Nihat Köse; Kontenjanın düşmesi iyi ancak önemli olan taban puan getirilmesi

2025 YKS tercihlerinin başlamasıyla birlikte Veteriner Hekimliği fakültelerindeki kontenjanlara dikkat çeken Adana Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Nihat Köse, “Veteriner Hekimliği fakültelerindeki kontenjanlarda yüzde 30 civarında bir eksilme var. Bu iyi bir şey fakat bizim talebimiz aynı zamanda Tıp fakülteleri, Eczacılık fakülteleri, Hukuk fakülteleri, Mühendislik fakültelerinde olduğu gibi Veteriner fakültelerine de mutlaka taban puan getirilmesi gerekmektedir. “ dedi.

İlkhaber Gazetesi'nden Serhat ŞANLI'nın haberine göre; Üniversite adayları için tercihler başladı. Bununla birlikte bölümlerdeki kontenjan sayıları da açıklandı. Ayrıca ÖSYM tarafından geçtiğimiz günlerde yayınlanan 2025 YKS tercih kılavuzuyla beraber adaylar 1-13 Ağustos tarihleri arasında tercihlerini yapabilecek. Bu yıl dikkat çeken bir ayrıntı ise devlet üniversitelerinde kontenjanlarda düşüş olması.

Bu yıl Veteriner Hekimliği fakültelerindeki kontenjanlara değinen Adana Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Nihat Köse, kontenjanların düşmesinin olumlu olduğunu ancak taban puan getirilmemesini ise doğru bulmadıklarını söyledi.

80 bin barajı olmalı

Nihat Köse, “Üniversite sınavları sonrası öğrencilerimiz tercih yapmaya başladılar ve okul kontenjanları da açıklandı. Bununla birlikte Veteriner Hekimliği fakültelerinde kontenjanlarda yüzde 30 gibi bir eksilme var ve bu iyi bir şey fakat bizim talebimiz aynı zamanda Tıp fakülteleri, Eczacılık fakülteleri, Hukuk fakülteleri, Mühendislik fakültelerinde olduğu gibi Veteriner fakültelerine de mutlaka taban puan getirilmesidir. Hekimlik mesleği zor ve analitik bir eğitim olduğu için mutlaka taban puan getirilmeli. Bu konuda talebimiz yine 5 yıllık eğitim veren Diş Hekimliği fakülteleri gibi 80.000 barajının konulmasıdır.” Dedi.

Veteriner Hekimliğini tercih eden öğrencilere burs verilmesi gerektiğine de dikkat çeken Adana Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Nihat Köse, şu açıklamalarda bulundu; “Üniversite kontenjanları her yıl yeniden belirlenmektedir. Bu yıl bir miktar düşürülmesi demek, gelecek yıl yine düşürüleceği ya da aynı kalacağı anlamına gelmez.

O nedenle kesin bir çözüm olan Veteriner Hekimliği fakültelerine 80.000 barajının getirilmesi önemlidir. Ayrıca insan beslenmesinin temel kaynaklarından biri olan hayvansal protein ve gıdanın bu kadar önemli olduğu bir zamanda Tarım Bakanlığı ilk 10.000'de olan ve Veteriner fakültelerini tercih eden öğrencilere istihdam garantisiyle birlikte burs vermelidir.

Bu, meslekte gelişmeyi sağlamakla beraber, buna bağlı olarak da ülke hayvancılığının daha da ileri gitmesini sağlayacaktır Daha çalışkan öğrenciler Veteriner Hekimliği fakültelerine geleceklerdir. Unutmayalım! Yeterli, sağlıklı ve dengeli beslenme, gelecek nesiller için çok önemlidir.

Türkiye'de Veteriner fakültesi sayısı 33'e kadar yükseldi. Halen açalım diye de çalışmalar var ve muhtemelen devam edecek. Fakülteleri açtık ama altyapısını kuramadık, özellikle hastanesini kuramadık.

Bugün Dünyanın en zor eğitimlerinden biri kabul edilen Veteriner hekimliği eğitimi için hem yeterli altyapısı olan hem de yeterli akademik kadroya sahip fakülteler olmalı. Getirilecek taban puanıyla da bu eğitimi kaldırabilecek öğrenciler alınmalıdır.

Veteriner hekimlik çok önemlidir. Sonuçta insanlığın, hayvanların ve diğer tüm canlıların hayatını korumaya yönelik çalışmalarıyla öne çıkar. Zoonotik hastalıklarla mücadele ve gıda sağlığının korunması olduğundan insan sağlığı ile iç içedir.

Unutmayın! Hem hayvan, hem de insan sağlığının korunmasına yönelik olarak eğitim gören ve faaliyetler yürüten tek meslek grubu veteriner hekimlerdir.Üretimden tüketime, kadar olan gıda kontrolünün bütün halkalarında biz varız ve var olmaya da devam edeceğiz. Bu bakımdan veteriner hekimler çok önemlidir. Sağlık Bakanlığı’nın tehlikeli görüp ihbarını mecbur kıldığı 50 hastalıktan 26’sı hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar olup, ülkemizde Dünyadaki 200’ün üzerindeki zoonotik hastalığın ortalama 5/2’sine rastlanmaktadır.

Halen en çok rastlanan zoonotik hastalıklar olarak Brucella (Malta humması), Şarbon, Salmonellozis, Tüberküloz, Kırım Kongo Kanamalı ateşi, Tokzoplazma, Kist Hidatik ile Kuduz hastalıklarla mücadele eden, çözüm üreten sağlık grubu yine bizim mesleğimiz yani veteriner hekimliktir.

Bizler; sağlıklı bir toplum için sağlıklı çevre, sağlıklı hayvanlar ve güvenilir gıda olması gerektiği bilinciyle bilgi, iletişim, robotik, nanorobotik, yapay zeka teknolojileri ile biyokontrol, biyoteknoloji ve genetik gibi çağın gereklerine uygun bilimleri holistik bir yaklaşımla hem hayvan hem de insan sağlığı yararına etkin olarak kullanan tek sağlık çalışanıyız. Bu bugün olduğu gibi gelecekte de böyle olacaktır.

Acılarını dilleriyle değil ancak sesleri ve bakışlarıyla anlatabilen hayvanların dertlerini dindiren, sağlıklı hayvan, sağlıklı gıda ve neticede sağlıklı nesillerin yetişmesine öncü olan, hayvan sağlığı, gıda güvenliği, hayvansal üretim, hayvan refahı, biyoteknoloji, biyogüvenlik, çevre sağlığı ve veteriner halk sağlığı ile üretimden tüketime, kadar olan gıda kontrolünün bütün halkalarında veteriner hekimler vardır.

Gıdanın güvenliğini ve kalitesini kontrol etmek ve sürdürmek için gıda kaynaklı hastalıkların önlenmesinde, çiftlikten sofraya kadar gıda tedarik zinciri boyunca veteriner hekim kontrolünün önemi büyüktür. Siz veteriner hekimler, hayvansal kaynaklı gıdaların güvenliğini sağlamak için hem hayvan sağlığı hem de gıda hijyeni konusunda eğitim almaktasınız. Veteriner hekimlik bir meslektir. Kimsenin size bir iş vermesi gerekli değildir.

Veteriner hekimlerin çalışmaları esas itibarı ile zoonotik hastalıklarla mücadele ve gıda sağlığının korunması olduğundan insan sağlığı ile iç içe geçmiştir. Tıp Fakültelerinde birçok akademisyen veteriner hekim, geleceğin beşeri tıp hekimlerine anatomi, mikrobiyoloji, fizyoloji, biyokimya, histoloji, farmokoloji, parazitoloji, patoloji, viroloji, gıda hijyeni ve teknolojisi gibi temel sağlık bilimlerinde dersler vermekte, onlara hocalık yapmaktadır.

Bizler de sağlık sınıfındaki beşeri hekimlerin ‘Hipokrat Yemini’ gibi mesleğe adım atarken bir ant ile başlarız. Bu andımız, ‘Yaşamımı insanlık yoluna adayacağıma’ diye başlar. Maymun Çiçeği Hastalığı ile bir kez daha zoonotik hastalıkların toplum sağlığını tehdit ettiği ve küresel tehlike oluşturduğu gerçeği ile karşı karşıyayız.

Sağlıkta “bir olunmazsa” “hiç olunacağı” unutulmamalıdır. Zoonotik Hastalıklarla mücadelede en etkili yol “Tek Sağlık” yaklaşımıdır. Sağlıklı Hayvan, Sağlıklı Gıda, Sağlıklı Çevre ve Sağlıklı Toplum olgusu Tek Sağlık yaklaşımı ile mümkün olacaktır.”