Antalya’da 1970’li yılları yansıtan konseptiyle hizmet veren 17 yataklı otel, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Resepsiyondan odalara, tuvaletten restorana kadar her alanda geçmişin izlerini taşıyan eşyalar, misafirlere zamanda yolculuk yapma deneyimi sunuyor.
Antalya’daki 17 yataklı otel, 1970’li yılları yansıtan nostaljik konseptiyle misafirlerini zamanda yolculuğa çıkarıyor. Resepsiyondan odalara, tuvaletten restorana kadar her alanda geçmişin izlerini taşıyan eşyalarla dekore edilen otel, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Temeli 1950’li yıllarda atılan bina, Antalya İplik ve Pamuklu Dokuma Fabrikası’nın misafirhanesi olarak kullanılmıştı. Fabrikanın kapanmasının ardından Kepez Belediyesi’nin Dokumapark’taki yenileme çalışmalarıyla otel konseptine dönüştürülen yapıda, eski telefon kulübeleri, çevirmeli telefonlar, merdaneli çamaşır makinesi, gramofon, Sümerbank piyanosu ve dönemin film afişlerinin yer aldığı tablolar gibi nostaljik objelerle donatıldı.
Otel Müdürü Oğuz Şenol, “Otelin dekoru ve kullanılan malzemeler bugünü değil, geçmiş dönemi yansıtıyor. Misafirlerimiz tamamen geçmişe rezervasyon yapıp anılarını tazeliyor” dedi.
Şenol, özellikle Çinli turistlerin otelin her köşesini detaylı incelediğini belirterek, “Misafirlerimiz 1974 ve sonrasına rezervasyon yapıyor, milenyum çağına değil. Buraya gelenler eşyaları görünce kendi çocukluk ve gençlik yıllarını hatırlıyor” ifadelerini kullandı.
Otel, alternatif turizm kapsamında nostalji turizmi deneyimi sunarak misafirlere geçmişin günlük yaşamını yaşama fırsatı veriyor. Ziyaretçiler, tuvaletlerde ipli sifon, çevirmeli telefon ve eski ev eşyalarıyla 1970’li yılların atmosferinde tatil yapabiliyor.