Prostat kanserinde erken teşhisle yaşam şansı artıyor
Prostat kanserinde erken teşhisle yaşam şansı artıyor
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olarak sessiz ilerleyebiliyor. Erken evrede belirti vermemesi nedeniyle fark edilmesi zor olsa da uzmanlar düzenli kontroller ve risk faktörlerinin bilinmesinin hayat kurtardığını belirtiyor.
Haber Giriş Tarihi: 19.10.2025 09:20
Haber Güncellenme Tarihi: 19.10.2025 09:22
Muhabir:
Gamze Pehlivan
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olarak sessiz ilerleyebiliyor. Erken evrede belirti vermemesi nedeniyle fark edilmesi zor olsa da uzmanlar düzenli kontroller ve risk faktörlerinin bilinmesinin hayat kurtardığını belirtiyor.
Prostat kanseri, erkeklerde akciğer kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü olarak sağlık otoritelerinin dikkatini çekiyor. Uzmanlar, özellikle 50 yaş üstü erkeklerde görülen prostat kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekiyor. Hastalık, erken evrede genellikle belirti vermezken, ilerleyen dönemlerde idrar yapma güçlüğü, sık idrara çıkma, idrarda kan ve bel ya da sırt ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor. Erken teşhis bu hastalıkta tedavi başarısını ve yaşam süresini uzatıyor, lokalize prostat kanseri vakalarının yaklaşık yüzde 80’i kontrol altına alınabiliyor. 2022 verilerine göre dünya genelinde 1,47 milyon erkek prostat kanseri tanısı aldı. Hayat boyu her 8–10 erkekten biri hastalığa yakalanıyor, ancak ölüm oranı daha düşük seviyelerde seyrediyor.
Risk faktörleri ve uyarılar
Bayındır Söğütözü Hastanesi Üroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İzak Dalva da prostat kanserinin bazı faktörlerle ilişkili olduğunu söyledi. Prof. Dalva, “50 yaş üstü erkeklerde sık görülmesi durumu hastaların yüzde 60’ı 65 yaş ve üzerinde. Ailede prostat kanseri öyküsü olması da risk faktörü. BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonları, şeker hastalığı, obezite, D vitamini eksikliği, erkek tipi kellik ve düşük boşalma sıklığı. Ayrıca hastalığın ilerleyen evrelerinde idrar yaparken zorlanma, sık idrara çıkma, idrarda kanama, ereksiyon zorluğu, bel ve sırt ağrıları gibi belirtilere dikkat edilmesi gerekir. Prostat kanserinde erken tanı için PSA (Prostat Spesifik Antijen) testi temel yöntemlerden biri. PSA düzeyi 2.5–4 ng/ml arasında olanlarda risk yüzde 15, 4–10 ng/ml arasında ise yüzde 30 civarında. Ailede prostat kanseri varsa test 40 yaşından itibaren öneriliyor. Tarama sürecinde rektal muayene, MR ve biyopsi yöntemleriyle kesin tanı konulabiliyor” dedi.
Korunma ve sağlıklı yaşam önerileri
Prof. Dr. Dalva, prostat kanserinden korunmak için sağlıklı beslenme, düzenli spor, kilo kontrolü, şeker hastalığının yönetimi, alkol ve yağlı gıdaların sınırlanmasını önerdi. Dalva, ayrıca nar, yeşil çay, brokoli, domates ve taze meyve-sebzeler gibi antioksidan açısından zengin gıdaların tüketilmesinin faydalı olduğunu söyledi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Prostat kanserinde erken teşhisle yaşam şansı artıyor
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olarak sessiz ilerleyebiliyor. Erken evrede belirti vermemesi nedeniyle fark edilmesi zor olsa da uzmanlar düzenli kontroller ve risk faktörlerinin bilinmesinin hayat kurtardığını belirtiyor.
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olarak sessiz ilerleyebiliyor. Erken evrede belirti vermemesi nedeniyle fark edilmesi zor olsa da uzmanlar düzenli kontroller ve risk faktörlerinin bilinmesinin hayat kurtardığını belirtiyor.
Prostat kanseri, erkeklerde akciğer kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türü olarak sağlık otoritelerinin dikkatini çekiyor. Uzmanlar, özellikle 50 yaş üstü erkeklerde görülen prostat kanserinde erken teşhisin önemine dikkat çekiyor. Hastalık, erken evrede genellikle belirti vermezken, ilerleyen dönemlerde idrar yapma güçlüğü, sık idrara çıkma, idrarda kan ve bel ya da sırt ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor. Erken teşhis bu hastalıkta tedavi başarısını ve yaşam süresini uzatıyor, lokalize prostat kanseri vakalarının yaklaşık yüzde 80’i kontrol altına alınabiliyor. 2022 verilerine göre dünya genelinde 1,47 milyon erkek prostat kanseri tanısı aldı. Hayat boyu her 8–10 erkekten biri hastalığa yakalanıyor, ancak ölüm oranı daha düşük seviyelerde seyrediyor.
Risk faktörleri ve uyarılar
Bayındır Söğütözü Hastanesi Üroloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İzak Dalva da prostat kanserinin bazı faktörlerle ilişkili olduğunu söyledi. Prof. Dalva, “50 yaş üstü erkeklerde sık görülmesi durumu hastaların yüzde 60’ı 65 yaş ve üzerinde. Ailede prostat kanseri öyküsü olması da risk faktörü. BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonları, şeker hastalığı, obezite, D vitamini eksikliği, erkek tipi kellik ve düşük boşalma sıklığı. Ayrıca hastalığın ilerleyen evrelerinde idrar yaparken zorlanma, sık idrara çıkma, idrarda kanama, ereksiyon zorluğu, bel ve sırt ağrıları gibi belirtilere dikkat edilmesi gerekir. Prostat kanserinde erken tanı için PSA (Prostat Spesifik Antijen) testi temel yöntemlerden biri. PSA düzeyi 2.5–4 ng/ml arasında olanlarda risk yüzde 15, 4–10 ng/ml arasında ise yüzde 30 civarında. Ailede prostat kanseri varsa test 40 yaşından itibaren öneriliyor. Tarama sürecinde rektal muayene, MR ve biyopsi yöntemleriyle kesin tanı konulabiliyor” dedi.
Korunma ve sağlıklı yaşam önerileri
Prof. Dr. Dalva, prostat kanserinden korunmak için sağlıklı beslenme, düzenli spor, kilo kontrolü, şeker hastalığının yönetimi, alkol ve yağlı gıdaların sınırlanmasını önerdi. Dalva, ayrıca nar, yeşil çay, brokoli, domates ve taze meyve-sebzeler gibi antioksidan açısından zengin gıdaların tüketilmesinin faydalı olduğunu söyledi.
Kaynak: Gamze Pehlivan