SON DAKİKA
Hava Durumu

#Aile Hekimliği Ödeme Ve Sözleşme Yönetmeliği

İLKHABER-Gazetesi - Aile Hekimliği Ödeme Ve Sözleşme Yönetmeliği haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Aile Hekimliği Ödeme Ve Sözleşme Yönetmeliği haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Dr. Şahin: Sağlık sistemindeki sorunlar çözülmeli Haber

Dr. Şahin: Sağlık sistemindeki sorunlar çözülmeli

Aile hekimleri, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlattıkları 5 günlük iş bırakma eylemlerine devam ediyor. 8 Ocak Çarşamba günü ise ikinci ve üçüncü basamak sağlık çalışanları, aile hekimlerine destek vermek amacıyla 1 günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Hekim Birliği Adana Şube Başkanı Dr. Mehtap Şahin, sağlıkta yaşanan sorunların çözülmesi ve çalışanların haklarının savunulması adına taleplerinin yerine getirilene kadar eylemlerinin devam edeceğini açıkladı. Hekim Birliği Adana Şube Başkanı Dr. Mehtap Şahin, “Sağlık, emek ve meslek örgütleri olarak, 31 Ekim 2024 tarihinde Türk Tabipleri Birliği ev sahipliğinde gerçekleştirdiğimiz toplantıda Sağlık Bakanlığına yönelik taleplerimizi bir kez daha dile getirmiş ve çözüm bekleyen sorunlarımızı kamuoyu ile paylaşmıştık. İdarenin, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının haklarını ve halkın nitelikli sağlık hizmeti almasını garanti altına alacak adımları atmaması, tüm meslektaşlarımızın maddi ve manevi kayıplarını artırmaya devam etmektedir. Sağlık Bakanlığından, “performans ve ödeme” sisteminin karmaşık hesaplarıyla uğraşmak yerine aşağıdaki taleplerimizi yerine getirmesini istiyoruz” şeklinde konuştu. Dr. Mehtap Şahin Sağlık Bakanlığından istedikleri taleplerini şu şekilde sıraladı: Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbi donanımı, aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır. Yeterli hemşire, ebe ve teknisyen görevlendirilmeli; aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli ve geliştirilmelidir. Hekimlere ve tüm sağlık çalışanlarına, emekliliğe yansıyacak, tek kalemden oluşan ve insanca yaşamaya yetecek düzeyde bir maaş ödenmelidir. Bu maaş; izin kullandığımızda, hastalandığımızda, çocuk sahibi olduğumuzda veya bir yakınımızı kaybettiğimizde kesintiye uğramamalıdır. Gelirimize katkısı %20’yi geçmeyecek ve yapılan hizmetin kalitesini ödüllendiren bir performans uygulamasına geçilmelidir.” “Haklı talepler sağlık sistemindeki sorunları çözebilir” Mehtap Şahin daha önce 5-7 Kasım 2024 ve 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde yapılan iş bırakma eylemlerine atıfta bulunarak şunları söyledi: “Bu haklı taleplerimiz, sağlık sistemindeki birçok sorunu çözebilecek niteliktedir. Ancak idarenin bugüne kadar somut adımlar atmaması, bununla birlikte sağlıkta şiddet olaylarının artması, hekimleri ve sağlık çalışanlarını ciddi şekilde mağdur etmektedir. Birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmeti sunan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının örgütleri olarak, taleplerimiz yerine getirilinceye kadar her türlü hukuksal mücadele ve eylemselliği hep birlikte hayata geçirme konusunda kararlı olduğumuzu bildiriyoruz. Bu kararlılığımızın göstergesi olarak, ilk etapta 5-7 Kasım 2024’te üç gün süreyle, daha sonra 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde beş gün süreyle iş bırakma eylemi gerçekleştirmiştik. Söz konusu eylemlerimizde, halkımızın sağlığı ve haklarımız için sağlık otoritesini harekete geçirme konusunda zorlamaya devam edeceğimizi ve sonuç alıncaya kadar mücadeleden vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyuna duyurmuştuk.” “Taleplerimiz yerine getirilinceye kadar hukuksal mücadele ve eylemlerimizi sürdürmekte kararlıyız” Şahin, “Bununla birlikte, sağlıkta gün geçtikçe artan şiddet olayları da göz önüne alındığında, idarenin önleyici önlemler alma konusundaki yetersizliği, taleplerimize rağmen adaletsiz vergi oranlarının ısrarla uygulanmaya devam etmesi; geçici görevlendirmeler, nöbet ücretleri, ek ödeme adaletsizlikleri, MHRS ve muayene yükü, diş hekimlerinin MHRS baskısı nedeniyle tedavi yapamamaları, döner sermayedeki adaletsizlik, yer yer uygulanan vardiya dayatması ve diş hekimliğinde “acil” kavramı olmamasına rağmen “poliklinik devam hizmeti” adı altında 24 saat güvenliksiz koşullarda çalışmaya zorlanmaları gibi sorunlar, üyelerimizin maddi ve manevi haklarını zedelemeye devam etmektedir. Taleplerimiz yerine getirilinceye kadar hukuksal mücadele ve eylemlerimizi sürdürmekte kararlıyız” diye ifade etti.

Eren: Eşit ve erişilebilir sağlık hizmeti için mücadele ediyoruz Haber

Eren: Eşit ve erişilebilir sağlık hizmeti için mücadele ediyoruz

Aile hekimleri, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlattıkları 5 günlük iş bırakma eylemleri 6-10 Ocak tarihlerinde devam ediyor. Sağlık ve Sosyal Emekçiler Sendikası (SES) Adana Şube Başkanı Erol Eren, sağlık çalışanlarının taleplerinin gerçekleşmesi ve yönetmeliğin geri çekilmesi için eylemlerin süreceğini vurguladı. "Sağlık emekçileri hakları için alanlarda" Sağlık ve Sosyal Emekçiler Sendikası Adana Şube Başkanı Erol Eren, “Bugün sağlık emek, meslek örgütleri ile birlikte sahada canla başla çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçileri olarak 2. basamak ve 3. basamakta iş bıraktık taleplerimiz gerçekleşinceye kadar, yönetmeliği geri çekilene kadar eylemlerimiz devam edecektir” dedi ve talepleri şu şekilde sıraladı: Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbî donanımı ve aile sağlığı merkezlerinin giderleri kamu tarafından sağlanmalıdır Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelediği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile sağlığı merkezi hekim başına 2000 nüfusu açmayacak şekilde artırılmalıdır Aile hekimliğinde güvencesiz ve kadrosuz istihdamı kabul etmiyoruz. Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Ebe, hemşirelerin ve teknisyenlerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri aile hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir. Aile sağlığı çalışanlarının kanun değişikliği gerektiren teşvik ücreti sayısı en az iki katı ve tavan ücreti en az 3 katı oranında artırılmalıdır. “Sağlık çalışanlarının hakları göz ardı edilmemeli" Eren, aile sağlığı merkezlerinde çalışan hemşire ve sağlık emekçilerinin insanca yaşamaya yetecek düzeyde, emekliliğe yansıyacak ve kesinti olmayacak bir maaş alması gerektiğini belirtti. Eren, “Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hemşire ve sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıkların da, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. Taleplerimiz sadece kendi haklarımız için   değil halkımızın eşit, ücretsiz, erişilebilir daha nitelikli  bir sağlık hizmeti almasını sağlamak içindir” şeklinde konuştu.                 

Güzel: Performansa dayalı sağlık sistemi, sağlık emekçilerini enkazın altında bırakmak istiyor Haber

Güzel: Performansa dayalı sağlık sistemi, sağlık emekçilerini enkazın altında bırakmak istiyor

Aile hekimleri, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlattıkları 5 günlük iş bırakma eylemlerinin dördüncü gününde devam ediyor. 6-10 Ocak tarihleri arasında üçüncü kez gerçekleştirdikleri iş bırakma eylemlerinin dördüncü günü için Adana Sağlık Platformu, İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplandı. Eyleme katılan Sağlık ve Sosyal Emekçiler Sendikası Adana Şube Başkanı Şükran Güzel, sağlık emekçilerinin haklarını savunmak adına mücadeleye devam edeceklerini vurgulayarak, “Yaratığınız sorunlar çözülene kadar mücadelemize devam edeceğiz. Bu eylem, hekimin, ebenin kısacası ASM’lerinde görev yapan emekçilerin eylemidir. Eylem, halkın parasız, güvenceli sağlık hakkına sahip çıkılması için yapılan eylemdir” dedi. “Halkın parasız, güvenceli sağlık hakkı için mücadele ediyoruz” Sağlık ve Sosyal Emekçiler Sendikası Adana Şube Başkanı Şükran Güzel, “Yaratığınız sorunlar çözülene kadar mücadelemize devam edeceğiz. Bu eylem hekimin, ebenin kısacası ASM’lerinde görev yapan emekçilerin eylemidir. Eylem halkın parasız, güvenceli sağlık hakkına sahip çıkılması için yapılan eylemdir. Depremde milyonların enkazın altında ‘sesimi duyan yok mu?’ diye attıkları çığlık eminim ki hiç birimizin hafızasından çıkmamaktadır” diye ifade etti. “Sesimizi duyan yok mu? Bu çığlık hepimizin” Şükran Güzel sağlık krizine de dikkat çekerek şunları söyledi: “Şimdi de sağlıkta performansa dayalı bir sağlık sisteminin çevirdiği enkazın altında biz sağlık emekçilerini bırakmak istemektedirler. Sesimizi duyan yok mu? Bu çığlık tüm basamaklarda sağlık hizmetlerinde yüzbinlerce hastayı sağlığına kavuşturmak ve hasta olmalarını engellemek için çalışan ve çabalayan sağlık emekçilerinin çığlığıdır.”  

Hatice Erdoğan: Sağlık çalışanlarının hakları için acil düzenlemeler gerekli Haber

Hatice Erdoğan: Sağlık çalışanlarının hakları için acil düzenlemeler gerekli

Adana’da Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’ne karşı başlatılan 5 günlük iş bırakma eylemi, sağlık çalışanlarının dayanışmasıyla büyüyor. Eylemin üçüncü gününde, ikinci ve üçüncü basamak sağlık çalışanları da iş bırakarak destek oldular. Genel Sağlık-İş Sendikası temsilcisi Hatice Erdoğan, sağlık çalışanlarının yaşadığı zorluklara dikkat çekerek çözüm önerilerini sıraladı.  “Vergi diliminin sabitlenmesi sağlık çalışanları için acil bir ihtiyaçtır" Genel Sağlık-İş Sendikası temsilcilerinden Hatice Erdoğan, eylem kapsamında yaptığı açıklamada sağlık sisteminin karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekti. Erdoğan, “Genel Sağlık-is Sendikası olarak, sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği ve sağlık çalışanlarının haklarının korunması için hastanelerimizin içinde bulunduğu zorluklara ve çözüm önerilerimize dikkat çekmek istiyoruz. Sağlık çalışanları, yetersiz istihdam, ağır iş yükü, fiziksel ve psikolojik şiddet, ekonomik sıkıntılar ve belirsizlikler altında hizmet vermeye devam etmektedir. Bu durum yalnızca sağlık çalışanlarını değil, tüm sağlık sistemini olumsuz etkilemektedir. Sağlık çalışanlarının gelirleri, yoksulluk sinirinin altında kalmamalıdır. Ücretlendirme sistemi, insanca yaşamaya olanak sağlayan bir seviyeye yükseltilmeli ve tüm ücret artışları eksiksiz şekilde emekliliğe yansıtılmalıdır. Bu hem çalışana motivasyonunu artıracak hem de emeklilik döneminde yaşanan mağduriyetlerin önüne geçecektir. Vergi diliminin yüzde 15 oranında sabitlenmesi de çalışanların gelir kaybını önlemek adına acil bir ihtiyaçtır” şeklinde konuştu. “Sağlık çalışanlarının görev ve sorumluluklarının netleştirilmesi, çalışma başarısını ve hizmet kalitesini artıracaktır” Sağlık çalışanlarının gece mesailerinin ağır bir yük oluşturduğunu ifade eden Erdoğan, gece mesailerinin iki katı ücretlendirilmesi gerektiğini dile getirerek, “Sağlık sektöründe gece çalışması ağır bir yük oluşturmaktadır. Bu nedenle gece mesailerinin iki kati ücretlendirilmesi gerekmektedir. Ayrıca sağlık çalışanlarının yıpranma pay düzenlenmeli ve her yıl için 90 gün yıpranma hakki tanınmalıdır. Bu düzenleme, sağlık Riskli birimler mevcut şartlar ve bilimsel veriler ışığında yeniden tanımlanmalıdır. Sağlık çalışanlarının maruz kaldığı risklerin doğru şekilde belirlenmesi, buna uygun önlemler alınması ve hakların düzenlenmesi büyük önem taşmaktadır. Bunun yani sıra görev tanımları, sendikaların ve meslek örgütlerinin aktif katılımıyla yeniden düzenlenmelidir. Sağlık çalışanlarının görev ve sorumluluklarının netleştirilmesi, çalışma başarısını ve hizmet kalitesini artıracaktır” dedi. “Sağlık çalışanlarının haklarının ve hastanelerin sorunlarının çözülmesi için taleplerimiz ivedilikle dikkate alınmalıdır” Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliğinin, sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarına bağlı olduğunu belirten Erdoğan şunları söyledi: “Sağlık hizmetlerinin sürdürülebilirliği, sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarına bağlıdır. Ancak bu özveri, insanca yasam koşullarına ve hakların korunmasına bağlıdır. Sağlık çalışanlarının haklarının ve hastanelerin sorunlarının çözülmesi için taleplerimiz ivedilikle dikkate alınmalıdır. Genel Sağlık-Is Sendikası olarak, sağlık çalışanlarının hak ettiği şartlara kavuşması ve sağlık sisteminin güçlendirilmesi için mücadelemizi kararlıkla sürdüreceğiz.”

Ayberk Mazı: Aile hekimleri için insan onuruna yaraşır çalışma koşulları talep ediyoruz Haber

Ayberk Mazı: Aile hekimleri için insan onuruna yaraşır çalışma koşulları talep ediyoruz

Adana’da Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’ne karşı başlatılan 5 günlük iş bırakma eyleminin üçüncü gününde, ikinci ve üçüncü basamak sağlık çalışanları da eyleme katılarak iş bıraktı. Yönetmeliğin sağlık çalışanlarının özlük haklarını ve toplum sağlığını olumsuz etkilediğini ifade eden Genç Sağlık Ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası Adana İl Başkan Yardımcısı Ayberk Mazı, sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini belirtti. “Sağlık çalışanlarının hakları toplum sağlığını etkiliyor” Genç Sağlık Ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası Adana İl Başkan Yardımcısı Ayberk Mazı, yaptığı açıklamada yönetmeliğin sağlık çalışanlarının özlük haklarını ve toplum sağlığını olumsuz etkilediğini belirtti. Mazı, “Sağlık hizmetlerinin kalitesinin artırılması, çalışanların motivasyonun güçlendirilmesi ve serdirilebilir bir sağlık sistemi için, meslek onurumuza, özlük haklarımıza ve toplum sağlığına müdahale eden 'Eziyet' Yönetmeliğinin geri çekilmesi ve gereken revizelerin gerçekleştirilmesi bir istek olmaktan çıkmış; sahada çalışan sağlık emekçilerinin ve toplum sağılığımız için elzem bir durum haline gelmiştir. Ülkemizde sağlık hizmetlerinin daha kaliteli ve sürdürülebilir hale gelmesi, sağlık çalışanlarının haklarını güvence altına alınmasına ve çalışma koşullarının iyileştirilmesine bağlıdır. Aile sağlığı merkezi çalışanlarının haklarının korunması, sadece ilgili sağlık emekçilerimizin yaşam kalitesini artırmakla kalmayacak, ayni zamanda sağlık hizmetlerinin kalitesini ve toplum sağlığını da doğrudan etkileyecektir” dedi.  “Hasta-hekim çatışması ve şiddet yönetmelik sonucu artıyor” Ayberk Mazı, yönetmeliğin hem sağlık çalışanlarını hem de vatandaşları mağdur ettiğini ifade ederek şunları söyledi: “Aile Hekimliği Sözleşme Ve Ödeme Yönetmeliği ile birlikte; hem vatandaşımızın hem de aile sağlığı merkezi çalışanlarımızın zarar göreceği bir sisteme ayak basilmiş oldu. Koruyucu sağlık hizmetlerine ilişkin yetersiz ve yanlış düzenlemeler nedeniyle hekimlerimizin ilaç yazma yetkilerinin kısıtlandırarak hasta hekim çatışmasının tetiklenmesi, şiddeti adeta körükler haline geldi. Entegre aile hekimlerimize ayda 96 saat nöbet uygulaması ile 33 saat kesintisiz çalışmaya zorlanması insan onuruna yaraşır çalışma koşullarını ortadan kaldırdı. Koruyucu sağlık hizmetleri yapılamaz hale geldi. İnsani çalışma koşulları kalmadı.”  

Adana'da Sağlık Çalışanları, Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne karşı birleşti Haber

Adana'da Sağlık Çalışanları, Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne karşı birleşti

Adana'da Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlatılan 5 günlük iş bırakma eyleminin 3. gününde, Aile Hekimlerinin yanı sıra ikinci ve üçüncü basamak sağlık emekçileri de eyleme katıldı. Adana Sağlık Platformu'nun öncülüğünde gerçekleştirilen eyleme, CHP Adana İl Başkanı Dr. Anıl Tanburoğlu, EMEP, Balcalı Hastanesi Emeklileri, Kent Konseyleri, TMMOB'a bağlı Oda Başkanları ve birçok sivil toplum kuruluşu katılarak destek verdi. Sağlık çalışanları, yaşanan sorunların çözüme kavuşturulması için seslerini yükseltirken, sağlık sistemindeki var olan sorunlara karşı ortak bir duruş sergilediler. “Bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz” Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik Binası önünde toplanan Adana Sağlık Platformu üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Platform Sözcüsü Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Bizler, emek ve meslek örgütlerimizin çağrısıyla, sağlık sisteminde yaşanan çöküşü protesto etmek, sesimizi hep birlikte yükseltmek, taleplerimizi haykırmak adına bugün ülkenin her bir köşesinde, meydanlarda bir araya gelmiş hekim, diş hekimi, hemşire, ebe, acil tıp teknisyeni, paramedik, teknisyen; yani sağlık emekçileriyiz. Her gün yüzbinlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için çalışırken; şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi say say bitmeyecek sorunlarla boğuşuyoruz. Tüm bu sorunların çözümü için görev alması gereken kamu otoritesini ise yanımızda değil her seferinde karşımızda buluyoruz. Sağlık Bakanlığı, toplumun ve sağlık emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmek için bizlerin görüş ve önerilerini dikkate almak yerine; yeni yönetmeliklerle, otoriter emek rejimini tam anlamıyla yerleşik hale getirerek bizleri yok saymaya, itirazlarımızı sindirmeye, iş bırakma eylemlerimizin etkisini görünmez kılmaya çalışıyor. Bakanlığın bu olumsuz tavrına karşı bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz!” “Sağlık Bakanlığı’na sesleniyoruz, halkın sağlığı tehdit altında!” Uzm. Dr. Polatöz, Sağlık Bakanlığı’na seslenerek, “Sağlık Bakanlığı’na sesleniyoruz: Halkın sağlığını korumak ve geliştirmek istiyor musunuz? Hekimlerin, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerinin sorunlarını çözmek istiyor musunuz? Bu çığlık tüm basamaklarda sağlık hizmeti üreten yüzbinlerce hastayı sağlığına kavuşturmak ve hasta olmalarını engellemek için çalışan sağlık emekçilerinin sesidir. Bunu duymak zorundasınız! Uzun yıllardır, çalışma şartlarımızın saydığımız gerekçelerle bilinçli ve programlı olarak kötüleştirilmesi meslek onurumuzu, toplum sağlığını ve hepimizin geleceğini tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Tüm uyarılarımıza rağmen sözlerimiz görmezden gelinmeye devam edilmektedir. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen deprem bölgesinde insanca çalışma ve yaşama koşulları hâlâ sağlanamamış, sağlık emekçilerinin sorunları giderilmemiştir” diye ifade etti. “Adil ve şeffaf sağlık sistemi için gereken değişiklikler” Uzm. Dr. Polatöz, sağlıkta var olan sorunların çözümü için taleplerini sıralayarak, şunları söyledi: “Bizler bu eylemlerle meslek onurumuza sahip çıkarken sağlıkta çeteleşmeye imkan vermeyecek, adil, şeffaf, toplumcu bir sağlık sistemini ve halkımızın sağlık hakkını savunuyoruz. Sağlık emek-meslek örgütleri olarak; sağlıklı bir toplum ve iyi çalışan bir sağlık sistemi için birinci basamağa yönelik ‘Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nin geri çekilmesini de içeren altı maddelik talebimizi kamuoyu ile paylaşmıştık. kinci ve üçüncü basamağın sorunlarının çözümünü biliyoruz ve taleplerimizi kamuoyu ile paylaşıyoruz: Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil, şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkartılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır. Tüm sağlık mesleklerine yönelik tanımlar net olarak yapılmalı, angarya çalıştırma yasaklanmalı, üniversite hastaneleri başta olmak üzere çalışanların tayin hakları, özlük ve sosyal hakları garanti altına alınmalıdır. Hekimleri, diş hekimlerini ve hastaları mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan, hastalara yeterli tedavi yapma süresi sağlamayan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmek için hasta randevuları her hastaya en az 15 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir. Diş hekimlerine de saat 00.00’dan sonra mevzuata aykırı şekilde nöbet yazılmasından ve vardiya çalışma sisteminden vazgeçilmelidir. Hekim, ebe, hemşire ve tüm sağlık emekçilerine performans ve ciro odaklı sistemin yerine, emekliliğe yansıyacak insanca ücret ödenmelidir. Sabit ödemeler genel bütçeden karşılanmalı, ek zamlar temel ücretlere ve emekliliğe yansıyacak şekilde düzenlenmelidir. Bu talebimiz gerçekleşinceye kadar acil olarak ilave ek zam emekliliğe yansıtılacak şekilde düzenlenmeli ve mevcut memur emeklilerine de yansıtılmalıdır. Kamu emekçilerin vergi dilimi %15’te sabitlenmelidir. Taleplerimizin karşılanmasının sadece bizlerin çalışma ve yaşam koşullarımızı iyileştirmekle kalmayacağını, tüm toplumun nitelikli ve erişilebilir bir sağlık hizmetine kavuşacağının bilinmesini istiyoruz.”  

Uzm. Dr. Polatöz: Aile Sağlık Merkezleri kamucu bir anlayışla yeniden düzenlenmeli Haber

Uzm. Dr. Polatöz: Aile Sağlık Merkezleri kamucu bir anlayışla yeniden düzenlenmeli

Aile hekimleri, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlattıkları 5 günlük iş bırakma eylemlerinin üçüncü gününe devam ediyor. Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden Polatöz, Aile Sağlık Merkezleri'nin (ASM) temel görevlerinin halkın hastalanmaması için gerekli sağlık hizmetlerini sunmak olduğunu belirtti. Polatöz, "Aile hekimleri olarak öncelikle halkımızın sağlıklı, nitelikli ve ücretsiz sağlık hizmetine ulaşabilmesini istiyoruz. Ancak, bu hizmetlere ulaşamamanın sebeplerinden biri, ASM'lerde kamucu bir anlayışın eksikliği” dedi. Adana Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Özden  Polatöz, ASM'lerin temel görevini "halkın hastalanmaması için gerekli sağlık hizmetlerini sunmak olduğunu belirterek şunları söyledi: “Aile hekimleri olarak öncelikle istediğimiz, halkımızın sağlıklı, nitelikli, ücretsiz erişebilir sağlık hizmetini ulaşabilmesi. Peki neden bu hizmetlere ulaşamıyor? Ana sağlık merkezlerinde genelde kamucu bir anlayış yok. Daha çok hekime para verilerek, hekimin aşılama olsun, koruyucu sağlık hizmetleri olsun bütün birinci basamak hizmetlerini sağlık emekçilerinin maaşları dahil yürütmesi bekleniyor. Böyle bir şey mümkün değil. Bu Aile Sağlık Merkezleri’nin özelleştirilmesi demek. O yüzden biz buna karşı çıkıyoruz. Kamucu bir anlayışla Aile Sağlık Merkezleri’nin tekrar gözden geçirilmesini istiyoruz.”  “Aile Sağlık Merkezleri’nin temel görevi halkımızın hastalanmamasını sağlamak” Uzm. Dr. Polatöz, “Yeni yönetmelik nitelik ile değil ödeme sistemi ile sorunları halledebileceğini düşüyor. Biz sorunların yapısal olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı’yla bu konuda anlaşmazlık yaşıyoruz. Biz sorunların yapısal olduğunu söylüyoruz, gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini söylüyoruz. Örneğin ASM’lerin yapımının devlet eliyle sağlanması, atamaların yine devlet eliyle yapılması, yeterli personel çalıştırılması, aşılama ve koruyucu sağlık hizmetleri için gerekli desteğin sağlanması… Bunları istiyoruz öncelikle. Bir de iş güvencesi istiyoruz. Hekimler ve diğer sağlık emekçilerinin bu sistemle iş güvenceleri ortadan kalkmış oluyor. Çünkü onların puanlandırılmaları hasta baktıkça artıyor. Halbuki Aile Sağlık Merkezleri’nin temel görevi halkımızın hastalanmamasını sağlamak” şeklinde konuştu. “Bakanlık, sağlık çalışanlarının taleplerini neden dikkate almıyor?” Eylem sürecinde Sağlık Bakanlığı'ndan herhangi bir dönüş almadıklarını belirten Polatöz, “Bu üçüncü eylemimiz. Yine bekleyeceğiz bir değişiklik olacak mı, açıklama olacak mı diye. Biz bu eylem sürecine 14 sağlık bileşeniyle beraber yürütüyoruz. Birçok yerde katılım yüksek. Bakanlığımızın bunu neden dikkate almadığını çok merak ediyorum. Çünkü bizim konuşma dilimiz, diyalogumuz farklı. Bakanlığa biz kamu dedikçe o performans sistemiyle karşılık veriyor. Bizim karşı çıktığımız zaten bu. Nasıl anlaşabileceğiz bilemiyorum” dedi. “Aile Sağlık Merkezleri’nin amacı, sağlık hizmeti sunmak” Uzm. Dr. Özden Polatöz, “Burada yanlış kullanılan bir şey var. Maaş peşinde olduğumuz söyleniyor. O bizim dile getirecek en son şeyimiz. Biz Aile Sağlık Merkezleri’nin tamamen birinci basamak hizmet yapması ve insanlarımızın hastalanmaması temel amacını gütmesini istiyoruz. Bunu herkes net anlıyoruz. Bakanlığımız herhalde net anlayacak” diye ifade etti.  

AHEF 2. Başkanı Dr. Yakup Şahin: Yönetmelik toplumun ihtiyaçlarına uygun değil Haber

AHEF 2. Başkanı Dr. Yakup Şahin: Yönetmelik toplumun ihtiyaçlarına uygun değil

Aile hekimleri, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’ne karşı 5 günlük iş bırakma eylemi yapıyor. İkinci ve üçüncü basamak sağlık çalışanları ise 8 Ocak Çarşamba günü 1 gün süreyle işi bırakarak, aile hekimlerine destek verecek. Eyleme katılan Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu 2. Başkanı Dr. Yakup Şahin, yönetmeliğin vatandaşın sağlığını olumsuz etkileyeceğini ve aile hekimlerinin maaş yapısının haksız bir şekilde düzenlendiğini belirtti. Dr. Şahin, “Yönetmelik, aile hekimlerinin temel maaşını kesip, sadece teşvikle maaş vermeyi öngörüyor. Bu sistem, toplumun ihtiyaçlarına göre değil” dedi. “Yeni Yönetmelik, aile hekimlerinin maaşını teşvikle belirlemeyi öngörüyor” Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu 2. Başkanı Dr. Yakup Şahin, yeni yönetmeliğin aile hekimlerinin maaş yapısını ve vatandaşların sağlığını olumsuz yönde etkileyeceğini belirterek şunları söyledi: “ Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği maalesef vatandaşın sağlığına dokunmayacak, onların sağlığını olumsuz şekilde etkileyecek yaptırımları var. Aile hekimlerinin temel maaşını kesip sadece teşvikle, destekle maaş vermek üzerine kurulu bir sistem bu topluma göre değil. Bizim mutlaka temel maaşımızı etkileyecek, emekliliğimize yansıyacak bir maaş istiyoruz. Yönetmelik ile vatandaşın sağlık alışkanlığı değiştirilmeye çalışılıyor. Bu duruma örnek vermek gerekirse hiçbir problemi olmayan genç bir vatandaş 6 ayda bir aile hekimine uğramazsa hekimin maaşı kesilecek, aile hekimi 1 gün içerisinde belli sayıda muayene sayısına ulaşmazsa maaşı kesilecek, aile hekimi ağrı kesici, antibiyotik yazarsa maaşı kesilecek. Bu dünyanın hiçbir yerinde bilimsel olarak kanıtlanmış veya arkasında bilimsel bir veri olmayan bir yaptırımdır.”

Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne karşı sağlık çalışanları Adana’da sesini yükseltiyor Haber

Aile Hekimliği Yönetmeliği'ne karşı sağlık çalışanları Adana’da sesini yükseltiyor

Aile hekimleri, Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği'ne karşı başlattıkları 5 günlük iş bırakma eylemlerinin ikinci gününe devam ediyor. Adana Sağlık Platformu, 6-10 Ocak tarihleri arasında üçüncü kez gerçekleştirdikleri iş bırakma eylemlerinin ikinci gününde, Atatürk Parkı'nda bir araya geldi. Etkinlikte, yitirilen hekimler, sağlık emekçileri ve tüm şehitler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulup, İstiklal Marşı okundu. Platform üyeleri adına açıklama yapan Adana Sağlık Platformu Sözcüsü Uzm. Dr. Özden Polatöz, sağlık emekçileri olarak mesleki yeterlilikleri ve deneyimleriyle halkın sağlık sorunlarını çözmek istediklerini belirtti.  “Ağrıkesici ve antibiyotik yazma kısıtlaması, hekimlerin bağımsızlığına müdahaledir” Adana Sağlık Platformu Sözcüsü Uzm. Dr. Özden Polatöz iş bırakma eyleminde yaptığı açıklamada, Aile Hekimliği Yönetmeliği'nin sağlık çalışanları ve halk için zararlı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Sağlık Bakanlığı’na bu kez Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün huzurunda sesleniyoruz; Halkımızın ve sağlık çalışanlarının yararına olmayan Eziyet Yönetmeliğini geri çekin. Tüm sağlık bileşenleri olarak bizler aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçileri olarak mesleki yeterliliklerimiz ve deneyimlerimizle para, performans, cezalandırma baskısı olmadan halkın sağlık sorunlarını çözmek istiyoruz. Yoğun iş yükü ile günde 100 hastaya, her birine sadece 3 dakika ayırarak işlem yapmak yerine nitelikli bir sağlık hizmeti için her hastaya en az 10 dakika zaman ayırabilmeyi istiyoruz. Hastalarımızın muayene, takip, tedavi, aşı, izlem, tarama ve bilgilendirilmesi için yeterli zaman ve olanak talep ediyoruz. Hastalarımızın müşteri, puan, katsayı olarak görülmesini değil, insan olarak değer görmesini istiyoruz. Hastalarımıza tedavisi için yazılması gereken ağrıkesici, mide koruyucu ve antibiyotik gibi ilaçların yazılmasının kısıtlanması hekimlerin mesleki bağımsızlığına müdahale olduğu gibi hastalarımızın tedavi hakkının elinden alınmasıdır. Bu uygulamayı kabul etmiyoruz. Aile sağlığı merkezlerinde raporların ücretli olması, ücretsiz olan birinci basamak hizmetlerinin sonu demektir. Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçileri olarak, sağlıkta ticaretin yenidoğan skandalında gördüğümüz gibi ölüm getirdiğini çok iyi biliyor ve hastalarımıza ücretsiz, nitelikli ve erişilebilir bir sağlık hizmeti sunmak istiyoruz.”  “Aile Hekimliği Yönetmeliği, sağlık emek ve meslek örgütleriyle görüşülerek yeniden düzenlenmeli” Uzm. Dr. Polatöz, Aile Hekimliği Yönetmeliği'nde hastaların tedavi hakkının, sağlık çalışanları üzerinden kontrol edilerek kısıtlanmasını kabul etmediklerini söyledi. Ücretlerin hastane başvurusu ya da ASM'ye başvuran kişi sayısına bağlanmasını istemediklerini belirten Polatöz, “Yılda 7'den fazla hastane başvurusu olan hastaların tedavi hakkının, bizim üzerimizden kontrol edilerek, ihtar ve maaş kesintisi ile kısıtlanmasını kabul etmiyoruz. Ücretlerimizin hastane başvurusu ya da son 6 ay ASM'ye başvurmayan kişi sayısı gibi bizim müdahale edemeyeceğimiz kriterlere bağlanmasını istemiyoruz. Hastalarımıza hiçbir yararı olmayan bilim dışı yanlış uygulamaların yapılmasını istemiyoruz, bilimsel, nitelikli sağlık hizmeti vermek istiyoruz. Hastalarımıza ait kişisel verilerin güvenliğinin, hasta mahremiyeti hakkına uygun olarak korunmasını istiyoruz. Kronik hastalık takiplerinin halen kullanılan aile hekimliği bilgi sistemleri ile yeterli muayene süresi ayrılarak, hastaların gerçekten yararına olacak şekilde yapılmasını istiyoruz. Sorunlar yumağına dönen günlük politikalar ile çözülmeye çalışılan Aile Hekimliği Yönetmeliği'nin aşağıda imzası olan sağlık emek ve meslek örgütleri ile birlikte görüşülüp danışılarak ve özlük haklarımız verilerek yeniden düzenlenmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.