Asayiş olaylarına karşı, güvenlik teknolojilerine yönelim artıyor

Son yıllarda, asayiş olayları ve güvenlik endişeleri güvenlik kamerası ve alarm sistemlerine olan ilgiyi önemli ölçüde artırdı. Özellikle suçların aydınlatılmasında etkili olan kamera kayıtları, bireyleri ve kurumları bu sistemleri kurmaya daha fazla teşvik etmeye başladı.

Sektör temsilcileri, Türkiye'de güvenlik teknolojileri pazarının her geçen gün büyüdüğünü, kamera ve alarm sistemlerinin artık lüks değil, temel bir ihtiyaç olarak değerlendirildiğini belirtti. Yapılan değerlendirmelere göre, hırsızlık, gasp ve saldırı gibi olayların ardından güvenlik sistemlerine yönelik taleplerde yoğun artışlar görüldüğü ifade edildi.

“Güvenlik sistemleri her alanda standart olmalı”

Uzmanlar, özellikle cadde ve sokaklardaki kamera kayıtlarının olayların çözümünde kritik rol oynadığına dikkat çekti. Bu sistemlerin sadece kamuya açık alanlarda değil, konutlardan iş yerlerine kadar her noktada standart olarak yer alması gerektiği vurgulandı.

"Güvenlik sistemleri yalnızca olay yaşandığında değil, günlük yaşamın bir parçası haline getirilmeli" güvenlik uzmanları, bu sistemlerin caydırıcılığının da göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade etti.

Yetkisiz firmalara dikkat

Sektörde dikkat çeken bir diğer konu ise yetkisiz firmalar oldu. Uzmanlar, bazı firmaların çok düşük maliyetlerle, kalite standartlarına uymayan sistemler kurduğunu ve bu durumun ise ciddi güvenlik zafiyetlerine neden olduğunu belirtti. Standartlara uygun olmayan sistemlerle alınan düşük kaliteli görüntülerin, olay anında delil yetersizliğine sebep olabildiğine dikkati çeken uzmanlar, “Bu da hem vatandaşların mağduriyetini artırıyor hem de güvenlik birimlerinin işini zorlaştırıyor” ifadesini kullandı.

Yetkililer, güvenlik kamerası kurulumu yapılacak firmaların, mutlaka yetkili ve denetlenen şirketler olmasına dikkat edilmesi gerektiğini, aksi takdirde sistemin işlevsiz kalabileceğini vurguladı.