu durumda, kadın başka bir şahıs ile hileli olmayan bir evlilik yapmadıkça ve bu evlilik boşama ya da ölüm ile sona ermedikçe ilk eşi ile tekrar evlenmeleri mümkün değildir. 

 

İslam’da nişan azami bir suresi var mı?

    Evlenmeden önce nişanlanmak İslam dininde illaki zorunlu değildir. Nişanlılık dini bir uygulamadan çok örfi bir sözdür. Dolayısıyla evlenecek kişilerin nişanlanması dini bir emir değildir. Ancak dine de muhalif de değildir.

      Bu nişanlanmanın uzun ya da kıssa bir zaman sınırlaması yoktur. Bu nişan süresi bir ay da olur bir yılda olur. Bunun ne alt ne de üst bir sınırı yoktur. Bunu daha çok örf belirler. Ancak fazla da uzatmamak daha evladır.

 

Günün Ayeti

"Ey iman edenler! Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Muhakkak ki Allah sabredenlerle beraberdir."

(Bakara, 2/153)

 

Günün Hadisi

  “Kim, ödemek arzusu ile insanların malını alır ise, Allah (onun borcunu) ona bedel eda eder. Kim de telef etmek niyetiyle halkın malını alırsa Allah onu telef eder.”

 (Buharî, “İstikrâz”, 2)

 

Günün Sözü

Zor sınavlar güçlü insanlar yetiştirir.

 

Günün Duası

Allah’ım haftaya günahsız ve suçsuz başlamayı ve günahsız ve suçsuz bitirmeyi nasip et.

 

Bunları biliyor muyuz?

Ayan-ı Sabite Nedir?

Dış âlemde var olan eşyanın görünür hale gelmeden önce Allah'ın ilminde bilgi olarak mevcudiyeti, ortaya çıkan varlıkların Allah'ın ilmindeki gizli hakikatleri demektir.

 

Günün Nüktesi

Cennette Bir Ağaç…

Bir gün Resulullah şöyle buyurdular: Kim “Suphanallah” derse, Allah Teala bu zikre karşılık kıyamet günü ona cennette bir ağaç diker.

Yine kim “La ilahe illâllah” derse, Allah Teala bu zikir karşılığında cennette ona bir ağaç diker.

Yine kim “Allah-u Ekber” derse Allah Teala bu zikre karşılık cennette ona bir ağaç diker.

Bu sırada Kureşli olan bir adam şöyle dedi:

Ya Resulellah! Bu durumda bizim cennette pek çok ağaçlarımız olacaktır. Çünkü biz sürekli olarak bu zikirleri söylüyoruz.

Resulullah cevaben şöyle buyurdular:

Evet doğrudur. Ama onları günah ateşiyle yakmaktan sakının. Zira Allah-u Teala söyle buyuruyor: “Ey iman edenler! Allah ve resulüne itaat edin ve amellerinizi geçersiz kılmayın.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.