Mürsel Yalbuzdağ: Hiçbir meslektaşımızın işsiz kalmasını istemiyoruz

Türkiye'de 2012'de yapılan yasal düzenlemeyle eczane açmanın nüfus sayısı şartına bağlandığına dikkat çeken Adana Eczacı Odası Başkanı Ö. Mürsel Yalbuzdağ, “Düzenlemeyle 3500 kişiye yalnızca bir tane eczane düşüyor. Ülkemizde şu anda 62 eczacılık fakültesinden 52'si öğrenci alıyor. Bizim bugün 2025 yılında 10 bin eczacımız işsiz. Bu kadar fakülteyle ve bu kadar mezunla eczacılık mesleğinde ayakta kalmamız, meslektaşlarımızı istihdam edebilmemiz zor. Biz, hiçbir meslektaşımızın işsiz kalmasını istemiyoruz.” Dedi.

Haber Giriş Tarihi: 11.08.2025 09:52
Haber Güncellenme Tarihi: 11.08.2025 10:09
Kaynak: Haber Merkezi
Mürsel Yalbuzdağ:  Hiçbir meslektaşımızın işsiz kalmasını istemiyoruz

Türkiye'de 2012'de yapılan yasal düzenlemeyle eczane açmanın nüfus sayısı şartına bağlandığına dikkat çeken Adana Eczacı Odası Başkanı Ö. Mürsel Yalbuzdağ, “Düzenlemeyle 3500 kişiye yalnızca bir tane eczane düşüyor. Ülkemizde şu anda 62 eczacılık fakültesinden 52'si öğrenci alıyor. Bizim 2025 yılında 10 bin eczacımız işsiz. Bu kadar fakülteyle ve bu kadar mezunla eczacılık mesleğinde ayakta kalmamız, meslektaşlarımızı istihdam edebilmemiz zor. Biz, hiçbir meslektaşımızın işsiz kalmasını istemiyoruz.” Dedi.

İlkhaber Gazetesi'nden Serhat ŞANLI'nın haberine göre; Üniversitelerdeki eczacı öğretim üyesi ve asistan eksikliği oluğunu belirten Yalbuzdağ, “Fakültelerimiz öğrenci alıyor ancak bizim eczacı öğretim üyesi sayımızın azlığı sıkıntısı var. Bu fakültelerin çoğu uzaktan eğitim dediğimiz ya da taşımalı eğitim dediğimiz bir dönemlik dersi 2-3 hafta sonunda bitiriyor.

Teorik derslerimiz var ve sonrasında en önemli dersler pratik dersleridir. Pratik derslerde de ilaç yapımını öğreniriz, analizi öğreniriz. Bunu da laboratuvarlarda birebir yaparız. Ancak bunları da yaptıracak asistan ve hoca yok. O yüzden ne yazık ki öğrenciler eksik bilgiyle mezun oluyorlar. Onun sıkıntısını yaşıyoruz.” Diye konuştu.

adana

Vakıf Üniversiteleri de kontenjanı azaltmalı

Türkiye'deki araştırma geliştirme merkezlerinin sayısının artırılması gerektiğine ve bunun sağlamak için de öğrenci almayan fakültelerin kapatılıp, araştırma geliştirme merkezleri olarak kullanılmasının önemine vurgu yapan Adana Eczacı Odası Başkanı Ö. Mürsel Yalbuzdağ, “Eczacılık fakültelerinde öğrenci almayan fakülteler nedeniyle sıkıntı yaşıyoruz. Devlet üniversitelerinin kontenjanları azaltıldı ama ne yazık ki vakıf üniversitenin kontenjanları azaltılmadı. Onların da azaltılması lazım. Hatta devlet üniversitelerinin kontenjanlarının daha da azaltılması gerekir. İhtiyaca binaen kontenjanlar belirlenmeli.

Geçtiğimiz yıl kontenjan 4 binlerdeydi, şu an 3600'e düştü. Eczacılık Fakülteleri tercihinde taban puanında ilk 100.000 zorunluluğu var. Yani ilk 100.000'e giremeyenler Eczacılık fakültesine giremiyor. Hatta iyi üniversiteler 30.000'lerde 20.000'lerde öğrenci alıyor. Eczacılık fakültesinde okumak 5 yıl süren ve teoriyle, pratiğiyle zor bir eğitim aslında.

2016 yılındaki Sağlık Bakanı'nın hazırladığı sağlık iş gücü raporuna baktığımızda 2023 yılı için böyle giderse yaklaşık 7500 tane eczacı işsiz olacak diyordu. Bizim bugün 2025 yılında 10 bin eczacımız işsiz. Biz, hiçbir meslektaşımızın işsiz kalmasını istemiyoruz.

Akredite olmayan yani yeterli binası olmayan, laboratuvarı olmayan, teknik imkânı olmayan, yeterli eğitim kadrosu olmayan, eczacı öğretim üyesi olmayan eczacılık fakültelerinin kapatılması gerekiyor. Bunlar ilaç araştırma geliştirme (AR-GE) merkezi olarak kullanılabilir. Çünkü bizim ilaç araştırma geliştirmeye ihtiyacımız var.” Sözlerine yer verdi.

adana

İstihdam alanları artırılmalı

2012 yılında yapılan yasal değişiklikler sonrası eczane açma sayısının nüfusa bağlı olarak sınırlandırılmasının istihdam sorununu artırdığına dikkat çeken Mürsel Yalbuzdağ, şu açıklamalara yer verdi;

Bizim istihdam alanlarını geliştirmemiz lazım. İstihdam en büyük sorunlardan birisi bu. Ne yazık ki herkes eczane eczacısı olmak istiyor. 2012 yılında yasa değişikliğiyle nüfusa bağlı eczanenin sayıları sınırlandırıldı. Bugün 3500 kişiye bir eczane sınırlandırması geldi. Bu sınırlandırma nedeniyle de 2012 öncesi eczacılık yapma hakkı olanlar ve 2013 sonrası girenler diye bir ayrım oldu. 2013 sonrasında eczacılık fakültesine girenler devir hakları yok ve sınırlamaya tabiler.

Şu anda Adana'da 3500 kişiye bir eczane sınırlamasında boş bir ilçemiz yok. Yani şu anda Adana'da eczane açılabilecek bir ilçemiz yok. Nüfus artarsa ancak açılabilecek hale geliyor. Zaten eczane fazlalığımız da var.

Türkiye bitki çeşitliliği konusundadi zenginliğini kullanmalı

Ülke olarak endemik bitki konusunda çok zenginiz. Örneğin Adana’mız endemik bitkilerle ünlü. Kozan'da, Anavarza'da hekim ve eczacı bilim adamı, farmakoloji bilgini Pedanios Dioskolides yaşamış. Dioscorides, Roma İmparatorluğu zamanında Anadolu'da Kilikia Bölgesi'nde bugün Adana'ya yakın olan Anavarza’lıdır.

Osmanlı dönemi kitaplarında adı Skoridos olarak geçmiştir. Roma ordusunda tıp bilimi üzerinde çalışmalar yapmıştır. Dioscorides, Materia Medica diye bir kitap yazmış ve bu kitap 600 yıl Avrupa'da tıp fakültelerinde okutulmuş. O, hangi bitkinin hangi tarafı kullanılabilir, ne yapılabilir bağlamında bitkileri incelemiş.

Ayrıca eczacılık fakültesindeki hocalarımız yine Adana’nın Tufanbeyli İlçesi Obruk bölgesini gezmişler ve 1600 tane o yöreye ait özel bitki bulmuşlar. Bu bitkiler eczacılıkta kullanılabilecek, ilaç olarak kullanılabilecek bitkiler. Bunlar araştırılıp işlenebilir. Bunun için araştırma gerekiyor.

adana

AR-GE’ye önem vermeliyiz

Örneğin Amerika'da kuluçka merkezleri denilen yerler vardır. Molekül araştırırlar. Bir molekül bulurlar ve onunla çok kazanç elde ederler. ABD’de bu gibi 1000 tane merkez var. Bizim Türkiye'de ise ne yazık ki araştırma geliştirme merkezimiz 42 tane. Bunların çoğalması lazım ve araştırma yapmaları gerekir. Ayrıca nu merkezlerin de teşvik edilmeleri çok önemli. Biz bu sıkıntıları yaşıyoruz.

Meslek hakkı istiyoruz

Avrupa'da en az 2 ya da 3 eczacı eczanede çalışır. Biz de 2 ya da 3 eczacı istihdam edelim ama eczanelerin kendini kurtarma şansı yok. Tek eczacıyla dahi kendi kendini düzeltmesi zor. Meslek hakkı istiyoruz. Meslek hakkını elde edersek hem istihdamla ilgili bir nebze destek sağlamış oluruz, meslektaşlarımızı istihdam ederiz.

Eczanelerdeki iş kalitesini, hizmet kalitesini yükseltiriz ve hastalara vereceğimiz hizmetlerle, onların daha sağlıklı olmasını ve sağlık sistemine olan yüklerini azaltmış oluruz. Bunu yaparsak geleceği kurtarabiliriz ama ne yazık ki gelecek karanlık. Çünkü bu kadar fakülteyle ve bu kadar mezunla eczacılık mesleğinde ayakta kalmamız, meslektaşlarımızı istihdam edebilmemiz zor.

Kontenjanlar azalmalı

Bunun için devletin kontenjanları azaltması, kamuda, kamu hastaneleri dışındaki yerlerde de eczacı istihdam etmesi gerekir. Örneğin kriminalde çalışabilir, gümrüklerde çalışabilir, deprem eczacısı, afet eczacısı yapabilir. Bunlar planlanması yapılması gereken şeyler. Ama ne yazık ki hep bunlar mali hesaplara takılarak bu istihdam alanları yaratılmıyor. Bunun da sıkıntısını hep birlikte yaşıyoruz.“

adana

Kaynak: Haber Merkezi

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.