Avukat Merve Yavuz: Sosyal medya veri paylaşımı hapis cezası getirebilir
Avukat Merve Yavuz: Sosyal medya veri paylaşımı hapis cezası getirebilir
Avukat Merve Yavuz, sosyal medya kullanıcılarının fotoğraf ve bilgilerinin kaydedilmesinin ve paylaşılmasının Türk Ceza Kanunu'na göre hapis cezasıyla sonuçlanabileceğini belirterek, kişisel veri koruma önlemlerinin önemini vurguladı. Yavuz, dijital ortamlarda veri güvenliği ve hukuki sorumlulukların nasıl yönetilmesi gerektiğini açıkladı.
Haber Giriş Tarihi: 07.07.2024 13:38
Haber Güncellenme Tarihi: 07.07.2024 13:38
Kaynak:
İHA
Avukat Merve Yavuz, sosyal medya mecralarındaki kullanıcıların fotoğraf ve bilgilerinin kaydedilmesinin 1 ile 3 yıl arasında hapis cezası oluşturabileceğini söyleyerek, “Verilerin elden ele paylaşılması da 2 ile 4 yıl hapis cezasına sebep olabilir” dedi.
Kişilerin sınırlı olarak paylaştığı bütün verilerin kişisel veri olarak geçtiğini söyleyen Avukat Merve Yavuz, “Kişisel veri, kişinin sınırlı bir çevre ile paylaştığı ve yetkisiz üçüncü kişilere açmadığı nüfus kayıtları, adli sicil kayıtları, banka hesap bilgileri, kimlik bilgileri ve bu kapsama alınabilecek sosyal medyadaki verileri, fotoğrafları ve videoları bunların hepsi kişisel veri olarak geçmektedir. Bu konuda da Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) kağıt üzerinde ya da dijital ortamda olması ile ilgili bir ayrım yapılmamıştır. Kişisel verilerin kayda alınması, depolanması ve paylaşılması bazı durumlarda hukuka uygun kabul edilmektedir. Yasal çerçevede örnek verecek olursak bir kamusal hizmet veren kurum ve kuruluşlarda, internet alışverişlerinde kredi kartı ile alışveriş yaparken mecburen kişisel verileri rıza ile paylaşıyoruz. Bu verilerin toplanması ve paylaşılmasında da hukuka aykırılık bulunmamaktadır” dedi. Yavuz, teknoloji çağından dolayı kişisel verilere en büyük zararların dijital mecralarda verildiğini söyleyerek, “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kişisel verileri geniş kapsamlı olarak düzenlemekle birlikte asıl cezalar TCK’da düzenlenmektedir. Özellikle 135 ve 136. maddelerde kişisel verilerin kaydedilmesi ve devamında paylaşılması, yayılması suç olarak düzenlenmiştir. Kişisel verilerin kaydedilmesi özellikle hukuka aykırılık unsuru ile birlikte değerlendirilmelidir. Tabii biz kişisel verilerin kayda alınması suçundan bahsederken teknoloji çağında yaşadığımızı da dikkate alırsak aslında en sık karşılaşılan zararlar dijital ortamlardan doğan zararlardır. Özellikle WhatsApp, Instagram gibi çok sık kullanılan ve çok fazla kişinin üyeliğinin bulunduğu mecralarda insanlar sadece arkadaşlarına yönelik yapabiliyor. Fakat bu paylaşımlar kötü niyetle üçüncü şahıslara da aktarılabiliyor. Orada paylaştığımız fotoğrafların kim tarafından ne şekilde kullanılacağını bilemiyoruz. Genelde de kötü niyetle kullanılabiliyor” ifadelerini kullandı.
“Hapis cezası ile karşılaşılabilir”
Kişisel verilerin kaydedilmesinin ve paylaşılmasının hapis cezası sonucu olabileceğini söyleyen Merve Yavuz, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Böyle bir durumda TCK’nın hapis cezasına ilişkin hükümleri devreye giriyor. Özellikle 135. maddede düzenlenen ‘Kişisel Verilerin Kayda Alınması’ ve 136. maddede düzenlenen ‘Bu Verilerin Paylaşılması Yayılması’ için farklı cezalar ön görülmüş durumda. Kayıt altına alma durumunda 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile karşılaşabiliriz. Yine paylaşma ve elden ele yayma durumunda ise 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası gündeme geliyor. Kanunda bunu artıracak ve azaltacak nedenler de düzenlenmiş durumda. Her somut olay üzerinde ayrı ayrı değerlendirilebilir. Vatandaşlarımız sosyal medya kullanımlarını sınırlandırabilirler, özellikle çocuklar için. Ya da dikkat çekici kişiler için sınırlı bir düzeyde kullanıldığında daha az zarar verecektir. İlla ki kullanmamız gerekiyorsa da gizlilik önlemlerini mümkün mertebe almamız ve sosyal medya kullanımına dikkat etmemiz gerekmektedir. Burada kişi fotoğraflarının kullanıldığını fark ettiğinde de öncelikle idari kurum ve kuruluşlara başvuru imkanları bulunmaktadır. Ancak hukuken başvurmak daha etkili sonuç doğuracaktır. Bu kapsamda da öncelikle şikayette bulunulur. Gereken araştırma soruşturma makamı tarafından yürütülür. Ceza dava dosyası açılır. Suçluların cezalandırılması sağlanır ve akabinde tazminat sorumluluğu gündeme gelir.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Avukat Merve Yavuz: Sosyal medya veri paylaşımı hapis cezası getirebilir
Avukat Merve Yavuz, sosyal medya kullanıcılarının fotoğraf ve bilgilerinin kaydedilmesinin ve paylaşılmasının Türk Ceza Kanunu'na göre hapis cezasıyla sonuçlanabileceğini belirterek, kişisel veri koruma önlemlerinin önemini vurguladı. Yavuz, dijital ortamlarda veri güvenliği ve hukuki sorumlulukların nasıl yönetilmesi gerektiğini açıkladı.
Avukat Merve Yavuz, sosyal medya mecralarındaki kullanıcıların fotoğraf ve bilgilerinin kaydedilmesinin 1 ile 3 yıl arasında hapis cezası oluşturabileceğini söyleyerek, “Verilerin elden ele paylaşılması da 2 ile 4 yıl hapis cezasına sebep olabilir” dedi.
Kişilerin sınırlı olarak paylaştığı bütün verilerin kişisel veri olarak geçtiğini söyleyen Avukat Merve Yavuz, “Kişisel veri, kişinin sınırlı bir çevre ile paylaştığı ve yetkisiz üçüncü kişilere açmadığı nüfus kayıtları, adli sicil kayıtları, banka hesap bilgileri, kimlik bilgileri ve bu kapsama alınabilecek sosyal medyadaki verileri, fotoğrafları ve videoları bunların hepsi kişisel veri olarak geçmektedir. Bu konuda da Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) kağıt üzerinde ya da dijital ortamda olması ile ilgili bir ayrım yapılmamıştır. Kişisel verilerin kayda alınması, depolanması ve paylaşılması bazı durumlarda hukuka uygun kabul edilmektedir. Yasal çerçevede örnek verecek olursak bir kamusal hizmet veren kurum ve kuruluşlarda, internet alışverişlerinde kredi kartı ile alışveriş yaparken mecburen kişisel verileri rıza ile paylaşıyoruz. Bu verilerin toplanması ve paylaşılmasında da hukuka aykırılık bulunmamaktadır” dedi. Yavuz, teknoloji çağından dolayı kişisel verilere en büyük zararların dijital mecralarda verildiğini söyleyerek, “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kişisel verileri geniş kapsamlı olarak düzenlemekle birlikte asıl cezalar TCK’da düzenlenmektedir. Özellikle 135 ve 136. maddelerde kişisel verilerin kaydedilmesi ve devamında paylaşılması, yayılması suç olarak düzenlenmiştir. Kişisel verilerin kaydedilmesi özellikle hukuka aykırılık unsuru ile birlikte değerlendirilmelidir. Tabii biz kişisel verilerin kayda alınması suçundan bahsederken teknoloji çağında yaşadığımızı da dikkate alırsak aslında en sık karşılaşılan zararlar dijital ortamlardan doğan zararlardır. Özellikle WhatsApp, Instagram gibi çok sık kullanılan ve çok fazla kişinin üyeliğinin bulunduğu mecralarda insanlar sadece arkadaşlarına yönelik yapabiliyor. Fakat bu paylaşımlar kötü niyetle üçüncü şahıslara da aktarılabiliyor. Orada paylaştığımız fotoğrafların kim tarafından ne şekilde kullanılacağını bilemiyoruz. Genelde de kötü niyetle kullanılabiliyor” ifadelerini kullandı.
“Hapis cezası ile karşılaşılabilir”
Kişisel verilerin kaydedilmesinin ve paylaşılmasının hapis cezası sonucu olabileceğini söyleyen Merve Yavuz, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Böyle bir durumda TCK’nın hapis cezasına ilişkin hükümleri devreye giriyor. Özellikle 135. maddede düzenlenen ‘Kişisel Verilerin Kayda Alınması’ ve 136. maddede düzenlenen ‘Bu Verilerin Paylaşılması Yayılması’ için farklı cezalar ön görülmüş durumda. Kayıt altına alma durumunda 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile karşılaşabiliriz. Yine paylaşma ve elden ele yayma durumunda ise 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası gündeme geliyor. Kanunda bunu artıracak ve azaltacak nedenler de düzenlenmiş durumda. Her somut olay üzerinde ayrı ayrı değerlendirilebilir. Vatandaşlarımız sosyal medya kullanımlarını sınırlandırabilirler, özellikle çocuklar için. Ya da dikkat çekici kişiler için sınırlı bir düzeyde kullanıldığında daha az zarar verecektir. İlla ki kullanmamız gerekiyorsa da gizlilik önlemlerini mümkün mertebe almamız ve sosyal medya kullanımına dikkat etmemiz gerekmektedir. Burada kişi fotoğraflarının kullanıldığını fark ettiğinde de öncelikle idari kurum ve kuruluşlara başvuru imkanları bulunmaktadır. Ancak hukuken başvurmak daha etkili sonuç doğuracaktır. Bu kapsamda da öncelikle şikayette bulunulur. Gereken araştırma soruşturma makamı tarafından yürütülür. Ceza dava dosyası açılır. Suçluların cezalandırılması sağlanır ve akabinde tazminat sorumluluğu gündeme gelir.”
Kaynak: İHA
Narin Güran'ın cinayetinde 4 kişiye ağırlaştırılmış müebbet
Benzine ve motorine indirim müjdesi: İşte pompaya yansıyan yeni fiyatlar
Adana’da feci yangın: 3 çocuk hayatını kaybetti
Melisa Sabancı Tapan kimdir? Kerem Bürsin ile sevgili mi?
Çağla Tuğaltay olayı nedir? 24 yıl sonra hala çözülemedi!
Uzm. Dr. Polatöz: Yenidoğan Çetesi olayı, sağlık sisteminin çürümesinin belgesidir
TÜİK seyahat raporu: Yerli turizmde önemli artış
60 ülkede konserler veren Omar Faruk Tekbilek, sanatın zirvesinde
Genç Yetenekler Adana Rhapsody Piyano Yarışması’nda buluşuyor
Adana’da 12 saatte 5’i kadın 6 kişi hayatını kaybetti
SON HABERLER
Adana Ceyhan’da helikopter destekli operasyonunda 9 şüpheli gözaltında
Adana'nın Ceyhan ilçesinde helikopter destekli operasyonla çeşitli suçlardan aranan 9 kişi gözaltına alındı. İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, "yağma", "yaralama" ve "madde ticareti" gibi suçlardan aranan zanlıların yakalanması için özel harekât polisleriyle birlikte çalışma yaptı.
Adana’da 4. Olağan İl İstihdam Ve Mesleki Eğitim Kurulu Toplantısı yapıldı
Adana’da Vali Yavuz Selim Köşger’in başkanlığında düzenlenen 4. Olağan İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulu Toplantısı, il istihdam imkanları ve mesleki eğitim politikalarının yanı sıra tarımsal üretim kapasitesini değerlendirdi. Vali Köşger, Adana’nın ekonomik ve sosyal kalkınmasında bu politikaların büyük öneme sahip olduğunu belirterek, geniş tarımsal alanlar ve uygun iklim koşullarının tarımsal üretim kapasitesini artırma fırsatı sunduğunu vurguladı.
Ramazan’ın Lezzeti: Yöresel Kıymalısı ile Sofralar Şenleniyor!
Yöresel Ramazan Kıymalısı, besleyici malzemeleriyle Ramazan ayının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olarak sofralarda yerini alıyor. Kıymalı, sebzeli ve yumurtalı bu pratik tarif, iftar sofralarını zenginleştiriyor.