Psikolog Cemre Soysal, toplumun her kesiminde şiddeti görmenin mümkün olduğunu belirterek, "Şiddet klasik aile yapısında otoriteyi sağlamak için aile de başlıyor" dedi.
Haber Giriş Tarihi: 25.08.2013 14:29
Haber Güncellenme Tarihi: 25.08.2013 13:29
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.ilkhaber-gazetesi.com
ADANA (İHA) - Soysal, yaptığı açıklamada, sokak ortasında yürüyen kadına uygulanan şiddet, bir şehrin kültür-sanat mirasına sahip çıkmaya çalışanlara uygulanan şiddet, okulda hakkını aramaya çalışan öğrenciye uygulanan şiddet gibi birçok örnek verebileceğini ifade etti. Toplumda olup biteni anlayabilmek için dikkatlice incelenmesi gereken ilk yerin, aile olduğunu anlatan Soysal, "Bizim ülkemizde klasik aile yapısında otoritenin büyük önemi vardır. Bu otoriteyi yerleştirebilmek için ise kullanılan en yaygın yöntem tehdit, korku ve ihtiyaç dahilinde şiddettir. Alışveriş merkezlerinde daha çok gözlem yapma şansım oluyor. Çocuk doğası için uygun olmayan bu mekanlarda çocuğun sıkılıp mızmızlanmaya başlamasıyla annenin çocuğu kolundan çekiştirmesi veya koluna/bacağına bir şaplak patlatması an meselesi olabiliyor. Yapmasını istemediği bir hareketi yapan çocuğu da cezalandırma yöntemi olarak vurma kullanılabiliyor" diye konuştu.
Şiddetin öğrenilen bir davranış olduğuna dikkat çeken Soysal şöyle devam etti:
"Evinde şiddet gören bir çocuk şiddeti öğrenir ve başkalarına yöneltmeye başlar. Öfkelendiğinde çocuğuna vuran annenin verdiği mesaj nettir. Ben sorunlarımı başka yöntemle çözemiyorum. Sinirlendiğim zaman vurabilirim. Buna maruz kalan çocuk da sinirli olan insanın beklendik tepkisinin vurma eylemi olduğunu öğrenmeye başlar. Önce okuldaki akranlarına, sonra ailesine, sonra da gücünün yettiklerine. Kabul edelim ki, toplumsal alt yapı olarak şiddetle beslenen bir kültürümüz var. Türklüğün onur kavramlarının "at, avrat, silah" olduğunu düşündüğümüzde at ve silahla 2/3'lük savaş ve şiddet potansiyelimiz olduğunu varsayabiliriz. Televizyonda reyting rekorları kıran dizilerin kahramanları ise vuran, öldüren bitirimler. Ekranda buzlanan sigara insan sağlığına zararlıdır ama gözümüzün içine sokulan o silah ve şiddet görüntüleri de bir o kadar zararlıdır"
Gitgide artan şiddet olaylarını engelleyebilmenin en etkili yöntemi ise aile yapısına müdahale edebilmekten geçtiğini vurgulayan Soysal, "Ebeveynler çocuklarına kullandıkları kelimelerin, uyguladıkları davranışların, çocuğun şiddetle olan ilişkisini ne kadar besleyip beslemediğinden emin olmalılar. Bunun sorumluluğu ailelerde olduğu kadar devletin uyguladığı politikada da olmalıdır. Fakat bu politikaların güven verici olabilmesi için öncelikle polis gibi devletin kendi birimlerinin halka uyguladığı şiddetin bir an önce durdurulması gerekmektedir. Çocuğunu döven bir ebeveynin çocuğuna okuldaki arkadaşına vurmamasını tembihlemesi ne kadar başarısız olacaksa; kendi halkına kontrolsüz güç ve şiddet uygulayan bir devletin, vatandaşını şiddetten uzak tutmaya çalışması da o kadar başarısız ve hatta ironik olacaktır" ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Soysal: Şiddet ailede başlıyor
Psikolog Cemre Soysal, toplumun her kesiminde şiddeti görmenin mümkün olduğunu belirterek, "Şiddet klasik aile yapısında otoriteyi sağlamak için aile de başlıyor" dedi.
ADANA (İHA) - Soysal, yaptığı açıklamada, sokak ortasında yürüyen kadına uygulanan şiddet, bir şehrin kültür-sanat mirasına sahip çıkmaya çalışanlara uygulanan şiddet, okulda hakkını aramaya çalışan öğrenciye uygulanan şiddet gibi birçok örnek verebileceğini ifade etti. Toplumda olup biteni anlayabilmek için dikkatlice incelenmesi gereken ilk yerin, aile olduğunu anlatan Soysal, "Bizim ülkemizde klasik aile yapısında otoritenin büyük önemi vardır. Bu otoriteyi yerleştirebilmek için ise kullanılan en yaygın yöntem tehdit, korku ve ihtiyaç dahilinde şiddettir. Alışveriş merkezlerinde daha çok gözlem yapma şansım oluyor. Çocuk doğası için uygun olmayan bu mekanlarda çocuğun sıkılıp mızmızlanmaya başlamasıyla annenin çocuğu kolundan çekiştirmesi veya koluna/bacağına bir şaplak patlatması an meselesi olabiliyor. Yapmasını istemediği bir hareketi yapan çocuğu da cezalandırma yöntemi olarak vurma kullanılabiliyor" diye konuştu.
Şiddetin öğrenilen bir davranış olduğuna dikkat çeken Soysal şöyle devam etti:
"Evinde şiddet gören bir çocuk şiddeti öğrenir ve başkalarına yöneltmeye başlar. Öfkelendiğinde çocuğuna vuran annenin verdiği mesaj nettir. Ben sorunlarımı başka yöntemle çözemiyorum. Sinirlendiğim zaman vurabilirim. Buna maruz kalan çocuk da sinirli olan insanın beklendik tepkisinin vurma eylemi olduğunu öğrenmeye başlar. Önce okuldaki akranlarına, sonra ailesine, sonra da gücünün yettiklerine. Kabul edelim ki, toplumsal alt yapı olarak şiddetle beslenen bir kültürümüz var. Türklüğün onur kavramlarının "at, avrat, silah" olduğunu düşündüğümüzde at ve silahla 2/3'lük savaş ve şiddet potansiyelimiz olduğunu varsayabiliriz. Televizyonda reyting rekorları kıran dizilerin kahramanları ise vuran, öldüren bitirimler. Ekranda buzlanan sigara insan sağlığına zararlıdır ama gözümüzün içine sokulan o silah ve şiddet görüntüleri de bir o kadar zararlıdır"
Gitgide artan şiddet olaylarını engelleyebilmenin en etkili yöntemi ise aile yapısına müdahale edebilmekten geçtiğini vurgulayan Soysal, "Ebeveynler çocuklarına kullandıkları kelimelerin, uyguladıkları davranışların, çocuğun şiddetle olan ilişkisini ne kadar besleyip beslemediğinden emin olmalılar. Bunun sorumluluğu ailelerde olduğu kadar devletin uyguladığı politikada da olmalıdır. Fakat bu politikaların güven verici olabilmesi için öncelikle polis gibi devletin kendi birimlerinin halka uyguladığı şiddetin bir an önce durdurulması gerekmektedir. Çocuğunu döven bir ebeveynin çocuğuna okuldaki arkadaşına vurmamasını tembihlemesi ne kadar başarısız olacaksa; kendi halkına kontrolsüz güç ve şiddet uygulayan bir devletin, vatandaşını şiddetten uzak tutmaya çalışması da o kadar başarısız ve hatta ironik olacaktır" ifadelerini kullandı.
Adana’da 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı coşkuyla kutlandı
Celal Alaz Adalı kimdir? Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı’nın oğlu ölümden döndü
Hande Yener Harbiye konserinde ne dedi? Neden tepki aldı?
Adana’nın 650 Yıllık Tarihi Ramazanoğlu Konağı Kültür Merkezi olarak hizmet veriyor
Adana’da sıcaklar zirve yaptı, Kozan tabiat parkı dolup taştı
SON HABERLER
Zelenskiy: Türkiye, Vatikan veya İsviçre'de Rusya ile üst düzey barış görüşmesi yapılabilir
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Rusya-Ukrayna savaşını sona erdirmek için Türkiye, Vatikan ya da İsviçre’de Rusya, ABD, AB ve İngiltere'nin katılımıyla üst düzey bir diplomatik toplantı yapılabileceğini açıkladı. Zelenskiy, Trump ve Putin'in görüşmesini değerlendirerek barış süreci için umutlu mesajlar verdi.
Adana'da dehşet: Genç kadını katledip intihar etti
Adana’da 23 yaşındaki Şevval Çiftçi, sevgilisi Engin Yüce tarafından evde 10 yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Cinayetin ardından 12. kattan atlayan Yüce, olay yerinde hayatını kaybetti. Polis olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı.
CHP’nin İzmir mitinginde katılım tartışması: Özel “2 milyon” dedi, emniyet “70 bin” açıkladı
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in katılımıyla İzmir Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginde katılım sayısı polemik konusu oldu. Özel, mitinge 2 milyon kişinin katıldığını söylerken, emniyet kaynakları sayıyı 70 bin olarak açıkladı. Mitingde demokrasi, terörsüz Türkiye ve yargı reformu mesajları öne çıktı.