Yolculuk normalde sıkıntılı olduğu için, dinimiz dört rekat olan farzlara iki rekat olarak kılma kolaylığını sürdürüyor. Hiçbir sıkıntı olmasa da farz olan namazlar iki rekat olarak kılınır. Çünkü bu yolcuya bir lisans ve rahatlıktır. Zamanımızda yolculuklar rahat ve konforlu olsa da iki rekat kılma hadisesi biz müminler rahat olsun diye konulmuştur. Zaman ve konfor değişti diye ruhsat ve konfor devam ediyor.

Dolayısıyla nerde ve ne zaman ve ne ile yapılırsa yapılsın fark etmeksizin yolculuk mesafesini aştıktan sonra her mümin seferi sayılır. Bu kişinin farz namazları Hanefi mezhebine göre iki rekat olarak vacip, Şafii mezhebine göre ise sünnettir. Şafiilere göre ister yerine iki isterse dört ama iki kılması sünnete uygun olandır.

Bir malın fiyatını belirlemeden sonra ücretlendirilmek üzere satılacak mı?
İslam hukukuna göre alış-veriş akışı sırasında mal ya da paranın meçhul veya olmaması, alış-verişi fasit kullanılmalıdır. Böyle bir alış verişte yani faraza 5 ay sonra parası ödenecek bir malın fiyatını ödemenin belirlenmesi caiz değildir. Çünkü bu alış-verişte, fiyat meçhuldür. Bu ise alıcı ve satıcıların tartışmasına yol açabilir.

Bundan dolayı malın peşinde koştuğu parasını belirlemeden bir kaç gün ya da ay sonra ödeme günü geldiğinde fiyatını belirlemek caiz değildir.

Tırnak kırılmasıyla abdest bozulur mu?

Abdesti bozan durumları vardır. Ancak abdest bozanlar arasında tırnak kırılması yoktur. Tırnak kesilmesinden dolayı bir kanama meydana gelirse tırnak kırılması abdesti bozulmaz. Çünkü abdest, ancak tuvalete giden kişinin yaptığı şeylerle bozulur.

Fakat tırnak kesmeden dolayı kan çıkmış ise Hanefi mezhebine göre abdestte yer alan olur.

Ashab-ı Sefine Kimdir?

Gemi halkı demektir. Bundan dolayı Nuh'ın gemisine binerek tufandan kurtulan mü'minlerdir.

Bu tabir, Kur'ân'da bir ayette geçmiş ve; "Andolsun biz, Nuh'u kavmine gönderdik, onların arasında bin seneden elli yıl eksik kaldı, sonunda onlar, zulme devam edip dururken tufan yakalayıverdi. Onu ve gemisini kurtardık ve bunu âlemlere bir ibret yaptık" denilmiştir (Ankebût, 29/14-15).

Abdest alırken veya guslederken konuşmak caiz mi?

Abdest alırken ve guslederken konuşmamak İslam ahlakındandır ve de dinen müstehaptır. Ama konuşmak abdeste de gülse de zarar vermez. Ancak zorunlu olmadıkça konuşmamak daha iyidir.

Günün Ayeti

oranlarının azlığı, şüphenin yok ki azının en iyisi Allah korkusudur.

Bakara, 2/197.

Günün Hadisi

"Miskin ve zavallı bir iki lokma bir iki hurma diye kapıda dolaşan kimse değildir. Gerçekte zavallı miskin ihtiyacı karşılayabilecek bir şeyi devam ettirirken mali durumu bilinmediği için kendisine sadaka verilmeyen ve kendisi de katılan bir şey istemeyen kimsedir."

(Buhârî, “Zekat”, 25.)

Günün Sözü

İnsanoğlu o kadar dünyevîleşir ki, mezar kazanı bile öleceğine inanırız.

Gazali

Günün Duası

Allah'ım hiç bir mümine dermansız dert ve rahatsızlık verme.

Bunları biliyor muyuz?

Teberru Nedir?

Bir fıkıh itibarı olarak, iyilik ve ibadet amacıyla kişiye karşılıksız olarak bir mal veya menfaati peşinde koşmak veya geriye dönük başkasına vermesini ifade eder.

Günün Nüktesi

Helak ve Kurtuluş…

Enes bin Malik hazretleri Rasulullah'ın şöyle buyurduğunu rivayet etmektedir: Üç şey vardır insanı helake sürükler; üç şey de vardır ki insan için sebep-i necattır.

İnsanın helakine sebep olan üç şeyden ilki artık karakter haline gelmiş cimrilik, ikincisi hep peşinde koşulan heva ve heves, üçüncüsü de kişinin kendini beğenmemesidir.

Bir kimsenin kurtulmasına mümkün olan üç şeyden birincisi gizli-açık her hâlükârda Allah mehabet ve mehâfeti içinde bulunmak, ikincisi fakirlikte de zenginlikte de ifrat ve tefritlere düşmeyip istikamet içinde olmak, sonuncusu da gazap anında da tek başınalık anında da adaletten ayrılmaktır.