Başkasının emeğini gasp anlamına gelir, gelecek onun iş, tutum ve davranışını, kul hakkının sorumlusunu gerektirir. Kul hakkı ki Allah'ın bağışlamadığı büyük bir günahtır. Bu hak ise, söz konusu hak sahibine iade edilmedikçe veya helallik alınmadıkça ortadan kalkmaz.
İslam dini, emeğe büyük önem verir, haksız kazanca ise karşı çıkar. Kur'an-ı Kerim'de: “İnsan için ancak başarmak vardır.” (Necm, 53/39) satın alınır.
Hz. Peygamber de emeğinin karşılığının farklı hadisleriyle ifade ettiği ifadeler. olanlar: "Hiçbir kimse, elinin emeği ile kazandığını yemekten daha hayırlı bir kazanç yememiştir. Allah'ın Peygamberi Davud da kendi elinin emeğini yerdi." (Buhari, Büyu', 15) buyurmuşlardır.
Buna göre, emek ve gayret sarf ederek toplumun nezdinde itibar gören bir firmanın kendi markasının izinsiz olarak başkaları tarafından kullanılması kul hakkının yayılmasına ve satışların aldatılmasına sebep olmasından dolayı İslam ahlakıyla bağdaşmamaktadır. Ayrıca bu yolla haksız kazanç elde etmek da dinen caiz değildir.
Allah haramı neden yaratmaktadır?
Hayır ve şer Allah'tandır", demek ki yaratıcı O'dur ve O'ndan başka yaratıcı yoktur. Kula bakanlıklarının tamamında hayrı ve şerri iradesi olan, tercih eden kuldur. Bundan dolayı da insanların hayır ve şer, iyi ve kötü bütün davranışlarından sorumludur.
Başka bir menfaatle, "amentüde ifade edildiği üzere onun Müslüman kaderine, hayır ve şerrin Allah'tan olduğuna inanır. Yani âlemlerin yaratıcısı olan Allah Teâlâ hayrı da şerri de irade eder ve yaratır. Çünkü âlemde her şey onun iradesi, takdiri ve kudreti arasındadır.
Zira Âlemde ondan başka gerçek mülk ve kudret sahibi kimse yoktur. İnsan, ayrıca kendi iradesiyle kazanır. Ancak Allah'ın hayra rızası vardır, şerre yoktur. Hayrı seçen mükâfat, şerri seçen ceza görecektir.
Şerrin Allah'tan olması, kulun fiilinin ortaya çıkması için Allah'ın tekvini iradesinin ve yaratmasının devreye alınması demektir. Yoksa Allah kullarının kötü filleri yapmalarından ayrılmaz, şerri emretmez bilakis yasaklar. Allah tek yaratıcı olduğu için aynı zamanda şerri de yaratır. Ancak hayırdan saklanması olur. Ancak şerden razı olmaz.
Yurt dışında işçi tutmak için geçici evlilik yapma hükmü nedir?
Evlenme mutluluğu ve kalıcılık üzerine kurulmalıdır. Ayrıca bu evlilik devam ederken belli bir süre için yapılmamalıdır. Belli bir zamana dayalı olarak yapılan evlilik akdi muta akdi olduğu caiz değildir. Dolayısıyla şehevi hisleri tatmin etmek veya dünyevî menfaatler sağlamak gibi maksatlarla, geçici evlilik, dinen caiz değildir. Evlilik gibi, yuva kurmanın ve neslinin devamını sağlayan kutsal bir akdin basit çıkarlara alet edilmesi dinen doğru olmayan bir davranıştır.
Buna göre maddî bir menfaat elde etmek için veya Avrupa'nın bir arada oturma izni almak için veya işçiden ayrılmak için boşanmalı evlilik yapmak dinen caiz değildir. Ama ortada böyle bir niyetli yoksa yani temiz halisane duygularla evlenmeye karar verilmiş ve bu kadın ehl-i kitap ise bir eksiklik yoktur.
Günün Ayeti
Allah'a karşı gelmekten sakınanlara söz verilen cennetin durumu şu şekildedir: Orada bozulmayan su ırmakları, tadı değişen süt ırmakları, içenlere zevk veren şarap ırmakları ve süzme bal ırmakları vardır. Orada onlar için meyvelerin her çeşidi vardır. Rablerinden de bağışlama vardır. Bu cennetliklerin durumu, ekonomik olarak kalan ve çıkışlarını parça parça tutacak kaynar su içirilen kimselerin durumu gibi olur mu?
Muhammed, 47/15.
Günün Hadisi
“İnsanları güldürmek için yalan söyleyerek kişilere yazıklar olsun, yazıklar olsun, yazıklar olsun”
(Ebu Davud, “Edeb”, 40.)
Günün Sözü
Kendine hakim olan da hakim olur.
(Konfüçyüs)
Günün Duası
Allah'ım! bütün işlerimizin sonucu güzel eyle, bizi dünyada da ahirette de mahcup olmayı koruyor.
Bunları biliyor muyuz?
Hades Nedir?
Bazı ibadet ve dolguların yapılmasına engel olan hükmî kirliliğe hades denir. Abdestsizlik ve cünüplük hali hades olarak nitelendirilir. Namazın altı şartından (dışarıdaki farzları) birisi olan hadesten taharet tabiriyle, bu hükmî temizliğinden temizlenmek kastedilir.
Günün Nüktesi
Sorgun Melekleri ve Ölü...
Hz. Peygamber şöyle buyurur:
“Kul kabrine ele alınır, yakınları da oradan ayrılınca ki, o geri dönenlerin ayak seslerini işler. iki melek (Münker ve Nekir) gelir. Onu oturtup:
“Muhammed denen kimse hakkında ne diyordun?” diye soruyorlar.
Kişi, Mümin ise bu soruya:
“Şahadet ederim ki, o Allah'ın kulu ve elçisidir!” diye cevap verir.
Ona:
"Cehennemdeki yerine bak! Allah orayı cennette bir mekana tebdil etti." denir.
Adam ona baktığını de görüyor. Allah da ona, kabrinden cennette bir pencere açıyor. Eğer ölmüşse kâfir ve münafık ise sorduğunuz zatı bilmiyorum. Ben de herkesin söylediği üyeleri! diye cevap verir.
ee;
"Anlamadın ve uymadın denir. Sonra kulaklarının farklılığından demirden bir sopayla vurulur. (sopanın acısıyla) öyle bir çığlığı atar ki onu insan ve cin dışında herkes duyar."
(Buhârî, “Cenâiz”, 68)
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Tanınmış bir markayı sahibinden izinsiz kullanmak caiz mi?
Doç. Dr. Zeki Uyanık
Başkasının emeğini gasp anlamına gelir, gelecek onun iş, tutum ve davranışını, kul hakkının sorumlusunu gerektirir. Kul hakkı ki Allah'ın bağışlamadığı büyük bir günahtır. Bu hak ise, söz konusu hak sahibine iade edilmedikçe veya helallik alınmadıkça ortadan kalkmaz.
İslam dini, emeğe büyük önem verir, haksız kazanca ise karşı çıkar. Kur'an-ı Kerim'de: “İnsan için ancak başarmak vardır.” (Necm, 53/39) satın alınır.
Hz. Peygamber de emeğinin karşılığının farklı hadisleriyle ifade ettiği ifadeler. olanlar: "Hiçbir kimse, elinin emeği ile kazandığını yemekten daha hayırlı bir kazanç yememiştir. Allah'ın Peygamberi Davud da kendi elinin emeğini yerdi." (Buhari, Büyu', 15) buyurmuşlardır.
Buna göre, emek ve gayret sarf ederek toplumun nezdinde itibar gören bir firmanın kendi markasının izinsiz olarak başkaları tarafından kullanılması kul hakkının yayılmasına ve satışların aldatılmasına sebep olmasından dolayı İslam ahlakıyla bağdaşmamaktadır. Ayrıca bu yolla haksız kazanç elde etmek da dinen caiz değildir.
Allah haramı neden yaratmaktadır?
Hayır ve şer Allah'tandır", demek ki yaratıcı O'dur ve O'ndan başka yaratıcı yoktur. Kula bakanlıklarının tamamında hayrı ve şerri iradesi olan, tercih eden kuldur. Bundan dolayı da insanların hayır ve şer, iyi ve kötü bütün davranışlarından sorumludur.
Başka bir menfaatle, "amentüde ifade edildiği üzere onun Müslüman kaderine, hayır ve şerrin Allah'tan olduğuna inanır. Yani âlemlerin yaratıcısı olan Allah Teâlâ hayrı da şerri de irade eder ve yaratır. Çünkü âlemde her şey onun iradesi, takdiri ve kudreti arasındadır.
Zira Âlemde ondan başka gerçek mülk ve kudret sahibi kimse yoktur. İnsan, ayrıca kendi iradesiyle kazanır. Ancak Allah'ın hayra rızası vardır, şerre yoktur. Hayrı seçen mükâfat, şerri seçen ceza görecektir.
Şerrin Allah'tan olması, kulun fiilinin ortaya çıkması için Allah'ın tekvini iradesinin ve yaratmasının devreye alınması demektir. Yoksa Allah kullarının kötü filleri yapmalarından ayrılmaz, şerri emretmez bilakis yasaklar. Allah tek yaratıcı olduğu için aynı zamanda şerri de yaratır. Ancak hayırdan saklanması olur. Ancak şerden razı olmaz.
Yurt dışında işçi tutmak için geçici evlilik yapma hükmü nedir?
Evlenme mutluluğu ve kalıcılık üzerine kurulmalıdır. Ayrıca bu evlilik devam ederken belli bir süre için yapılmamalıdır. Belli bir zamana dayalı olarak yapılan evlilik akdi muta akdi olduğu caiz değildir. Dolayısıyla şehevi hisleri tatmin etmek veya dünyevî menfaatler sağlamak gibi maksatlarla, geçici evlilik, dinen caiz değildir. Evlilik gibi, yuva kurmanın ve neslinin devamını sağlayan kutsal bir akdin basit çıkarlara alet edilmesi dinen doğru olmayan bir davranıştır.
Buna göre maddî bir menfaat elde etmek için veya Avrupa'nın bir arada oturma izni almak için veya işçiden ayrılmak için boşanmalı evlilik yapmak dinen caiz değildir. Ama ortada böyle bir niyetli yoksa yani temiz halisane duygularla evlenmeye karar verilmiş ve bu kadın ehl-i kitap ise bir eksiklik yoktur.
Günün Ayeti
Allah'a karşı gelmekten sakınanlara söz verilen cennetin durumu şu şekildedir: Orada bozulmayan su ırmakları, tadı değişen süt ırmakları, içenlere zevk veren şarap ırmakları ve süzme bal ırmakları vardır. Orada onlar için meyvelerin her çeşidi vardır. Rablerinden de bağışlama vardır. Bu cennetliklerin durumu, ekonomik olarak kalan ve çıkışlarını parça parça tutacak kaynar su içirilen kimselerin durumu gibi olur mu?
Muhammed, 47/15.
Günün Hadisi
“İnsanları güldürmek için yalan söyleyerek kişilere yazıklar olsun, yazıklar olsun, yazıklar olsun”
(Ebu Davud, “Edeb”, 40.)
Günün Sözü
Kendine hakim olan da hakim olur.
(Konfüçyüs)
Günün Duası
Allah'ım! bütün işlerimizin sonucu güzel eyle, bizi dünyada da ahirette de mahcup olmayı koruyor.
Bunları biliyor muyuz?
Hades Nedir?
Bazı ibadet ve dolguların yapılmasına engel olan hükmî kirliliğe hades denir. Abdestsizlik ve cünüplük hali hades olarak nitelendirilir. Namazın altı şartından (dışarıdaki farzları) birisi olan hadesten taharet tabiriyle, bu hükmî temizliğinden temizlenmek kastedilir.
Günün Nüktesi
Sorgun Melekleri ve Ölü...
Hz. Peygamber şöyle buyurur:
“Kul kabrine ele alınır, yakınları da oradan ayrılınca ki, o geri dönenlerin ayak seslerini işler. iki melek (Münker ve Nekir) gelir. Onu oturtup:
“Muhammed denen kimse hakkında ne diyordun?” diye soruyorlar.
Kişi, Mümin ise bu soruya:
“Şahadet ederim ki, o Allah'ın kulu ve elçisidir!” diye cevap verir.
Ona:
"Cehennemdeki yerine bak! Allah orayı cennette bir mekana tebdil etti." denir.
Adam ona baktığını de görüyor. Allah da ona, kabrinden cennette bir pencere açıyor. Eğer ölmüşse kâfir ve münafık ise sorduğunuz zatı bilmiyorum. Ben de herkesin söylediği üyeleri! diye cevap verir.
ee;
"Anlamadın ve uymadın denir. Sonra kulaklarının farklılığından demirden bir sopayla vurulur. (sopanın acısıyla) öyle bir çığlığı atar ki onu insan ve cin dışında herkes duyar."
(Buhârî, “Cenâiz”, 68)