Enderun Usulü Teravih Namazı nedir ve nasıl kılınır?

Osmanlı İmparatorluğu’nun Enderun Mektebi’nden köklerini alan ve zamanla unutulmaya yüz tutan Enderun Usulü Teravih Namazı, bugün yeniden canlandırılmak isteniyor. Bu eşsiz ibadet şekli, her dört rekatı Türk Musikisi’nin farklı makamlarında kılınarak, salavatlar ve ilahilerle süsleniyor. Enderun Teravih’inin özelliği ise sadece bir namaz olmanın ötesinde, ibadete manevi bir boyut kazandırmak amacı taşımasıdır.

Enderun Usulü Teravih Namazı Nasıl Kılınır?

Enderun Usulü Teravih Namazı, Osmanlı Sarayı’ndaki Enderun Mektebi geleneğinden bugüne ulaşan, müzikle harmanlanmış bir ibadet şeklidir. Bu teravih, iki şekilde kılınır. İlk yöntemde imam, müezzinlere makam geçişlerini yönlendirirken, ikinci yöntemde ise geçişleri tamamen müezzinler sağlar. Fatiha’dan sonra okunan zamm-ı sureler ise tamamen manalarına uygun olarak seçilir ve bir rastgelelikğe yer verilmez. Ramazan ayının ilk günlerinde sevincin, ortasında rahmet ve merhamet dileklerinin, son günlerinde ise hüzünlü ilahilerin okunduğu bu ibadet, cemaate huzur vererek camiye daha fazla katılımı teşvik etmeyi hedefler.

Türk Musikisi’nin Farklı Makamlarıyla Manevi Bir Derinlik

Enderun Teravih Namazı, dört rekattan her biri farklı bir makamda okunarak, ibadetin ruhani derinliğine katkı sağlıyor. Hicaz, segâh, isfahan, uşşak ve acemaşiran gibi makamlar, namazın her rekatında kullanılmakta ve bu sayede teravih namazını kılmaya geç kalan bir kişi, sadece o anki makamı dinleyerek imamın kaçıncı rekatta olduğunu anlayabilmektedir.

Bir Osmanlı Geleneği Olarak Enderun Teravih’i

Enderun Teravih Namazı, Buhurizade Mustafa Itri Efendi’ye dayandırılmakta olup, yaklaşık 80 yıl önce Osmanlı’dan başlayarak tüm camilerde yaygın olarak kılınmıştır. Saraydan halk arasında geçiş yapan bu ibadet biçimi, zamanla azalmasına rağmen Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından tekrar gündeme getirilerek canlandırılmaya çalışılmaktadır.