Barut: Zirai don felaketinde çiftçi mağduriyeti devam ediyor
Barut: Zirai don felaketinde çiftçi mağduriyeti devam ediyor
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, zirai don felaketinde 21 milyar lira zarar yaşandığını ancak çiftçilere yalnızca 1 milyar lira ödeme yapıldığını açıkladı.
Haber Giriş Tarihi: 29.05.2025 12:46
Haber Güncellenme Tarihi: 29.05.2025 12:46
Kaynak:
BÜLTEN
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ile Zirai Don Araştırma Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, zirai don felaketinin üzerinden 3,5 ay geçmesine rağmen mağdur çiftçilerin sorunlarının çözülememesine tepki gösterdi. Resmi verilere göre don zararının yaklaşık 21 milyar lira olduğu belirtilirken, çiftçilere yapılan ödeme tutarının yalnızca 1 milyar lirada kaldığını vurgulayan Barut, "TARSİM teminat kapsamı derhal genişletilmeli, üreticilerin yüksek poliçe yükü hafifletilmeli ve sigortası olsun ya da olmasın tüm üreticilerin zararları eksiksiz karşılanmalı" dedi.
Şubat-Nisan döneminde yaşanan zirai donun etkilerinin araştırılması, zarar tespiti ve benzer afetlerin gelecekteki etkilerinin azaltılması için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu toplantısında konuşan Ayhan Barut, TARSİM uygulaması ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün sunumları üzerine değerlendirmelerde bulunarak, "Meclis'ten sesleniyoruz, basından sesleniyoruz, sorunlara pek çare, çözüm bulamıyoruz. TARSİM'i aslında çok önemsiyoruz, işleyişi düzgün olursa muazzam bir katkı sunacağını düşünüyoruz. Derdimiz burada bağcı dövmek değil üzüm yemek. TARSİM'i işlevsel hale getirmek lazım. TARSİM ile ilgili fiili durumda yaşanan sorunlar oldukça fazla" diye ifade etti.
"Zirai donun bedelini çiftçi ödüyor”
Son yaşanan zirai don felaketi nedeniyle çiftçilerin zararlarının çok büyük boyutta olduğuna dikkat çeken Barut, konuşmasına şunları söyledi: "Maddi anlamda zirai don nedeniyle 6 Şubat depreminin maddi boyutuna yakın bir felaketle karşılaştık. TARSİM hesabıyla 21 milyar zarar olduğu söyleniyor ama ülkede 100 milyarlarca liranın üzerinde olduğunu düşünüyoruz. TARSİM ödemesi ise 1 milyar lira civarında yapılmış şu ana kadar. Bu son afette, TARSİM olsun olmasın aslında üreticinin zararının karşılanmasını defalarca gündeme getirdik. TARSİM konusunda kapsayıcılık açısından da üretici lehine de düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz. TARSİM ücretleri gerçekçi değil, üreticilerin çoğunluğu bundan kaçınıyor. TARSİM'in uygulaması da işlevsel değil. Niye? Uygulanan metot, yönetim, yöntem hepsi farklı bir hâlde ve karmaşık duruma sokuyor. Sıcak veya don veyahut dolu, fırtına gibi afet yaşanıyor, bahçede, ağaçta ürün dökülüyor, meyve buna dahil edilmiyor. Doğu Akdeniz Bölgemizde 20-25 Şubat tarihlerinde bir don yaşandı, çok büyük bir zarar verdi. TARSİM ise çiçeği ve meyveyi ayrı, ağacı ayrı, sebzeyi başka değerlendiriyor. Olan çiftçiye ve tarımsal üretime oluyor. Keşke hiç don olmasaydı da TARSİM'in kapısını çalmasaydık. Burada üretici çok mağdur oluyor."
“Tarım sigortasında köklü değişiklik şart"
Barut, "Banka ve kooperatiften kullanılan krediler için de TARSİM zorunluluğu getiriliyor ancak hasar tespiti için eksperler çağrılmalarda geç kalıyorlar. Tuttukları raporlar da gerçekçi değil, pratikte çiftçinin yaşadığı, üreticinin yaşadığı gerçeklerle örtüşmüyor. Yüzde 40 hasar oluşuyor ama ağacın üzerinde meyve varsa neredeyse sıfır hasar çıkıyor. Yani tarım eksperleri bu anlamda bilimsel ve fiilî durumlara göre hareket etmemiş oluyor. Bu da üreticiyi çok mağdur ediyor, kendi belirledikleri şablonlar üzerinden hareket ediyor, çok bürokrasi uygulanıyor yani tabiri caizse kılı kırk yarıyorlar, tuttukları hasar tespit oranlarında da hepsinin ayrı ayrı düşünceleri var, bunların hepsi birbiriyle çelişiyor. Sonuçta mağdur olan üretici oluyor. Türkiye'de bilinen bir ÇKS kaydına göre 2 milyonun üzerinde çiftçi kaydı var, 2 milyon 100 bin gibi ama Bakanlık kayıt sistemlerine göre tarımsal yaklaşık 2,9 milyon civarında destekten yararlanan çiftçi var. Sadece ne kadarı TARSİM yaptırıyor biliyor musunuz? 1 milyon kişi yaptırıyor, o da zorunluluktan yaptırıyor. Prim tutarları, miktarları çok yüksek. Prim düşük olmak zorunda, düşük olmalı. Tarımın başka koruyucusu, kollayıcısı yok ki, tarım rekabete terkedilemez ki, özel sigorta şirketi değil ki TARSİM, tabii ki tarımın lehine bunları düzenlemiş olacaklar. TARSİM uygulamasında üretici lehine yeniden bir düzenleme yapılması gerekiyor. Yani tarım sigortasını çiftçinin yapabilmesi için, önümüzdeki yıllarda dondan, doludan, sıcaktan, poyrazdan kurtarılması için sizin bu tarım sigortasında, TARSİM'de köklü bir şekilde değişiklik yapmak gerekiyor; günün koşullarına, gerçeklerine ve çiftçi şartlarına uygun getirilmesi gerekiyor. Birçok eksiklikler var teminatlarda, say say bitmez; kapsamları genişletilmeli, poliçe fiyatları uygun hâle getirilmeli. Fiyatlar uygun olsaydı bütün çiftçi TARSİM yaptırmaktan vazgeçmezdi ya da kaçmazdı. Çiftçi üretmezse, üretemezse aç kalırız, kıtlık yaşarız. Onun için, burada amaç çiftçiyi desteklemek olmalı" şeklinde konuştu.
“TARSİM sistemi yeniden gözden geçirilmeli"
Ayhan Barut, konuşmasını şunları söyledi: " Zirai donun üzerinden üç buçuk ay geçti. Nisan ayındaki donun ardından da komisyonu gecikmeli kuruldu. Komisyon olarak hala sahaya çıkılmış değil. Çiftçi şu anda sökeceği ürünü, dondan zarar gördüyse sebzesi, meyvesi, hepsinin yerine ya yenisini dikti ya da kuruyanları kaldırdı, attı. Nasıl bir hızlı aksiyon aldınız? Cumhurbaşkanı çıktı, 'TARSİM olanın, olmayanın zararını telafi edeceğiz' dedi ama TARSİM'li olmayanın eline şu ana kadar geçmiş, maddi zarar ve ziyana karşı bir şey yok. Geçmiş yıllara göre bu dönemdeki en ağır don afetini yaşadık. Ne yapıldı ortada? Adana'da yani güney illerde Adana, Mersin, Osmaniye, Hatay'da, 20 Şubat ile 25 Şubat arasında don yaşandı, üç buçuk ay oldu; daha bir arpa boyu yol gitmemişiz. Devlet de çiftçisini desteklemek zorundadır. Çiftçinin desteklenmesi lazım. TARSİM'i hep birlikte yeniden güncelleyelim."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barut: Zirai don felaketinde çiftçi mağduriyeti devam ediyor
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, zirai don felaketinde 21 milyar lira zarar yaşandığını ancak çiftçilere yalnızca 1 milyar lira ödeme yapıldığını açıkladı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ile Zirai Don Araştırma Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, zirai don felaketinin üzerinden 3,5 ay geçmesine rağmen mağdur çiftçilerin sorunlarının çözülememesine tepki gösterdi. Resmi verilere göre don zararının yaklaşık 21 milyar lira olduğu belirtilirken, çiftçilere yapılan ödeme tutarının yalnızca 1 milyar lirada kaldığını vurgulayan Barut, "TARSİM teminat kapsamı derhal genişletilmeli, üreticilerin yüksek poliçe yükü hafifletilmeli ve sigortası olsun ya da olmasın tüm üreticilerin zararları eksiksiz karşılanmalı" dedi.
Şubat-Nisan döneminde yaşanan zirai donun etkilerinin araştırılması, zarar tespiti ve benzer afetlerin gelecekteki etkilerinin azaltılması için kurulan Meclis Araştırma Komisyonu toplantısında konuşan Ayhan Barut, TARSİM uygulaması ile Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün sunumları üzerine değerlendirmelerde bulunarak, "Meclis'ten sesleniyoruz, basından sesleniyoruz, sorunlara pek çare, çözüm bulamıyoruz. TARSİM'i aslında çok önemsiyoruz, işleyişi düzgün olursa muazzam bir katkı sunacağını düşünüyoruz. Derdimiz burada bağcı dövmek değil üzüm yemek. TARSİM'i işlevsel hale getirmek lazım. TARSİM ile ilgili fiili durumda yaşanan sorunlar oldukça fazla" diye ifade etti.
"Zirai donun bedelini çiftçi ödüyor”
Son yaşanan zirai don felaketi nedeniyle çiftçilerin zararlarının çok büyük boyutta olduğuna dikkat çeken Barut, konuşmasına şunları söyledi: "Maddi anlamda zirai don nedeniyle 6 Şubat depreminin maddi boyutuna yakın bir felaketle karşılaştık. TARSİM hesabıyla 21 milyar zarar olduğu söyleniyor ama ülkede 100 milyarlarca liranın üzerinde olduğunu düşünüyoruz. TARSİM ödemesi ise 1 milyar lira civarında yapılmış şu ana kadar. Bu son afette, TARSİM olsun olmasın aslında üreticinin zararının karşılanmasını defalarca gündeme getirdik. TARSİM konusunda kapsayıcılık açısından da üretici lehine de düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz. TARSİM ücretleri gerçekçi değil, üreticilerin çoğunluğu bundan kaçınıyor. TARSİM'in uygulaması da işlevsel değil. Niye? Uygulanan metot, yönetim, yöntem hepsi farklı bir hâlde ve karmaşık duruma sokuyor. Sıcak veya don veyahut dolu, fırtına gibi afet yaşanıyor, bahçede, ağaçta ürün dökülüyor, meyve buna dahil edilmiyor. Doğu Akdeniz Bölgemizde 20-25 Şubat tarihlerinde bir don yaşandı, çok büyük bir zarar verdi. TARSİM ise çiçeği ve meyveyi ayrı, ağacı ayrı, sebzeyi başka değerlendiriyor. Olan çiftçiye ve tarımsal üretime oluyor. Keşke hiç don olmasaydı da TARSİM'in kapısını çalmasaydık. Burada üretici çok mağdur oluyor."
“Tarım sigortasında köklü değişiklik şart"
Barut, "Banka ve kooperatiften kullanılan krediler için de TARSİM zorunluluğu getiriliyor ancak hasar tespiti için eksperler çağrılmalarda geç kalıyorlar. Tuttukları raporlar da gerçekçi değil, pratikte çiftçinin yaşadığı, üreticinin yaşadığı gerçeklerle örtüşmüyor. Yüzde 40 hasar oluşuyor ama ağacın üzerinde meyve varsa neredeyse sıfır hasar çıkıyor. Yani tarım eksperleri bu anlamda bilimsel ve fiilî durumlara göre hareket etmemiş oluyor. Bu da üreticiyi çok mağdur ediyor, kendi belirledikleri şablonlar üzerinden hareket ediyor, çok bürokrasi uygulanıyor yani tabiri caizse kılı kırk yarıyorlar, tuttukları hasar tespit oranlarında da hepsinin ayrı ayrı düşünceleri var, bunların hepsi birbiriyle çelişiyor. Sonuçta mağdur olan üretici oluyor. Türkiye'de bilinen bir ÇKS kaydına göre 2 milyonun üzerinde çiftçi kaydı var, 2 milyon 100 bin gibi ama Bakanlık kayıt sistemlerine göre tarımsal yaklaşık 2,9 milyon civarında destekten yararlanan çiftçi var. Sadece ne kadarı TARSİM yaptırıyor biliyor musunuz? 1 milyon kişi yaptırıyor, o da zorunluluktan yaptırıyor. Prim tutarları, miktarları çok yüksek. Prim düşük olmak zorunda, düşük olmalı. Tarımın başka koruyucusu, kollayıcısı yok ki, tarım rekabete terkedilemez ki, özel sigorta şirketi değil ki TARSİM, tabii ki tarımın lehine bunları düzenlemiş olacaklar. TARSİM uygulamasında üretici lehine yeniden bir düzenleme yapılması gerekiyor. Yani tarım sigortasını çiftçinin yapabilmesi için, önümüzdeki yıllarda dondan, doludan, sıcaktan, poyrazdan kurtarılması için sizin bu tarım sigortasında, TARSİM'de köklü bir şekilde değişiklik yapmak gerekiyor; günün koşullarına, gerçeklerine ve çiftçi şartlarına uygun getirilmesi gerekiyor. Birçok eksiklikler var teminatlarda, say say bitmez; kapsamları genişletilmeli, poliçe fiyatları uygun hâle getirilmeli. Fiyatlar uygun olsaydı bütün çiftçi TARSİM yaptırmaktan vazgeçmezdi ya da kaçmazdı. Çiftçi üretmezse, üretemezse aç kalırız, kıtlık yaşarız. Onun için, burada amaç çiftçiyi desteklemek olmalı" şeklinde konuştu.
“TARSİM sistemi yeniden gözden geçirilmeli"
Ayhan Barut, konuşmasını şunları söyledi: " Zirai donun üzerinden üç buçuk ay geçti. Nisan ayındaki donun ardından da komisyonu gecikmeli kuruldu. Komisyon olarak hala sahaya çıkılmış değil. Çiftçi şu anda sökeceği ürünü, dondan zarar gördüyse sebzesi, meyvesi, hepsinin yerine ya yenisini dikti ya da kuruyanları kaldırdı, attı. Nasıl bir hızlı aksiyon aldınız? Cumhurbaşkanı çıktı, 'TARSİM olanın, olmayanın zararını telafi edeceğiz' dedi ama TARSİM'li olmayanın eline şu ana kadar geçmiş, maddi zarar ve ziyana karşı bir şey yok. Geçmiş yıllara göre bu dönemdeki en ağır don afetini yaşadık. Ne yapıldı ortada? Adana'da yani güney illerde Adana, Mersin, Osmaniye, Hatay'da, 20 Şubat ile 25 Şubat arasında don yaşandı, üç buçuk ay oldu; daha bir arpa boyu yol gitmemişiz. Devlet de çiftçisini desteklemek zorundadır. Çiftçinin desteklenmesi lazım. TARSİM'i hep birlikte yeniden güncelleyelim."
Kaynak: BÜLTEN