Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. Yıllardır savaşların, çatışmaların ve acıların yaşandığı bir dünyada, barışın önemini hatırlamak için bir gün. Ancak ne yazık ki, bu günün anlam ve önemi, Filistin’de yaşanan zulüm karşısında her geçen yıl daha da anlamlı hale geliyor. Dünya Barış Günü’nde hepimizin dileği, Filistin’de yaşanan insan hakları ihlallerinin, acıların ve zulmün bir an önce sona ermesidir.
İsrail ve Filistin arasındaki gerilim, yıllardır çözülmeyen bir yara. Her iki tarafın da kendi hikâyesi... Ancak, insanlık açısından bakıldığında, sivil halkın yaşadığı zulüm ve çaresizlik, dünyanın dört bir yanındaki vicdan sahibi insanların içini sızlatıyor. Bu acılar, çocukların gözlerinde korku, annelerin gözlerinde umut dolu yaşlar, evsiz kalan ailelerin çaresiz bekleyişleriyle gözlerimizin önünde canlanıyor.
Bir yandan diplomatik çabalar devam ederken, diğer yandan da zulmün sona ermesi için uluslararası toplumun daha güçlü bir şekilde harekete geçmesi gerekiyor. Filistin’de barışın sağlanması, sadece Ortadoğu’da değil, dünya genelinde barış ve istikrar için de kritik bir adım olacaktır.
Savaşın ve şiddetin değil, sevginin ve hoşgörünün hakim olduğu bir dünya için sesimizi yükseltelim. Bugün, barışın herkes için bir hak olduğu gerçeğini hatırlamalı ve bu uğurda mücadele etmeye devam etmeliyiz. Filistin'de yaşanan zulmün bir an önce son bulması, çocukların hak ettiği renkli dünyalarında yaşaması çocukluklarını yaşayıp oyunlar oynaması ve okula gitmeleri Dünya Barrış Gününde tek temennimiz. Umarım oradaki zulüm bir an önce son bularak kendi ükelerinde refah ve barış içerisinde yaşarlar...
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Fatma AKÇAY
1 Eylül Dünya Barış Günü!
Bugün 1 Eylül Dünya Barış Günü. Yıllardır savaşların, çatışmaların ve acıların yaşandığı bir dünyada, barışın önemini hatırlamak için bir gün. Ancak ne yazık ki, bu günün anlam ve önemi, Filistin’de yaşanan zulüm karşısında her geçen yıl daha da anlamlı hale geliyor. Dünya Barış Günü’nde hepimizin dileği, Filistin’de yaşanan insan hakları ihlallerinin, acıların ve zulmün bir an önce sona ermesidir.
İsrail ve Filistin arasındaki gerilim, yıllardır çözülmeyen bir yara. Her iki tarafın da kendi hikâyesi... Ancak, insanlık açısından bakıldığında, sivil halkın yaşadığı zulüm ve çaresizlik, dünyanın dört bir yanındaki vicdan sahibi insanların içini sızlatıyor. Bu acılar, çocukların gözlerinde korku, annelerin gözlerinde umut dolu yaşlar, evsiz kalan ailelerin çaresiz bekleyişleriyle gözlerimizin önünde canlanıyor.
Bir yandan diplomatik çabalar devam ederken, diğer yandan da zulmün sona ermesi için uluslararası toplumun daha güçlü bir şekilde harekete geçmesi gerekiyor. Filistin’de barışın sağlanması, sadece Ortadoğu’da değil, dünya genelinde barış ve istikrar için de kritik bir adım olacaktır.
Savaşın ve şiddetin değil, sevginin ve hoşgörünün hakim olduğu bir dünya için sesimizi yükseltelim. Bugün, barışın herkes için bir hak olduğu gerçeğini hatırlamalı ve bu uğurda mücadele etmeye devam etmeliyiz. Filistin'de yaşanan zulmün bir an önce son bulması, çocukların hak ettiği renkli dünyalarında yaşaması çocukluklarını yaşayıp oyunlar oynaması ve okula gitmeleri Dünya Barrış Gününde tek temennimiz. Umarım oradaki zulüm bir an önce son bularak kendi ükelerinde refah ve barış içerisinde yaşarlar...