Yemin, bir işi yapmak veya yapmak için daha ilerideki bir iddiayı kuvvetlendirmek için Allah'ın ismini veya sıfatlarından birisini göstererek verilen sözleri tutmaktır. Bu yeminin geçerli olması için yemin eden kişinin akil baliğ olması ve Allah'ın adına zikrederek yapılması gerekir. Ayrıca bu yemini tehdit altında yapmamış olması gerekir.
Bu durumun yerine getirilmesi mümkün ve mubah olan bir şeyi, ileride yapacağına veya yapmayacağına dair yemin eden kişi bu yeminini yerine getirmelidir. Şayet yemini bozarsa da onun kefaretini vermek zorundaydı.
Buna göre sinirli haldeyken yemin etmeyen kimse yemini boyunca onay başındaysa ve sağladığı yeminlik imzalarısa bu yemin geçerlidir. Yemini bozmamak gerekir. Şayet yemin bozarsa ceza olarak da yemin kefareti verilmesi gerekir.
Mezara bez, çaput çıkarmak caiz mi?
Türbe ve mezarlıkların ziyaret edilmesi, ölü ve ölümlerin hatırlanması, ibretlerin hazırlanması dinimizin tavsiyesidir. Ancak mezar ve türbe ziyaretlerinde İslâm'ın özüne ve tevhid anlayışına ters düşen itikâdî hijyenik da zararlı olan tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekir.
Bu bağlamda, mezar ve türbelere bez ayırmak, mum yakmak tevhid dini olan İslâm açısından uygun değildir.
Günahkar akrabalardan selam ve diyaloğu kırmak caiz mi?
Akraba ile sıla-i rahmi yani akrabalardan ayrılmak doğru değildir. İslami yaşayış bakımından ayrıntıları olan eksiklikleri olan akrabalarımızın, imkan nispetinde bu eksikliklerinin telâfisine çalışmaya, onları hakka ve hakikate ısındırmaya çabalamak bize düşer. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de bu öğünen hususta şöyle buyurulmaktadır: "Önce en yakın akrabalara hakkı tebliğ et" (Şu'ara, 26/214.) Bu ilahi tavsiye hepimiz için de geçerlidir.
Dolayısıyla günah işleyen bir akrabadan ilişki veya diyalogu kırmak doğru değildir. Doğru değildi gibi aynı zaman da onu Günahında yalnız bıraktığımız ve ona nasihat edip Günah ve yanlışından kurtarmaya çalışmadığımız için de hata yapmıştık.
Kişi adını değiştirirse mevlit okumak zorunda mı?
Kişinin sahip olduğu isimden rahatlıksızlık duymasısa yeni bir isim almasında bir eksiklik yoktur. Bunun için ezan okumak, kurban kesmek veya mevlit okumak gibi herhangi bir merasimi düzenlemeye de gerek yoktur.
Peygamberimizin, isimlerini değiştirdiği sahabelere bu tür bir merasim yaptırılacağı düşünülebilir. Ancak yine de ezan okumak, mevlit okumak veya kurban uzatmak isterse dinen bir aksaklık yoktur.
Günün Ayeti
“Onun birinize ölüme ulaşması, “Rabbim! Ne olur bana azıcık daha süre tanındığında gönüllü yardımlarda bulunsam ve iyi kişilerden olsam!” diye yalvarmadan önce boyuttaki değişikliklerden başkaları için de harcayın.”
Münafikun, 63/10.
Günün Hadisi
"Gerçek şu ki, her insanın bedeninde 360 liste (ve kemik) bulunmaktadır. Kim bu ekleme sayısı kadar Allahü ekber, elhamdülillah, lâ ilâhe illallah der, Allah'tan bağışlanma diler, insanların yolu üzerinden taş, diken veya kemik gibi şeyleri temizler, iyiliği emreder veya yok olanten nehyeder ise, o günü kendisini cehennemden uzaklaştırmış olarak geçirir."
Müslim, “Zekât”, 54.
Günün Sözü
Gecenin ne kadar uzun olduğunu ancak ilaçları bilir.
(Sadi)
Günün Duası
Allah'ım beni yeni bir güne eriştirdiğin için sana şükürler olsun. Allah'ım bu günüm de hayırla bitirmemi nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Nefs-i kâmile nedir?
Bütün olgunluk özellikleri elde etmiş, irşâd edilmiş geçmiş nefis demektir .
Günün Nüktesi
Acıma duygusu ve merhamet…
Üsâme İbni Zeyd'den rivayet edildiğine göre,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e, ölmek üzere olan kızının çocuklarının verdikleri zaman, Hz. Peygamber'in gözleri doldu.
Bunun üzerine Sa'd İbni Ubâde:
– Ey Allahın Resûlü! Bu ne haldir? dedi.
Hz. Peygamber de:
– “Bu, Allah'ın, kullarının kalbine koyduğu acı duygusu, rahmettir. Allah, acımasını bilen kullarına merhamet eder” buyurdu.
(Buhârî, “Cenâiz”, 33.)
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Kızgınlıkla yapılan yemini bozmak caiz mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Yemin, bir işi yapmak veya yapmak için daha ilerideki bir iddiayı kuvvetlendirmek için Allah'ın ismini veya sıfatlarından birisini göstererek verilen sözleri tutmaktır. Bu yeminin geçerli olması için yemin eden kişinin akil baliğ olması ve Allah'ın adına zikrederek yapılması gerekir. Ayrıca bu yemini tehdit altında yapmamış olması gerekir.
Bu durumun yerine getirilmesi mümkün ve mubah olan bir şeyi, ileride yapacağına veya yapmayacağına dair yemin eden kişi bu yeminini yerine getirmelidir. Şayet yemini bozarsa da onun kefaretini vermek zorundaydı.
Buna göre sinirli haldeyken yemin etmeyen kimse yemini boyunca onay başındaysa ve sağladığı yeminlik imzalarısa bu yemin geçerlidir. Yemini bozmamak gerekir. Şayet yemin bozarsa ceza olarak da yemin kefareti verilmesi gerekir.
Mezara bez, çaput çıkarmak caiz mi?
Türbe ve mezarlıkların ziyaret edilmesi, ölü ve ölümlerin hatırlanması, ibretlerin hazırlanması dinimizin tavsiyesidir. Ancak mezar ve türbe ziyaretlerinde İslâm'ın özüne ve tevhid anlayışına ters düşen itikâdî hijyenik da zararlı olan tutum ve davranışlardan uzak durmak gerekir.
Bu bağlamda, mezar ve türbelere bez ayırmak, mum yakmak tevhid dini olan İslâm açısından uygun değildir.
Günahkar akrabalardan selam ve diyaloğu kırmak caiz mi?
Akraba ile sıla-i rahmi yani akrabalardan ayrılmak doğru değildir. İslami yaşayış bakımından ayrıntıları olan eksiklikleri olan akrabalarımızın, imkan nispetinde bu eksikliklerinin telâfisine çalışmaya, onları hakka ve hakikate ısındırmaya çabalamak bize düşer. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de bu öğünen hususta şöyle buyurulmaktadır: "Önce en yakın akrabalara hakkı tebliğ et" (Şu'ara, 26/214.) Bu ilahi tavsiye hepimiz için de geçerlidir.
Dolayısıyla günah işleyen bir akrabadan ilişki veya diyalogu kırmak doğru değildir. Doğru değildi gibi aynı zaman da onu Günahında yalnız bıraktığımız ve ona nasihat edip Günah ve yanlışından kurtarmaya çalışmadığımız için de hata yapmıştık.
Kişi adını değiştirirse mevlit okumak zorunda mı?
Kişinin sahip olduğu isimden rahatlıksızlık duymasısa yeni bir isim almasında bir eksiklik yoktur. Bunun için ezan okumak, kurban kesmek veya mevlit okumak gibi herhangi bir merasimi düzenlemeye de gerek yoktur.
Peygamberimizin, isimlerini değiştirdiği sahabelere bu tür bir merasim yaptırılacağı düşünülebilir. Ancak yine de ezan okumak, mevlit okumak veya kurban uzatmak isterse dinen bir aksaklık yoktur.
Günün Ayeti
“Onun birinize ölüme ulaşması, “Rabbim! Ne olur bana azıcık daha süre tanındığında gönüllü yardımlarda bulunsam ve iyi kişilerden olsam!” diye yalvarmadan önce boyuttaki değişikliklerden başkaları için de harcayın.”
Münafikun, 63/10.
Günün Hadisi
"Gerçek şu ki, her insanın bedeninde 360 liste (ve kemik) bulunmaktadır. Kim bu ekleme sayısı kadar Allahü ekber, elhamdülillah, lâ ilâhe illallah der, Allah'tan bağışlanma diler, insanların yolu üzerinden taş, diken veya kemik gibi şeyleri temizler, iyiliği emreder veya yok olanten nehyeder ise, o günü kendisini cehennemden uzaklaştırmış olarak geçirir."
Müslim, “Zekât”, 54.
Günün Sözü
Gecenin ne kadar uzun olduğunu ancak ilaçları bilir.
(Sadi)
Günün Duası
Allah'ım beni yeni bir güne eriştirdiğin için sana şükürler olsun. Allah'ım bu günüm de hayırla bitirmemi nasip eyle.
Bunları biliyor muyuz?
Nefs-i kâmile nedir?
Bütün olgunluk özellikleri elde etmiş, irşâd edilmiş geçmiş nefis demektir .
Günün Nüktesi
Acıma duygusu ve merhamet…
Üsâme İbni Zeyd'den rivayet edildiğine göre,
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e, ölmek üzere olan kızının çocuklarının verdikleri zaman, Hz. Peygamber'in gözleri doldu.
Bunun üzerine Sa'd İbni Ubâde:
– Ey Allahın Resûlü! Bu ne haldir? dedi.
Hz. Peygamber de:
– “Bu, Allah'ın, kullarının kalbine koyduğu acı duygusu, rahmettir. Allah, acımasını bilen kullarına merhamet eder” buyurdu.
(Buhârî, “Cenâiz”, 33.)