Artan nüfus ile birlikte enerjiye olan ihtiyacın da her geçen gün arttığı bir gerçek. Gelişen teknoloji ile birlikte enerji kullanımında da artış olurken, iki yüzyılı aşkın süredir kullanılan ve enerjinin ana kaynağı olarak görülen ve artık bitme noktasına gelen fosil yakıt kaynaklarının da azalması, ister istemez farklı kaynakları yönelmeyi gerektiriyor.

Çok değil, yaşadığımız 2023 yılına bakarsak tüm dünyanın enerji konusunda yaşadığı sorunları görebiliriz. Fosil yakıt kaynaklarının azalmasıyla birlikte petroldeki dalgalanmalar, Rusya–Ukrayna Savaşı sonrası yaşanılan küresel enerji tedarik zincirine bağlı oluşan riskler. Ve ülkemizin yaşadığı asrın felaketi deprem.. Bu yaşanılan her felakette kesintisiz enerji üretiminin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.  

Son yıllarda en çok karşımıza çıkan ve tüm dünyanın alternatif enerji kaynakları arayışında, öne çkan en büyük alternatif, doğal olarak yenilenebilir enerji kaynağı.. Sonuçta yenilenebilir enerji kaynaklarının tükenmez ve milli oluşları, çevresel olarak olumlu etkileri, herkesi buna itiyor. Bunun meyvesini ülke olarak bizler de görüyoruz. Tabi burada önemli olan yenilenebilir enerjide potansiyelimizi doğru kullanıp, yatırımları hız kesmeden devam etmek..

Şuanda Türkiye olarak 12 bin megavatlık rüzgâr kurulu gücümüz olduğu belirtiliyor.  Yeterli mi? Tabi ki değil. Çünkü yapılan araştırmalar gösteriyor ki, Türkiye’nin mevcut rüzgâr potansiyeli 150 bin megavat seviyesinde.. Yani daha yapılacak çok iş var.

Eğer bu mevcut potansiyelimizi kullanabilirsek enerjide hiç kimseye bağlı kalmayacak, dünyada bu konuda yaşanacak krizlerden etkilenmeyeceğiz. Ve hatta fazlamızı da dışa satıp, katma değer olarak geri kazanacağız.

Ayrıca dünya olarak yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmak zorundayız. Çünkü fosil yakıt kaynaklı kirlenen çevremiz, havamız, suyumuz ve toprağımız ile birlikte sağlıklı yaşam da tehlikeye girmiş durumda..

Tüm bunlarla beraber hastalıklar artmakta, yaşanabilir tek yerimiz olan dünyamızı da yok etmekte.. Bu, aynı zamanda insan olarak kendi geleceğimi de tehlikeye atmış olmuyor mu? Tabi ki evet..

O zaman yapılacak tek şey; yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek.. Ve bunda geç kalmamak çok önemli.. Ülke olarak bu konuda zengin bir yapıya sahibiz ve bunu da en iyi şekilde yapacak insan kaynağımız ve teknolojimiz var. Geç kalmadan, en iyisini yapmak, sadece kendimiz için değil, tüm dünya için faydalı olacaktır.