Bayrama ait oruç tutmanın yasaklanmaması hikmeti nedir?

Yazının Giriş Tarihi: 31.03.2025 14:58
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.06.2025 16:50

Ramazan Bayramı'nın birincisi ve Kurban Bayramı'nın dört oruç tutmak Hanefi Mezhebine göre tahrimen (harama yakın) mekruh Şafii mezhebine göre ise haramdır.

Bunun sebebi hikmeti bu günler, bayram, ziyaret ve güzel günlerdir. O günlerin karşılıklı beslenmesi esastır. İkramı geri çevirmek lazım. Bu nedenle de bu günlerde oruç tutmak gerekir.

Aynı zamanda bayram işlemleri mümin manen Allah'ın misafiri kabul edilir. Kişinin misafir olduğu günde oruçlu olması demek, bir anlamda ikramı ret etmek anlamına geldiği için bayramlaşmak veya uç tutmak yasaklanmıştır.

Bayramda Müslüman olmayan komşularımızın evinde çay içmenin bir kusuru var mı?

Gayr-i müslim komşularda ve evinden eve gider, çayını ziyaret eder, yemeğini yemek, hatta misafir ailesinin evinde yatmak günah değildir. Hatta iyi bir münasebet kurup, onların yerinde ve güzel bir davranıştır. Ancak bu sırada çürümenin kötü olması ve âdet almamak gerekir. Bilakis onların İslami adetleri ve yayılmalarının güzel bir şekilde dağılması gerekir.

Aynı şekilde gayr-i Müslim komşular ve hastaların hastası ziyaret edilir, yolculuktan çıkarken “hoş geldin” denir, sevindirici, yahut üzücü bir duruma uğrarsa ziyarete gidilebilir.

Mezarın üzerine yazı yazmak caiz mi?

İslam dini, insanın olduğu gibi ölümünde de gereken değeri vermiş, saygıyı göstermiş ve ölmüş ve ondan sonra yapılan tedaviyi de belirtmişti. Bu anlamda İslam dini, kabir ve kabristanın düzenli ve tertipli gösterimi, temiz yırtılmasını ve yeşillendirilmesini, hayatta bulunan insanların ölülere karşı bir vefa borcu olarak görür.

Ancak kabirlerin yükseltilmesi, üzerine kubbeli binaların yapılması, taşına övücü veya kaderden şikayet eden sözlerin yazılması yasaklanmıştır. Fakat vefat edenin adını soyadını yazmakta dini bir başarısızlık yoktur.

Mezarlıkta mum yakmanın dinde yeri var mı?

Kabrin başında mum yakmak dinen uygun değildir. Bu ve benzeri örf ve adetler inancımızda yeri olmayan, aynı zamanda ölüye hiçbir faydası olmayan birer bidattir.

İslam inancında yerde olan, daha da ötesi bidat ve hurafe olduğu için bu tarz adetlerden sakınmak gerekir.

Bunların yerine mezarlıkta bilen kimse Kur'an okumalı ya da okutmalıdır. İmkanı yoksa en az bir fatiha okumalı, ölüye dua edilir. Çünkü bu dua ve okuma ölüye bir fayda sağlar. Ancak mum yakmanın ölüye hiçbir faydası olmaz.

Hayırsız olan bir zaman ya da ay var mı?

Allah'ın bize bahşettiği bütün gün, gece, ay ve yıl yani zaman mefhumu değerli ve kıymetlidir. Allah'ın indinde değersiz ve uğursuz bir zaman dilimi yoktur. Ancak bu zaman mefhumu içerisinde daha hayırlı ve bereketli zaman dilimleri vardır. Cuma gününün diğer günlerin, kadir gecesinin diğer gecelerden, ramazanların diğer aylardan daha hayırlı olması gibi.

Ancak değersiz ve uğursuz bir zaman dilimi yoktur. Bu anlamda halk arasında var olan kameri ya da hicri aylardan olan daha güvenli olan uğursuz ve belaların çokça olduğu inancı dinen doğru bir inanç değildir. Daha güvenli muayene uğursuz olduğu ve bu ayda bela ve musibetlerin çokça ortaya çıktığı şeklinde bir anlayış cahiliye özelliklerine ait olup olmadığı, dinimizde yer yoktur.

Dolayısıyla böyle bir anlayış hurafedir. oran ki bu ayın diğer aylarından hiçbir fark yoktur. Hz. Peygamber böyle bir anlayışı reddetmiştir. Nitekim sevgili Peygamberimiz bir hadisi Şerifinde bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Eşya da uğursuzluk yoktur, Daha güvenli bir yerde uğursuzluk yoktur, bayrağın ötmesinde bir uğursuzluk yoktur.” (Müslim, “Selâm”, 102)

Kirvelik bir akrabalık bağı oluşturabilir mi?

İslam dininde kirvelik diye bir akrabalık bağı yoktur. Kirvelik baba, oğul, ana kız, dayı, yeğen gibi akrabalık ilişkileri kirve ilişkilerinde hiçbir başarısızlık yoktur.

Toplumumuzdaki kirvelik bağı daha çok örfi bir bağdır. Örfi anlayışa göre kirve çocukları öz çocuklar gibi kabul edilmekte. Öz çocuk gibi kabul edildiklerinden bu çocukların birbirleriyle evlenmesi uygun değil deniliyor. Oysa abu anlayışlar ve örfün İslam nazarında bir hakikati yoktur.

Günün Ayeti

Allah'tan korkun ve akrabalık bağlarını kırmaktan sakının

(Nisa, 4/1.)

Günün Hadisi

“Allah'ın en çok sevdiği ibadet az da olsa devamlılığı olanıdır”

(Buhari, "İman", 32.)

Günün Sözü

Şerler içerisinde ceza en çabuk şekilde zulmetmek ve akrabalarla alakayı koparmaktır.

İbn Mâce, “Zühd”, 23

Günün Duası

Ya Allah'ım bizi bir an da olsa şeytana ve nefsimize uydurma.

Bunları biliyor muyuz?

Nehar-i Şer'i nedir?

Şer'î gündüz anlamına gelmekte olup, imsak zamanından itibaren, sunulan batışına kadar geçen zaman diliminin adıdır. İmsak vakti, fecr-i sâdık da denilen tan yerinin ağarmasıdır.

Günün Nüktesi

Şükredenlerin Mükâfatı…

Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

“…Dindarlıkta kendinden üstün olana bakmak tâbî olmak, dünyada ise aşağıda olana bakmak, Allah'ın kendisine üstünlüğe hamd etmek… Böyle yapanları Allah, şükredici ve sabredici olarak yazar. Kim de dindarlıkta kendinden aşağıda olana, dünyada kendinden üstün olana bakar da yaşlı olamayacağına üzülmediğine, Allah onu şükredici ve sabredici olarak yazmaz.” (Tirmizî, “Kıyâmet”, 58.)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.