Forma ile kılınan namaz geçerli olur mu?

Yazının Giriş Tarihi: 30.05.2025 17:30
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.05.2025 17:31

Namazın şartlarından birisi de necasetten temizlenmektedir. Yani namaz kılacak kişinin elbisesinde, bırakılacağı yerde ve namaz kılacağı yerde, kan, listesi, şarap, ayrılan... gibi namaza engel necasetlerin bulunmaması gerekir.

Bu anlamda teste uyum ve temiz olma şartı ile kişinin istediği kıyafetle namazını kılabilir. Bunda hiçbir kusur yoktur. Bu kıyafet ister tişörtler veya atlet, ister eşofman veya ceket, isterse gömlek olsun fark etmez namaz geçerlidir.

Ancak evde örf ve adet gereği olması gerek, diğer odalarda kişinin tek başına da olsa namazları temiz ve güzel bir kıyafetle giyilmesi şüphesiz daha iyidir. Ancak kıyafetlerle kılınan namaz geçerlidir.

Afetlere karşı tedbirli davranmak kadere aykırı mı?
Tedbirin alınması takdire aykırı bir iş değildir. Eğer bir husustaki takdir-i ilahi, Levh-i Mahfuz'da takdir ve tespit edilmişse, onda değişiklik olmaz. Ama biz hayatımızı kurallara ve emredilene göre yaşamak zorundayız.

Başımıza gelecekleri ya da kavuşacağımız nimetleri ve güzellikleri biz bilemeyiz. Zira biz gayb ilmine sahip olduk. Dolayısıyla hayatımızı yaşarken nasıl rızkı veren Allah olduğu halde rızık temini için çalışıyorsak aynı şekilde başlangıcımıza gelmesi muhtemel kaza ve tehlikeleri muhafaza etmek için de önlem almak zorundayız.

Ama olayın bu tedbir asla kadere muhalifler değildir. Bilakis bu tedbiri almamak üzere rızkı aramamak ve sebeplere sarılmak gibi yanlıştır.

Süt çocuğu olması için kaç yaşına gelene kadar emzirmek gerekir?

Süt akrabalığının gerçekleşmesi için, Şafii, Maliki, Hanbeli ve Hanefi mezhebinin iki imamına göre süt emen çocuğunun iki yaşını doldurmamış olması gerekir.

Ebu Hanifeye göre, süt emen çocuk süt çocuğunun kabul edilebilmesi için 2,5 yaşını doldurmamış olması gerekir.

Yani genel kanaat ve müçtehitlerin çoğunluğuna göre süt akrabalığının gerçekleşmesi için süt emen çocuğun iki aşamalı küçük olması gerekir. İki para sonra süt emilse de Ebu Hanife dışarıdaki fıkıhçılara göre süt akrabalığı gerçekleşmez.

Öfke ile yapılan yeminli keffaret gerekir mi?

Yemin, bir işi yapmak veya yapmak için daha ilerideki bir iddiayı kuvvetlendirmek için Allah'ın ismini veya sıfatlarından birisini göstererek verilen sözleri tutmaktır. Bu yeminin geçerli olması için yemin eden kişinin bir takım şartları vardır. Aklının başında olmak, vatandaşı olmak, ikrahı altında olmamak, Allah'ın adını zikrederek söz vermek gibi.

Bu anlamda şartların da var olması ile birlikte yerine getirilmesi mümkün ve mubah olan bir şeyi, ileride yapacağına veya yapmayacağına yemin eden kişi, bu yeminin yerine getirmelidir. Yeminin yerine getirilmemesi halinde kefaret ödemesi gerekir.

Yemin eden kimse, yemin ederken aklı başındaysa ama sinirli hali ile yemin etmişse ve ne söylediğini belirtiyorsa o yemin kefareti vardır. Ancak ne söylediğini hatırlayamayacak düzeyde bir sinirle ilgili değişikliklerse yani cinnet durumu ile güncellemese bunun kefareti yoktur.

Günün Ayeti

Ey insanlar! Rabbinize saygısızlıktan sakının; hiçbir babanın evinden fayda göremeyeceği, evlâdın da babasından hiçbir fayda sağlayamayacağı bir gün korkuyor. Allah'ın vaadi gerçektir. Sakın dünya hayatını sizi aldatmasın; o, onların çıkarıcı da (şeytan) Allah hakkında sizi aldatmasın.

Lokmân, 31/33.

Günün Hadisi

"Hz. Peygamber, büyümeye başladığı zaman, ellerine üfleyip Muavvizeteyn'i (Felak ve Nas sureleri) ve ihlas suresini okur, elleri, tarihi ve hayatına devam ediyor, bunu da üç kere tekrar ederdi."

(Buhari, “Fedail-ül Kur'an”, 14.)

Günün Sözü

Aşkın gözü kör, kulağı sağırdır; ne doğru yolu görür ne doğru sözü duyar.

Cenap Şahabettin

Günün Duası

Ya rabbi bugün de beni ve ailemi sağlıklı ve imanlı dönebilmeyi nasip eyle.

Bunları Biliyor musun?

Arasât nedir?

Kıyametin kopmasından sonra diriltilecek olan insanlara, toplam inanç, söz, fiil ve davranışlarından sorguya çekilmek üzere sevk edilecekleri yer adına denir. Bu mekana mahşer ve mevkif de denir.

Günün Nüktesi

Anne Baba Rızası…

Ebû Hureyre diyor ki: Hz. Peygamberim:

- Yazıklar olsun, yazıklar olsun, yazıklar olsun, buyurdu.

ayrıca:

- Kime yazıklar olsun, ey Allah'ın Resûlü, diye soruldu.

Peygamberimiz:

- Anne-babasından birinin veya onun ihtiyarlık zamanlarına yetişip de Cennete giremeyene (onları razı ederek cennete girmeyi hak edemeyene), buyurdu.

(Müslim, Birr, 3)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.