TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli

İLKHABER-Gazetesi - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

MHP Genel Başkanı Bahçeli: DEM Parti hakkında kapatma davası açılmalı Haber

MHP Genel Başkanı Bahçeli: DEM Parti hakkında kapatma davası açılmalı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle bir mesaj yayımladı. Bahçeli, 23 Nisan 1920 Cuma günü Ulus'taki tek katlı taş binada milli iradenin tecellisiyle beraber Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığını, meşalesinin yakıldığını belirtti. Kur'an-ı Kerim tilavetleriyle, kesilen kurbanlarla, dudaklardan dökülen aminlerle, yüreklerden kopan dileklerle ilk meclisin tarih sahnesindeki yerinin muazzam bir inançla alındığını ifade eden Bahçeli, "Mustafa Kemal Paşa'nın 19 Mart 1920 tarihinde yayımladığı Genelge kapsamında seçimler yapılmış, seçilen mebuslar Meclis-i Mebusan'dan iltihak eden mebuslarla birlikte Ankara'da toplanmıştır. Türk milleti, tarihsel rotasını yenilemek amacıyla bizzat devreye girmiştir. O tarihte tadilatı tamamlanmamış binada toplumun her kesiminden, ülkenin her yöresinden, her meslek grubundan, farklı farklı dünya görüşleri olsa bile ortak paydaları vatanseverlik olan mebuslar istiklal sevdasıyla bir araya gelmişlerdir" açıklamalarında bulundu. "Dünya üzerinde, zillet ve zulmete, işgal ve ihanete Meclisi'nin etrafında kenetlenip savaş açan ikinci bir millet o güne kadar ne duyulmuş ne de görülmüştür' sözlerini kullanan Bahçeli mesajında şu ifadeleri kullandı: "Nitekim Meclis'in kurulması milli kurtuluş fikrinin demokratik olarak teşkilatlanması, maşeri vicdanda kök salmasıdır. İlk Meclis, imkânsızlığa karşı imanın adı, yıkıma karşı yükselişin ahlakı, zalimlere karşı milletin aklı haline gelerek; ordular kurup ordular yönetmiş, zaferden zafere koşarak vatanın harem-i ismetinden düşmanı söküp atmıştır. Meclisimizin açılışı, milletler mücadelesinin acımasızca sürdüğü bir dönemde Türk milletinin; tam bir mutabakatla, milli kimlik, milli onur ve milli hedefte buluşmasının kaynağı, yıllardır süren kayıpların çöküntüsünü atarak güç ve moral depolamasının kararı, teslimiyet ve tavizlere son vererek derlenip toparlanmasının kararlılığı, Silahla verilen bir mücadelede bile demokratik, hukuki ve toplumsal uzlaşmayla sağlanan milli meşruiyetin kalpgahıdır. 23 Nisan 1920 tarihi, elbette üç yıl sonra varlığını ve bağımsızlığını bütün dünyaya ilan edecek olan Türkiye Cumhuriyeti'nin siyasi ve hukuki altyapısının hazırlandığı bir dönemin başlangıcıdır. Bu yönüyle İlk Meclis Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu iradesidir. Gerek Büyük Millet Meclisi'nin açılış şartları, gerekse müteakiben yaşanan hadiselerin tamamı; mukadderatımıza ve mukaddesatımıza el ve dil uzatmaya yeltenen, gücümüzü sınamaya kalkışan müstevlileri, hatta onların iş birlikçilerini nasıl bir akıbetin beklediğini göstermesi bakımından tarihi bir ibret ve ihtar levhasıdır." Bahçeli, yedi düvelin başımıza üşüştüğü karanlık yıllarda Türk milletinin varoluş haklarından, istiklal şerefinden, irade haysiyetinden asla ödün vermediğini, gazilik ve şehadet pahasına husumet cephesine meydan okuduğunu vurguladı. Bahçeli, İlk Meclis'in işte bu meydan okuyuşun cesaret, celadet, fazilet, hamiyet, feragat ve dirayet mefkûresi olarak teçhiz ve teşkil edilmiş hali olduğunu ifade etti. "Türk bayrağının asılmasını ve şehitlerimize saygı duruşunu reddeden, Aziz Atatürk ile Cumhurbaşkanımıza kaba ve yaralayıcı ifadeler kullanan bölücü alçaklar bu milletin evladı, Türkiye Cumhuriyeti'nin de mensubu olamazlar" Daha sonra, DEM Parti'ye tepki gösteren Bahçeli, "31 Mart seçimlerinden kısa süre sonra, DEM'lenmiş bazı belediye başkanlıklarında sahnelenen azgın tahrikler, Türkiye Cumhuriyeti'nin hükmü şahsiyetine yönelik hakaretamiz muamele ve haince tacizler geçmişten ders almayan muhasım tortularının dış bağlantılı sipariş eylemleridir. Vatanımızın bir bölümünde İstiklal Marşı'nın söylenmesine direnen, Türk bayrağının asılmasını ve şehitlerimize saygı duruşunu reddeden, Aziz Atatürk ile Cumhurbaşkanımıza kaba ve yaralayıcı ifadeler kullanan bölücü alçaklar bu milletin evladı, Türkiye Cumhuriyeti'nin de mensubu olamazlar. Ülkemizi fiilen işgal altında gösterme provalarını hazmetmek mümkün değildir" ifadelerini kullandı. "Türk milletini 'yerel halk' ifadesiyle değersizleştirmeye hizmet eden müfsit zihniyetin, son günlerde maruz kaldığımız skandalların asal sorumlusu olduğunu hiç kimse inkâr edemeyecektir" Türk milletini 'yerel halk' ifadesiyle değersizleştirmeye hizmet eden müfsit zihniyetin, son günlerde maruz kaldığımız skandalların asal sorumlusu olduğunu hiç kimse inkar edemeyeceğinin altını çizen Bahçeli, "Küresel emperyalizmin tasallut ve telkini altında iç huzur ortamını zedelemek suretiyle faal halde bulunan terör sevicilere boyun eğmek, serpilen hıyaneti özgürlük ve demokrasi çerçevesinde normalleştirip yumuşatmak, bilinmelidir ki, milli felakete çanak tutmak, devlete ve millete kastetmektir. Ay yıldızlı al bayrak bağımsızlığımızın simgesi, İstiklal Marşı hürriyet namusumuzun, birlik ve beraberlik hissiyatımızın manzum seslenişidir. Bunlara kim karşı geliyorsa, bunlarla kimlerin sorunu varsa, mutlak surette hukukun amir hükümleri işletilerek hesaba çekilmelidir. Gelişmeler karşısında aziz milletimiz infial halindedir" dedi. "DEM Parti hakkında kapatma davasının açılarak bölücü milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması, müfettiş görevlendirilmesiyle oyalanmaktan ve zamana oynamaktan vazgeçilmesi tarihe, ecdada, vatana ve millete namus borcudur" Bahçeli, "Türk bayrağını kabullenemeyen şerefsizlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından derhal çıkarılması, mallarına-mülklerine el konulması, bunun yanında DEM Parti hakkında kapatma davasının açılarak bölücü milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması" gerektiğini ifade ederek, müfettiş görevlendirilmesiyle oyalanmaktan ve zamana oynamaktan vazgeçilmesinin tarihe, ecdada, vatana ve millete namus borcu olduğunu vurguladı. Türkiye Cumhuriyeti'ni sömürge ülkesi veya çadır devleti görenlerin taşıdıkları sorumluluk ne olursa olsun bedel ödemelerinin hayat memat konusu olduğunun altını çizen Bahçeli, "Sandık sonuçlarını, bekamızın ve bağımsızlığımızın önüne, hatta üstüne çıkarmaya gayret eden terör maşalarının ateşle oynadıklarını ikazla bildirmek tarihi bir vazifemizdir. Bu nedenle, Millet Meclisimizin açılması ile başlayan sürecin manasını ayrıntıları ile bilmenin, devlet ve millet hayatımızda yeniden karşımıza çıkan tehditlerin doğru anlaşılmasında mühim bir tesiri olacağına inanıyorum. Türkiye'yi Mondros ve Sevr şartlarına tekrar sürüklemeye çalışan terör piyonları bu hesap hatasının sonuçlarına en ağır şekilde katlanmak durumundadır. En müşkül anlarda bile Türk milletine gücü yetmeyenlerin, bugün yeni metotlarla şanslarını bir kez daha denemeye kalkışmaları beyhude bir çabadır. Tarihin acı ve tatlı hatıralarla kapanmış sayfalarını, son bulmayan intikam duygularıyla, asla hak etmediğimiz insanlık dışı iftiralarla yeniden açılmasına heveslenmek dikkat etmemiz gereken bir tehlike olarak karşımızdadır" açıklamalarında bulundu. "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ve millet ise Türk'tür" Türkiye'nin yükselişi, tıpkı 23 Nisan 1920‘de tecelli eden şuurda anlamını bulduğu gibi; ayrışmayı değil birleşmeyi, dağılmayı değil buluşmayı, parçalanmayı değil kucaklaşmayı, farklılaşmayı değil bütünleşmeyi hedefleyen kolektif anlayışla mümkün olduğunu belirten Bahçeli, "Dün olduğu gibi bugün de, kardeşliğimize musallat olan gelişmeler karşısında en önemli direnç gücümüz milli birlik ve dayanışma ruhumuzdur. Meclis'i Gazi, varlığı Gazi, devleti Gazi olan bir milletin teröre ve hıyanete bulaşmış, dış düşmanlarla el ele vermiş siyasi bölücülere göz yumması düşünülemeyecektir. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ve millet ise Türk'tür. Hiçbir bölücü odağın, terörizme yardım ve yataklık yapan hiçbir menfur oluşumun, Mehmetlerimize kurşun sıkan hiçbir hain örgüt uzantısının, İstiklal Marşımıza ve Türk bayrağına düşmanlık besleyen hiçbir işgal artığının Gazi Meclis'te yeri olamaz, demokrasi adına söyleyecek tek bir sözleri dahi bulunamaz. Dün en buhranlı anlarda, en ağır şartlarda bile demokrasinin erdeminden ayrılmayan Gazi Meclis'te her fikre cevaz vardır, ama ihanete, bölücülüğe, bölünmeye icazet yoktur, izin yoktur, fırsat yoktur, katiyen de olamayacaktır. Bu tarihi ve milli kararlılığa herkesin riayeti samimi dileğimdir" ifadelerini kullandı. "Cumhuriyetimizden üç yıl önce açılmış olan TBMM, nasıl ki yeni Türk devletinin doğuşunu müjdelemişse, pırıl pırıl çocuklarımız da ülkemizin onurlu ve yüksek geleceğini müjdelemektedir" diyen Bahçeli, "Milletimiz, bağrından yetişen yeni nesillerle varlığını sürdürecek, devletimiz genç kuşaklarla geleceğe umutla bakmaya devam edecektir. Bu vesileyle sevgili çocuklarımızın ve bugünün kendilerine ithaf edildiği dünyadaki bütün çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyor, hepsinin gözlerinden öpüyorum. Yüzyıllarca hüküm sürdüğümüz coğrafyalarda, varlığını feda ederek huzur içinde yatan meçhul kahramanların muhterem hatıralarını minnetle yâd ediyorum. Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nde hayat ve vücut bulmamızı sağlayan kahraman şehitlerimizi, kutlu Meclis'i emanet eden büyük Atatürk'ü, ilk Meclis'in muhterem üyelerini, ebediyete irtihal etmiş tüm milletvekillerini rahmetle, hürmetle anıyorum" açıklamalarında bulundu.

Devlet Bahçeli: Belçika'da Türk mahallesine yönelik terör saldırısı hainlerin yuvalandığını gösterdi Haber

Devlet Bahçeli: Belçika'da Türk mahallesine yönelik terör saldırısı hainlerin yuvalandığını gösterdi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gündeme dair yazılı açıklamada bulundu. Bahçeli, 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak Mahalli İdareler Seçimi'nde Türk milletinin iradesinin sandığa yansıyacağını belirterek, "Türkiye’nin milli varlığı ve milli istikbali için bu seçimler hayati önemde, stratejik değerdedir. Ayırmadan, ayrışmadan, aldatanlara ve ayrılıkçı emellere aldanmadan, elbette demokratik akıl ve ahlakla 31 Mart eşiğinin aşılması en temel arzumuzdur. 'Güçlü yasama, kararlı yürütme, uyumlu belediye' hedefinin bütünüyle gerçekleşebilmesi için artık sayılı günler kalmıştır. Yerel yönetimlere vurulan zillet prangalarının sökülüp atılması sadece bir zaman meselesidir. Adına 'kent uzlaşısı' denilen, aslı 'PKK ittifakı' olan karanlık oluşumun milli irade marifetiyle çökertilerek ülkemizin önünün açılması mukadder bir akıbettir. DEM’in ve CHP’nin yönetimi altında bulunan belediyelerin kötü ve kötürüm hallerine daha fazla tahammül etmek, sabır göstermek, seyirci kalmak ne mümkün ne de muhtemeldir. Bu nedenle DEM’lenmiş CHP’nin perdesi 31 Mart’ta kapanmalıdır" diye konuştu. "Rusya'da sivil ve masum insanların canına kasteden kanlı terör saldırısını tüm varlığımla lanetliyorum" "Merkezi yönetime hâkim olan siyasi ve idari istikrar aynısıyla yerel yönetimlere de sirayet etmeli, Türkiye’miz herhangi bir yol kazasına maruz kalmadan yükselişini sürdürmelidir" diyen Bahçeli, şunları kaydetti: "14 ve 28 Mayıs 2023 tarihlerinde yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimleri önümüzdeki pazar günü pekişmeli, Türk ve Türkiye Yüzyılı seferberliği güçlü bir ivme almalıdır. Bölgesel ve küresel gelişmelerin karmaşık yapısı, hatta bulaşıcı mahiyetli kaotik seyri Türkiye’nin dikkatli ve uyanık olmasını mecburi hale getirmektedir. Bilhassa çevremizin terör kuşatmasına alındığı ortadadır. 22 Mart 2024 Cuma günü Moskova’daki bir konser salonuna düzenlenen terör saldırısında 139 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda insan da yaralanmıştır. Müteessir bir hissiyatla Rusya Federasyonu’na taziyelerimizi iletiyor, sivil ve masum insanların canına kasteden kanlı terör saldırısını tüm varlığımla lanetliyorum. Terörizm insanlığın ortak düşmanı olup, topyekûn mücadele etmek küresel huzur, refah ve güvenliğin teşkili adına zorunluluktur. İleri sürülecek hiçbir bahane, iddia edilecek hiçbir tez ve iddia terörizmin çok boyutlu kumpas ve komplikasyonlarını, bununla mündemiç terör örgütlerinin cinayet ve hıyanet döngüsünü haklı gösteremeyecektir. Hangi coğrafyada sökün ederse etsin, terörün ve bölücülüğün her türü mutlak surette etkisiz hale getirilmelidir. 22 Mart Moskova saldırısını resmiyette DEAŞ-K terör örgütü üstlense de geniş açıdan bakıldığında bazı ülke ve istihbarat kuruşlarının bu saldırının arka planında rol paylaşımı içinde hareket ettiğini, bundan mülhem bölgesel krizi derinleştirmek amacına matuf sistematik nitelikli tahrik ve tertip ortamını genişletmenin planlandığını ileri sürmek vehim olarak değerlendirilmemelidir. Nitekim benzeri uyarıların geçmişte ülkemizde de yapıldığı gibi, ABD’nin Moskova Büyükelçiliği’nin 9 Mart 2024 tarihinde bu ülkede bulunan vatandaşlarını konserler dahil kalabalık alanlardan uzak durmaya çağırması çok dikkat çekicidir. 22 Mart terör saldırısından sonra Rusya Federasyonu yönetimi, Ukrayna’yla olan çatışmaları özel operasyon kavramı yerine düpedüz savaş olarak tanımlamaya başlamıştır. Üçüncü dünya savaşı tartışmalarının kızıştığı; Avrupa-Rusya, NATO-Rusya savaş söylentilerinin maalesef yaygınlık kazandığı bir dönemde Rusya’nın 11 Eylül’ü olarak tarif edilen terör saldırısı felaket senaryolarına yeni bir halka eklemiştir." "Mübarek Ramazan ayında ateşkes çağrısı bir nebze de olsa teselli vericidir" Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Gazze’de ilk defa ateşkes çağrısı yapmasını da ifade eden MHP lideri Bahçeli, "Bir nebze de olsa teselli vericidir. Mübarek Ramazan ayında bu ateşkes çağrısına tarafların riayet ederek kalıcı hale getirilmesi, adil ve hakkaniyetli bir barış ortamıyla iki devletli çözümün vasat bulması bölge ve dünya huzuruna muhkem bir destek sağlayacaktır" dedi. "Bir vatandaşımızın yaralanması ve Ülkü Ocağımızın kundaklanması hainlerin nerelere kadar yuvalandığını açıkça gözler önüne sermiştir" Geçtiğimiz günlerde Belçika'da Türklerin yaşadığı mahallelerdeki saldırılara de değinen Bahçeli, şunları aktardı: "Belçika’da bir Türk mahallesine bölücü teröristlerin saldırması, bir vatandaşımızın yaralanması ve Ülkü Ocağımızın kundaklanması hainlerin nerelere kadar yuvalandığını açıkça gözler önüne sermiştir. CHP’nin ortakları her yerde Türk vatandaşlarına nefret saçmaktadır. Ülkü Ocağımızı yakmaya kalkışan hainler kuşkusuz bu alçak eylemlerinin hesabını mutlaka vereceklerdir. Ocağımızı ateşe verenlerin iki dünyası da cehennem ateşindedir ve sabrımızı test etmeye hiçbir bedhah, hiçbir Türkiye düşmanı cüret etmemelidir. Bu vesileyle Belçika’daki gönül ve kültür elçilerimizi yürekten selamlıyor, geçmiş olsun dileklerimi paylaşıyor, provokasyonlara karşı tedbirli ve sağduyulu şekilde hareket etmelerini bekliyorum. DEM’lenmiş CHP’nin terörist yandaşları Türkiye’nin gücünü ve kudretini tanıyacaklar ve tadacaklardır. Bundan kaçış ve kurtuluş yoktur. 31 Mart imtihanından vatan ve millet sevdalıları alınlarının akıyla çıkmalıdır. Bölgesel ve küresel gelişmelerin sarpa sardığı böylesi bir dönemde merkezi yönetimle yerel yönetimler arasında en küçük farklılık ve uçurum milli bekamız, milli güvenliğimiz ve milli geleceğimiz için öngörülemeyecek sıkıntılar doğuracaktır." "Barışmak ve kucaklaşmak için fırsat arayan her vatandaşımı Türkiye ve Türk milleti ortak değerleri etrafında buluşmak için Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve Cumhur İttifakı’na davet ediyorum" 31 Mart Pazar günü gerçekleştirilecek Mahalli İdareler Seçimi'ne de değinen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ayırmadan, ayrışmadan Türkiye için canla başla çalışacaklarını belirterek, "Barışmak ve kucaklaşmak için fırsat arayan her vatandaşımı Türkiye ve Türk milleti ortak değerleri etrafında buluşmak için Milliyetçi Hareket Partisi’ne ve Cumhur İttifakı’na davet ediyorum. Neye inanırsak inanalım, hangi partiye, fikriyata veya ideolojiye gönül verirsek verelim, doğduğumuz yöre, kökenimiz, mezhebimiz ne olursa olsun, helal oyumuzu kullanmak için sandığa gidip Türk milleti ortak paydasında buluşmak, Türkiye’mizin gücüne güç katmak hepimizin ve herkesin hedefi olmalıdır. Cumhur bizim, Türkiye hepimizindir. Hüsran siyasetiyle hizmet siyaseti aynı kefeye koyulmamalıdır. Entrika siyasetiyle erdem siyaseti aynı kalıba sokulmamalıdır. Doğruya doğru, yanlışa yanlış, haine hain, kahramana da kahraman demek maşeri vicdanın onurlu duruşudur. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı vatandaşlarımıza mutlu ve müreffeh bir hayat imkânı sunmak, güvenli ve huzurlu bir geleceği elbirliğiyle inşa etmek için çok çalışacaktır" ifadelerini kullandı.

 Başkan Bahçeli: Cumhur İttifakı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanındayız Haber

 Başkan Bahçeli: Cumhur İttifakı olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanındayız

Milliyetçi Hareket Partisinin 14. Olağan Büyük Kurultayı, Ankara Arena Kapalı Spor Salonu’nda başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kurultaya mesaj gönderdi. Erdoğan mesajında kurultayın hayırlı olmasını diledi. Kurultayın açış konuşmasını gerçekleştiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'de bir muhalefet bozgunu yaşandığını belirterek, "İkinci Dünya Savaşı'nın hitabında telsiz ve tezahür eden küresel müesses nizam her tarafından derin yaralar almışken ekonomik, diplomatik, teknolojik ve siyasi değişimler baş döndüren bir kıvama erişmişken muhalefet partilerinin çağın gerisinde geçen yüzyılın kavanoz dibinde çakılı kalması ülkemiz aleyhine endişe verici bir talihsizliktir" diye konuştu. "CHP üçüncü dünya ülkelerindeki muhalefet partilerinden çok daha aşağıdadır" "Muhalefet iflah olmaz derecede hastadır. Bu hastalık üzülerek ifade ediyorum ki demokratik sistemin sağlığını tehdit etmektedir" diye konuşan MHP Lideri Bahçeli, şunları söyledi: "Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) üçüncü dünya ülkelerindeki muhalefet partilerinden çok daha aşağıdadır. Terör örgütü PKK'nın siyasallaşmasını misyon edinen CHP, DEM’lenerek mekruk bir tekneyi aratmayacak şekilde rotasını kaybetmiş, bu suretle bölücü korsanlar tarafından rehin alınmıştır. Kuşkusuz böylesi ayıp ve rezalet kendi bilecekleri bir şeydir. Bizi ilgilendiren DEM’lenmiş CHP ve siyasi uyduları kanalıyla ülkemize ve milletimize reva görünen haksızlıklar, söylenen kuyruklu yalanlar, günden güne cesareti artan güvenlik tehlikeleridir. Bu tabloya karşısında CHP’ye oy veren vatandaşlarımızın ızdıraplarına kederlenmemek elimizde değildir. DEM, CHP’yi maalesef dönüştürmekle kalmamış tarih ve istikametinden koparmıştır. CHP tanınmaz halde olmakla birlikte mayına basmış melez bir siyasetle donanmış, merkez kaçla tesirlerin tahakkümüyle siyasi seçenek olmaktan bütünüyle uzaklaşmıştır. Bu partide ayaklar baş, başlar ayaktır. Kimin fiilen genel başkan olduğu belli değildir. Her gün yeşeren çıkar kavgaları insanımızı rahatsız eden gürültü kirliliğin patlak veren krizler CHP'nin güvenilmez siyasetini açığa vurmuş, teşhir etmiştir. İstanbul Çekmeköy'de seccade, Ataşehir'de zikirmatik dağıtan insanımızın ekonomik durumunu sömürürken ofislerde utanmadan, sıkılmadan balya balya para sayan CHP yönetimi ne yapsa beyhudedir. Zira DEM’lenip PKK ile Kent İttifakı maskesi altında organik bağ kurmasının bedelini 14 gün sonra sandıkta ödeyecektir." "CHP'yi Saraçhane'den yöneten malum zat için veda vakti gelip çatmıştır" "Ankara'da PKK ile ittifak yapan vitrin milliyetçisinin hesabını Türk milleti 14 gün sonra soracaktır" diyen Bahçeli, "Hiçbir milliyetçi bu köşesizlere bu kifayetsizlere oy vermeyecektir. Dünyanın en büyük Türk kentinin on yıllarını çalan, bu kenti Ermenilerin sayan Türk'ün adını anmayan büyükşehir belediyesini sıçrama tahtası gören vaatlerini unutan, CHP'yi Saraçhane'den yöneten malum zat için veda vakti gelip çatmıştır" dedi. "Her türlü ayrımcılık, bölücülük, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ayaklarımızın yedi kat altındadır" Siyasi partilerin büyük kongre ve kurultaylarının en üst düzeyde yetki ve sorumluluk karar organı olduğunu belirten Bahçeli, şunları aktardı: "Parti teşkilatlarının ve parti faaliyet politikalarının kararlaştırıldığı demokratik ortamlardır. Hem geçmişin muhasebesi hem de geleceğin siyasi planlaması ve stratejik öngörüsü büyük kurultaylar vasıtasıyla yapılmaktadır. Milliyetçi Hareket Partisinin 14. Büyük Kurultayı aynı zamanda yeni yüzyılın ilk kurultayıdır. Geride kalan yüzyılın yorumuyla beraber geleceğin stratejik analizini vizyoner bir bakış açısıyla somut bir içerik kazanmalıdır. 14. Olağan Büyük Kurultayımız münasebetiyle 14 ana başlık altında geleceğe dair tavır tutum teklif ve değerlendirmelerimiz vardır ve şunlardan ibarettir; sadece Cumhuriyetin kuruluşunda değil tarihin her döneminde millet kavramı birleştirici ve bütünleştirici bir sistem görmüştür. Hiçbir zaman etnik köken dil ve din gibi farklılıklara itibar edilmemiştir. Türkiye Cumhuriyeti devletini Türk milletinin birlikte yaşama ülküsü ve aynı kaderi paylaşmayı iradesi kurmuştur. Partimiz ülkemizde yaşayan her insanımızı Türk milleti tanımı içinde kucaklamakta hepsine aynı gözle bakmaktadır. Soy ve ırk temelinde bir üstünlük bizim nazarımızda yok hükmündedir. Kaldı ki üstünlük sadece takvadadır. Türkiye'nin milli birliği ve bütünlüğü dil, soy ve din unsurlarının üstünde sosyolojik kültürel ve tarihi bir gerçektir. Kültürlerin üst kimlikle buluşması bizim için asıl ve esastır. Bu ise asla bir dayatma asimilasyon değildir. Türklüğün insanlığa yön vermek isteyen fütuhat arayışıyla İslam'ın kutsal mesajları birleşmiş kahraman ve muzaffer bir irade meydana gelmiştir. Bu duygu ve ülkülerle beslenerek kurulan Türk cihan devletlerinin tarihi ve damga vurmuştur. Kökeni, dili, dini, mezhebi ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağıyla bağı olan her insanımız bizim öz ve öz kardeşimizdir, milletimizin de asli unsurudur. Her türlü ayrımcılık, bölücülük, ırkçılık, yabancı düşmanlığı ayaklarımızın yedi kat altındadır." "Yeni terörle mücadele stratejisinin PKK, YPG, PYD terörünü mücahit topraklardan söküp atılacaktır" Türkiye’de bir Kürt sorunu olmadığını belirten MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Çok tehlikeli bölücülük ve terör sorunu vardır. Kürt kökenli kardeşlerimizin sosyal, ekonomik ve benzeri hak ve kayıplarından ziyade sorunları konuşmak başka kolektif mayetli ve etnik bölücülüğe silahlı eylemlerle takviye tahrik eden yapay sorunları konuşmak başkadır. Türk ile Kürt, alevi ile sünni arasında uçurumlar oluşturmaya, demokrasi, özgürlük ve insan hakkı kisvesine bürünerek alçakların en alçağı, hainlerin en hainidir. Devletin ülkesiyle bölünmez bütünlüğüne hançer sağlayanlar, Türkünde, kürdünde, alevininde, sünninin de düşmanıdır. Düşmanlardan medet ummak teneşire uzanmaya razı olmaktır. Türk’ü ile Kürdü aleviyle sünniyi birbirinden koparmanın emelini taşıyanlar emperyalizmin tasmalı yanaşmalarıdır. Bölücü terör sorunu yeni yüzyılda kesinlikle bitecektir. 3 aşamalı yeni terörle mücadele stratejisinin PKK, YPG, PYD terörünü mücahit topraklardan söküp atılacaktır. Hazırlanmasını temenni ettiğimiz bölücülükle mücadele ve stratejik eylem planıyla ülke içindeki yıkım cephesi çökertilecektir. Türkiye milli birlik ve kardeşlik gücünün ivmesiyle çağların üzerine sıçrayacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi, terörü bir hak arama vasıtası gören, bölücülüğü demokratik mücadele şeklinde gösteren bölücü mihraklara direnecek Kürt kökenli kardeşlerimize amasız, fakatsız bin yılın hatıralarıyla kucaklayacaklardır" ifadelerini kullandı. "Yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz" MHP Lideri Bahçeli, konuşmasını tamamlamadan önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 'Benim için bu bir final, yasanın verdiği yetkiyle bu seçim benim son seçimim, çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak' sözlerine değinerek, şunları söyledi: "Buradan son söz olarak bir şeyi hatırlatmak istiyorum. Cumhurbaşkanımızın bir konuşması özellikle sol cenahlarda büyük bir iştah ve tahrik olarak kabul edilmiştir. Buradan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a diyorum; ayrılamazsın, Türk milletini yalnız bırakamazsın. Cumhur İttifakı olarak yanındayız, beraberindeyiz. Yeni yüzyılın kurtarıcı lideri olarak sizi görmek istiyoruz." Öte yandan, MHP’nin 14. Olağan Büyük Kurultayı'na siyasi partilerden de katılım oldu. AK Parti’den AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik katıldı. İYİ Parti Genel Sekreteri Ayfer Yılmaz isimlerin yanı sıra Büyük Birlik Partisi ve Demokratik Sol Partisi temsilcileri de kurultaya katıldı.

Kozan’ın il olma ihtimali ilçede sevinçle karşılanıyor Haber

Kozan’ın il olma ihtimali ilçede sevinçle karşılanıyor

İlçedeki esnaflar “Kozan iline hoşgeldiniz” tabelalarını iş yerlerinin önüne asarak Kozan’ın il olmasını istediklerini kaydetti. Osmanlı döneminde vilayetlik statüsüne sahip olan Kozan ilçesi, 1926 yılında bazı milletvekillerinin etkisiyle vilayetlikten ilçe statüsüne döndü. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Cumhuriyetin 100. yılında 100 il vaadi ile büyük bir coşku yaşanan ilçe TÜİK verilerinde il olmaya hak kazanabilecek özellikleri taşımasıyla ilk sırada yer alması ilçede heyecan oluşturdu. Kozanlı bazı esnaflar iş yeri önlerine “Kozan iline hoşgeldiniz” yazarken vatandaşlar Kozan’ın il olmasının büyük bir sevinç olacağına vurgu yaptı. Esnaflardan Ayşe Ersin, heyecanlı olduklarını ifade ederek, “Kozan’ın il olmasını istiyoruz. İl olursak daha çok gelişeceğiz” dedi. Vatandaşlardan Soner Özev ise Kozan’ın il olmasını çok istediklerini kaydederek, “Devlet Bahçeli’nin sözleri bizleri çok sevindirmişti. TÜİK verilerinde de ilk sırada yer almak bizleri mutlu etti. İlçemizin yeniden il olması gençlerimiz için çok güzel olur. İl olursak iş anlamında fabrika anlamında yatırım anlamında ilçemiz büyür ve gelişir” diye konuştu. Vatandaşlardan Cemil Kenger de Kozan’ın yüz ölçümü ve nüfusu bakımından birçok mevcut illerden büyük bir ilçe olduğunu belirterek, “İlçemiz il olma potansiyeline sahip. İl olursak şehir olarak kalkınırız. Valilik gelecek ve diğer kurumların gelmesi ile şehirdeki hareketlilik oranı yükselecek. Yatırım olur devlet desteği aratacaktır. Gençlere iş alanı açılır. Gençlerin sosyalleşmesi adına birçok projeler uygulamaya geçer. Suç oranı da iş istihdam artması sayesinde suç oranları da ilçede daha da düşecektir” diye konuştu.

Halk ozanından Devlet Bahçeli'ye “Devlet geliyor devlet” türküsü Haber

Halk ozanından Devlet Bahçeli'ye “Devlet geliyor devlet” türküsü

Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 102’inci yılı çeşitli etkinliklerle kutlanmaya devam ediyor. Etkinlikler çerçevesinde; Osmaniye Belediyesi ve Osmaniye Folklor Araştırma Derneği (OFAD) iş birliğinde Uluslararası Çukurova Aşıklar Bayramı gerçekleştirildi. Gecede kahramanlık türküleri seslendirildi, şiirler okundu. Ünlü Halk Ozanı Hilmi Şahballı ise ilk kez seslendirdiği “Devlet geliyor devlet” isimli eserini MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye hediye etti. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi 15 Temmuz Amfisindeki program, Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunması ile başladı. Devamında Emekli İmam Hatip İsmail Gümüş tarafından şehitler için Kur'an-ı Kerim okudu ve dua edildi. OFAD Başkanı Abdullah Gizlice sunumunda gerçekleşen programda, Aşık Hilmi Şahballı, Aşık Turabi, Aşık Eyyubi, Aşık Rahim Sağlam, Aşık Kul Nuri, Aşık Öksüz Ozan, Aşık Halil Daylak, Kazakistan’dan Aşık Bakaris Nuriman, Ozan Aşikâr, Aşık Adnan Özcandan, Aşık Gaygılı, Aşık Karayiğit Osman, Aşık Vuslatı, Aşık Bekir Kurt ve Aşık Ali Güler sahne aldı. “Şehitler ölmez vatan bölünmez” temalı gece, Aşık Turabi ve Aşık Halil Daylak’ın “hoş geldiniz” türküleri ile başladı. Ardından Aşıkların atışmaları salonda ilgiyle dinlendi. Osmaniyeli aşıklar Bekir Kurt ve Aşık Ali Güler eserlerini seslendirdi. Devlet Bahçeli'ye “Devlet geliyor devlet” türküsü hediye edildi Sosyal medyada büyük beğeni toplayan 'Vıttırı Vızzık Adamlar' şarkısıyla da tanınan ünlü halk ozanı Hilmi Şahballı, birbirinden güzel türkülerini salondaki katılımcılar için söyledi. Hilmi Şahballı, programın devamında ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yaklaşan yerel seçimler öncesinde türkü hediye etti. Şahballı, ilk kez Çukurova Aşıklar Bayramında söylediği “Devlet geliyor devlet” isimli türküsüne salondakiler alkışlarıyla eşlik etti. Şahballı’nın son olarak söylediği ‘Vıttırı Vızzık Adamlar’ ve ‘Adam sanki kütük” isimli türküleri beğeniyle dinlendi. Ardından, Gümüşhaneli Aşık Kul Nuri ve Erzurumlu Aşık Rahim Sağlam kahramanlık türküleri seslendirdiler, ardından atışmaları dinlendi. Kazakistan’dan katılan Aşık Bekaris Nuriman ise Kazakça halk türküsü seslendirdi. Programın sonlarına doğru ise OFAD Başkanı Abdullah Gizlice, 1997 yılından bugüne kadar “Aşıklar Bayramı” programlarını gerçekleştirdiklerini belirterek, bugüne kadar yapmış olduğu katkı ve desteklerden dolayı Belediye Başkanı Kadir Kara’ya teşekkür edip, Karatepe kilimi hediye etti. Başkan Kadir Kara ise programa katılmaktan onur duyduğunu belirterek, “Bugün dünyada yaşanan olayları, mazlumların ve güçsüzlerin nasıl ezildiğini hepimiz görüyoruz. Gözlerimiz yaşararak, yüreklerimiz sızlayarak izliyoruz. Bir daha bu topraklara düşman çizmesi girmesin. Bir daha bu ülkede asla İstiklal Marşı yazılmasın diye birlik ve beraberlik içerisinde yaşamaya devam edeceğiz diyorum.” Dedi. Aşık Öksüz Ozan, Aşık Adnan Özcan'dan ve Aşık Eyyubi’nin ardından Aşık Kul Nuri, Aşık Rahim Sağlam ve Aşık Temel’in birlikte söylediği “Ölürüm Türkiyem” eseri ile Aşıklar Bayramı programı sona erdi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Burdur'da konuştu: Haber

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Burdur'da konuştu:

BURDUR (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Sayın Kılıçdaroğlu, sana söyleye söyleye şu gerçeği kafana sokacağım, bundan da asla vazgeçmeyeceğim, sen inkar etsen de Selahattin Demirtaş teröristtir, ortağın HDP bölücüdür, Türkiye düşmanıdır. Osman Kavala Soros'çudur, casustur, şaibelidir, suçludur. Bir teröristi, her taşın altından çıkan Soros'çu bir taşeronu, nasıl serbest bırakacaksın?" dedi. Bahçeli, partisince Burdur'da Şeker Meydanı'nda düzenlenen "14 Mayıs'ta Aziz Milletim Sıra Sende" temalı açık hava toplantısında, yarın yapılacak seçimlerin, ülkenin dirliğine, milletin birliğine, demokrasinin geleceğine, insanın huzur ve refahına hayırlı sonuçlar getirmesini ve sağduyulu, sakin, demokratik olgunlukla geçmesini diledi. İstiklal Marşı'nın, bir cesaretin, bir faziletin, bir ferasetin, bir imanın, gıpta edilecek vatan ve millet sevgisinin abideleşmiş manzum eseri olduğunu belirten Bahçeli, bu eserin milletin ebedi duruşunu simgelediğini kaydetti. Türk milletini korkutacak, korkuyla sindirecek, korkudan korkuya sürükleyecek herhangi bir muhasım gücün dünyada olmadığını vurgulayan Bahçeli, şunları söyledi: "Bizim, terk edecek bir vatanımız, çizilecek bir sınırımız, bölünecek bir milletimiz yoktur. Bizim, yıkılacak bir devletimiz yoktur ve bizim, vazgeçecek tek bir insanımız dahi yoktur. İftiralar, milletimizi yıldıramaz. Kaset kumpasları, sosyal medya teröristleri, küresel komplolar, Türkiye'nin önünü kesemez. 14 Mayıs'ta sağlam iradeyle doğru kararı tescilleyip Türk ve Türkiye Yüzyılı'nın ilk adımını atacağız. Bu ülkeye sevdalı olmanın kolay olmadığını biliyoruz. Nitekim bu ülkeyi sevmek yürek ister." Bahçeli, gelen asrın Türk asrı, geleceğin gücünün de Türkiye olacağını ifade ederek, Cumhuriyet'in yeni yüzyılında güçlü devleti milletle birlikte ihya edeceklerini belirtti. Burdurlulara, yarın yapılacak seçimlere hazır olup olmadıklarını soran Bahçeli, "Türk milletini zilletin anaforuna düşürmeyi hedefleyen CHP'sinden İYİ Parti'sine, HDP'sinden Deva'sına kadar malum partileri elinizin tersiyle itecek misiniz? Alayını birden sandığa gömecek misiniz?" diye konuştu. - "Yarın fitneciler, şeytani planlar, sipariş anketler kaybedecektir" Artık sözün, kararın millette olduğunu dile getiren Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve Burdur milletvekili adaylarına destek istedi. Yarınki seçimin, ülkenin geleceği açısından önemli olduğunu kaydeden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yarın fitneciler, kötüler, şeytani planlar, sahte demokratlar, sipariş anketler, ahlaksızlar, teröristler, ekonomik tetikçiler, küresel komplolar, karanlık senaristler kaybedecektir. Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, sayısı günbegün değişen sözde yardımcı adayları, zillet partilerinin tamamı, Allah'ın izniyle kaybedecektir. Buna karşılık Türkiye kazanacaktır. 85 milyon Türk vatandaşı kazanacaktır. İstikrarımız, istiklalimiz, istikbalimiz, iffetimiz, ülkülerimiz kazanacaktır." "PKK'nın açıkça Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdiğini" söyleyen Bahçeli, "Bir terörist alçakça ve cüretkar şekilde milletimizi tehdit ederek, '14 Mayıs'ta Kılıçdaroğlu kazanamazsa iç savaş çıkar' diyebilmiştir. Eğer böyle bir niyet ve planları varsa, tavsiyem yanlarına kefenlerini ya da sarı torbalarını da alıp gelmeleridir." ifadesini kullandı. Kılıçdaroğlu'nun, Ankara'da başka, Van ve Ağrı'da başka açıklamalarda bulunduğunu ifade eden Bahçeli, iki yüzlü bir muhalefetle karşı karşıya olduklarını dile getirdi. - "Bir teröristi nasıl serbest bırakacaksın" Kemal Kılıçdaroğlu'na hakim olan siyasi aklın, rehinli ve hacizli olduğunu anlatan Bahçeli, şöyle devam etti: "Sayın Kılıçdaroğlu, sana söyleye söyleye şu gerçeği kafana sokacağım, bundan da asla vazgeçmeyeceğim, sen inkar etsen de Selahattin Demirtaş teröristtir, ortağın HDP bölücüdür, Türkiye düşmanıdır. Osman Kavala Soros'çudur, casustur, şaibelidir, suçludur. Bir teröristi, her taşın altından çıkan Soros'çu bir taşeronu, nasıl serbest bırakacaksın? Bunu nasıl yapacaksın? Bu vaadini nasıl gerçekleştireceksin? Burdur'dan soruyorum, söyle de öğrenelim. Açıkla da bilelim. Paylaş da duyalım. Sırrın nedir? Üzerinde çalıştığın zehirli formülün muhtevası nelerden ibarettir?" Kılıçdaroğlu'na "CHP'yi götürüp Kandil mağaralarının kapısına çürümüş ceset gibi bırakmaya, teröristlere zırh haline getirmeye hiç mi utanmıyorsun?" diye soran Bahçeli, CHP'nin yanı sıra İYİ Parti, HDP, PKK, FETÖ ve marjinal sol partilerin aynı hedefe kilitlendiğini belirtti. Bunlara, Türkiye'nin emanet edilemeyeceğini ifade eden Bahçeli, dünya çapında hiçbir muhalefet partisinin, Türkiye'deki muhalefet partileri kadar ülkesine ve milli haklarına cephe almadığını bildirdi. Cumhur İttifakı'yla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nden, ABD'nin, AB'nin, Londra tefecilerinin, terör örgütlerinin, küresel çetelerin rahatsız olduğunu dile getiren Bahçeli, "Recep Tayyip Erdoğan'ın gitmesi gerektiğini yazanlar alçaktır. PKK'nın elebaşlarından terörist Mustafa Karasu, 'AK Parti ile MHP'yi yıkmalıyız, yoksa bizi yok edecekler' dedi mi demedi mi? Elbette dedi. İnşallah bunları sadece yıkmakla kalmayacağız, kökünü de kazıyacağız." dedi. Cumhur İttifakı'nın, Türkiye'nin huzurlu, güvenli yönetimi için var olduğunu vurgulayan Bahçeli, TBMM'de güçlü bir MHP ve Cumhur İttifakı ile dünyada güçlü bir Türkiye oluşturulmasının mümkün olacağını kaydetti. Bahçeli, Cumhuriyet'in 100'üncü yıl dönümü için millete 100 söz verdiklerini ve bunları da gerçekleştirmeye kararlı olduklarını söyledi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Hatay'da temel atma töreninde konuştu: Haber

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Hatay'da temel atma töreninde konuştu:

HATAY (AA) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Artık gerçekleri görme zamanıdır. Artık her türlü sağduyunun ötesinde milleti, bütünüyle sevmek zamanıdır. Her zaman kardeşliğimizi yaşatmak, birlikte ve bir arada olmak zamanıdır." dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla İskenderun'da düzenlenen Deprem Konutları ve Yeni Devlet Hastaneleri Temel Atma Töreninde konuşan Bahçeli, büyük bir felaketin yaşandığı, hüznün, burukluğun, acının hep birlikte milletçe paylaşıldığı ve yaşandığı bir dönem içerisinde olunduğunu söyledi.Bazı konular üzerinde kısaca duracağını belirten Bahçeli, "Artık gerçekleri görme zamanıdır. Artık her türlü sağduyunun ötesinde milleti, bütünüyle sevmek zamanıdır. Her zaman kardeşliğimizi yaşatmak, birlikte ve bir arada olmak zamanıdır." diye konuştu.Bahçeli, 9 Temmuz 2018'de Türkiye'de bir yönetim değişikliği olduğunu hatırlatarak, o günden bugüne ülkenin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile yönetildiğini, bu yönetimin liderinin de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu belirtti.Kadrosunun birikimli, tecrübeli, kabiliyetli insanlardan oluştuğuna değinen Bahçeli, şöyle devam etti:"Bugünkü yönetimin uygulamalarını yakinen takip ettiğimizde her türlü şartlar altında enkazlar kaldırılıyor, acılara son veriliyor, insanlarımız geleceğe hazırlanıyor ve bununla ilgili de önemli adımlar atılıyor. 46. gününde dünyanın hiçbir ülkesinde görülmeyen bir başarıyı fark etmemek mümkün değildir. 46 gün içerisinde çadırlar kuruldu, konteynerler geldi, aş evleri açıldı, sosyal faaliyetler hep beraber oldu ama bunun yanında bir yıl içerisinde yapılması düşünülen kalıcı konutların da 7 binin üzerinde temeli atıldı."Bahçeli, bunun görmezlikten gelinemeyeceğini vurgulayarak, "Televizyonlardaki karartıcı sözlere inanamayız. Bu millet bizimdir, bu devlet bizimdir ve her şeyden evvel de güçlüdür. Onun için ben Cumhur İttifakı'nın önümüzdeki dönemde, milletimizin takdiriyle yarıda hiçbir şey bırakılmayacak ve iktidarı Allah'ın izniyle sürekli ve kalıcı olacaktır. Bu düşüncelerle hayatını kaybetmiş olan vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyor, yaralılara acil şifalar diliyorum." şeklinde konuştu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.