depremzedeler Haberleri - Son Dakika depremzedeler Haber Güncel Gelişmeler

Bakan Kurum, depremzedeler için 2025 yılı sonunu işaret etti

Bakan Kurum, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Kahramanmaraş'ta depremden zarar gören Kapalı Çarşı, Tarihi Demirciler Çarşısı ve Toptancılar Sitesi Yenileme Töreni'ne katıldı. Kurum, burada yaptığı konuşmada, depremin hemen ardından başlatılan çalışmaların hız kesmeden sürdüğünü belirterek, en büyük mutluluk ve ödülün, deprem bölgesindeki inşaatlar tamamlandıktan sonra ziyaret ettikleri evlerine yerleşen depremzedelerin "Allah razı olsun" demeleri olduğunu söyledi. Dulkadiroğlu ilçesindeki Kapalı Çarşı ve hemen arkasında yer alan Tarihi Demirciler Çarşısı ile Onikişubat ilçesindeki Toptancılar Sitesi'nin yenilenme çalışmalarını başlatmanın sevincini yaşadıklarını anlatan Kurum, şunları kaydetti: "Pazarcık ve Elbistan merkezli depremleri 6 Şubat'ta soğuk bir kış gününde yaşamıştık. Hepimizi yasa boğan bu felaket öyle büyüktü ki "asrın felaketi" olarak nitelendirildi. 85 milyonun nabzı, kalbi aylarca bu sokaklarda attı. Canlarımızı acılar içerisinde birer birer toprağa verdik. Şunu çok iyi biliyorum kalbimizde açılan yaralar hiçbir zaman kapanmayacak, sevdiklerimizin acısı yüreğimizde hep aynı tazelikle duracak ama biz geride kalan kardeşlerimizi, şehitlerimizin emaneti olarak görüyoruz ve bu emaneti korumak için, Kahramanmaraş'ta hayatı yeniden normale döndürmek için emin olun buradaki tüm ekibimizle, tüm işçi, emekçi kardeşlerimizle birlikte insan üstü bir gayretle çalışıyoruz. O gün ilk çadırı burada jandarmamız ile nasıl kurduysak, o gün ilk enkazlara yine AFAD'ımızla, yardım kuruluşlarımızla Türk Kızılayımızla nasıl koştuysak, nasıl 3 ayda 180 bin konutun inşasını vatandaşımızla el ele verip başlattıysak şimdi de aynı anlayışla çalışıyor, 11 şehrimizin tamamını hep birlikte yeniden ayağa kaldırıyoruz. Bugün deprem bölgesinde nereye giderseniz gidin 11 ilimizin her birinin dev bir şantiye alanına dönüştüğünü görürsünüz. Şunu büyük bir huzurla ifade etmek isterim ki şu anda deprem bölgesinde yapmamız gereken konutların tamamının inşaatını başlatmış durumdayız." Bakan Kurum, tüm bu çalışmaları yaparken bazı kesimlerin kendilerine inanmayarak "AK Parti, Cumhur İttifakı bu enkazın altında kalır" dediğini hatırlattı. Millet ile el ele verip hep birlikte 11 ilin inşası için gece gündüz çalıştıklarına ve 2024 yılı sonunda 200 bin yuvayı bitirip teslim ettiklerine işaret eden Kurum, "İnşallah kısa bir süre sonra yine sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle 201 bininci yuvamızın anahtarlarını vatandaşlarımıza teslim etmenin haklı mutluluğunu, gururunu yasayacağız. 2025 yılı sonuna kadar da 453 bin yuvamızın tamamını bitireceğiz ve yuvasına girmeyen, orada iş yerini açmayan tek bir depremzede kardeşimizi bırakmayacağız." diye konuştu. Kahramanmaraş'ta da başlatılan çalışmaların büyük bir titizlikle yürütüldüğünü ve tüm afet konutlarının inşasına başlandığını anımsatan Kurum, "Söz verdiğimiz tüm konutları inşası başlamış durumda ve şu ana kadar 39 bin 136 yeni yuvamızı ve iş yerimizi tamamladık, Allah'ın izniyle ve yine milletimizin destekleri ve dualarıyla 2025 yılı sonuna geldiğimizde Kahramanmaraş'ta söz verdiğimiz 74 bin 187 evimizi, iş yerimizi bitirip Kahramanmaraşlı kardeşlerimize teslim edeceğiz." ifadelerini kullandı. Bakan Kurum, kentte yeni yerleşim alanları kurduklarını ve uydu kentler inşa ettiklerini belirterek, bu kapsamda, Altınova Mahallesi'nde başlatılan 8 bin 412 konutun inşasının hızla devam ettiğini aktardı. Sadece konut ve iş yeri inşası yapmadıklarını anlatan Kurum, bunun yanında, kentteki medeniyetin 1000 yıllık izlerini taşıyan tarih ve kültürle yoğrulmuş çarşılarda da çalışma gerçekleştirdiklerini dile getirerek şöyle konuştu: "Dulkadiroğlu ilçemizdeki Kapalı Çarşı'da esnafımızla birlikte orayı gezmiş ve '122 tescilli kültür varlığı olan 140 dükkanımızın restorasyonunu başlatacağız.' demiştik. Bugün hamdolsun başlatıyoruz. 2620 metrekarelik alanda yapacağımız bu proje tamamlandığında hem geçmiş ruhunu yaşatacak hem de gelecek nesillerimize yavrularımıza ilham verecektir. Asırlara meydan okuyan geleneksel el sanatlarının merkezi olan orada el emeğiyle, alım teriyle çalışan demirci kardeşlerimiz var. Onları da unutmadık ve tarihi Demirciler Çarşımızın bu manada yenileme sürecini başlatıyoruz. Bu çarşımızda da 76 iş yerimizi ve hemen hızlı bir şekilde oradaki tarihe, oradaki kültüre, orada esnafımızın ihtiyaçlarına uygun bir şekilde yenileme sürecini yürütüyoruz. Aynı anlayışla hemen yanı başında yer alan Kasaplar Çarşısı’nda da yenileme sürecini başlatacağız ve orada Kahramanmaraş'ın köklü tarihini modern bir vizyonla buluşturacak bu iki projemize inşallah bu yıl içerisinde tamamlayıp Kahramanmaraş'ımıza armağan edeceğiz. Durmuyoruz, durmayacağız bu ülke önemli çalışmamızla birlikte bugün yine içinde bulunduğumuz Onikişubat ilçemizde Hayrullah Mahallesi'ndeki 117 dükkanlı Toptancılar Sitemizi de yeniliyoruz. 23 bloktan oluşacak ve burada zemin +2 kat şeklinde planladığımız bu muhteşem projemizi de ağustos ayı içerisinde tamamlamayı hedefliyoruz." Deprem bölgesindeki afetzedelerle bir araya gelip kucaklaştıklarını ve dertleştiklerini vurgulayan Kurum, insanlık tarihi boyunca böyle aziz, vakur, sabırlı güzel bir milletin gelmediğini dile getirdi. Bazı kesimlerin deprem bölgesindeki yuvaların süratle teslim edilmesinden rahatsız olduklarına dikkati çeken Kurum, siyasette artık millete hizmet etmeden teveccüh bekleme, eser vermeden destek bekleme devrinin sona erdiğini söyledi. Milleti üzen, milleti alakadar etmeyen, kıran, boş gündemlerden uzak durma çağrısı yapan Kurum, şöyle konuştu: "Gelin Adıyaman'ın, Kahramanmaraş'ın, Hatay'ın derdiyle birlikte dertlenelim. Gelin Malatya'nın, Gaziantep'in, Kilis'in yarasına hep birlikte merhem olalım. Onlar milletin uzattığı bu eli tutsun veya tutmasın çok net söylüyorum, hiç fark etmez biz aziz milletimizin yanındayız kim hangi hesap içinde olursa olsun fark etmez. Biz milletimizin hizmetkarı olmaya devam edeceğiz. Biz 6 Şubat sabahı buradaydık, bugün buradayız, yarın da evelallah burada olmaya devam edeceğiz. Tüm yuvalarımız kurulana, çarşılarımızdaki tüm dükkanlar açılana kadar deprem bölgesinden ayrılmayacağız. Bu söz, öyle boş bir söz değildir. Bu söz, bizim sözümüzdür. Bu söz, 22 yıldır sözünü tutanlarındır. Bu söz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın sözüdür. Hiçbir zaman polemiğe girmeyeceğiz, hep çalışacağız, koşturacağız milletimize gideceğiz. Allah ömür verdikçe son nefesimize kadar da bu aziz millete hizmet edeceğiz. Kahramanmaraş şahit olsun ki Türkiye Yüzyılı'nın en büyük şiarı olan, deprem bölgesini yeniden ayağa kaldırma hedefine ilk günkü aşkla, azimle, kararlılıkla devam edeceğiz."

Adana'da depremzedeler, depremde kaybettikleri yakınları için yürüdü

6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerde Adana'da hayatını kaybedenler sevdikleri tarafından anıldı. Depremzedeler, depremde hayatını kaybeden yakınları için İller Bankasından Duygu Kafe'nin önüne kadar yürüdü.Yürüyüşe çok sayıda insan katıldı. Anma Etkinliğine Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, CHP Adana İl Başkanı Anıl Tanburoğlu, CHP Adana Milletvekilleri ve CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, depremzede aileleri, sevenleri ve depremzedeler katıldı. Kalabalık grup sloganlar atarak Duygu Kafe'ye kadar yürüdükten sonra burada açıklama gerçekleştirdi. Açıklamayı ilk olarak Alpargün Apartmanı'ndan Gizem Çetin yaptı. Çetin, "Bugün burada, 6 Şubat 2023'te yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremin birinci yıl dönümünde, sevdiklerimizi kaybetmenin derin acısını paylaşmak için bir araya geldik. Depremde ailesini kaybetmiş biri olarak, yakınlarını kaybetmiş veya depremden herhangi bir şekilde zarar görmüş yüz binlerce kişi anısına bir nuşma yapmak üzere buradayım" dedi. "Bugün, herkesin yüreklerine dokunan bir trajedinin, hiç unutmadığımız o gecenin ardından, yıkılan Alpargün Apartmanı'nın müteahiti Hasan Alpargün'ün 8 Şubat'ta görülecek olan duruşmasında en ağır şekilde cezalandırılması talebiyle bir aradayız" diyen Çetin, tutuklu Hasan Alpargün e verilecek olan bu cezanın, sadece içini bir nebze olsun yatıştırmayacak, aynı zamanda herkesin vicdanında adalet duygusunu pekiştireceğini vurguladı. Depremde hayatını kaybeden tüm insanlar için duyduğu derin üzüntüyü ifade etmek istediğini belirten Çetin, devamında şunları söyledi: "Bu acı olay, sadece bizim ailemizi değil, birçok aileyi derinden etkiledi, Bizler, yani geride kalanlar, 6 şubatta kaldık ne yazık ki. Bir gecede evsiz, barksız, ailesiz, kimsesiz bırakıldık. Yetmezmiş gibi, bir kısmımız gözleri kapıda bırakıldık, cenazelerimize dahi ulaşamadık. Sanıyoruz ki deprem geçti, ölen öldü, kalan sağ, depremin üzerinden bir yıl geçmiş olmasına rağmen hala çadırlarda yaşayan yüzlerce insan için de buradayız. Milli birlik ve dayanışma ruhu içinde, bu zorlu süreçte birbirimize destek olmalı ve gelecekte benzer felaketleri önlemek için birlikte çalışmalıyız. Çünkü bir gün asla başımıza gelmez sandığımız gerçek, aslında kapımızda bizi bekliyor. Üzgün olduğumuz kadar endişeliyiz de. Türkiye'deki yargı sisteminin yeterince sağlıklı işlemediğini düşünüyoruz. Merkezinin Adana dahi olmadığı bir deprem felaketinde bile, yıkılan binalar için herhangi bir yetkilinin tutuklanmadığını veya yargılanmadığını görmekteyiz. Keza Hatay, Malatya, Adıyaman ve depremden doğrudan etkilenen diğer il, ilçe ve köyler. Adaletin gecikmesiyle sadece biz geride kalanların hayatlarına devam edememesine, hep o günü yaşamasına sebebiyet verilmektedir. Adalet gecikmeden yerini bulmalı ki ailelerimizi vahşice katledenler farklı isimler kullanarak başka canlara mezar inşa edemesin." "Kaldı ki insanlık namına duyurmak isteriz ki oğlu Hasan Can Alpargün ismini Aleks olarak değiştirerek mezarlık inşaa etmeye devam etmektedir. Bu kişilerin adliyede rüşvet verdiği ile ilgili süreç devam etmektedir" diyen Çetin, bu kişinin yurt dışına kaçma şüphesi olması nedeniyle yapabileceği mezarlık inşaatlardan kimsenin ev almasını istemediklerini söyledi. 1999 Marmara depreminin ardından bile, zaman aşımı bahanesiyle hala kimsenin yargılanmamış olmasının kendilerini büyük bir endişeye sürüklediğini kaydeden Çetin, ancak bu davanın geçmişteki hatalardan ders alarak, adaletin gecikmeden yerine getirilmesini sağlayacak ve emsal teşkil etmesi için önem arz edecek bie dava olacağını umduklarını aktardı. Çetin, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Sevgili vatandaşlar, bugün burada sadece kendi acımızı değil, tüm milletimizin acısını temsil ediyoruz. Bu birliktelik, hem sevdiklerimizin anısını yaşatmak hen de gelecekteki nesillere daha güvenli bir Türkiye bırakmak adına büyük bir sorumluluğu beraberinde getiriyor. Hep birlikte, güçlü bir dayanışma ile bu zorlu süreci aşacağımıza inanıyorum." Av. Gülsüm Özdoğru'da yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: "Tutar Yapı Sitesi C Blokta; amcamı, yengemi, Aylin ablamı ve aile dostlarımı kaybettim. Site dört bloktan oluşan bir site. Yıkılan tek blok C blok. Altmış üç kişi ve bir doğmamış bebeğe mezar olmuş bir siteden bahsediyoruz. A, B ve D blokta hasar da yok. İnsanlar yaşamına devam etmekte. Dolayısıyla bu binanın çürük malzemeyle inşa edilmediği ortada. Bu binayla ilgili 2020 yılından beri süre gelen bir kolon kesme iddiası var. Bir tadilat var. Yapılan insanların bu sesten dolayı evinde duramadığı, rahatsız olup Çukurova Belediyesi'ne şikayette bulunduğu, Çukurova Belediyesi'nin gelip bu inşaatı durdurduğu. Daha sonrasında da devam edildi. Fakat belediye bir şey yapmadı. Tadilatı yapan insanlar ifadeye bile çağrılmadan haklarında takipsizlik kararı verilmiştir." Av. Özdoğru, "Bu insanların rahatı bile bozulmamışken bizim sevdiklerimiz mezardadır. Bütün sorumluların yargılanmasını istiyoruz" diyerek konuşmasını noktaladı. İhsan Bayram Sitesi C blok Avukatı Nazan Akça Subaşı'da İhsan Bayram Sitesi C Blokta 2 yeğenini, gelinini ve tüm komşularını kaybetmiş bir depremzede olduğunu bildirdi. 2018 yılına kadar o binada kendinin de oturduğunu söyleyen Av. Subaşı, "2018 yılında o binadan ayrılırken kardeşime o binanın çok güzel olduğunu ve burayı başkasının satın almaması gerektiğini söyledim. Ben en sevdiklerime mezar satmışım. Bilmiyordum. Ben müteahhit, İnşaat mühendisi ya da belediyede denetim yapan bir görevli değilim. Aa ben sırf o evi onlara sattım diye uyku uyuyamıyorum" diyerek duyduğu acının derinliğini dile getirdi.

Depremzede taraftarlara stadyumda dev ekran

ALİ GÜRELİ ADANA (İLKHABER) -Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıktığı kent Hatay'ın Süper Lig'deki takımı Atakaş Hatayspor, Fenerbahçe deplasmanı hazırlıklarını tamamladı. Bu önemli maç öncesinde ise depremzede Hatayspor taraftarları için Hatay'da stadyuma dev ekran kuruldu. Hatayspor ekibi, bugün İstanbul'da Ülker Stadyumu'nda oynayacağı maçın hazırlıklarını Fenerbahçe Dereağzı Tesisleri’nde yapılan antrenmanla sonlandırdı. Teknik Direktör Volkan Demirel yönetimindeki takım, teknik ve taktik ağırlıklı çalışma yaptığı idmanın ardından maç saatini beklemeye başladı. "Hatay benim şahsi meselem" Depremlerinin derinden etkilediği Hatay’da sportif direktörü Taner Savut ve futbolcusu Christian Atsu’yu enkaz altında kaybeden, maçlara Mersin'de hazırlanan Hatayspor'un teknik adamı Volkan Demirel, bu maçın da her maç gibi önemli olduğunu söyledi. "Ömür boyu burada kalabilirim" Bir açıklamasında Hatay'ı ve Hatayspor’u çok sevdiğini belirten, “İşler iyi giderse bundan sonraki senelerde de belki de ömür boyu burada kalabilirim. Benim derdim kariyer, o takım, öbür takım gibi planlar değil” ifadesini kullanan Volkan Demirel, İstanbul'daki taraftarlardan takıma destek istedi. Depremzede taraftarlara dev ekran Hatayspor'un sosyal medya hesabından yapılan duyuruda ise Fenerbahçe maçı için Hatay Çekmece Atatürk stadyumu'na dev ekran kurulduğu duyuruldu. Hatayspor Kulübünden yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Fenerbahçe karşısında vereceğimiz mücadelede sizleri yanımızda hissetmek istiyor ve futbolsever Hatay halkını Çekmece Defne Atatürk Stadyumuna, bu güzel maçı hep beraber dev ekranda izlemeye davet ediyoruz. Atakaş Hatayspor Kulübü olarak teknik ekibimizin ve futbolcularımızın kıymetli taraftarlarımızın desteğine ihtiyacı var."

Depremzede taraftarlara stadyumda dev ekran

Depremzedelerin yargıya erişimi, mobil araçla kolaylaşıyor

(Haber Merkezi) - Asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli depremlerde binlerce kişinin yaşamını yitirdiği Hatay'da yakınlarını kaybeden depremzedelere, adli işlemlerde kolaylık sağlanması için cumhuriyet savcısı ve beraberindeki personel tarafından mobil araçla hizmet veriliyor. Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin yıkıma yol açtığı kentte, yakınları ölen mağdurların yargıya erişimini kolaylaştırma amacıyla Hatay Cumhuriyet Başsavcılığınca mobil araç uygulaması başlatıldı. Çeşitli nedenlerle adliyeye gidemeyen vatandaşlar için konteyner kentlere gidilen araçta, cumhuriyet savcısı, zabıt kâtibi ve teknik elemandan oluşan ekip bulunuyor. Yargı mensupları, mağdurların taleplerini bulundukları yerde dinleyerek beyanlarını alıyor. Konteyner kentlerde kalan vatandaşlar, mobil araç hizmetinden dolayı yetkililere teşekkür ederek, "Savcı sağ olsun ikamet ettiğimiz konteynere gelip ifademizi aldı. Allah devletimizden razı olsun, çok güzel bir uygulama. Devletimiz bu süreçte bizimle çok ilgilendi. Polise ifade verdik, sağ olsun yanımıza gelen savcıya da gerekli bilgileri aktardık" dediler.

Deprem bölgesinde büyükbaş hayvan dağıtımına başlandı

(Haber Merkezi) - Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, depremlerde hayvanları ölen çiftçiler için 5 bin 804 büyükbaş hayvanın dağıtımına başladıklarını belirterek, "Üreticilerimizin almış olduğu ve alacağı ürünlerde minimum iki katı kadar fark olacak." dedi. Bakan Yumaklı, 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyükbaş hayvanları ölen çiftçilere hayvan dağıtımı dolayısıyla Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğüne (TİGEM) bağlı Sultansuyu Tarım İşletmesi'nde düzenlenen törene katıldı. Yumaklı, burada yaptığı konuşmada, depremlerde hayvanları ölen çiftçilere dağıtılacak 5 bin 804 büyükbaş hayvanın dağıtımına Malatya'dan başladıklarını söyledi. Malatya'da 550 büyükbaş hayvan teslimi yapacaklarını aktaran Bakan Yumaklı, şunları kaydetti: "Biz onlara bugün bir bölümünü teslim etmiş olacağız. İçinde bulunduğumuz yapı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünün Sultansuyu Tesisleri. Burası Türkiye için son derece önemli. Özellikle sperma üretiminde Türkiye'nin çok önemli bir ihtiyacını karşılayan, hayvansal kalitesini artırmaya yönelik çalışmaları olan bir işletme. Burada da bu teslimi yapıyoruz. Teslim edilen hayvanlar elbette özellikleri itibariyle son derece üst düzeyde, üreticilerimizin almış olduğu ve alacağı ürünlerde minimum iki katı kadar fark olacak. İnşallah bu teslimden üreticilerimizin 1'i 5, 5'i 10, 10'u da 100 olsun, bereketli olsun. Biz her zaman için üreticilerimizin yanındayız, yanında olmaya devam edeceğiz." "Kadının ve ananın olduğu yerde bereket var" Bakan Yumaklı, devletin deprem konutlarında olduğu gibi köy evleri ve ahırlar konusunda da seferber olduğunu dile getirerek, bakanlıkların tamamının çalışmaları devam ettirdiğini ifade etti. Ahırların yapım sürecinde üreticilerin çadır ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceklerini belirten Yumaklı, şöyle devam etti: "Biz hep şunu söylüyoruz; tarımsal üretimin içerisinde kadınlar ve gençler olduğu sürece bizim ülke olarak endişe etmemizi gerektirecek bir şey yok. Onların tarımsal üretimin içerisinde çok daha fazla olmalarını istiyoruz, bekliyoruz. Bunun cesaretlendirilmesi için özellikle bakanlığımızın birçok teşviki var. Bugün burada ilgili arkadaşlarım da geldi. Onların tarımsal üretim yapmak isteyen bütün üreticilerimizi hibe destekleri başta olmak üzere bütün desteklerimizden faydalanarak üretim içerisinde kalmalarını ve üretmeye devam etmelerini istiyoruz." Yumaklı, kadınların Dünya Kadın Çiftçiler Günü'nü de kutladı. Gençlerin ve kadınların üretimin içinde olması gerektiğini vurgulayan Bakan Yumaklı, "Gerçekten kadının ve ananın olduğu yerde bereket var. İnşallah dediğim gibi gençlerimiz ve kadınlarımız üretim içerisinde olsun. Onlar üretsinler ve Türkiye Yüzyılını biz üretimin ve üreticinin yüzyılı yapalım." diye konuştu. Daha sonra 75 çiftçiye 76 büyükbaş hayvan dağıtıldı. Üreticiler memnun Çiftçilerden Aliseydi Gümüş ise depremlerde hayvanlarını kaybettiğini ve dağıtılan büyükbaş hayvanlarla ihtiyacını karşılayacağını söyledi. Abuzer Çalışkan da dağıtılan törende hayvanını aldığını belirterek, "Allah razı olsun. Hayvanımızı aldık." dedi. Törene, Malatya Valisi Ersin Yazıcı, AK Parti Malatya milletvekilleri Bülent Tüfenkci, İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak ve depremlerde hayvanları telef olan üreticiler katıldı. Bakan Yumaklı, tören öncesinde de Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan'ı makamında ziyaret etti.

Melissa Vargas, Malatya'da depremzedelerle buluştu

(İLKHABER)- Daha sonra Mehmet Ali Aydınlar Fen Lisesi’ne geçen Vargas, burada lise öğrencileriyle buluştu. Teknokent Konteyner Kent'te depremzedelerle bir araya gelen Vargas, bir aileyi konteynerlerinde ziyaret etti. Yeni Malatyaspor tesislerini de ziyaret eden Vargas’a kulüp başkanı Adil Gevrek takımının formasını verdi. Vargas, daha sonra Malatyalı olan TVF Başkanı Üstündağ'ın ailesinin Orduzu Mahallesi'ndeki evine ziyarette bulundu. Üstündağ, kendisinin Malatyalı olduğunu ve Melissa'nın da her zaman Malatyalı olduğunu söylediğini ve onun da Malatyalı olduğunu dile getirdi. Malatya şehrinin depremde acı bir süreç yaşadığını belirten Üstündağ, şöyle devam etti: "Melissa’nın da Malatyalı olması, Malatyalılığı kabul etmesi dolayısıyla hem bu süreçte moral olmak için geldik ve kucaklaştık. Konteyner kentlere gittik. Okulları ziyaret ettik. AVM'de Malatyalılarla buluştuk. Umut ediyorum ki biraz olsun moral vermişizdir diye düşünüyorum. Eğer mutlu edebildiysek, birazcık yaraları sarabildiysek ne mutlu bize diyorum. Önemli bir süreç var önümüzde. Tekrar bir olimpiyat kaldı. Bu yıl üç şampiyonluk yaşadık. Dünyada örneği olmayan bir derece elde etti voleybol milli takımımız. Bunun daha başındayız, devam edecektir diye düşünüyorum. Umut ediyorum ki bunu da başaracak güçte bir takımız. ‘Sırada ne var’ diye sorulduğunda sırada ne varsa o dedik. Olimpiyatlara gitmek, zaten gidiyoruz. Ama orada derece elde etmek istiyoruz." Lig'in başladığına değinen Üstündağ, "Dünyanın ve Avrupa'nın en iyi ligi başlıyor artık. Heyecanla voleybol dolu günler yaşamaya başlayacağız. Burada kulüpler artık liglerde, Avrupa şampiyonasında, dünya şampiyonasında mücadele edecekler. Biz artık kulüplerimizi seyredeceğiz. Uluslararası arenada başarı elde etmeleri için var gücümüzle kulüplerimizi destekleyeceğiz. Umut ediyorum ki kulüplerimiz de geçen yıl olduğu gibi Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde iki Türk takımının final oynaması İtalya'da, Dünya Şampiyonası'nda bir Türk takımının final oynaması, bizi gururlandırdı. Voleybol adına gururlandırdı. Türk sporu adına gururlandırdı. Bu gururu devam ettirmek lazım. Bakın bunları yaşadık burada bitmemeli. Biz artık sürdürülebilir olmalıyız. Bunun devamını yaşamalıyız ki bu heyecanı, bu motivasyonu kaybetmeden, bu başarıları yakalamak istiyoruz." diye konuştu. Vargas: "Bana her zaman Malatyalı diyorlar" Vargas da Malatya'ya geldiği için çok mutlu olduğunu belirterek, "Gerçekten benim için çok güzel bir gün. Bütün Malatya'ya, Malatya halkına bana gösterdikleri bu sevgiden dolayı teşekkür etmek istiyorum." ifadesini kullandı. Federasyon Başkanı Üstündağ Malatyalı olduğu için kendisinin de Malatyalı olmayı seçtiğini dile getiren Vargas, "Aynı zamanda kulübüm Fenerbahçe'de 44 numaralı formayı giyiyordum. Biliyorsunuz 44 numaralı forma Malatya'nın plakası, bu sebeple Malatyalıyım." şeklinde konuştu. Vargas, takım arkadaşlarının da kendisinin Malatyalı olmasından mutlu olduğunu belirterek,"Bana her zaman Malatyalı diyorlar. Bununla alakalı şakalar yapıyorlar. O yüzden onlar da mutlular." dedi.

Depremzedeler ticarette buluştu

Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenen ve Elektronik Ticaret Derneği (ELİDER) ve Adana Bilişimci İş İnsanları Derneği’nin (ABİAD) öncülük ettiği zirvede, depremzede işletmelerin de aralarında bulunduğu çok sayıda katılımcı yer aldı. ELİDER Başkanı Fehmi Darbay, “ELİDER olarak yola çıktığımız ilk günden itibaren e-ticaret ve e-ihracat ekosisteminin gelişimine katkı sağlamaya gayret ettik. Onlarca şehirde, binlerce işletmeye dokunma fırsatımız oldu ve bugün de Adana’dayız” dedi. Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenen Adana Bilişim ve E-Ticaret Zirvesi, Elektronik Ticaret Derneği (ELİDER) ve Adana Bilişimci İş İnsanları Derneği (ABİAD) iş birliği ile Adana Ticaret Odası Konferans Salonunda düzenlendi. ‘Deprem Sonrası Ticaretin Canlandırılması ve E-İhracat’ teması ile düzenlenen zirvede, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen işletmelerin e-ticaret ile kalkınmasına ve büyümesine katkı sunmak hedeflendi. Depremzede işletmeler, bilişim ve e-ticaret profesyonellerinin tecrübelerini dinledi. “İhracatın en hızlı ve en kolay yolu e-ihracat” Zirvenin açılışında konuşan ELİDER Başkanı Fehmi Darbay, “ELİDER olarak yola çıktığımız ilk günden itibaren e-ticaret ve e-ihracat ekosisteminin gelişimine katkı sağlamaya gayret ettik. Onlarca şehirde, binlerce işletmeye dokunma fırsatımız oldu ve bugün de Adana’dayız. Pazaryerlerinde yaşanan problemlere çözüm olmak için çıktığımız yolda, bugün altyapıdan, entegrasyona, ödeme kuruluşundan lojistiğe, istihdamdan e-ihracata kadar geniş bir yelpaze de fikir alınan bir sivil toplum kuruluşu olduk ve ilgili bakanlıklarımız ile aktif mesai harcamaya başladık. E-ticaret ve e-ihracat her geçen gün ekonomimize katkı sağlamaya devam ederken, ELİDER olarak şuna inanıyoruz bu ülkeye sağlayabileceğimiz en büyük faydalardan biri ihracat. İhracatın da en hızlı ve en kolay başlanabilir yolu, e-ihracat. Konuşmacılarımızdan istirhamım; tanıtımlardan olabildiğince uzak, neyi nasıl yaparlarsa doğru, nasıl yaparlarsa yanlış olacağını en net bir şekilde aktaralım ki, 1 ay sonra buraya baktığımızda ihracata başlamış işletmeler görelim” dedi. “E-ihracat zor değil, yeter ki emek verin” Darbay, deprem bölgesinin e-ticaret ve e-ihracat ile canlandırılabilmesi için bu zirvenin çok değerli olduğunu belirtti. Darbay, “Etkinlikte tüm bölgeden katılımcılar görüyoruz. Zirvede e-ticaret ve e-ihracatın ne kadar kolay olabildiğini anlatıyoruz. E-ihracat teşvikleri sayesinde girişimcilerimiz çok rahat e-ihracat adımı atabiliyorlar. Dil bilmeye gerek yok, ciddi bir bütçeye gerek yok, yeter ki isteyin ve ülkemize döviz getirisi sağlayın. Bu gerçekten zor değil, yeter ki emek verin” diye konuştu. Darbay, ayrıca Adana’nın e-ticaret hacmi bakımından Türkiye’nin ilk 10 şehirleri arasında yer aldığına işaret ederek, “Ama etkinlik katılımcılarının yarısı Adana’dan yarısı da farklı şehirlerden gelmiş. Bölge şehirlerimiz etkinliğe daha çok değer vermiş. Burada e-ticarete ve e-ihracata adım atmak istiyorlar” şeklinde konuştu. “Dijitalleşme sadece bir sektörü değil tüm ekonomiyi şekillendiriyor” ABİAD Başkanı Mehmet Ali Altun ise açılış konuşmasında, zirvenin sektöre ve gelişmelere yönelik kapsamlı bilgi paylaşım alanı oluşturduğunu; yeni dostluklar ve iş birlikleri fırsatı doğurduğunu kaydederek, “Dijitalleşme sadece bir sektörü değil tüm ekonomiyi şekillendiriyor. Bu yolda birlikte yürümek, geleceğe daha güçlü bir şekilde hazırlanmamıza yardımcı olacaktır. Dijital dünyada ve iş dünyasında daha ileri gitmek adına, Atatürk’ün gösterdiği hedef bir adım daha yaklaşabilmek için cumhuriyetimizin 100. yılında hep birlikte çalışacağız. Bu birliktelik sadece bu günün değil aynı zamanda yarının başarı hikayelerini de yazacak. Adana, bölge illerin bir buluşma noktası. Hem üreten hem de iş geliştiren bir yapı içinde çalışmalıyız” ifadelerini kullandı. “Böyle bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor olmak gurur verici” Zirvede konuşan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, bilişim ve e-ticaretin günümüzün en önemli dallarından biri olduğunu vurgulayarak, böyle bir etkinliğin Adana’da gerçekleştirilmesinden büyük bir mutluluk duyduğunu ifade etti. Adana Ticaret Odası Başkanı Yücel Bayram ise, “Adana Ticaret Odası’nın yeni binasında yapılan ilk etkinlik olan Bilişim ve E-Ticaret Zirvesi’nin herkese hayırlı olmasını temenni ediyorum. Adana Ticaret Odası olarak her daim ülkemizin yeniliklerine ve teknolojisine desteğimiz sürecektir. Bu anlamda böyle bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor olmak gurur verici bir olay” dedi. TÜBİFED Başkanı Necmeddin Kırık da, nitelikli iş gücünün bilişim ve e-ticaret sektörlerinde istihdam edilmesinin önemine değindi. Depremzede işletmeler, işin profesyonellerinin tecrübelerini dinledi Adana Bilişim ve E-Ticaret Zirvesi, bilişim, e-ticaret ve e-ihracat sektörlerinin önde gelen şirketleri bir araya getirdi. Zirveye, depremden etkilenen illerin ticaret ve sanayi odaları ve kamu kurumları temsilcileri de katıldı. Depremden etkilenen illerin ticaret ve sanayi odaları, teknokentler, İŞKUR, KOSGEB, yerel ve global şirketlerin temsilcileri de yer aldı. “Deprem Sonrası Ticaretin Canlandırılması ve E-İhracat” teması ile düzenlenen Adana Bilişim ve E-Ticaret Zirvesi’ne bilişim, e-ticaret ve e-ihracat ekosisteminden önde gelen markaların temsilcileri katılacak, depremzede işletmelerin temsilcileri ile tecrübelerini paylaştı. Katılımcılar, ayrıca, e-ticaret ve e-ihracat başarı hikayelerini dinleme fırsatı buldu. Zirvede ele alınan ana başlıklar Adana Bilişim ve E-Ticaret Zirvesi’nde ele alınan ana başlıklar ise; “Hepsiburada’nın Deprem Bölgesi İçin Yaptığı Çalışmalar”, “E-Ticarette Globalleşme Stratejileri”, “E-Ticarette Nasıl Başarısız Olunur?”,” Deprem Sonrası Ticaretin ve E-İhracatın Canlandırılması”, “E-Ticaret ve Bilişimde Yapay Zeka Kullanımı”, Üreticiler ve Toptancılar İçin E-Ticaret ve E-İhracat Fırsatları”, “Yazılım Endüstrisi ve Yazılım İhracatı” şeklinde oldu. Yoğun katılım Hepsiburada ve EDM Bilişim’in ana sponsor; Akan Yürekli A.Ş.’nin Diamond sponsor olduğu zirvenin organizasyonu Upista tarafından yapıldı. ELİDER Başkanı Fehmi Darbay ile ABİAD Başkanı Mehmet Ali Altun’un da ev sahipliği yaptığı zirveye; Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana Ticaret Odası Başkanı Yücel Bayram, Bilişim Dernekleri Federasyonu (TÜBİFED) Başkanı Necmeddin Kırık, Alibaba Türkiye Ülke Müdürü Kubilay Gençkan, Trendyol Pazaryeri Satış & İş Geliştirme Direktörü Özkan Çokaygil ile bilişim ve e-ticaret sektörlerinden önemli isimler katıldı.

Depremde yaşamını yitiren vatandaşların yakınları: Adalet istiyoruz

ALİ GÜRELİ ADANA (İLKHABER) - Kahramanmaraş merkezli depremde yıkılması sonucu 96 kişinin yaşamını yitirdiği Adana'daki Alpargün Apartmanı'nın tutuklu müteahhidi ve teknik uygulama sorumlusu Hasan Alpargün'ün yargılanmasına, 09 Ekim 2023 tarihinde Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi'ndeki Alpargün Apartmanı'nın müteahhidi ve teknik uygulama sorumlusu Hasan Alpargün hakkında, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturma kapsamında iddianame hazırlanmıştı. Alpargün'ün "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilen iddianame, Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Hasan Alpargün'ün yargılanmasına, 09 Ekim 2023 tarihinde başlanacağı belirtildi. Alpargün Apartmanı sakini 96 deprem şehidinin yakınları, tutuklu müteahhidin yargılanması öncesi açıklama yaptı. Alpargün Apartmanı'nın bulunduğu alanda toplanan vatandaşlardan Gizem Çetin, yıkılan binada babası ve kardeşini kaybettiğini söyledi. Gizem Çetin, "Depremde diğer apartmanlarda, karşıda gördüğünüz Cağ Sitesi bu binadan daha eski iken pek bir çatlak dahi yaşamadı. Yaşanan depremde insanlar enkazların içinden çıkabilip nefes alabilmişlerken neden biz yakılarımızı çıkaramadık? Müteahhit olarak kendini adlandıran Hasan Alpargün, 'mukadderat' diyerek akıl tutulması yaşamıştır." dedi. Hasan Ölçer de yıkılan binada kayınvalidesi Hülya Yürk ve kayınbabası Zafer Yürk'ün, diğer 94 kişi ile birlikte yaşamını yitirdiğini ifade etti. Hasan Ölçer, müşteki olarak katılacakları duruşmada, sanık Hasan Alpargün'ün en ağır ceza ile cezalandırılmasını talep edeceklerini söyledi. Apartmanın yıkılmasıyla ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda, 'binanın 1975 deprem yönetmeliği yükümlülüklerini karşılamadığı, kusurlu imalattan yapı müteahhidi ve teknik uygulama sorumlusu Hasan Alpargün'ün sorumlu olduğu kanaatine varıldığı' ifadelerine yer verildiğini belirten Hasan Ölçer, "Bir yaşlı kadının yaralı olarak kurtarıldığı bu bina eğer yönetmeliklere uygun yapılmış olsaydı, yakınlarımız da dahil toplam 96 kişi yaşamını kaybetmemiş olacaktı. Adalet istiyoruz." diye konuştu. İDDİANAMEDEN Tüm dosya kapsamına göre sanığın dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı belirtilen iddianamede, özetle şu ifadeler yer aldı: "Alpargün Apartmanı'nın yıkılmasında zemin kaynaklı bir neden bulunmadığı, binanın 1975 deprem yönetmeliği hükümlerini karşılamadığı, yapılan kusurlu imalattan yapı müteahhidi ve teknik uygulama sorumlusu inşaat mühendisinin sorumlu olduğu, apartmanda görsel ve deneysel olarak tespit edilen teknik yetersizlikler olduğu, hem uygulama sorumluluğunu üstlenen hem de binanın yapı müteahhidi olan teknik uygulama sorumlusu Hasan Alpargün'ün işin bitimine kadar gerek malzeme, gerekse işçilik yönünden TSE'ye uygun hareket etmekle yükümlü olduğu fakat denetim görevini yerine getirmediği anlaşılmıştır. Binada kullanılan betonun, yapım tarihindeki standartları içermediği, yetersizlikler olduğu, öngörülebilen bu netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranan sanığın 1 kişinin yaralanmasına, 96 kişinin de ölmesine neden olduğu gerekçesiyle 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçundan cezalandırılması kamu adına iddia ve talep olunur." DEPREM GÜNÜ KKTC'YE GİTTİĞİ TESPİT EDİLMİŞTİ Soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan ve 6 Şubat'ta KKTC'ye gittiği tespit edilen Hasan Alpargün, Lefkoşa Emniyet Müdürlüğüne teslim olmuş, Adana'ya getirilmiş ve 13 Şubat'ta tutuklanmıştı. Alpargün'ün 990 bin dolar, 890 bin avro ve 500 bin TL'sini Türkiye'den KKTC'ye transfer etmeye çalıştığı ve Lefkoşa'da daire satın almak için girişimde bulunduğu iddia edilmişti. Tutuklu müteahhit Hasan Alpargün, savcılıkta "Deprem nedeniyle yıkılan inşaatta herhangi bir eksikliğimiz ve hatamız bulunmamaktadır. Önceden planlanan bir program dahilinde 6 Şubat'ta aile dostlarımızı ziyaret amaçlı oğlumla KKTC'ye gittik. 3 gün sonra söz konusu apartmanın yıkıldığını öğrendim. Oğlumu olayları öğrenmesi için hemen Türkiye'ye gönderdim. Kesinlikle kaçmak gibi bir niyetim yoktu." şeklinde ifade vermişti.