Alış verişte mal alımını cazip hale getirmek için verilen fazla malı almak caiz mi?
Yazının Giriş Tarihi: 31.10.2024 16:56
Yazının Güncellenme Tarihi: 31.10.2024 16:57
Öncelikle şunu bilmek gerekir ki alış verişi cazip hale getirmek için meşru olmak kaydı ile verilen her şey dinen caizdir. Bu anlamda promosyon sürümü artırmak için satılan malla beraber ilave olarak para, eşya ve benzeri bir şeyi bedava olarak müşteriye vermektir.
Herhangi bir şart olmaksızın ve verilen promosyon meşru olmak kaydıyla satışla beraber promosyon verme de bir sakınca yoktur. Çünkü alıcı neye para verdiğini, satıcı da neyi pazarladığını bilmektedir. Örnek olarak; televizyon telefon verilmesi gibi bir alışveriş dinen sakıncalı değildir.
Burada en önemli nokta; alıcıyı aldatacak bir unsura yer verilmemesidir.
Şükür namazı hangi durumlarda kılınır?
Şükür namazı, nafile olarak kılınan bir namazdır. Başımıza gelen musibet veya olumsuz bir olaydan kurtulunca ya da bir nimete erişince Allah’a şükür babından kılınan bir namazdır. Mesela kişi ev, araba alınca, önemli bir hastalıktan kurtulunca, askerden gelince veya işe başlayınca, arzuladığı bir başarıya ulaşınca şükür namazı kılabilir. Hz. Peygamber müjdeli haber aldığında şükür namazı kıldığı veya şükür secdesi yaptığı rivayet edilir.
Şükür namazının belli bir zamanı yoktur. Namaz kılınabilen vakitlerde (günün namaz kılınmayan üç mekruh vakti dışındaki bir zamanda) kılınabilir. İki rekat kılınabileceği gibi nafile bir namaz olduğu için ikinin katları şeklinde de kılınabilir.
Şükür namazında zorunlu olarak okunması gereken bir sure veya dua da yoktur.
İmama uyan kimse kendi hatası için sehiv secdesi yapar mı?
Cemaatten birinin imama uyarak kıldığı namazda kendi yaptığı sehivden yani hatadan dolayı ne kendisi ne de İmam için sehiv secdesi gerekmez. Çünkü cemaat burada imama tabidir. İmama tabi olunca hata da yapsa sehiv secdesi gerekmez.
Çalışan bir kimsenin işsizlik maaşı alması caiz mi?
İşsizlik maaşı devletin işsiz kalan vatandaşına tanıdığı bir haktır. Ancak bu haktan yararlanabilmek için kişinin işsiz olması lazım. Yani hem resmi hem de gayri resmi olarak işsiz olması gerekir. Zira devlet, işsizlik maaşını gerçekten işsiz olanlara ödemektedir. İşten çıkarılan ya da işinden ayrılan bir kimse devletten işsizlik maaşı alırken başka bir yerde bir işe gayri resmi de olsa başlamışsa bu haktan yararlanması dinen caiz değildir. Gerçeğe aykırı bir beyan ile kendisini işsiz gibi gösterenlerin bu maaşı alması dinen uygun değildir.
Böyle bir aldatma kul hakkı ihlalidir. Tüyü bitmemiş yetimlerin-öksüzlerin, fakirlerin-yoksulların, hakikaten işsiz durumda olanların hakkını yemektir. Bundan kesinlikle sakınılması gerekir.
Günün Ayeti
Sadakaları açık olarak verirseniz bu ne güzel! Şayet onu yoksullara verirken gizlerseniz bu sizin için daha da hayırlıdır ve sizin bir kısım günahlarınıza kefâret olur. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Bakara, 2/271.
Günün Hadisi
“Mü'mine musibet nevinden her ne ulaşır ise günahlarına bir kefaret olur. Musibet, beklenmedik bir hâdise olmuş, ayağına batan bir diken olmuş fark etmez."
(Müslim, “Birr”, 49.)
Günün Sözü
Ben istiyorum fakat Allah vermiyor, bundan sonra istemeyeceğim deme. Duaya devam et. İsteğini vermezse ona karşılık razı ve memnun olacağın başka bir hal verir.
Abdülkadir Geylani
Günün Duası
Allah’ım bugün gönlümüzden geçirdiğimizi ve dua da senden dilediğimizi hakkımızda hayırlı ise nasip eyle.
Allah'ım günümü senin yolunda ve razı olduğun işlerde geçirmemi nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
İstiaze nedir?
Şeytanın her türlü şerinde ve zararlarından Allah'a sığınmak demektir.
Günün Nüktesi
Hayırlı ve Şerli İnsan…
Ebû Hüreyre"den rivayet edildiğine göre,
Resûlullah oturmakta olan insanların yanında durdu ve onlara,
“Sizin hanginizin hayırlı, hanginizin şerli olduğunu size bildireyim mi?” dedi.
Orada bulunanlar sustular. Bunun üzerinde Resûlullah sorusunu üç kere tekrarladı. Bir adam, “Evet ya Resûlallah!” dedi.
Allah Resûlü şöyle buyurdu:
“Hayırlınız, kendisinden hayır beklenilen ve kötülüğünden emin olunandır; şerliniz ise kendisinden hayır beklenmeyen ve kötülüğünden de emin olunmayandır.”
Tirmizî, “Fiten”, 76.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Alış verişte mal alımını cazip hale getirmek için verilen fazla malı almak caiz mi?
Öncelikle şunu bilmek gerekir ki alış verişi cazip hale getirmek için meşru olmak kaydı ile verilen her şey dinen caizdir. Bu anlamda promosyon sürümü artırmak için satılan malla beraber ilave olarak para, eşya ve benzeri bir şeyi bedava olarak müşteriye vermektir.
Herhangi bir şart olmaksızın ve verilen promosyon meşru olmak kaydıyla satışla beraber promosyon verme de bir sakınca yoktur. Çünkü alıcı neye para verdiğini, satıcı da neyi pazarladığını bilmektedir. Örnek olarak; televizyon telefon verilmesi gibi bir alışveriş dinen sakıncalı değildir.
Burada en önemli nokta; alıcıyı aldatacak bir unsura yer verilmemesidir.
Şükür namazı hangi durumlarda kılınır?
Şükür namazı, nafile olarak kılınan bir namazdır. Başımıza gelen musibet veya olumsuz bir olaydan kurtulunca ya da bir nimete erişince Allah’a şükür babından kılınan bir namazdır. Mesela kişi ev, araba alınca, önemli bir hastalıktan kurtulunca, askerden gelince veya işe başlayınca, arzuladığı bir başarıya ulaşınca şükür namazı kılabilir. Hz. Peygamber müjdeli haber aldığında şükür namazı kıldığı veya şükür secdesi yaptığı rivayet edilir.
Şükür namazının belli bir zamanı yoktur. Namaz kılınabilen vakitlerde (günün namaz kılınmayan üç mekruh vakti dışındaki bir zamanda) kılınabilir. İki rekat kılınabileceği gibi nafile bir namaz olduğu için ikinin katları şeklinde de kılınabilir.
Şükür namazında zorunlu olarak okunması gereken bir sure veya dua da yoktur.
İmama uyan kimse kendi hatası için sehiv secdesi yapar mı?
Cemaatten birinin imama uyarak kıldığı namazda kendi yaptığı sehivden yani hatadan dolayı ne kendisi ne de İmam için sehiv secdesi gerekmez. Çünkü cemaat burada imama tabidir. İmama tabi olunca hata da yapsa sehiv secdesi gerekmez.
Çalışan bir kimsenin işsizlik maaşı alması caiz mi?
İşsizlik maaşı devletin işsiz kalan vatandaşına tanıdığı bir haktır. Ancak bu haktan yararlanabilmek için kişinin işsiz olması lazım. Yani hem resmi hem de gayri resmi olarak işsiz olması gerekir. Zira devlet, işsizlik maaşını gerçekten işsiz olanlara ödemektedir.
İşten çıkarılan ya da işinden ayrılan bir kimse devletten işsizlik maaşı alırken başka bir yerde bir işe gayri resmi de olsa başlamışsa bu haktan yararlanması dinen caiz değildir. Gerçeğe aykırı bir beyan ile kendisini işsiz gibi gösterenlerin bu maaşı alması dinen uygun değildir.
Böyle bir aldatma kul hakkı ihlalidir. Tüyü bitmemiş yetimlerin-öksüzlerin, fakirlerin-yoksulların, hakikaten işsiz durumda olanların hakkını yemektir. Bundan kesinlikle sakınılması gerekir.
Günün Ayeti
Sadakaları açık olarak verirseniz bu ne güzel! Şayet onu yoksullara verirken gizlerseniz bu sizin için daha da hayırlıdır ve sizin bir kısım günahlarınıza kefâret olur. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Bakara, 2/271.
Günün Hadisi
“Mü'mine musibet nevinden her ne ulaşır ise günahlarına bir kefaret olur. Musibet, beklenmedik bir hâdise olmuş, ayağına batan bir diken olmuş fark etmez."
(Müslim, “Birr”, 49.)
Günün Sözü
Ben istiyorum fakat Allah vermiyor, bundan sonra istemeyeceğim deme. Duaya devam et. İsteğini vermezse ona karşılık razı ve memnun olacağın başka bir hal verir.
Abdülkadir Geylani
Günün Duası
Allah’ım bugün gönlümüzden geçirdiğimizi ve dua da senden dilediğimizi hakkımızda hayırlı ise nasip eyle.
Allah'ım günümü senin yolunda ve razı olduğun işlerde geçirmemi nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
İstiaze nedir?
Şeytanın her türlü şerinde ve zararlarından Allah'a sığınmak demektir.
Günün Nüktesi
Hayırlı ve Şerli İnsan…
Ebû Hüreyre"den rivayet edildiğine göre,
Resûlullah oturmakta olan insanların yanında durdu ve onlara,
“Sizin hanginizin hayırlı, hanginizin şerli olduğunu size bildireyim mi?” dedi.
Orada bulunanlar sustular. Bunun üzerinde Resûlullah sorusunu üç kere tekrarladı. Bir adam, “Evet ya Resûlallah!” dedi.
Allah Resûlü şöyle buyurdu:
“Hayırlınız, kendisinden hayır beklenilen ve kötülüğünden emin olunandır; şerliniz ise kendisinden hayır beklenmeyen ve kötülüğünden de emin olunmayandır.”
Tirmizî, “Fiten”, 76.