Kandillerde oruç tutarken unutarak yemek içmek orucu bozar mı?
Yazının Giriş Tarihi: 26.01.2025 08:37
Yazının Güncellenme Tarihi: 26.01.2025 08:38
Bilerek yemek içmek ve oruca aykırı olan işleri yapmak orucu bozar. Ancak unutarak bir şey yemek, içmek orucu bozmaz. Bu hususta farz, vacip, nafile oruçlar arasında bir fark yoktur. Çünkü unutma ve yanılma ile yapılan işler bağışlanmıştır.
Ama kişi oruçlu olduğunu hatırladığı anda veya “Sen oruçlusun” denildiği halde, hiç aldırış etmeden yemesine devam ederse orucu bozulur.
Buna göre kandillerde oruç tutarken unutarak yemek yemek ya da bir şey içmek oruca zarar vermez.
Çamur olmuş elbise ile namaz kılmada bir sakınca var mı?
Namazın şartlarından birisi de necasetten temizlenmektir. Namaz kılacak kişinin elbisesinde, bedeninde ve namaz kılacağı yerde, kan, idrar, şarap, dışkı... gibi namaza engel necasetler bulunmamalıdır. Tesettüre uymak ve temiz olmak şartı ile iş elbisesi ve pijama ile namaz kılınabilir. Bu itibarla, işin cinsine göre iş elbisesinde bulunan madeni yağlar, pas ve benzeri kirler namazın sıhhatine engel değildir. Aynı şekilde çamur veya toz olmuş elbise ile namaz kılmak da geçerlidir. Ancak kişi, camiye veya mescide gidecekse temiz elbise giymesi Kur'an'ın emridir.
Örf, adet ve medeniyet gereği olarak camiye veya cemaate giden kimsenin en güzel elbiselerini giymesi cemaate saygının bir gereğidir. Gerek evde, gerek diğer yerlerde tek başına da olsa namazların temiz ve güzel bir kıyafetle kılınması, şüphesiz daha iyidir.
Adak etinden yemek hususunda kadın erkek aynı mı değerlendirilir?
Adakta bulunan kişinin, anne ve babası, dede ve nineleri, evlat ve torunları ile eşi o adaktan yiyemezler. Kadınla erkek arasında adak hususunda herhangi bir fark yoktur. Adak konusunda erkek için geçerli veya geçersiz olan aynı şekilde kadın için de geçerlidir.
Nişanlıyken nikah yapan kimselerin nişanı bozmaları halinde nikahları düşer mi?
Yapılan nikah şartları yerine getirilmişse geçerlidir. Bundan dolayı gelişi güzel nikah kıyılmamalıdır. Çünkü evlilik, yuva kurmak önemlidir ve önem istemektedir. Bundan dolayı evlenecek kişilerin öncelikle resmi nikah yapmaları tavsiye edilir. Ancak resmi nikah kıyılmadan yaptıkları dini nikah da fıkhen geçerlidir ve koca boşamadığı sürece de nikah vardır.
Bu bağlamda nişanlıyken kıyılan nikah dinen geçerlidir. Taraflar nişanı attığında da nikah varlığını korur. Kadının boş olabilmesi için kocanın kadını boşaması gerekir. Yoksa dinen eşi olduğundan koca eski nişanlısını boşamadıkça kadın bir başka erkekle evlenemez.
Günün Ayeti
''Apaçık kitaba andolsun ki, Biz Kur'an-ı mübarek bir gecede indirdik Çünkü biz onunla insanları uyarmaktayız
Duhan Suresi, 44/1-3.
Günün Hadisi
"Kim: 'Rab olarak Allah'ı, din olarak İslâm'ı, Resûl olarak Hz. Muhammed'i seçtim derse cennet ona vâcip olur".
Ebu Dâvud, "Salât", 361.
Günün Sözü
Kandiller günah kirinden temizlenmek için mümine Allah’ın bir ikramıdır.
MZU
Günün Duası
Allah’ım, evimizden, ailemizden ve de iş yerimizden huzuru ve bereketi eksik etme.
Bunları biliyor muyuz?
İstiaze nedir?
Şeytanın ve kötü insanların şerrinden, her türlü zarar, bela, afet ve musibetlerden Allah'a sığınmak demektir.
Günün Nüktesi
Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun?
Bir gün yaşlı bir münzeviye sorarlar: ( Münzevi, insanlardan kaçan, yalnız yaşamayı tercih eden insan anlamındadır. )
"Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun?"
Münzevi cevap verir:
- "Yapacak çok işim var. İki şahin eğitmem gerekiyor. Ve iki kartal. İki tavşan sakinleştirmek ve yılanı eğitmek. Eşeği motive etmek ve aslanı evcilleştirmek."
"Ama senin etrafında hiç hayvan göremiyoruz!" "Neredeler?"
- "Onlar içimizde yaşayan hayvanlar."
"İki şahin gördükleri her şeye saldırıyor. İyi-kötü, faydalı-zararlı. Onlara ayırt etmeyi öğretmeliyim. Çünkü onlar benim gözlerim."
"İki kartal dokundukları her şeyi mahvediyor, yaralıyor, parçalıyor. Onlara hizmet etmeyi ve zarar vermeden yardım etmeyi öğretmeliyim. Çünkü onlar benim ellerim."
"Tavşanlar her zaman kaçar, korkar ve saklanır. Onları sakinleştirip, zor durumlarla başa çıkmayı öğretmeliyim, beladan kaçmayı değil. Çünkü onlar benim ayaklarım."
"En zor kısmı yılanı izlemek. Sıkı bir kafeste, güvenli bir şekilde kilitli olsa da, her zaman saldırmaya, sokmaya, yakın olan herkesi zehirlemeye hazır. Bu yüzden onu takip edip, disiplinli olmalıyım. Çünkü bu benim dilim."
"Eşek herkesin bildiği gibi çok inatçı, sonsuza kadar yorgun ve işini yapmak istemiyor. Bu yüzden ona şükretmeyi ve akışta olmayı öğretmeliyim. Çünkü bu benim vücudum."
"Ve sonunda kral olmak ve herkese emretmek isteyen bir Arslan’ı evcilleştirmek istiyorum. Gururlu, kibirli ve dünyanın kendi etrafında dönmesini istiyor. O aslanı terbiye etmeliyim. Çünkü bu benim egom."
"Gördüğünüz gibi yapacak çok işim var"
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Kandillerde oruç tutarken unutarak yemek içmek orucu bozar mı?
Bilerek yemek içmek ve oruca aykırı olan işleri yapmak orucu bozar. Ancak unutarak bir şey yemek, içmek orucu bozmaz. Bu hususta farz, vacip, nafile oruçlar arasında bir fark yoktur. Çünkü unutma ve yanılma ile yapılan işler bağışlanmıştır.
Ama kişi oruçlu olduğunu hatırladığı anda veya “Sen oruçlusun” denildiği halde, hiç aldırış etmeden yemesine devam ederse orucu bozulur.
Buna göre kandillerde oruç tutarken unutarak yemek yemek ya da bir şey içmek oruca zarar vermez.
Çamur olmuş elbise ile namaz kılmada bir sakınca var mı?
Namazın şartlarından birisi de necasetten temizlenmektir. Namaz kılacak kişinin elbisesinde, bedeninde ve namaz kılacağı yerde, kan, idrar, şarap, dışkı... gibi namaza engel necasetler bulunmamalıdır. Tesettüre uymak ve temiz olmak şartı ile iş elbisesi ve pijama ile namaz kılınabilir. Bu itibarla, işin cinsine göre iş elbisesinde bulunan madeni yağlar, pas ve benzeri kirler namazın sıhhatine engel değildir. Aynı şekilde çamur veya toz olmuş elbise ile namaz kılmak da geçerlidir. Ancak kişi, camiye veya mescide gidecekse temiz elbise giymesi Kur'an'ın emridir.
Örf, adet ve medeniyet gereği olarak camiye veya cemaate giden kimsenin en güzel elbiselerini giymesi cemaate saygının bir gereğidir. Gerek evde, gerek diğer yerlerde tek başına da olsa namazların temiz ve güzel bir kıyafetle kılınması, şüphesiz daha iyidir.
Adak etinden yemek hususunda kadın erkek aynı mı değerlendirilir?
Adakta bulunan kişinin, anne ve babası, dede ve nineleri, evlat ve torunları ile eşi o adaktan yiyemezler. Kadınla erkek arasında adak hususunda herhangi bir fark yoktur. Adak konusunda erkek için geçerli veya geçersiz olan aynı şekilde kadın için de geçerlidir.
Nişanlıyken nikah yapan kimselerin nişanı bozmaları halinde nikahları düşer mi?
Yapılan nikah şartları yerine getirilmişse geçerlidir. Bundan dolayı gelişi güzel nikah kıyılmamalıdır. Çünkü evlilik, yuva kurmak önemlidir ve önem istemektedir. Bundan dolayı evlenecek kişilerin öncelikle resmi nikah yapmaları tavsiye edilir. Ancak resmi nikah kıyılmadan yaptıkları dini nikah da fıkhen geçerlidir ve koca boşamadığı sürece de nikah vardır.
Bu bağlamda nişanlıyken kıyılan nikah dinen geçerlidir. Taraflar nişanı attığında da nikah varlığını korur. Kadının boş olabilmesi için kocanın kadını boşaması gerekir. Yoksa dinen eşi olduğundan koca eski nişanlısını boşamadıkça kadın bir başka erkekle evlenemez.
Günün Ayeti
''Apaçık kitaba andolsun ki, Biz Kur'an-ı mübarek bir gecede indirdik Çünkü biz onunla insanları uyarmaktayız
Duhan Suresi, 44/1-3.
Günün Hadisi
"Kim: 'Rab olarak Allah'ı, din olarak İslâm'ı, Resûl olarak Hz. Muhammed'i seçtim derse cennet ona vâcip olur".
Ebu Dâvud, "Salât", 361.
Günün Sözü
Kandiller günah kirinden temizlenmek için mümine Allah’ın bir ikramıdır.
MZU
Günün Duası
Allah’ım, evimizden, ailemizden ve de iş yerimizden huzuru ve bereketi eksik etme.
Bunları biliyor muyuz?
İstiaze nedir?
Şeytanın ve kötü insanların şerrinden, her türlü zarar, bela, afet ve musibetlerden Allah'a sığınmak demektir.
Günün Nüktesi
Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun?
Bir gün yaşlı bir münzeviye sorarlar: ( Münzevi, insanlardan kaçan, yalnız yaşamayı tercih eden insan anlamındadır. )
"Sürekli yalnız olmaktan bıkmıyor musun?"
Münzevi cevap verir:
- "Yapacak çok işim var. İki şahin eğitmem gerekiyor. Ve iki kartal. İki tavşan sakinleştirmek ve yılanı eğitmek. Eşeği motive etmek ve aslanı evcilleştirmek."
"Ama senin etrafında hiç hayvan göremiyoruz!" "Neredeler?"
- "Onlar içimizde yaşayan hayvanlar."
"İki şahin gördükleri her şeye saldırıyor. İyi-kötü, faydalı-zararlı. Onlara ayırt etmeyi öğretmeliyim. Çünkü onlar benim gözlerim."
"İki kartal dokundukları her şeyi mahvediyor, yaralıyor, parçalıyor. Onlara hizmet etmeyi ve zarar vermeden yardım etmeyi öğretmeliyim. Çünkü onlar benim ellerim."
"Tavşanlar her zaman kaçar, korkar ve saklanır. Onları sakinleştirip, zor durumlarla başa çıkmayı öğretmeliyim, beladan kaçmayı değil. Çünkü onlar benim ayaklarım."
"En zor kısmı yılanı izlemek. Sıkı bir kafeste, güvenli bir şekilde kilitli olsa da, her zaman saldırmaya, sokmaya, yakın olan herkesi zehirlemeye hazır. Bu yüzden onu takip edip, disiplinli olmalıyım. Çünkü bu benim dilim."
"Eşek herkesin bildiği gibi çok inatçı, sonsuza kadar yorgun ve işini yapmak istemiyor. Bu yüzden ona şükretmeyi ve akışta olmayı öğretmeliyim. Çünkü bu benim vücudum."
"Ve sonunda kral olmak ve herkese emretmek isteyen bir Arslan’ı evcilleştirmek istiyorum. Gururlu, kibirli ve dünyanın kendi etrafında dönmesini istiyor. O aslanı terbiye etmeliyim. Çünkü bu benim egom."
"Gördüğünüz gibi yapacak çok işim var"