#Gediz Deltası

İLKHABER-Gazetesi - Gediz Deltası haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gediz Deltası haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Flamingolar, Türkiye’den Arnavutluk’a iz bırakıyor Haber

Flamingolar, Türkiye’den Arnavutluk’a iz bırakıyor

Arnavutluk'ta faaliyet gösteren kuş koruma kuruluşu PPNEA, Vjosa-Narta Koruma Bölgesi'nde yaptığı saha çalışmaları sırasında beş genç halkalı büyük flamingo (Phoenicopterus roseus) gözlemledi. Araştırma ekipleri, gözlemleri Türkiye’de Akdeniz Havzası’ndaki flamingolar için kritik öneme sahip Gediz Deltası’nda geniş çaplı çalışmalar yürüten Doğa Derneği ile paylaştı. Yapılan incelemeler, söz konusu flamingoların bu yıl içinde İzmir’deki Gediz Deltası’nda halkalandığını doğruladı. Uzmanlar, flamingoların göçmen kuşlar olmasa da, su seviyesi, sıcaklık ve diğer çevresel faktörlerdeki geçici değişikliklere göre hareket ettiklerini belirtti. Flamingoların, popülasyonları genişlediğinde yeni yaşam alanlarına da dağılabildiği ifade edildi. Bu bağlamda, Narta Lagünü’nde kaydedilen 7 bin flamingonun, üreme nüfusunun artmasına katkı sağlayan Türkiye’deki başarılı koruma çalışmalarıyla bağlantılı olumlu bir tabloyu ortaya koyduğu kaydedildi. Ancak Arnavutluk’taki durumun endişe verici olduğu bilgisi paylaşıldı. Yumurta bırakmaya başlayan bir flamingo kolonisi olmasına rağmen, henüz yumurtadan çıkan civcivlerin yaşaması ve üremenin başarılı bir şekilde gerçekleşmesinin sağlanmadığına işaret edildi. Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Şafak Arslan, konuyla ilgili olarak, “Flamingoların farklı ülkelerde gözlemlenmesi, sınır ötesi ekosistem bağlantılarının önemini bir kez daha gösteriyor. Bu kuşlar, sağlıklı sulak alanların korunmasına doğrudan bağlı. Vjosa Nehri Deltası gibi kritik bölgelerin yok olma riski, yalnızca Arnavutluk’taki flamingoları değil, tüm bölgedeki biyolojik çeşitliliği tehdit eder. Sulak alan koruması artık sadece yerel değil, uluslararası bir sorumluluk” ifadelerini kullandı.

Gediz'de doğa tarihine yeni kayıt Haber

Gediz'de doğa tarihine yeni kayıt

Türkiye kuş listesine yeni bir tür eklendi. İzmir’in Gediz Deltası’nda ilk kez gözlemlenen uzun gagalı suçulluğu (Limnodromus scolopaceus), ülkemiz doğası açısından önemli bir keşif olarak kayıtlara geçti. 29 Ekim 2025 tarihinde kuş fotoğrafçısı Alphan Anak tarafından görüntülenen tür, kara karınlı kumkuşları, gümüş yağmurcunlar ve kızılbacaklar arasında beslenirken fark edildi. Gözlemin ardından çok sayıda kuş gözlemcisi ve fotoğrafçı deltaya akın ederek bu nadir türü izlemeye çalıştı. Uzun gagalı suçulluğu, Kuzey Amerika ve Doğu Sibirya’da üreyen, göç dönemlerinde ise yalnızca nadiren Avrupa ve Birleşik Krallık’ta görülen bir kuş türü. Nesli tehlike altına girmeye yakın olan bu türün küresel popülasyonu azalma eğiliminde. Uzmanlara göre en büyük tehdit, sulak alanların kaybı. Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Şafak Arslan, bu kaydın hem bilimsel hem de koruma açısından taşıdığı önemi şöyle değerlendirdi: “Uzun gagalı suçulluğunun Türkiye’de ilk kez Gediz Deltası’nda görülmesi, bölgenin uluslararası öneme sahip bir kuş cenneti olduğunu bir kez daha gösteriyor. Bu tür, göç rotası boyunca sulak alanlara büyük ölçüde bağımlı. Dolayısıyla Gediz Deltası gibi alanların bütüncül korunması ve ekolojik restorasyon çalışmalarının sürdürülmesi, yalnızca yerel değil, küresel ölçekte biyolojik çeşitlilik için kritik önem taşıyor.” Şafak Arslan, ayrıca deltadaki bu yeni kaydın, İzmir’in doğa mirasının korunmasına yönelik çabaların ne kadar gerekli olduğunu da hatırlattığını vurguladı.

Gölü tehdit eden kum ocağına karşı bilirkişiden olumsuz rapor Haber

Gölü tehdit eden kum ocağına karşı bilirkişiden olumsuz rapor

Gediz Havzası’nın en önemli sulak alanlarından biri olan Marmara Gölü, hem bölgedeki tarımsal üretim hem de kuş çeşitliliği açısından büyük bir ekolojik değere sahip. Binlerce kuşa ev sahipliği yapan göl, aynı zamanda çevre köylerde yaşayan vatandaşların geçim kaynaklarını destekleyen bir doğal yaşam alanı konumunda. Ancak gölü besleyen su kaynakları üzerindeki faaliyetlerin, bu ekosistemin geleceğini tehdit ettiği belirtildi. Ekosistemi tehdit eden faaliyetlere karşı çevreci kuruluşların mücadelesinin ise devam ettiği ifade edildi. Salihli, Akhisar ve Turgutlu Çevre Dernekleri ile birlikte Doğa Derneği tarafından Marmara Gölü’nün ana besleme kaynağı olan Gördes Çayı üzerindeki yeni kum-çakıl ocağı projesine verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararına karşı da bu mücadele kapsamında dava açıldı. Açılan davada, bilirkişi raporu açıklandı. Raporda, projenin doğa ve su kaynakları üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekildi. Bilirkişi heyeti, proje alanının Sarıkız Kaynakları’nın ikinci derece koruma alanı içinde bulunduğunu ve Marmara Gölü’nü besleyen yüzey ve yeraltı su havzasında yer aldığını belirtti. Raporda, planlanan faaliyetlerin yüzey ve yeraltı sularını olumsuz etkileyebileceği, hidrojeolojik baskı ve etkilerin yeterince açıklanmadığı, ocak planlamasına ilişkin bilgilerin tutarsız olduğu ifade edildi. Ayrıca, projenin Zeytincilik Yasası ile çeliştiği, habitat parçalanmasına ve bölgedeki hayvanların barınma, beslenme ve üreme alanlarının azalmasına neden olacağı vurgulandı. Çevre dernekleri ve Doğa Derneği, bilirkişi raporunun ardından kum ocağı faaliyetlerinin durdurulmasını, nehir yatağındaki doğal su akışının yeniden sağlanmasını ve Gördes Barajı’ndan Marmara Gölü’ne su bırakılmasını talep etti. Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmesinde, şu ifadelere yer verdi: “Marmara Gölü, Türkiye’nin biyolojik çeşitliliği açısından eşsiz bir ekosistemdir. Gölü besleyen suların kesilmesi ve çevresindeki madencilik ve mum ocağı gibi faaliyetler, bu yaşam alanını yok olma noktasına getirmiştir. Bilirkişi raporu, doğanın haklarını savunan bir içeriğe sahiptir. Bu kararın ardından yetkili kurumların gölün yaşaması için acil adımlar atması gerekmektedir.”

Sulak alanlarda yeni ufuk: Camargue’den Gediz’e ilham Haber

Sulak alanlarda yeni ufuk: Camargue’den Gediz’e ilham

Fransa’da Camargue Deltası’nda, Tour du Valat ev sahipliğinde gerçekleştirilen saha çalışmasında, farklı sulak alan restorasyon projelerinin uygulamaları ve sonuçları incelendi. Çalışmalar kapsamında, yönetim sistemleri, izleme yöntemleri ve restorasyon amaçları üzerine uzmanlar arasında kapsamlı bir fikir alışverişi gerçekleştirildi. Çalışmalara Türkiye'den Doğa Derneği ekibi de katıldı. Ekibin özellikle Gediz Deltası’ndaki çalışmalarına aktarılması hedeflenen saha ziyareti, Camargue Deltası’nın eski tuz üretim alanlarındaki restorasyon süreçlerini yerinde gözlemleme fırsatı sundu. Deltanın karakteristik ekosistemlerinden olan geçici sulak alanlar, tuz düzlükleri, lagünler ve kumulların yeniden kazanımı ile erozyona karşı uygulanan yönetim biçimleri incelendi. Marais du Vigueirat ve Cassaïre bölgelerinde, yaklaşık 30 yıllık restorasyon deneyimi çerçevesinde farklı habitatların korunması, ekoturizm ve farkındalık çalışmaları ile yenilenebilir enerji kullanımı ve geçici sulak alan restorasyonu gibi konular ele alındı. Verdier Sazlıkları’nda ise yerel topluluklarla yürütülen restorasyon çalışmaları dikkat çekti. Eski balık havuzlarının farklı sulak alanlara dönüştürülerek balıkçılık, kuş gözlem, eğitim faaliyetleri ve dönüşümlü otlatma gibi etkinliklerin bir arada yürütüldüğü çok amaçlı alanlar oluşturuldu. Ayrıca katılımcılar, ekolojik koridorların izlenmesi ve potansiyel restorasyon alanlarının belirlenmesi çalışmalarına da dahil oldu. Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Şafak Arslan, ilkhaber-gazetesi.com’a yaptığı açıklamada, ziyaretin önemini şu sözlerle dile getirdi: “Camargue Deltası’ndaki restorasyon deneyimlerini yerinde gözlemlemek, Türkiye’deki sulak alan çalışmalarımıza büyük katkı sağlıyacak. Bu tür uluslararası iş birlikleri sayesinde hem bilgi ve deneyim paylaşımı gerçekleşiyor hem de Gediz Deltası başta olmak üzere ülkemizdeki ekosistemlerin korunmasına yeni perspektifler kazandırıyoruz.”

Gediz Deltası'nın canlılığı, kuraklıkla tehlikede Haber

Gediz Deltası'nın canlılığı, kuraklıkla tehlikede

Gediz Deltası, İzmir’in biyolojik çeşitlilik açısından en zengin ve ekolojik açıdan en önemli sulak alanlarından biri. Kütahya’dan doğup 401 kilometre yol kat ederek İzmir Körfezi’ne ulaşan Gediz Nehri’nin taşıdığı alüvyonların biriktiği bu delta, çok çeşitli habitatlarıyla adeta bir doğa cenneti oluşturuyor. Tuzcul bataklıklardan çayır ve sazlıklara, tatlı ve acı su habitatlarından kıyı meralarına kadar uzanan geniş bir ekosisteme sahip olan Gediz Deltası, 303 farklı kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Ancak, kuraklık ve yanlış tarım politikaları nedeniyle özellikle ıslak çayırlar ve tatlı su kaynaklarının tehdit altında olduğu belirtilen deltada yapılan gözlemler, bu alandaki kuş sayısında önemli bir düşüş olduğunu gösteriyor. Doğa Derneği Sulak Alan Uzmanı Burçin Yaraşlı, özellikle delta içerisindeki ıslak çayır habitatlarının büyük tehdit altında olduğunu söyledi. Yaraşlı, “Bu alanlar, yılın farklı dönemlerinde pek çok kuş türü için hayati yaşam alanları sağlıyor. Kış aylarında kız kuşu, kızıl bacak ve yeşil bacak gibi türler burada beslenirken, bahar aylarında uzun bacaklı kuşlar, göç dönemlerinde ise diğer farklı türler alanda konaklıyor. Yazın ise boz kuyruk, tepeli toygar ve sarı kuyruk sallayan gibi kuşlar burada üreme yapıyor” dedi. Gediz Deltası’nın kuzeyinde yer alan sazlıklar bölgesinin ise kökleriyle suyu doğal olarak filtreleyen kamışlar sayesinde suyun kalitesini iyileştirip kıyı erozyonunun önlenmesinde önemli rol oynadığına dikkati çeken Yaraşlı, sazlıkların ekosistemdeki kritik işlevine vurgu yaptı. Yaraşlı, şöyle konuştu: “Sazlıklar, hem suyu temizliyor hem de pek çok canlı türü için kritik habitatlar sağlıyor. Ördekler, dövüşken kuşlar, kızıl bacak gibi türler bahar aylarında burada dinlenip besleniyor. Ancak son yıllarda bölgedeki su kaynaklarının yanlış tarım politikaları ve su yönetimi nedeniyle azaldığını, bu durumun habitatların kurumasına neden olduğunu üzülerek gözlemliyoruz.” 2022 yılında yapılan arazi çalışmalarında sazlık bölgesinde yaşanan erken kurumadan dolayı kuğuların üreyemediğine de dikkat çeken Yaraşlı, şöyle devam etti: “Ayrıca, göç dönemlerinde görülen ve tehlike altında olan birçok kuş türünün kuraklık sebebiyle dramatik şekilde düştü. 2021 yılında sazlıklarda 6957 birey saydığımız kaşık gaga sayısı, 2022’de 900’e kadar düştü. Bu veriler, kuraklığın kuşlar ve diğer canlılar üzerindeki yıkıcı etkisini açıkça ortaya koyuyor. Sulak alanların ve burada yaşayan türlerin korunması için Gediz Deltası’na doğal su girişinin sağlanması gerekir. Ekosistemin devamlılığı ve kuşların göç yollarının korunması için sazlıklar bölgesinin kurumasını engellemek zorundayız. Gediz Deltası’nın tapusu doğanın kendisindedir ve bizler bu değerleri korumak için çalışmaya devam edeceğiz.”

Tepeli Pelikanlar, Gediz Deltası’ndaki habitat kaybı nedeniyle azalıyor Haber

Tepeli Pelikanlar, Gediz Deltası’ndaki habitat kaybı nedeniyle azalıyor

Gediz Deltası’ndaki Tepeli Pelikan sayısında, habitat kaybı nedeniyle önemli bir azalma yaşanıyor. Küresel popülasyonunun yaklaşık yüzde 10’u için Türkiye’ye bağımlı olan Tepeli Pelikanlar, özellikle Gediz Deltası’ndaki üreme alanlarının kaybı nedeniyle tehlike altında bulunuyor. Gediz Deltası, ülkenin beş önemli Tepeli Pelikan üreme alanından biri olarak kritik bir öneme sahipken, Homa Lagünü ve Marmara Gölü’ndeki habitat kaybı, bu kuşların yaşamını tehdit ediyor. Homa Lagünü'nde alan kaybı yüzde 80 Homa Lagünü, tarihsel olarak büyük pelikan popülasyonlarını desteklemiş bir bölge olmakla birlikte, son yıllarda önemli bir habitat kaybı yaşandı. 1999 yılından itibaren, adaların toprak erozyonu ve yükselen su seviyeleri nedeniyle, Homa Lagünü'ndeki alanın yüzde 80’i azaldı. 2022 yılı itibarıyla, Homa Lagünü’nde bu türün üreme faaliyetleri tamamen durdu. Pelikanlar, üreme alanlarını kaybederek, kıyı bataklıkları ve yapay adalara yönelmek zorunda kaldı. Marmara Gölü’nün kuruması Marmara Gölü’nde kuraklık, kuşların bölgedeki beslenme alanlarının azalmasına yol açtı. Marmara Gölü’ndeki kayıp, pelikanların üreme sayıları üzerinde doğrudan olumsuz bir etki yaptı. Bu kayıplar, 2013 sonrası dönemde daha belirgin hale gelirken, beslenme alanlarının azalması, bu kuşların üreme başarısını ciddi şekilde düşürdü. Üreme çift sayısında ciddi düşüş Gediz Deltası’nda yapılan 2016-2023 yılları arasındaki izlemelere göre, üreyen pelikan çift sayısı büyük bir düşüş gösterdi. 2017 yılında 183 olan üreyen çift sayısı, 2023’te 117'ye geriledi. Bu azalma, habitat kaybı, beslenme alanlarının yok olması ve çevresel tehditlerle bağlantılı olarak sıralandı. Homa Lagünü'nde 2022 itibarıyla sıfır üreme çifti tespit edildi. Pelikanların yeni alanlara kayıyor Habitat kaybı nedeniyle, pelikanlar üreme alanlarını kaydırarak yapay adalar ve kıyı bataklıklarını tercih etmeye başladı. 2002 ile 2017 yılları arasında ada alanı ile pelikan çiftleri arasında negatif bir ilişki gözlemlenirken, 2023 yılına kadar devam eden habitat daralmasıyla birlikte bu ilişki pozitif bir korelasyona dönüştü. Bu değişim, habitat kaybının etkilerini ve pelikanların bu yeni alanlarda hayatta kalma çabalarını yansıttı. Doğa Derneği'nin uyarıları Doğa Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dicle Tuba Kılıç, Gediz Deltası’ndaki habitat kaybının acil önlemler gerektirdiğini söyledi. Kılıç, “Gediz Deltası, Türkiye'nin beş önemli Tepeli Pelikan üreme alanından biri olarak büyük bir öneme sahip. Ancak son yıllarda yaşanan habitat kaybı ve çevresel tehditler, bu türün popülasyonunu ciddi şekilde tehlikeye atmaktadır. Bu durum sadece pelikanları değil, tüm ekosistemi tehdit etmektedir. Sulak alanların korunması, restorasyonu ve bölgedeki biyolojik çeşitliliğin sürdürülebilirliği için acil önlemler alınmalıdır. Doğa Derneği olarak , Gediz Deltası ve Marmara Gölü’ndeki bu kritik alanların korunması adına çeşitli projeler yürütüyoruz. Pelikan üreme kolonilerini desteklemek ve ekosistem dengesini sağlamak için uzun vadeli izleme çalışmalarına, sulak alanların korunması ve restorasyonuna acil ihtiyaç var. Yerel halk ve yetkililerle iş birliği yaparak bu değerli alanları koruma altına almak, gelecekte daha sağlıklı bir ekosistem yaratmamıza yardımcı olacaktır” dedi.

Dünya Sulak Alanlar Günü'nde doğa ve kuşların büyülü dünyasını keşfedin Haber

Dünya Sulak Alanlar Günü'nde doğa ve kuşların büyülü dünyasını keşfedin

Gediz Deltası, İzmir il sınırlarında yer alan ve Türkiye'nin en önemli sulak alanlarından biri olarak öne çıkıyor. Hem yerli hem de göçmen kuşlar için bir yaşam alanı sağlayan delta, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde de yer alıyor. Çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yapan Gediz Deltası, aynı zamanda binlerce yıl boyunca sayısız göçmen kuşun dinlenme ve beslenme alanı olarak biliniyor. Deltada yer alan bataklıklar, sazlıklar ve tuzlu çayırlar, bölgedeki biyoçeşitliliğin devamı açısından da kritik önem taşıyor. Gediz Deltası, yalnızca kuşlar için değil, sürüngen ve diğer kara hayvanları için de uygun bir habitat sunuyor. Bölge, aynı zamanda suyun doğal döngüsünün korunmasına yardımcı olarak, yerel iklimin dengelenmesine katkı sağlıyor. Deltadaki kirlilik gibi etmenler risk yaratırken, Dünya Sulak Alanlar Günü gibi etkinliklerle bu tür alanların korunması gerektiği vurgulanıyor. Kuş Gözlem Yürüyüşü Etkinliği Doğa Derneği tarafından da 2 Şubat Dünya Sulak Alanlar Günü kapsamında Gediz Deltası'nda Kuş Gözlem Yürüyüşü yapılacak. Kuş gözlem yürüyüşü, Gediz Deltası’nın zengin kuş çeşitliliğini gözler önüne serecek. Katılımcılar, deneyimli kuş gözlemcileri eşliğinde, farklı kuş türlerini gözlemleyerek, bölgenin ekosistemine dair önemli bilgiler edinecek. Doğa Derneği'nden Koruma Programı Koordinatörü ve Yaban Hayatı Uzmanı Şafak Arslan, sulak alanların kuşlar ve tüm canlılar için hayati önemini vurgulamak amacıyla düzenleyecekleri etkinliğin, 2 Şubat'da Gediz Deltası Ziyaretçi Merkezi'nde başlayacağını söyledi. Etkinliğin, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ortaklığında ve Akdeniz Tatlı Su Ekosistemleri için Donörler İnisiyatifi (DIMFE) desteğiyle yapılacağını ifade eden Arslan, "Sulak alanlar, insan baskısı, yanlış politikalar ve iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle yok oluyor. Gelin, bugün vesilesiyle hem kuşların büyüleyici dünyasını keşfedelim hem de sulak alanların korunması için farkındalık oluşturalım" dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.