Onu anlamak için çocukluğundan ölümüne kadar olan yaşam tarzını kavramak gerekmektedir…
Atatürk’ün özel bir duruşu, görüşü, düşünüşü, uygulayışı, yaşayışı vardır.
Örneklerden bazılarını sunalım:
Birdir bir oynayan arkadaşları onun oyuna katılmasını isterler. Ona sıra geldiğinde ayakta durur, atlayın der…atlayamazlar.
Derslerinde çok ileridir. Çözümü zor olan problemleri bile çözer.
Matematik öğretmeni; bir gün ona senin adın Mustafa, benim adım da Mustafa; aramızda belirginlik olsun; bundan sonra senin Mustafa Kemal olsun der. Ona “Kemal” adını verir.
O, her ileri konuya önem verir. Halkın ileri gitmesi, ileride olması için düşündüklerini, düşüncelerini açıkça söyler.
“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir” der.
Özgürlüğe bağımsızlığa önem verir. “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdi” der.
Bir ülkenin özgür ve bağımsız yaşayamayacağına işaret eder.
Her işin, her şeyin doğru, yalansız, talansız olmasını ister. Bunun için; “Hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir” der.
Yazı devrimini yapar. Halka öncülük eder, Türk Harflerini öğretir. Baş öğretmendir o. “Yeni Türk Harflerini hamala, sandalcıya, herkese” öğretin der.
Kılık kıyafette değişiklik yapar. Türk insanı uygar giyinişle donanır.
Barışçıdır, barışseverdir.
“Ülkede barış, dünyada barış” der. Ülkenin sınırlarını belirler. Düşmanlarıyla barışır. Lozan Anlaşmasını imzalar.
Şairler, yazarlar anlatır onu.
Aşık Veysel şöyle der:
“Türkiye’yi adaletle yaşattı
Dağları deldirdi demir döşetti
Millete bir altın kemer kuşattı
Haşa nankör olmam devranımızdan”
Fazıl Hüsnü Dağlarca da şöyle diyor:
“Ben Mustafa Kemal elimde tebeşir
Kocaman yazıyorum
Ey Türk Gençliği…”
Şöyle sürer:
“Birinci vazifen, Türk İstiklalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. (…) Bunun için muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Atatürk’ü anlamak
M.Demirel Babacanoğlu
Atatürk’ü anlamak, Atatürkçü olmak demektir.
Onu anlamak için çocukluğundan ölümüne kadar olan yaşam tarzını kavramak gerekmektedir…
Atatürk’ün özel bir duruşu, görüşü, düşünüşü, uygulayışı, yaşayışı vardır.
Örneklerden bazılarını sunalım:
Birdir bir oynayan arkadaşları onun oyuna katılmasını isterler. Ona sıra geldiğinde ayakta durur, atlayın der…atlayamazlar.
Derslerinde çok ileridir. Çözümü zor olan problemleri bile çözer.
Matematik öğretmeni; bir gün ona senin adın Mustafa, benim adım da Mustafa; aramızda belirginlik olsun; bundan sonra senin Mustafa Kemal olsun der. Ona “Kemal” adını verir.
O, her ileri konuya önem verir. Halkın ileri gitmesi, ileride olması için düşündüklerini, düşüncelerini açıkça söyler.
“Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir” der.
Anlatılmak istenen gayet açık. Ulus/halk sanatsız yaşayamaz. Sanatla büyür, sanatla gelişir…
Özgürlüğe bağımsızlığa önem verir. “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdi” der.
Bir ülkenin özgür ve bağımsız yaşayamayacağına işaret eder.
Her işin, her şeyin doğru, yalansız, talansız olmasını ister. Bunun için; “Hayatta en gerçek yol gösterici bilimdir” der.
Yazı devrimini yapar. Halka öncülük eder, Türk Harflerini öğretir. Baş öğretmendir o. “Yeni Türk Harflerini hamala, sandalcıya, herkese” öğretin der.
Kılık kıyafette değişiklik yapar. Türk insanı uygar giyinişle donanır.
Barışçıdır, barışseverdir.
“Ülkede barış, dünyada barış” der. Ülkenin sınırlarını belirler. Düşmanlarıyla barışır. Lozan Anlaşmasını imzalar.
Şairler, yazarlar anlatır onu.
Aşık Veysel şöyle der:
“Türkiye’yi adaletle yaşattı
Dağları deldirdi demir döşetti
Millete bir altın kemer kuşattı
Haşa nankör olmam devranımızdan”
Fazıl Hüsnü Dağlarca da şöyle diyor:
“Ben Mustafa Kemal elimde tebeşir
Kocaman yazıyorum
Ey Türk Gençliği…”
Şöyle sürer:
“Birinci vazifen, Türk İstiklalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. (…) Bunun için muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”
Atatürk’ün dünyamızdan ayrılışının 87. Yılındayız. Ülkece, saygı, sevgi duygularıyla anıyoruz. Arıyoruz.
Ruhu şad olsun.