#Hatay

İLKHABER-Gazetesi - Hatay haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hatay haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TasteAtlas 'Dünyanın En İyi Tatlısı' olarak Antakya künefesini seçti Haber

TasteAtlas 'Dünyanın En İyi Tatlısı' olarak Antakya künefesini seçti

Dünya genelindeki yöresel yemekler, içecekler ve restoranlar hakkında veri tabanı sunan TasteAtlas, yılın dikkati çeken lezzetlerine yönelik bir oylama gerçekleştirdi. Platformda kayıtlı 2 bin 274 tatlının aday olduğu "Dünyanın En İyi 100 Tatlısı" kategorisi için toplam 97 bin 422 değerlendirme yapıldı. Oylama verilerine göre 4,51 puan ortalamasına ulaşan Antakya künefesi, "Dünyanın en iyi tatlısı" olarak tescillendi. Listede Türkiye'yi temsil eden bu lezzeti, İngiltere ve İtalya'dan farklı tekniklerle hazırlanan dondurma çeşitleri takip etti. ÇİFTE TESCİLLİ ÜRÜN UNESCO "Yaratıcı Şehirler Ağı" bünyesinde bulunan Hatay gastronomisinin en bilinen ürünü olan künefe, 2008 yılında alınan coğrafi işaret belgesiyle tescillenmişti. Ürünün ana malzemesi olan tuzsuz ve sünme özelliğine sahip peynir de ayrıca tescil belgesine sahip bulunuyor. Antakya künefesi; tel kadayıfın arasına tescilli peynirin yerleştirilmesi, tereyağı ile her iki yüzeyinin kızartılması ve son aşamada şerbetlenmesi yöntemiyle hazırlanıyor. ESNAF SATIŞLARDAN MEMNUN Listenin açıklanmasının ardından Antakya'daki işletmeciler konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İlçede künefecilik yapan Abdulkadir Mısırlı, sonucun sektör çalışanları adına memnuniyet verici olduğunu belirtti. Üretim sürecine dair bilgi veren Mısırlı, kadayıfın elle kıyılması ve tereyağı kullanımının standartlar açısından önemli olduğunu ifade etti. İşletmede hafta içi ortalama 10, hafta sonları ise 30 tepsinin üzerinde satış yapıldığı kaydedildi. Bölge sakinlerinden Necmettin Berberoğlu ise künefenin Antakya'daki evlerde yaygın olarak tüketilen geleneksel bir ürün olduğunu dile getirdi.

Türkiye’nin yolculuk hafızası dijital sergide buluştu Haber

Türkiye’nin yolculuk hafızası dijital sergide buluştu

Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sedat Cereci, tarih ve kültür belgesellerinin ardından bu kez dijital fotoğraf sergisiyle izleyiciyle buluşuyor. Prof. Cereci’nin son 25 yıl içinde Türkiye’nin farklı bölgelerinde çektiği fotoğraflardan oluşan “Yolculuk” adlı dijital sergisi, yolculuk kavramını görsel öykülerle ele alıyor. Sergide, 2000’li yılların başından itibaren İstanbul’dan Van’a, Artvin’den Kuşadası’na uzanan yaklaşık 40 yerleşim yerinde çekilen fotoğraflar yer alıyor. Havaalanları, tren garları, limanlar, otogarlar ve şehirlerarası yollarda kayda alınan kareler, yolculuğa çıkanlar, yolculuktan dönenler ve yol mekânlarında yaşanan dikkat çekici anlarla birlikte kurgulandı. Serginin görsel tasarımı ve anlatı kurgusu ise Prof. Dr. Sedat Cereci’nin asistanı Melis Sabahoğlu tarafından hazırlandı. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Bölümü mezunu olan Prof. Dr. Sedat Cereci’nin, 1980 yılından bu yana fotoğraf çektiği ve bugüne kadar 7 fotoğraf sergisi açtığı belirtildi. 1992 yılından itibaren belgesel film çalışmalarına ağırlık veren Prof. Cereci’nin, 90’dan fazla ülkenin katıldığı uluslararası festivallerde yer aldığı, 100’ün üzerinde ülkede bilimsel ve sanatsal etkinliklere katılarak çalışmalarını sürdürdüğü kaydedildi. Prof. Cereci’nin fotoğraf ve belgeselleriyle tarihsel ve kültürel konularda görsel bellek oluşturmaya odaklandığı ifade edildi. “Yolculuk Fotoğrafları” adlı dijital sergide Adana, Ankara, Antalya, Artvin, Aydın, Bartın, Batman, Bitlis, Bolu, Bursa, Çanakkale, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Giresun, Hatay, İstanbul, İzmir, Karabük, Karaman, Kayseri, Kocaeli, Konya, Kütahya, Malatya, Mardin, Mersin, Samsun, Sinop, Şanlıurfa, Trabzon, Tunceli ve Van’da çekilen yolculuk temalı fotoğraflar yer alıyor. Hatay kültürü üzerine 6 belgesele imza atan Prof. Dr. Sedat Cereci’nin, 6 Şubat 2023 depremlerinde büyük yıkım yaşayan Antakya’nın kent belleğine fotoğraf ve belgesel çalışmalarıyla katkı sunduğu da vurgulandı. Prof. Dr. Sedat Cereci, sergiye ilişkin değerlendirmesinde, “Yolculuk yalnızca bir yerden bir yere gitmek değil, insanın kendisiyle, mekânla ve zamanla kurduğu derin bir ilişkidir. Yıllar boyunca farklı kentlerde çektiğim bu fotoğraflarla, Türkiye’nin değişen yüzünü ve yolculuk anlarının bıraktığı izleri görünür kılmak istedim. Bu sergi, aynı zamanda toplumsal hafızaya küçük ama kalıcı bir katkı sunma çabasıdır” ifadelerini kullandı.

Hatay'da kaybolan balıkçıdan acı haber: Cansız bedeni KKTC kıyılarına vurdu Haber

Hatay'da kaybolan balıkçıdan acı haber: Cansız bedeni KKTC kıyılarına vurdu

Hatay Samandağ ilçesinde 2 Aralık tarihinde yaşanan olayda, ekmeğini denizden çıkaran bir ailenin umutlu bekleyişi yerini yasa bıraktı. Edinilen bilgiye göre, 57 yaşındaki Refik Sahiloğulları, balık avlamak amacıyla sabah saatlerinde Kapısuyu Mahallesi Çevlik sahilinden Akdeniz'e açıldı. Ancak bir süre sonra Sahiloğulları'na ait tekne, denizde başka balıkçılar tarafından içerisinde kimse olmadan boş halde bulundu. Durumun Sahil Güvenlik Komutanlığı'na bildirilmesi üzerine AFAD ve güvenlik güçleri tarafından bölgede geniş çaplı bir arama kurtarma operasyonu başlatıldı. AKINTIYLA KIBRIS'A SÜRÜKLENDİ Kayıp balıkçı için havadan ve denizden yürütülen çalışmalar 12 gün boyunca devam etti. Ekipler Samandağ açıklarını tararken, acı haber Yavru Vatan'dan geldi. Akıntının etkisiyle günlerce denizde sürüklenen Sahiloğulları'nın cansız bedeni, KKTC'nin (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti) Girne kentine bağlı Karşıyaka bölgesinde sahil şeridine vurmuş halde bulundu. CENAZESİ MEMLEKETİNE GETİRİLECEK Kıbrıs'ta yetkililer tarafından yapılan inceleme ve kimlik tespiti işlemlerinin ardından bulunan cesedin Refik Sahiloğulları'na ait olduğu kesinleşti. Ailesine haber verilirken, cenazenin gerekli prosedürlerin tamamlanmasının ardından defin işlemleri için memleketi Samandağ'a getirileceği öğrenildi.

Hatay’ın Yıldız Mahallesi’nde soyadı aynı, yaratıcı isimlerle fark yaratıyorlar Haber

Hatay’ın Yıldız Mahallesi’nde soyadı aynı, yaratıcı isimlerle fark yaratıyorlar

Hatay'ın Reyhanlı ilçesine merkezine 8 kilometre uzaklıkta yer alan Yıldız Mahallesi'nde yaklaşık 880 vatandaş yaşıyor. Geçen yıl Harran Mahallesi'nden ayrılarak mahalle olan 'Yıldız Mahallesi'ni ön plana çıkaran ise mahallede yaşayan herkesin soy isminin 'Yıldız' olması. Mahallede yaşayan vatandaşlar, birbirini tanımakta ikinci isim veya lakap kullanıyor. Resmi işlemlerde karışıklığın önüne geçen ise Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasının hayata girmesi olmuş. Mahallede imam ve öğretmen başta olmak üzere kamu görevlileri hariç herkesin soy isminin aynı olması ilk kez mahalleye gelenleri de şaşırtıyor. "Karışıklık olmasın diye mahallede yaşayan insanların çoğunun ikinci ismi var" Mahallede yaşayan vatandaşların isimlerinin karışmaması için çocuklara çift isim verildiğini ifade eden Hasan Yıldız, "Biz Yıldız Mahallesi olarak 880 nüfuslu bir mahalleyiz. Yaklaşık 250 yıldır bu mahallenin yerleşimi vardır. Bizim dedelerimiz zamanından bu yana 'Yıldız' soy ismi olarak geldi. Soy isimler Yıldız olarak devam etti. Bu mahallede; mahallenin imamı ve öğretmenleri hariç herkesin soy isimleri Yıldız olarak devam ediyor. Genellikle karışıklık olmuyor. Karışıklık olmasın diye mahallede yaşayan insanların çoğunun ikinci ismi var. Örneğin; Ahmet Furkan Yıldız, Ahmet Emin Yıldız bu şekilde olduğu için karışıklık olmuyor. Karışıklık olmasın diye ikinci isim kullanıyoruz. Öğretmenler ilk zamanlarında çok şaşırıyorlar. Öğretmenler burada 5 ila 7 yıl süre görev yaptıkları için zamanla alışıyor. Önceden Harran Mahallesi'ne bağlıydık şimdi biz ayrı Yıldız Mahallesi olduk. Eskiden ikinci isimler kullanılmadığı için karışıklar oluyordu. Reyhanlı ilçesinde hem mahalle hem de soy isim olarak tek bizim mahallede var" dedi. "Genelde bir isimden 50 tane var, bu yüzden karışıklık olmasın diye birbirimize lakaplar taktık" İsimlerde karışıklığın önüne geçmek için birbirlerine lakap taktılarını ifade eden vatandaş Murat Yılmaz ise, "Benim ismim Murat Yıldız, lakabım ise Cemil Kermo Yıldız'dır. Dedelerimiz yaklaşık 250 yıl önce gelip yerleşmişler. Zaman geçtikçe soy ismimiz genişledi. Eskiden karışıklık olurdu ama kimlik olduğunda çok olmuyor. Karışıklık olmasın diye lakaplar takıldı. Mesela; Hasan Mehmet veya Hasan Ahmet gibi lakaplar takıldı. Genelde bir isimden 50 tane var, bu yüzden karışıklık olmasın diye lakaplar taktık. Mahallenin imamı ve öğretmenleri hariç hepsi 'Yıldız' soy isminde. İlk geldiklerinde çok karışıklıklar oluyor. Öğretmenler isimlere alışana kadar çocukların öğrenci numaralarını söylüyorlar. Mesela, Mehmet'i çağıracak ismi yerine 26 numara diye çağırıyor. Çünkü Mehmet dediğinde 10 kişi bakıyor" ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.