TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Türkiye Gazeteciler Federasyonu

İLKHABER-Gazetesi - Türkiye Gazeteciler Federasyonu haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye Gazeteciler Federasyonu haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TGF; Anadolu Basını için Meclis Araştırması istedi Haber

TGF; Anadolu Basını için Meclis Araştırması istedi

Türkiye Gazeteciler Federasyonu 69. Başkanlar Konseyi toplantısı Gebze Gazeteciler Cemiyeti’nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Yılmaz Karaca, yaptığı açıklamada, “Anadolu Basını yok edilmek isteniyor. Biz bunu 3-4 yıldır söylüyoruz” Bu yüzden yüce meclisimizden Anadolu Basını için Meclis Araştırması istiyoruz dedi. ALTUN: “GEBZE’MİZE HOŞGELDİNİZ” Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Darıca Bayramoğlu Balyanoz Eğitim Tesisleri’nde düzenlenen TGF 69. Başkanlar konseyi toplantısına Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Yılmaz Karaca, TGF Başkan Yardımcısı ve Gebze Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Levent Altun ile 81 ilden gazeteciler katıldı.  Türkiye Gazeteciler Federasyonu 69. Başkanlar konseyi toplantısının Divan Başkanlığını Bayram Ekici, başkan yardımcılıklarını ise Cafer Esendemir ve Levent Altun yaptı. Türkiye Gazeteciler Federasyonu 69. Başkanlar Konseyi toplantısının açılış konuşmasını yapan TGF Başkan Yardımcısı ve Gebze Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Levent Altun:   “ Türkiye’nin dört bir yanından Gebzemize gelen gazeteci meslektaşlarımızı saygıyla selamlıyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 104. kuruluş yıl dönümünü kutluyorum. Gebze sanayinin, ticaretin, tarihin ve turizmin merkezi. Bu doğrultuda 69. Başkanlar konseyimiz için yeniden Gebze’mize hoşgeldiniz” dedi. KARACA: “İKTİDARDAN OLMAYANA MAMA YOK” Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Yılmaz Karaca ise şunları ifade etti: “Ülkemizde bir haksızlık adaletsizlik var. Eğer sen iktidardan olmazsan sana mama yok. Türkiye’de şu an bu durum var. Hükumete yakın olan meslek örgütleri için ödül törenleri düzenleniyor ama kendi yandaşlarının dışındaki cemiyet ve basın kuruluşları maalesef dışlanıyor. Bırakın destek olmayı katılım bile sağlamıyorlar.  Devlet büyükleri gelir toplantılarımızı katılırdı.  Şimdi hiçbir meslek örgütlerinin toplantılarına maalesef selam dahi vermiyorlar. Tüm bu engellemelere rağmen Türkiye Gazeteciler Federasyonu olarak biz faaliyetlerimizi devam ettirdik. Bu imkânsızlıklar rağmen bu toplantıyı organize eden değerli başkan ve yönetim kuruluna çok teşekkür ediyorum. Yerel basın cayır cayır yanıyor. Biz bunu 3-4 yıldır söylüyoruz ancak ilgililer kulaklarını tıkıyor, yok öyle bir şey diyorlar. Arkasından bir yasa çıkarıyorlar” dedi. GÜÇLERİNİN YETTİĞİ YERE GİDİYORLAR Türkiye’de herkesi perişan ediyorlar. Yeni yeni kadrolar, altı kadro yapamayan şehirler, sekiz ilave kadro ve burada bir dümen döndürülüyor. maalesef bu döndürülen dümene hiçbir güçte karşı koyamıyor. Anadolu’dan seçilip basın İlan Kurumuna giden üç temsilcimiz var onlar da kendi dertleriyle uğraşıyorlar ilanlarının kesilmemesi ve internetten ilan almalarını sağlamak için de seslerini çıkaramıyorlar. Daha önce “Anadolu gazetelerinin üç yıl içerisinde basımı durdurulacak. Yazılı basını bitirecekler.” demiştik şimdi ona doğru gidiliyor. Basın İlan Kurumu müdürleri diyor ki; “ kardeşim dört gazeteniz var derhal ikiye düşüreceksiniz.” Türkiye’de şu anda bir çok gazeteleri paramparça ettiler. güçleri yetiklerini birleştirdiler. Tokat‘ı, Kırıkkale’yi tehdit ediyorsunuz gelin Eskişehir‘i, İzmir’i tehdit edin bakalım edebilecek misiniz. yani güçlerinin yettigi yerlere gidiyorlar. KARACA: “ANADOLU BASINININ FONKSİYONU ÇOK YÜKSEK” Örneğin Kocaeli’de bir gazeteci meslektaşımız internet sitesi hakkını kazanıyor sonra bir yazı geliyor diyor ve diyor ki ilanınız kesildi. Değerli arkadaşlarım ilan kesilme nedenine bakın ihlas haber ajansı haberine çalışan muhabirinin ismini koymaktan ilanı kesiliyor. Böyle bir şey olabilir mi? kadro diyebilirsin ve ilanı kesebilirsin ama bir imza yüzünden gazetenin ilanı mı kesilir? Yani Anadolu’ya yapılmayacak zulmün en büyüğü maalesef yapılmaya devam ediliyor. Ve bu yıl içerisinde de en az 150 civarında gazete birleştirilerek baskıyla yok edilecek. 900 tane gazetenin sadece 250 - 300 civarı internetten pay alabiliyor diğerleri alamıyor. Türkiye’de 3-4 bin civarında internet sitesi var diyorduk bunların içerisinde ilan alan internet sayı 30 civarında yok!   Seçimlerde görüldü ki Türkiye’de Anadolu basınının fonksiyonu çok yüksek. KARACA: “ANADOLU BASINININ SORUNU MECLİSTE ELE ALINMALI” Ben bütün Türkiye’yi izliyorum Anadolu basını biraz muhalefet ruhlu bu vesile ile bundan sonra Anadolu basınının denetlenmesi ve yok edilmesi için daha fazla baskılar olacak. Şimdiden denetlemeler sıkılaştırılıyor. Şimdiden birleşin baskilari yapılıyor. temenni ediyorum ki bu konuyla ilgili mecliste bir araştırma komisyonu kurulması için Ankara’da partileri ziyaret etme kararı aldık. gerçekten Anadolu basınının sorunları meclis tarafından mutlaka araştırılması gerektiğine inanıyorum ” Dedi

Türk Dünyası Gazeteciler Şurası'ndan 7 maddelik bildiri Haber

Türk Dünyası Gazeteciler Şurası'ndan 7 maddelik bildiri

ADANA (İLKHABER)- Türkiye Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı, Türkiye Gazeteciler Federasyonu, Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu ile Azerbaycan'daki kardeş meslek örgütleri üyelerinin katılımı ile 13-16 Eylül tarihleri arasında Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de gerçekleştirilen 4. Türk Dünyası Gazeteciler Şurası'nda 7 maddelik bildiri yayınlandı. Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de gerçekleştirilen 4. Türk Dünyası Gazeteciler Şurası'nın kapanış bildirgesi yayınlandı. Bildirgede, Türk Devletleri Teşkilatı ile iş birliği, ekonomik işbirliği, eğitim alanında iş birliği, medya mensupları arasındaki iş birliği, basın ve ifade özgürlüğü, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliği gibi konulara vurgu yapıldı. 7 maddelik bildirgenin tamamı şu şekilde; “Azerbaycan, Türkiye, Kazakistan ve Özbekistan Devletleri ile gözlemci ülkeler Macaristan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden oluşan Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) ile yapılacak çalışmalarda iş birliğine gidilmesine, bu ülkelerde çalışan gazetecileri örgütsel anlamda bir araya getirerek TDT’nın daha da güçlenmesi ve işlevsel hale gelmesi için medya desteği verilmesine. Dünyanın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar konusunda Türk Devletleri Teşkilatına üye ülkelerin ekonomik iş birliğini artırması, aralarında ticaret hacminin artırılmasının ekonomik sorunların çözümüne katkı vereceğini inancındayız. Azerbaycanlı 35 bin genç Türkiye’de üniversite eğitimi görmektedir. Eğitim alanında da diğer üye ülkelerle sağlanacak iş birliği ve ortak üniversiteler kurulması kaderde ve sevinçte ortak; tek bir millet olabilmenin Kültür Devrimini sağlayacaktır. Bu konuda medya olarak desteğe hazır olduğumuzun bilinmesini isteriz. Türk Dünyası ülkeleri Türkiye, Azerbaycan, Özbekistan ve Kazakistan arasında görev yapan medya mensuplarının iş birliğinin ve iletişimlerinin güçlenmesi için her ülkede yasal düzenlemelerin yapılması ve bu konuda destek vermelerini beklemekteyiz. İletişimin ve haber ağının yayılması konusunda TDT ülkeleri tarafından ortak bir Ajansın kurulması yarar sağlayacaktır. Bu cümleden olarak Türk Dünyası’ndaki Gazeteciler meslek örgütlerini; 20 bini aşan gazeteci üyesi ile Türkiye’nin en büyük örgütlü meslek kuruluşu olan Türkiye Gazeteciler Federasyonu’na üye olmaya davet ediyoruz. Türk Dünyasında basın ve ifade özgürlüğünün, evrensel hukuk çerçevesine oturtulması konusunda TDK üyesi Devletlerin birincil görevlerinin başında gelmektedir. Türk Dünyası’nda medyaya yönelik sansür kabul edilemez, ancak medya mensuplarının da kişi hak ve hürriyetleri ile mahremiyetin korunması ilkesine özen göstermek zorundadır. Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğini sürdürebilmesi için her türlü desteğe hazır olduğumuzu, Azerbaycan’ın bu haklı davasında Ermenistan’ın Birleşmiş Milletler Teşkilatı tarafından belirlenen sınırlarına çekilmesi, yalanlardan ve savaş hilelerinden vazgeçmesi, varılan anlaşmalara uymasının sağlanması için uluslararası platformların Ermenistan’a baskı yapması gerektiği ortadadır. Bu anlamda diğer devletlerin de Türkiye gibi Azerbaycan’ın yanında olması gerektiğine inanıyoruz. Türk Dünyası ile birlikteliklerimizde her türlü desteği veren Türk İşbirliği ve Koordinasyon Başkanlığı’na (TİKA) şükran borcumuzu da bu vesile ile iletmeyi görev biliyoruz. Dünya kamuoyu tarafından şu iyi bilinmelidir ki; gelecek Türk Dünyası’ndadır.”

Gazeteciler Türk Dünyası'nı buluşturdu Haber

Gazeteciler Türk Dünyası'nı buluşturdu

 (İLKHABER) - Türk Dünyası Gazeteciler Şurası'nın 4’üncüsü Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleştirildi. Türkiye Gazeteciler Federasyonu, Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı ve Türkiye Azerbaycan Dostluk Dernekleri Federasyonu tarafından ortaklaşa düzenlenen Basın Şurasında Türk Dünyası gazetecileri arasındaki işbirliğine dikkat çekildi. Türkiye ve Azerbaycan’dan gazetecilerin katıldığı 4. Türk Dünyası Gazeteciler Şurası’nın açılışında konuşan Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Yılmaz Karaca, hedeflerinin Türk Birliği’ni güçlendirmek olduğunu söyledi. Genel Başkan Yılmaz Karaca, şöyle konuştu; "İlk basın şurası 2015 yılında Eskişehir’de yapıldı. 2014 Yılında Eskişehir'in Türk Dünyası Başkenti ilan edilmesi Eskişehir Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Gazeteciler Cemiyetleri Basın Vakfı tarafından gerçekleştirdiğimiz 1. Şuraya Türkiye'nin 4 bir yanından 350, Türk Dünyası ve Avrupa'dan 150 Gazeteci ve Televizyoncu katıldı. 1. Şurada ilk defa 50 kadın Gazetecinin katılımı ile Kadın Gazetecileri kurultayı yapıldı. Kadın gazetecilerin sorunları tartışıldı Kurultay sonrası sonuç bildirgesi yayınlandı. Türk Dünyası ve Avrupa ile iş birliğine daha fazla önem verilmesi gerektiğine dikkat çekildi. Önemli bir gelişme olarak örgütlenme adına da Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu kuruldu. Federasyon Türk Dünyası Film yarışmaları başlattı ve bu yıl dokuzuncusunu yapıyor. Daha sonra 2. Türk Dünyası Gazeteciler Şurası 2015 yılının mayıs ayında Tataristan'ın Kazan şehrinde yapıldı. Bu Kurultaya da çevre ülkelerden ve Türkiye'den 100 civarında Gazeteci ve Televizyoncu katıldı. 2019 Yılında TİKA'nın desteği ile 3. Türk Dünyası Gazeteciler Şurasını gerçekleştirdik. Kazakistan'ın Türkistan şehrinde gerçekleştirilen Şuraya Türkiye'den Türk Dünyasından ve Avrupa'dan 100 civarında Gazeteci ve Televizyoncu meslektaşımız katıldı. Bu kurultaya maalesef Kazakistan yetkilileri gerekli ilgiyi göstermedi. Son derece başarılı geçen 3. Gazeteciler Şurasında alınan kararla Türk dünyasının gelişmesi için bu toplantılara devam edilmesi kararı alındı. 3. Şura sonrasında Komsu ülkelerdeki savaşlar asrın hastalığı Covit-19. Ekonomideki dalgalanmalar ve deprem nedeniyle maalesef 4. Gazeteciler Şurası ertelendi. Nihayet uzun bir aradan sonra 4. Türk Dünyası Gazeteciler Şurasını Azerbaycan Bakü'de gerçekleştiriyoruz. 4. Türk Dünyası Gazeteciler Şurasının Azerbaycan'ın Başkenti Bakü'de yapılması anlamlı ve değerlidir"  Türk Dünyası Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Menderes Demir de, Türk Dünyası gazetecileri arasında işbirliği amacı taşıyan bu tür organizasyonların devam etmesi gerektiğini söyledi. Konuşmaların ardından Basın Şurasına katılan gazeteciler görüşlerini aktardılar.  Türk Dünyası Gazetecileri 4. Basın Şurasının sonuç bildirgesi daha sonra açıklanacak.

Esendemir; “Hür doğup hür yaşamak çok önemli” Haber

Esendemir; “Hür doğup hür yaşamak çok önemli”

ADANA (İLKHABER)- Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkan Vekili Cafer Esendemir, göç dalgasının bütün dünyayı derinden etkilediği bir ortamda hür doğup hür yaşamanın anlaşılması ve anlatılması gereken çok kıymetli bir zenginlik olduğunu belirterek, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutladı. Özgürlük ve bağımsızlık tutkusunun yüce Türk Milleti’nin mayasında olduğunu vurgulayan Esendemir, ÇGC Yönetim Kurulu adına yaptığı açıklamada, “Gökyüzüne bakıp derin derin nefes alıyorsanız ve yurdunuzda istediğiniz zaman istediğiniz kente gidip tarihi ve doğal güzelliklerinin keyfini doya doya yaşıyorsanız özgürsünüz demektir. Gecenin yarısında bir deniz ya da nehir kıyısında demli bir çay keyfi yapıp, dostlarınızla gönlünüzce oturup sohbet ediyorsanız özgürsünüz demektir. Soğuk bir kış günü yoksulların kapısını çalıp ekmeğinizi paylaşıyorsanız, iyi günde kötü günde, sağlıkla ve hastalıkta hemen kenetleniyorsanız özgürsünüz demektir. Bir ülkede hür doğup hür yaşamanın kıymetini biliyorsanız ve bu zenginliği size armağan eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerin kudretini isimleri anıldığında damarlarınızda hissediyorsanız özgürsünüz demektir.” dedi. Bu özgürlüğün kolay elde edilmediğini anlatan Esendemir, şöyle devam etti: “Elbette üzerinde yaşadığımız bereketli topraklar kolay kazanılmadı. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlarken bu değerlerin de iyi anlaşılması ve anlatılması gerekiyor. Özellikle eğitimcilerin öğrencilerine, gazeteci ve yazarların okurlarına bu konularda detaylı araştırma yapıp aydınlatıcı bilgiler vermesi gerekiyor. Bu yönüyle 30 Ağustos; Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi bir dehanın askerî zaferi olmasının da ötesinde, yüce Türk Milletinin hürriyete ve egemenliğine bağlılığının en büyük göstergesidir. Bu gün, geçmişten günümüze emanet edilen 30 Ağustos gibi kutlu bir mirasın yılmaz savunucuları olarak özgürlük ve bağımsızlık coşkusunu ilk günkü heyecanla yaşıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlarken, dünya liderlerinin önünde itibarıyla eğildiği Kurtuluş Savaşı'nın önderi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere isimsiz kahramanlarımızı, tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi saygı ve minnetle anıyoruz.”

Esendemir; “Kuşatma  Altında boğuluyoruz” Haber

Esendemir; “Kuşatma Altında boğuluyoruz”

ADANA (İLKHABER) - Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Başkan Vekili Cafer Esendemir, dövizin yanı sıra personel ve matbaa maliyetlerinin de artmasıyla ekonomik kuşatma altında boğulan gazetecilerin, bir de siyasetçilerin kişisel kapris ve yersiz sansürlerine karşı yaşam mücadelesi verdiğini söyledi. 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü dolayısıyla ÇGC Yönetim Kurulu adına açıklamalarda bulunan Esendemir, “Türkiye büyük bir demokrasi mücadelesi vererek önemli bir cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleştirdi. Seçimin hemen ardından bazı medya kuruluşlarına reklam ambargosu, resmi ilanları kesme, program durdurma ve hatta ekran karartma cezalarının uygulanması bu demokrasi anlayışına gölge düşürdü. Sektörün sansürle baskı altına alınması ve tek elden kontrol edilmesi girişimleri basın özgürlüğünün doğasına aykırıdır. Bu yüzden 24 Temmuz’lar bayram değil, direniş günleri haline gelmiştir.” dedi. Geçmişten günümüze yasama, yürütme ve yargının yanında kamu adına denetim görevini yapan basının ‘dördüncü kuvvet' olduğunu ifade eden Esendemir, eline geçirdiği kamu gücünü basın özgürlüğünü yok etmek adına hoyratça kullananların yarın bu özgürlüğe ihtiyaç duyacaklarını unutmamaları gerektiğini vurguladı. Cafer Esendemir şunları söyledi; “Kamu gücü kullanılarak habere ulaşımın engellenmesi, aynı zamanda halkın haber alma özgürlüğünün de kısıtlanmasıdır. Bu yüzden; Türkiye’nin de çağdaş ülkelerdeki gibi ifade ve basın özgürlüğünün evrensel standartlara ulaştığı günleri görmesini diliyoruz. Büyük bir ekonomik girdabın içinde kıvranan basın sektörünün bu girdaptan çıkması adına kalıcı ve ciddi önlemler alınmasını arzuluyoruz. Unutulmamalıdır ki; basını ekonomik ve siyasi sansürle kuşatılan milletler, prangaların gölgesinde yaşarlar.”

Esendemir: Bu bayram  daha çok kenetlenelim Haber

Esendemir: Bu bayram daha çok kenetlenelim

ADANA (İLKHABER)-  Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkan Vekili Cafer Esendemir, asıl bayramın; karşılık beklemeden yapılan iyilik ve ihtiyaç anındaki dayanışma olduğunu belirterek, kurban bayramında toplumun her zamankinden daha çok kenetlenmesi temennisinde bulundu. Bayramların geçmiş ile gelecek arasında çok güçlü bağların kurulduğu ender zamanlar olduğunu belirten Esendemir, ÇGC Yönetim Kurulu adına yaptığı açıklamada, “Koronavirüs sürecinde evden çıkamadık, on binlerce insanın yaşamını yitirdiği depremde de evlerimize giremedik. Bayramlarımızı bayram tadında kutlayamadık. Bu bayram 7’den 70’e kucaklaşalım. Küçüklerin büyüklerin ellerinden öptüğü, büyüklerin küçüklere yürekten sarıldığı bir bayramı hep birlikte kutlayalım. Bayramımız kutlu, dilimiz tatlı olsun. Yaşadığımız bütün zorlukları geride bırakırken, aydınlık günler için bir araya gelip kırgınlıkları dargınlıkları ortadan kaldıralım. Paylaşma duygusunu en zirveye çıkaralım. Komşularımızın da kapısını çalıp, bayram coşkusunu doya doya yaşayalım.” dedi. Gerek koronavirüs, gerek deprem, gerekse seçim sürecinde basın sektörünün çok zor ve telafisi mümkün olmayan günler geçirdiğini anlatan Esendemir, şöyle devam etti: “Bu bayram yeni başlangıçların habercisi olsun. Basın sektörünün her yönden kalkınması ve gelişmesi adına önemli adımlar atılırken, çalışanların da haklarına yönelik kolaylıklar sağlansın. Gazeteciler sırf düşüncelerinden dolayı işten atılmasın, sözlerinden dolayı cezalarla karşı karşıya kalmasın. Önümüzdeki dönem basın açısından da özgürlüklerin yaşandığı bir dönem olsun. Yayın organları cezalarla değil, yol gösterici uygulamalarda dizayn edilsin. Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller ancak basını özgür ortamlarda ve ülkelerde yetişir. Bu duygu ve düşüncelerle tüm meslektaşlarımızın kurban bayramını en içten dileklerimle kutluyor, aileleriyle birlikte sağlıklı, huzurlu ve mutlu günler diliyorum.”

Esendemir: RTÜK, yön gösterici bir yol izlemeli Haber

Esendemir: RTÜK, yön gösterici bir yol izlemeli

SERHAT AKARSU ADANA (İLKHABER) – Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Genel Başkan Vekili Cafer Esendemir, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun; çeşitli yayınları gerekçe göstererek Halk TV, Tele1, Flash TV ve FOX TV'ye cezalar vermesini eleştirdi. Esendemir, RTÜK'ün böyle bir dönemde toparlayıcı ve yön gösterici bir yol izlemesi gerektiğini, ortamı yumuşatması ve süreci daha demokratik bir dille yönetmek durumunda olması gerektiğini söyledi. Cezalarla yayın organları dizayn etme çalışmasının yanlış olduğunu vurgulayan Esendemir, seçim günü yayınında olan seçim gecesi programının konuğu olan Çiğdem Toker’in açıklamalarından dolayı Fox TV'sine idari para cezası verilmesine, Halk TV’te İsmail Küçükkaya’nın sunduğu ‘Yeni Bir Sabah’ programına konuk olan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın açıklamalarından dolayı Halk TV’ye üst sınırdan idari para cezası müeyyidesi uygulanmasına, Tele 1'in ‘18 Dakika’ programında Merdan Yanardağ’ın açıklamaları ile Milletvekili Cemal Enginyurt’un Flash Haber’deki sözlerinden dolayı yayıncı kanallara yaptırımlar uygulanmasına tepki gösterdi. Türkiye’nin, koronavirüs sürecinin ardından yüzyılın afeti olarak anılan ve 11 ili derinden sarsan bir depremle yüzleştiğini anlatan Cafer Esendemir; “Bu kadar olumsuzluğun ardından Türk demokrasisi yoğun bir seçim dönemi yaşadı. Bu seçimin ardından bazı yayın kuruluşlarının çeşitli cezalarla dizayn edilmeye çalışılması, koronavirüs ve depremi yaşayan ülkede ortamın daha da gerilmesine neden olacaktır. Basında ayrıştırıcı dil kullanmak kimseye yarar sağlamaz. Türk demokrasisi ancak basını özgür bir ülkede gerçek anlamda gelişir. Bu kararı verenler de ileri de basın özgürlüğüne ihtiyaç duyacakları bir süreç yaşayabilirler. Bu yüzden verilen kararların yeniden gözden geçirilmesini ve bu sorunların daha demokratik ve akılcı yöntemlerle çözümlenmesini diliyoruz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Esendemir: İnanmak kazanmanın yarısıdır Haber

Esendemir: İnanmak kazanmanın yarısıdır

EMRE EKİCİ ADANA (İLKHABER)- Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı ve Türkiye Gazeteciler Federasyonu (TGF) Başkan Vekili Cafer Esendemir, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı ile ilgili ÇGC Yönetim Kurulu adına açıklamalarda bulundu. Esendemir 19 Mayıs için, Milli hâkimiyete dayanan, kayıtsız şartsız, bağımsız yeni bir Türk devleti kurmanın meşalesi olduğunu söyledi. Esendemir, “Hem askeri hem de siyasi bir deha olarak dünya tarihine geçen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, yanındaki 47 vatan evladıyla birlikte Bandırma Vapuruna binip 19 Mayıs’ta Samsun’a çıktı. Demek ki bir vatanın kurtuluş meşalesini yakmak için inanmak gerekiyor. Samsun’da olduğu gibi ancak inanan insanlar zafer kazanabilir. Gençlerimizin bu gerçeği iyi kavraması gerekiyor.” dedi. ÇGC Yönetim Kurulu adına yaptığı açıklamada Esendemir, Siyasi partilerin miting meydanlarına baktığınızda, binlerce, on binlerce milyonlarca insanın görüldüğünü ve bazen de bu kalabalıkların oyları sandığa yanşamadığını görebilirsiniz. Oysa Atatürk'ün, yanındaki 47 vatan evladı ve kırık dökük Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan 16 Mayıs 1919 günü Samsun'a doğru yola çıktığını düşünebilirseniz, o vapurdaki insanların zafer duygusunu ve kurtuluş inançlarını daha iyi anlayabilirsiniz diye açıklamalarda bulundu. Demek ki inanmak kazanmanın yarısıdır diye konuşan Esendemir, şunları söyledi: “O tarihte ya İngiliz himayesi kabul edilecekti ya Amerikan Mandası istenecekti ya da bağımsız kurtuluş çareleri aranacaktı. 19 Mayıs 1919’ta Samsun'a ayak basan irade kurtuluşu tercih etti. O iradede kararlılık ve cesaret vardı. Türk Milleti, varlığını; Atatürk önderliğindeki bu iradeye borçlu olduğunu unutmamalıdır. Onun ilkeleri ve devrimleri, Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyeti'ni teslim ettiği çocukları ve gençlerine emanettir. 19 Mayıs özgürlüğümüzün, egemenliğimizin ve cumhuriyetimizin teminatıdır. Samsun'da yakılan meşale bugün de aynı kararlılık ve gururla gençlerimizin yolunu aydınlatmaktadır.” Çukurova Gazeteciler Cemiyeti olarak Türkiye’nin 19 Mayıs sevincini paylaştıklarını belirten Esendemir, Türk gençliğinin bayramını en içten duygularıyla kutlarken, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve silah arkadaşlarını, tüm şehitleri ve gazileri şükran ve minnet duygularıyla andıklarını sözlerine ekledi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.